YEREL HABERLER - 09 Nisan 2014 Çarşamba 16:56

Mimar Sinan Ağırnas'ta Anıldı

A
A
A
Mimar Sinan Ağırnas'ta Anıldı

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün himayelerinde Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilen Mimar Sinan'ı Anma Etkinliklerinin ikinci gününde Sinan'ın doğum yeri olan Ağırnas'ta bir tören düzenlendi.
Mimar Sinan Anma Etkinlikleri çerçevesinde Ağırnas'ta yapılan törene çok sayıda davetli katıldı. Törende konuşan Kayseri Sinan Araştırmaları Komisyonu Başkanı ve Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Serdar Altuntuğ, öncelikle komisyon hakkında bilgi verdi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Mimar Sinan araştırmalarını himayesine almasından sonra Valilik önderliğinde bir komisyon oluşturulduğunu ifade eden Altuntuğ, Ağırnas ve Mimar Sinan ile ilgili çalışmalar yaptıklarını ve Ağırnas'ta 31 tescilli yapıdan 15'inin projelerini tamamladıklarını söyledi. Altuntuğ, önümüzdeki yıl Kayseri'deki dört üniversitenin de katılımıyla uluslararası bir etkinlik düzenlemeyi planladıklarını da sözlerine ekledi.
Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mehmet Savruk da, Mimar Sinan'ın dahi sanatkar olduğunu belirterek dünyanın dört bir yanında eşsiz eserler bıraktığını dile getirdi. Sinan'ın yurt içi ve yurt dışında çeşitli etkinliklerle anılarak farklı kültürlere tanıtılmasının amaçlandığını ifade eden Savruk, dünyanın takdir ettiği birçok esere imza atan Mimar Sinan'ın, şehircilikle de uğraştığını ve İstanbul'un kaldırımlarının yapımı ile ilgili çalıştığını söyledi. Mehmet Savruk, "Mimar Sinan'ın eserleri sadece Osmanlı mimarisinin değil, dünya mimarisinin en önemli mirasları arasındadır" diye konuştu.
Melikgazi Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç ise 30 Mart'tan itibaren Ağırnas'ın Melikgazi Belediyesi sınırları içine dahil olduğunu hatırlattı ve bundan sonraki süreçte Ağırnas'a yakışır hizmetler yapacaklarını söyledi. Ağırnas'ı da içine alan Koramaz bölgesinin önümüzdeki dönemde adeta restorasyon bölgesi olacağını vurgulayan Büyükkılıç, konuşmasında Mimar Sinan'ın hayatı ve eserleri üzerinde de durdu. Sinan'ın Erciyes'ten ilhamını alarak Süleymaniye, Selimiye gibi eserleri yapan bir deha olduğunu belirten Memduh Büyükkılıç, Sinan'ın geride 365 eser bıraktığını kaydetti.
Törene katılan Vali Orhan Düzgün ise Mimar Sinan'ın dünyaca tanınan eserlerinin Mimarlık Fakültelerinde okutulduğunu belirtti. Vali Orhan Düzgün, Sinan'a layık bir şekilde son yıllarda başlayan güzel yapılaşmanın devam etmesi temennisinde bulundu.
Mimar Sinan'ı anma etkinliği konuşmaların ardından 'Çocuk Gözü ile Mimar Sinan' konulu resim yarışmasında dereceye girenlere ödüllerinin verilmesiyle devam etti. Yarışmada Erbosan Ortaokulu'ndan Beyza Nur Yüksel birinci, aynı okuldan Ezgi Harputluoğlu ikinci, Ağırnas Osman Yücel Ortaokulu'ndan Sinem Tuval ise üçüncü oldu. Resim yarışmasındaki resimler Ağırnas Kültür Merkezi'nde sergilendi. Törene katılanlar ayrıca Mimar Sinan'ın evini gezdiler.
