İrfan Buz “sezon Sonunda Güzel Günler Yaşayacağız”

BURSASPOR TEKNİK DİREKTÖRÜ İRFAN BUZ:
“CHRISTOPH DAUM HOCAMIZ TAKIMDAN AYRILDIĞINDA OLUMSUZ BİR ATMOSFER İÇERİSİNDEYDİK”
“BEN DUYGULARIMLA YAŞIYORUM, ŞOVMEN DEĞİLİM”
“BURSASPOR’DA ÇALIŞAN ANTRENÖRLER ÇOK İYİ TAKTİSYEN OLMALI”
“BURSASPOR’U KOLAY YENMEK DİYE BİR ŞEY YOK”
“GALATASARAY MAÇINA HERKES KENETLENMELİ”
“DEPLASMANDA ALACAĞIMIZ HER PUAN EKSTRADIR”
AHMET FARUK ÇABUK
Bursaspor Teknik Direktörü İrfan Buz, taraftarların sevgisine layık olmaya çalıştığını ifade ederek, sezon sonunda güzel günler yaşayacaklarını söyledi.
Bursaspor Teknik Direktörü İrfan Buz, kulübün resmi televizyonuna açıklamalarda bulundu. Takımın son durumu hakkında bilgiler veren Buz, sezon sonunda ligde ve kupada hedefe ulaşabilmek adına çok çalıştıklarını söyledi. Göreve geldikten sonra çok yoğun bir tempoda çalıştıklarını belirten Buz, “Christoph Daum hocamız takımdan ayrıldığında olumsuz bir atmosfer içerisindeydik. Sayın Başkanımız Erkan Körüstan sezonun belki de en önemli maçı olan Galatasaray maçına takımı hazırlamamı istedi. Bu benim için büyük bir gururdu. Hayatımın en önemli anlarından birisiydi. Takım mental olarak dip yapmıştı. Son 2 lig maçında kötü bir performans sergilemişti. Ekibimizde bulunan hocalarımız ile takımı en iyi şekilde maça hazırlamak için yoğun mesai harcadık. Bu takım olaylarında zor durumlar yaşandıktan sonra kenetlenme ortaya çıkabiliyor. Futbolcularımız ile bire bir görüşmeler yaptık. Onların kafalarını rahatlatmaya çalıştık. Bursaspor’un ne kadar büyük bir kulüp olduğunu kendilerine anlattık. Maçın sonunda 2-2’lik skor beni çok sevindirdi. Çünkü takımın teknik direktörü kim olursa olsun ona avantajlı bir skor bıraktığımız için mutlu oldum” dedi.
“DUYGULARIMLA YAŞARIM”
Hırslı ve duygu dolu bir yapısının olduğunu ifade eden Buz, “Ben duygularım ile yaşıyorum. Yapım bu şekilde. Şovmen değilim. Bursa’da insanlar bana inanılmaz destek verdiler. Almanya’da 16 senedir futbolun içerisindeyim. Almanya’da Türk antrenör olarak mücadele verdim. Bundesliga’da yeni Tayfun Korkut hocamız görev yapmaya başladı. Gerçekten kolay değil. Türk antrenörler bir yerlere gelmekte zorlanıyorlar. Lisanslarımızı alırken Alman antrenörlerden bilgileri aldım. Türk Milli takımı için scoutluk yaptım. Türkiye’de yeni tanınıyorum. Duyguları paylaşmayı seviyorum. 40 yıldır Almanya’da yaşıyordum. Bakış açıları çok farklı. Çok profesyoneller. Ben işimi profesyonelce yapıyorum. Onlardan herhangi bir eksiklik görmüyorum. Böyle bir büyük kulüpte çalışmak istiyorsanız birikimlerinizi olması gerekiyor. Ben taktiksel olarak herkes ile tartışabilirim. Bursaspor’da çalışacak antrenörlerin çok iyi taktisyen olmalı” diye konuştu.
