GENEL - 23 Ocak 2018 Salı 18:26

Gönüllü asker olmak için askerlik şubesine koştular

A
A
A
Gönüllü asker olmak için askerlik şubesine koştular

Yozgat’ın Sorgun ilçesinde yaşları 20 ile 60 arasındaki bir grup vatandaş, Afrin’de Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından başlatılan ’Zeytin Dalı Harekatı’na katılmak istediklerini belirterek, askerlik şubesine dilekçe verdiler.

Yozgat’ın Sorgun ilçesinde yaşları 20 ile 60 arasındaki bir grup vatandaş, Afrin’de Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından başlatılan ’Zeytin Dalı Harekatı’na katılmak istediklerini belirterek, askerlik şubesine dilekçe verdiler.


Sorgun’a bağlı Yeniyer beldesi Ahmetfakılı Mahallesi’nden Sorgun Askerlik Şubesi’ne gelen gönüllüler, nöbetçi subaya ’Zeytin Dalı Harekatı’na katılmak istediklerini ve bunun için gönüllü olduklarını belirterek, askerlik şubesine dilekçe vermeye geldiklerini söylediler.


Kısa bir kontrolden sonra şubeye girerek dilekçelerini verip çıkan gönüllülerden Abdullah Çevik, 60 yaşında olduğunu ve söz konusu vatan olunca değil 60 yaş, 100 yaşında bile olsa Afrin’e de, Yemen’e de gitmeye hazır olduğun vurgularken, aynı mahalleden İsmail Biçer de, Afrin’de savaşmaya gitmeye hazır olduğunu ifade etti.


Yeniyer beldesinin Karakız Mahallesi’nden gelen Süleyman Erdinç, bir Türk olarak 10 bin kilometre öteden gelerek sınırlarımızı tehdit eden düşmana karşı her zaman savaşmaya hazır olduğunu, gerekirse bunun için canını vereceğinin altını çizerek, "Nasıl ki Amerikan, İngiliz gelip bizim sınırlarımızı tehdit edebiliyorsa, biz de malımızla canımızla sınırlarımızı korur, şanlı ordumuza destek oluruz. Ordumuza destek olmak, onlarla birlikte savaşmak için bugün dilekçemizi verdik. Gerekirse bizi çağırdıkları zaman hazır asker olarak vatanımızı savunmak uğruna Afrin’e gitmeye hazırız" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.