SERGİ VE DEFİLE
Öğleden sonra da İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü Kültür Merkezi'nde bir dizi etkinlik düzenlendi. Önce Erciyes Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğrencilerinin çalışmalarından oluşan bir sergi açıldı, ardından da "Sinan Motifleri" defilesi gerçekleştirildi. Ayrıca Yrd. Doç. Dr. Sencer Erkman tarafından "Osmanlı Mimarisinde Sinan Çağı" konulu bir konferans verildi.
Öte yandan, Kayseri TED Koleji Konferans Salonun'da da 'Sinan'dan Bugüne Kültürel Temsiliyet Ortamı Olarak Mimarlık: Mimarlıkta Kimlik Kavramının Sınırları' konulu bir konferans gerçekleştirildi. Konferansa konuşmacı olarak Prof. Dr. Celal Abdi Güzer katıldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Ayhan Bora Kaplan davası sanığı: “Sözde tetikçiliğimi yapan adamlarla bir alakam yoktur” Suç örgütü lideri olduğu ileri sürülen Ayhan Bora Kaplan ile suç örgütü şüphelisi 28’i tutuklu 61 sanığın yargılanmasına devam edilirken savunma yapan sanık Fethi Koyuncu, “Ne Bora Kaplan’ın benimle, ne de sözde tetikçiliğimi yapan adamlarla bir alakam yoktur” dedi. Suç örgütü lideri olduğu iddia edilen Ayhan Bora Kaplan’ın içerisinde bulunduğu 28’i tutuklu 61 sanığın yargılanmasına Ankara 32’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlandı. Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ndeki salonda görülen duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları yer aldı. Mahkeme başkanı 1 günlük verilen aranın ardından yargılamanın sanık ifadeleriyle devam edeceğini belirtti. Bora Kaplan’ı tanımadığını ancak ismen bildiğini söyleyen tutuksuz sanık A.E., 2019 yılında “Loop” adlı mekanda çalıştığını söyledi. A.E. mekanda çok fazla ekip değişikliği olduğundan dolayı “Ayhan” adlı kişiyi tanımadığını iddia etti. “Eğlence mekanlarına çöktüğüme dair delil yok” 2018 yılından itibaren “Albüm” ve “Tren” isimli mekanlarda ek gelir için valelik yaptığını söyleyen tutuklu sanık Fethi Koyuncu, “1 yılı aşkın çalıştım sonra pandemi dönemi başladı. 2020 yılında eğlence sektörünü bıraktım. Kızılay’da bir bijuteri dükkanım vardı. Sadece orayla ilgileniyordum. Ardından eğlence mekanları olan Cemil Kumaşçıoğlu ve Emre Topel ile ortak oldum. Kızılay’daki dükkanımı kapattım. Bana operasyon yapıldı. Polis memuru suçlandığım maddeleri okuduğunda şok oldum. Taksi duraklarına çökmüşüm, eğlence mekanlarının hepsi benimmiş. Benim bu suçları işlediğime dair bir delil yoktu” iddialarına yer verdi. Koyuncu, örgüt lideri olduğu öne sürülen sanık Kaplan’la bir samimiyeti olmadığını iddia ederken, Kaplan’ın tanınan birisi olduğu için fotoğraf çektirdiğini söyledi. “Sözde tetikçiliğimi yapan adamlarla bir alakam yoktur” Güvenlik ekiplerince yapılan operasyonlara rağmen telefon numarasını değiştirmediğini söyleyen Koyuncu, “Beni her aldıklarında benim telefonum incelemeye gitti. Ama bir şey bulamadılar. Daha ne olabilir ki diye düşünürken yine bir dosyayla geldiler ve cinayetten de yargılandığımı söylediler. Ne Bora Kaplan’ın benimle, ne de sözde tetikçiliğimi yapan adamlarla bir alakam yoktur. Bana ait olan İletişim Tespit Tutanağında suç unsuru olan bir şey olduğunu