İnsanları makam, mevki, servet ve güç bakımından herhangi bir ayrıma tabi tutmadan tanımaya büyük önem vermiş, insanların duygularını, ihtiyaçlarını dikkate almış, onlara değer vermiş ve ilgi göstermiştir. İnsanlarla ortak noktalarda buluşma esasını uygulamış, bütün hayatında adalet, anlayış, yumuşaklık, şefkat ve merhamet, ayrımcılık, kin ve öfkenin yerini almıştır. Hayata ve insana bir bütün olarak bakan Hz. Peygamber, insanların adalet ve huzur içinde yaşayacağı şehirlerin temelini atmıştır. Modern kent kültürünün bugün vardığı çağdaş değerlerin tamamında İslamiyet’in ve Hz. Muhammed’ insanlığa armağan ettiği güzellikler kaynak olarak görülmektedir. Bizler Peygamber Efendimiz ve O’nun tebliğ ettiği İslamiyet sayesinde, kamu kaynaklarının insanlar ve şehirler için adalet ve bereket esaslı olarak kullanılmasına, emanetlerin ehline teslim edilmesine, hem insana, hem çevreye hem de şehirlerin en güzel biçimde imar edilmesine temel teşkil eden bir inanca sahibiz. Bu anlayışın da temelinde, başta insan ve şehirler olmak üzere her bir kıymetin ve nimetin değerinin bilinmesi ve bu değere uygun biçimde davranmak bulunmaktadır. Bu anlayış neticesinde, bugün modern kent yaşamının zirve örneklerinden kabul edilen Londra, bataklıklarla dolu kapkaranlık bir köy hayatı yaşarken aynı yıllarda Müslümanların yaşadığı Kurtuba’da akşam olur olmaz daha hava kararırken şehir boydan boya kandillerle aydınlatılabilmiştir. Bugün de bu medeniyet ve şehirlilik seviyesine ulaşmamızda en büyük yardımcımız Hz. Peygamber’ en güzel örneklerini verdiği samimiyet olacaktır. Şehirlerimizi nasıl imar edeceğimiz, şehirlerimizde hemşehrilerimizle, adalet, liyakat, ortak akıl yani meşveret, toplumsal barış, anlayış yani insaniyet ve medeniyet hakkında da en güzel ve en yüce örnek bizzat Peygamber Efendimizin hayatında ve kitabımız Kur’an-ı Kerim’de açıkça ortaya konmaktadır. Bu yüceliklerin kaynağı Samimiyet’tir. Hz. Muhammed (sav) canlı Kur’an olarak yaşamış bir samimiyet zirvesidir. Bize düşen elimizden geldiğince bu yüceliğin anlam ve değerini kavrayabilmek ve samimi olmaktır. Birbirimizi gerçekten seven hemşehriler olarak Düzce’mizi mamur bir şehir haline getirme yolunda samimiyetle çalışmaktan başka amaç ve görev taşımadığımızı ifade ederek Düzceli hemşehrilerimiz başta olmak üzere ülkemizin ve İslam Alemi’nin Kutlu Doğum haftasını tebrik ediyorum” dedi.