“BİZ BÜYÜK KULÜBÜZ”
Galatasaray ile maça çıkarken ligde alınan 6-0’lık mağlubiyetin analizini iyi yaptıklarını ve ona göre bir taktikle sahaya çıktıklarını belirten Buz, 2-2 sonuçlanan maçla ilgili olarak şöyle konuştu:
“Maçın kadrosunu kurarken Caja ve Fernandao’yu İstanbul’a götürmedik. Öncelikle taktiksel açıdan deplasmanda oynuyoruz. Fernandao sırtı dönük oynamayı seven, topu saklayan bir oyuncu olduğu için tercihimiz orta sahamızı kalabalık tutarak hızlı kontra atağa kalkmaktı. Bu nedenle Sestak’ı tercih ettik. Boş alanları biliyorduk. Galatasaray öne doğru çıkacaktı ve boş alanları süratli futbolcularımız ile daha dikine oynayacağımız için bu kararı aldık. Orta sahamızı Şamil, Bekir ve Belluschi ile sağlam tuttuk. 6-0’lık maçın ardından çok üzüldüm. 4-0’dan sonra 51 dakikada Galatasaraylı Sneijder arka tarafı ile topu oynadı. Bursaspor formasını taşıyorsunuz ve futbolcu poposu ile pas atıyor. Ben bunu hazmedemedim. Biz Bursaspor’uz. Bu olayı futbolcularıma ekranda gösterdim. Taktiksel olarak gösterdim. Eğer biz büyük takımsak, formamızı onurla taşıyorsak bunlar tekrarlanmayacak dedim. Yenilebiliriz ama her şeyimiz ile mücadele edeceğiz dedim. Biz Bursaspor’uz dedim. 6-0 mağlubiyette takım olarak sadece 1 tane sarı kart görmüşüz. Böyle kolay teslim olmamalıyız. İstanbul’daki taraftarlarımızı gördüm. Farklı mağlubiyete rağmen tezahüratlarını yaptılar. Bu duyguyu gösterdiler.”
“FİNALE KALMAK EN BÜYÜK DOĞUM GÜNÜ HEDİYESİDİR”
Bursaspor’u yenmenin kolay olmayacağını vurgulayan Buz, şöyle devam etti:
“Taraftarlarımıza yakın olan insanlar ile konuştuğumda bu takım her şeyini ortaya koysun cesur olsun, mağlup da olabiliriz. Bursa bunu istiyor. Futbolcularımız bunu tamamen idrak etmiş durumdalar. Başkanımız beni hiçbir zaman yalnız bırakmadı. Bursaspor’u kolay yenmek diye bir şey yok. Taktiksel anlamında da boşlukları bulduk. Volkan çok iyi bir maç çıkardı. Sonradan Ferhat’ın girmesi ile etkili olduk. Defansta savaşçı olduk. 5. dakikada 1-0 öne geçebilirdik. Sercan son dakikalarda biraz daha dikkatli olsaydı 3. golü de bulabilirdik. Demek ki biz bunu yapabiliyoruz. Bunları yaşayabiliyoruz. Böyle maçları da çevirebileceğimize inandık. Allah nasip ederse Bursa’da bu işi bitirebiliriz. 2-0’dan 2-2’ye getirmek çok önemliydi. Burada bir şansımız var. Benim için mutluluk buydu. Benim yerimde Abdullah Avcı veya Baliç olabilirdi. Onlara avantajlı bir skor bırakmak istiyordum. Maçın ardından yolda hayatım boyunca unutamayacağım bir olay yaşadık. Başkanımız futbolcularımız ile birlikte benim görevi üstlenmem konusunda otobüste konuşmuşlar. Bu karar bana söylediğinde mutluluktan ne diyeceğimi şaşırdım. Futbolcularımıza çok teşekkür ediyorum. Benim için inanılmaz bir olaydı. 15 Nisan benim doğum günüm. Ertesi günü rövanş maçı oynayacağız. Finale kalmak benim için en büyük doğum günü hediyesi olur. Taraftarlarımız için daha da büyük bir hediye olacağına inanıyorum. Hepimizin kenetlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Geçmişte yaşananlar geride kalsın. Kenetlenelim. 90 dakika hep beraber olalım. Mutluluğu da beraber yaşayalım.”
