ASAYİŞ - 30 Ocak 2016 Cumartesi 12:33

Kıskançlık Krizine Giren Kadın Polis Eşinin Tabancasıyla İntihar Etti

A
A
A
Kıskançlık Krizine Giren Kadın Polis Eşinin Tabancasıyla İntihar Etti

Yozgat’ta kıskançlık krizine giren iki aylık evli kadın, polis eşinin tabancasıyla intihar etti.
Olay sabah saat 07.30 sıralarında TOKİ Konutları Polis Lojmanlarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, yaklaşık 6 ay önce görev başlayan Muhammet Ali A. ile iki ay önce evlenen Nisa A. (25), Yozgat’taki polis lojmanlarına yerleşti. Sabah eşinin işe gideceği sırada televizyonun sesini sonuna kadar açan Nisa A., eşinin tabancasıyla göğsüne bir el ateş ederek intihar etti. Eşi Muhammet Ali A. durumu 112 acil servis ve polise bildirdi. Sağlık ekipleri olay yerine geldiğinde Nisa A.’nın öldüğünü belirledi.
Sürekli eşini kıskanan ve ölmeden önce yazdığı mektupta, “Beni sevmezsen ölürüm. Kendimi öldürürüm. Ölmezsem beni kurtarmaya çalışma. Bu mektubu da seni suçlamasınlar diye yazıyorum” yazdı.
İl Emniyet Müdürü Saim Akpınar ve emniyet personeli olay yerine gelirken, görevli savcının yaptığı incelemenin ardından Nisa A.’nın cenazesi Yozgat Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun 5 bin yıl önce ameliyat edilen kafatası ilgi çekiyor Samsun’da 5 bin yıl öncesine ait kafatasındaki ameliyat izleri vatandaşların ilgisini çekiyor. 1981 yılında Samsun’un Bafra ilçesi İkiztepe Höyüğü arkeolojik kazılarında bulunan 5 bin yıllık kafatası, baş delgisi tekniğinin ilk Tunç Çağı’nda kullanıldığını belgelemişti. Samsun Müzesi’nde sergilenen kafatası, vatandaşlar tarafından da ilgiyle incelenirken, aynı bölümde trepanasyon (Baş delgi) tekniğiyle kafatası ameliyatı yapılmış 1900 yıllık kafatası da sergileniyor. Ameliyat edilen kafataslarından 5 bin yıllık olanı ilk Tunç Çağı’na, 1900 yıllık olanının ise antik Amisos Kenti Geç Hellenistik ve Erken Roma İmparatorluk dönemine ait olduğu tespit edildi. Söz konusu kafatasları hakkında müzede bulunan bilgilendirmede, “Trepanasyon, Yunanca delik, delgill, burgu anlamına ‘trypanon’ kelimesinden türemiştir. Antropologların ‘kafatası delgi operasyonu’ olarak adlandırdıkları bu işlemi, belirli bir bölgede, kafa derisi cerrahi bir alet ile sıyrıldıktan sonra, belli bir parçanın, bir amaç ve teknik ile çıkarılıp alınması şeklinde tanımlayabiliriz. Bu ameliyatlarda kafatasından bir kemik parçası çıkarılmakta ve beyin doğrudan dış çevreyle karşı karşıya kalmaktadır. Geleneksel topluluklarda uygulamalar ile arkeolojik verilerden hareketle, trepanasyonların kafa yaralanmaları, kafada yer aldığı düşünülen kötü ruhun çıkarılması, büyü veya iyileştirme gibi birçok amaçla yapıldığı kabul edilmektedir. Bu tür ameliyatların törensel arka planı da olmalıdır. Dolayısıyla ameliyatların gerçek amacını belirlemek her zaman kolay değildir. Anadolu’da bugüne dek yaklaşık 50 adet trepanasyon örneği tespit edilmiştir” ifadeleri yer alıyor. Beyin tümörü, cerrahi müdahale ile tedavi edilmeye çalışılmış 5 bin ve 1900 yıllık beyin ameliyatı ile ilgili yapılan bilgilendirmede ise “İkiztepe Erken Tunç Çağı’na ait önemli buluntu gruplarından biri, trepanasyonlardır. İkiztepe iskeletlerinin bazı kafataslarında, ameliyatlarla bilinçli açılmış farklı biçimlerde boşluklar görülmüştür. Bu nedenle İkiztepe, Anadolu’nun yaygın ve gelişmiş en eski trepanasyon merkezi olarak değerlendirilmektedir. İkiztepe’de kafataslarında trepanasyon izleri tespit edilen bir adeti genç erişkin kadın, diğerleri ise erkeklere ait olan beş adet erişkin iskelet bulunmuştur. Biri hariç diğer trepanasyonların İkiztepe’de Erken Tunç Çağı’nda yaşanan savaş nedeniyle meydana gelen; birçok kişinin ölümüyle sonuçlanan kafataslarında kesici, delici ve küt uçlu silâh yaralanmalarından kaynaklandığı söylenebilir. Yaşlı bir erkeğe ait tek örnekte ise iskeletteki tümoral oluşumla birlikte görülmesi, İkiztepelilerin travmalar dışında bazı sağlık sorunlarını da cerrahî müdahalelerle tedavi etmeye çalıştıklarına işaret eder” ifadelerine yer verildi.