düşünmüyorum” ifadelerini kullanarak beraatini talep etti. Diğer tutuklu sanık İsa Aktaş ise örgüt üyeliği suçlamalarını kabul etmeyerek, mahkemeden beraatini talep etti. Olayın yaşandığı 22 Temmuz 2016 günü Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğü’nde Komiser olarak görev yapan tutuksuz sanık Umut Ö., dosyanın mağdurlarından Erkan Doğan’ın polis merkezine geldiği sırada odasında oturduğunu, şahsın karakola gelerek kaçırıldığını ve işkence gördüğünü söylediğini anlattı. Doğan’ın sorulan sorulara cevap vermediğini söyleyen sanık Umut Ö., Organize Suçlarla Mücadele ekiplerine teslim edildiğini söyledi. Aradan geçen 7 yılın ardından evinde gözaltına alındığını ifade eden Umut Ö., “Konunun ne olduğunu söylemediler. Organize şubeye götürdüler. Üstümü aradılar, nezarete attılar. Daha ortada HTS yok. Hiçbir şey yok. Şahsın teslim edilmesi talimatı, Gasp Büronun talimatıdır dedim. Müştekiye benim 2008 yılındaki fotoğrafımı gösteriyorlar ve teşhis ediyor. Daha sonra ben gözaltındayım canlı teşhis yaptırılmıyor. Olay gün ki şahıs katıldığı televizyon programında diyor ki bana Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğünde ki polis Ayhan Bora’nın yanında halay çeken şahıstır diyor” dedi. Sanık Umut Ö., alıkonularak işkenceye maruz kaldığı iddia edilen Doğan’la konuşmadığını söyleyerek, mahkeme heyetinden beraatini talep etti. Örgütle bir alakası olmadığını iddia eden tutuklu sanık Mahmut Gökhan Çanga, Bora Kaplan’ı avukat olarak girdiği bir duruşma esnasında gördüğünü anlattı. Çanga, Maktul Semih Arslan’ın hayatını kaybettiği dairenin kendisine ait olduğunu ve tek suçunun da Arslan’ı evine aldığını söyledi. Maktul Arslan’ın hayatını kaybettiği günü anlatan Çanga şunları iddia etti: “Olay günü Muhammed ve Semih geldi. Semih, ‘Bir kavgaya karıştım birini bacağından vurdum kalacak yere ihtiyacım var’ dedi. Zaten evimde geniş değil iki üç koltuk var, bir de esrar yetiştirdiğim bir odam var. içeri aldım. Sonra bunlar markete gitti geldi. Geldiklerinde hiç ‘nereye gidiyorsunuz’ diye sormadım yedek anahtar bile verdim. Sercan ve Semih geldi. ‘Muhammed nerde?’ dedim. ‘Teslim oldu, ben de teslim olacağım’ dedi. Ardından duş aldı, oturduk bana ‘ceza evi nasıl bir yer’ diye sordu. Ben de ‘Oğlum ben firariyim hiç bilmiyorum’ dedim. Kız arkadaşının olduğunu söyledi, ’Seni seviyorsa bekler rahat ol’ dedim. Sonra dışarda oturuyorduk bunları konuşurken, uyuya kalmışım kalktım tuvalete girdim Semihe baktım yoktu. Balkona çıktım, dışarı doğru baktım sonra karartı gördüm dikkatli baktığımda Semih’i gördüm aşağıda hemen Sercan’ı uyandırdım ’Semih intihar etmiş’ dedim. Olaya ait görgüm bu kadardır. Beraatimi talep ediyorum.” Sanık beyanlarının ardından duruşmaya 15 dakika ara verildi. Verilen arada Organize Şube ekiplerince Bora Kaplan’a ait telefon kendisine verilerek şifresinin açılması istendi. Kaplan, hatalı şifre girerek telefonun süreli olarak kitlenmesine neden oldu. Tutuksuz sanıklar Muammer Ç., Gürkan Ü., Metehan O. ve tutuklu sanıklar Muhammet Kaplan ile Murat Sağlam’ın beyanlarının ardından mahkeme başkanı duruşmanın yarım devam etmek üzere ertelendiğini bildirdi.