“BURSASPOR CAMİASI DORTMUND’A BENZİYOR”
Bursaspor camiasının yapısını Almanya’da bulunan Schalke 04 ve Borussia Dortmund takımlarına benzeten Buz, “2010 yılında Bursaspor şampiyon olduğunda çok mutlu oldum. Dedim ki inanılmaz bir mücadele ve Bursa şehri şampiyon oldu, nasıl şampiyon olduğunu herkes gördü. İçimden gerçekten helal olsun demek geldi. Bursa’ya geldiğimde şöyle bir durum ortaya çıktı. 40 yıldan beri Almanya’da olduğum için orayla kıyaslıyorum. Almanya’da takımlarını kıyasladığınızda Bursaspor ne bir Bayer Leverkusen, ne de Bayern Münih. Ben Bursaspor’u Schalke 04 ve Borussia Dortmund’a benzetiyorum. Tamamen Bursaspor’a odaklanmış bir kent. Bursaspor yenildiğinde insanların üzüldüğünü hemen görüyorsunuz. Bu yapıya yakın olduğum için bunu çok iyi anlıyorum. Ben taraftarlarımızı çok sevdim. Geri bildirimleri alıyorum. Onlara layık olmaya çalışıyorum. Benim için Bursaspor çok büyük bir kulüp ve çok güzel bir futbol şehri. Takıma yeni gelen arkadaşlarımıza şunu söyledim. Bursaspor’da oynamak için savaşçı, arzulu, istekli ve formanın hakkını vereceksiniz. Bursa’da futbol oynamak o kadar kolay değil. Eğer bu unsurları taşıyorsanız ve istekliyseniz taraftar sizi bağrına basar. Tamamen bu şehrin yapısına uygun futbolcuların transfer olması lazım. Altyapıdan çıkan çok iyi çocuklarımız var. Zaman zaman onlara şans vermek istiyorum. Ağabeyleri ile birlikte tamamen takım olgusunu yaratmak gerekiyor. Sonra felsefeye ihtiyacımız var. Bize uyan kendi futbolcularımıza uyan ise kesinlikle basan, ne olursa olsun oyuna hakim olmak isteyen, ısıran, çabuk oynayan, dikine oynayan, topu kaybettikten sonra basma sürecinin en kısa süreye indirilmesi en idealidir. Bu sistem de Bursa’nın yapısına uyuyor. Bu yüzden Dortmund ile kıyaslıyorum” açıklamasını yaptı.
“TARAFTARLARIMIZI ÇOK ÖZLEDİK”
Taraftarları çok özlediklerini açıklayan Buz, şöyle devam etti:
“Boynuma maçlarda taktığım atkıyı bir maç sonrası Serdar Aziz bana vermişti. Ben sezon başında Galatasaray maçında taraftarımız ile maça çıkmıştım ve o gün atmosferi gördüğümde inanılmaz etkilenmiştim. Babam o maçtaydı. Kendisine inşallah Allah bana bu güzel taraftarın önünden teknik adam olarak görev yapmamı nasip eder demiştim. Taraftarlarımızı çok özledik. Bayanlarımız ve çocuklarımız da bize çok iyi destek verdiler ama taraftarlarımızı çok özledik. İnşallah Kasımpaşa maçında bir olumsuzluk olmaz da Galatasaray maçında taraftarlarımız ile kucaklaşırız. Bana olan desteğe çok teşekkür ediyorum. Onlara layık olmaya çalışıyorum ve çalışacağım da. İnşallah bu sezon sonunda güzel günler yaşayacağız.”