Adana Karnaval coşkusu konserlerle devam etti Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen Türkiye Kültür Yolu Festivali kapsamına alınan Adana Portakal Çiçeği Karnavalı’nın altıncı akşamında Merkez Park’ta Ferhat Göçer, Atatürk Parkı’nda ise Gece Yolcuları sahne aldı. “TÜRKİYE’NİN HİÇBİR YERİNDE YOK BÖYLE GÜZELLİK” Ferhat Göçer, Türkiye Kültür Yolu Festivali’nin altıncı gecesinde Adana’nın en büyük alanına sahip Adana Merkez Park’taydı. Konser öncesinde başlayan DJ performansı ve görsel şölenin ardından, Göçer’in sahneye çıkmasıyla büyük bir coşku seli yaşandı. Ferhat Göçer hayranlarıyla birlikte şarkılarını hep bir ağızdan seslendirdi. Gördüğü ilgiden çok memnun olan Göçer, “Muhteşemsin Adana, Türkiye’nin hiçbir yerinde yok böyle güzellik” dedi. Sahne sonrası verdiği mini söyleşide, Türkiye Kültür Yolu Festivali’nin sadece eğlendirme ve konser mantığının ötesinde, gerçek anlamda kültür, sanat festivali kavramının içini dolduran bir festival olduğunu söyledi. “Tiyatrolar, sergiler, söyleşiler ve konserlerle birlikte tam olması gerektiği gibi bir festival” diye ekledi. REFİK ANADOL “MERCAN RÜYALARI” ADANA’DA Türkiye Kültür Yolu Festivali kapsamında Adana’da sergilenen dünyaca ünlü sanatçı Refik Anadol’un sergisi Kuruköprü Anıt Müze’de ziyaretçilerin en uğrak noktası oldu. Refik Anadol’un "Makine Halüsinasyonları: Mercan Rüyaları" adlı eseri, iklim değişikliğinin aciliyetini vurgulayan bir yapay gerçeklik simülasyonu. Sanatçı, Dünya Ekonomik Forumu’nda 2023 yılında sergilenen bu Veri Heykeli’ni, okyanus ekosistemlerinin ve mercan resiflerinin tehlikeli durumundan ilham alarak ortaya çıkardı. Anadol, eseri oluşturmak için yaklaşık 100 milyon mercan görüntüsünden oluşan kapsamlı bir veri kümesini kullandı. UZAYA GÖNDERİLEN İLK ATATÜRK FOTOĞRAFI Adana Müze Kompleksi Arkeoloji Müzesi Geçici Sergi Salonu’nda 21 Nisan’a kadar ziyaret edilebilecek NFT, festivalin çağdaş sanat bakış açısının bir yansıması olarak sanatseverlerle buluşuyor. NFT, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılında 38 bin metre yüksekliğe gönderilen "Gökyüzüne Bakan Atatürk" fotoğrafı ve bitki tohumlarını içeriyor. HOLOFLUX GÖRENLERİ BÜYÜLEDİ Türkiye Kültür Yolu Festivali Adana Portakal Çiçeği Karnavalı kapsamında sergilenen, Türk mimar ve sanatçı Güvenç Özel‘in Holoflux eseri, hem konser hem de park alanındaki etkinlik ziyaretçilerinin fotoğraf çekim alanı haline geldi.
Hakkari Hakkarili öğrenciler yemek yarışmasında birinci oldu Van’da düzenlenen “Gastronomi Festivali ve Yemek Yarışması”nda Hakkari Mehmet Akif Ersoy Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri, bölge birincisi olarak İstanbul’da yapılacak Türkiye finaline katılmaya hak kazandı. Milli Eğitim Bakanlığı Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü koordinesinde, 15-19 Nisan’da Van’da düzenlenen “Gastronomi Festivali ve Yemek Yarışması”nda, Hakkari Mehmet Akif Ersoy Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi bölge birincisi olarak İstanbul’da yapılacak Türkiye finaline katılmaya hak kazandı. Türk mutfağının mirasını koruma ve gelecek nesillere aktarma, yiyecek ve içecek hizmetleri alanındaki öğretmen ve öğrencilerin yetkinliklerini ortaya koymaları amacıyla düzenlenen yarışmaya, Hakkari’den ve birçok ilden katılım sağlayan öğrenciler, festival havasında bir yarışma gerçekleştirdi. Yarışma boyunca, protokol ve davetliler öğrencilerin heyecanına eşlik etti. Usta ve şeflerin yer aldığı jüri tarafından yapılan değerlendirme sonrası dereceye giren ekiplere ödülleri verildi. Okulların kıyasıya mücadele ettikleri yarışmada, Hakkari Mehmet Akif Ersoy Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Hakkari’yi başarıyla temsil ederek birinci oldu. İl Milli Eğitim Müdürü Nurettin Yılmaz; gastronominin kültürlerin birbirlerine aktarılması ve nesilden nesile aktarılması gereken zenginliklerin başında geldiğini belirterek, “Gastronomi anlamında, Hakkari’miz gibi ülkemizin her bir yöresi ayrı bir çeşitlilik ve zenginlikle dolu. Ülkemizin gastronomi alanında dünyaya tanıtılmasında meslek liselerimizin de büyük rolü var. Öğrencilerimizin bu alanda yetişmeleri ve dünyanın dört bir yanında ülkemizin yemeklerini insanlara sunması büyük önem arz ediyor. Bakanlığımızca gerçekleştirilen bu tür yarışmaların, ülkemiz gastronomisine büyük katkıları olduğuna inanıyorum. Ellerinin lezzetlerini tabaklarına yansıtmak için yarışma öncesinde ve süresince hummalı bir çalışma içerisinde olan Hakkari Mehmet Akif Ersoy Mesleki ve Teknik Anadolu Lisemizin yöneticilerini, danışman öğretmenlerini ve bilhassa öğrencilerini tebrik ediyor, okulumuza Türkiye finalinde başarılar diliyorum” dedi.