“FERNANDAO ADINA ÇOK SEVİNDİM”
Sivasspor maçının çok kritik bir müsabaka olduğunun altını çizen Buz, “Karşılaşma öncesinde 34 puandaydık ve alttan gelen takımlar ve üstümüzde yer alan takımların durumu ortadaydı. Olmazsa olmaz 3 puandı. 1 puanda bizi kurtaramazdı. Ona göre takımı sahaya sürdük. Orta sahada risk aldık. Rakibinde hücum silahları vardı. Ofansif bir kadro ile çıkıp ne olursa olsun rakip üzerinde baskılı oynamak istedik. Ofansta etkiliydik ama defansif anlamda hatalar yaptık. Önemli bir 3 puan aldık. Bu karşılaşmada Fernandao mükemmel bir performans sergiledi. Fernandao Galatasaray ve Fenerbahçe maçlarında kadroya alınmadığı için üzülmüştü. Kadroya almadığımız gün ofiste başkanla oturuyoruz. Caja ile Fernandao’yu çağırdım. Konuşarak bazı şeyleri çözebilirsiniz. Fernandao çok duygusal olduğu için kendisine taktiğimizi anlattım. 'Tüm maçları oynadın. Antrenmanlara katıldın ve çok yoruldun. Senden anlayış bekliyorum. Farklı bir kadro anlayışı ile çıkacağız ama ne olursa olsun sen bizim golcümüzsün' dedim. İletişim dediğimiz gibi çok önemli. Bunları onlarla konuştuk. Fenerbahçe maçından döndükten sonra kenarda oturuyordu. Kendisinin yanına gittim. Yüzüne baktım. O kadar güzel bakıyordu ki, bir reaksiyon bekliyordu. Dedim ki 'kendini iyi hazırla ve herkese Fernandao’nun kim olduğunu göstereceksin.' Onun adına çok mutluyum. Golcü olmak kolay değil. İçi çok yumuşak. Herkes ondan bir şey bekliyor. Bunları veremediğiniz zaman üzülüyorsunuz. İki hafta dinlenmek ona çok iyi geldi” açıklamasını yaptı.
“KALİTELİ, GENÇ GURBETÇİYİ GETİREBİLMEK KOLAY DEĞİL”
Almanya’da çalıştığı dönemde scoutluk yaptığını ve gurbetçi oyuncuları yakından tanıdığını belirten Buz, “Gurbetçi futbolcular ile ilgili socut ekibimiz çalışmalar yapıyor. Ben de bu çalışmalar içerisinde geçmiş dönemde bulundum. Örneğin yetenekli genç bir futbolcuyu almak istiyorsunuz. Futbolcu, Dortmund kulübünün kadrosunda yer alıyor. Onu almak istiyoruz ama hayali Dortmund da forma giyebilmek. İstediğiniz kadar para verin futbolcu kendisini Bundesliga’da kanıtlamak istiyor. Bu yüzden bu tür transferleri yapabilmek kolay değil” dedi.
“MAÇLARA TEK TEK ODAKLANACAĞIZ”
Ligde ve kupada geri kalan müsabakalara sırasıyla tek tek odaklanacaklarını dile getiren Buz, evlerinde oynayacakları maçlardan kesinlikle 3 puan almak istediklerini söyledi. Buz, “Geriye kalan dönemde içeride oynadığımız maçları kazanmak istiyoruz. Deplasmanda da alabileceğimiz kadar puan almak istiyoruz. Tek tek maçlara bakacağız. Önce Kasımpaşa maçı ondan sonra kupa maçını düşüneceğiz. Tüm maçlarımızı oynadıktan sonra ortaya çıkan tabloya bakacağız. Önemli olan bizim ne yapabileceğimiz. Futbolcularımız ile konuştum. öncelikle lig durumuna bakacağız. 37 puan ile istediğimiz yerde değiliz. Kasımpaşa maçımızın çok önemli bir müsabaka olacağını düşünüyorum. İnanarak gideceğiz. Deplasmanda alacağımız her puan ekstradır. Maçın saati de biraz farklı. Sabah kahvaltımızı yapıp stadyuma gideceğiz. Fiziksel olarak iyi durumdayız” şeklinde konuştu.
“BAŞKANIMIZ HER ZAMAN KULÜPTE BİZLERLE”
Başkan Erkan Körüstan hakkında da konuşan Buz, “Başkanımız bizlerin her zaman yanında. Yönetim Genel Kurul’a gitme kararı aldı. Bu konuyu Başkanımız ile konuştuk. Onun düşüncesi futbol takımımızın selameti için aldı bu kararı. Birleştirici bir karar olduğunu düşünüyorum. Bursaspor iyi sonuçlar alsın. Erkan Başkanımız gecesini gündüzüne katıyor. Onun gibi bir başkanla çalışmak benim için bir onur” şeklinde konuştu.