YEREL HABERLER - 17 Nisan 2015 Cuma 17:24

MHP Yozgat İl Başkanı Ethem Sedef:

A
A
A
MHP Yozgat İl Başkanı Ethem Sedef:

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Yozgat İl Başkanı Ethem Sedef, AK Parti’nin rektörlük seçimlerini siyasete alet ettiğini söyledi.
MHP Yozgat İl Başkanı Ethem Sedef, AK Parti’nin her konuda olduğu gibi rektörlük seçimlerini de siyasete alet ettiğini ve üniversitelere siyaset soktuğunu belirterek, “ Önümüzdeki günlerde Yozgat’ta Bozok Üniversitesi Rektörlüğü seçimleri bulunmaktadır. Rektörlük için 5-6 birbirinden değerli kariyerli profesör aday olmuş ve rektörlük çalışmalarını sürdürmekte olduğunu görüyoruz. Ancak her kuruma siyaset sokan, adam kayırmacılığı yapan AK Parti, rektörlük seçimine de siyaset bulaştırmış, özerk kurum olan üniversiteleri kendi etkisi altına almaya çalışmaktadır” dedi.
Yozgat’ta Eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ başta olmak üzere diğer milletvekilleri, il yöneticileri sık sık bir rektör adayını ziyaret ederek adeta onu işaret edip, seçimleri politize ettiğini vurgulayan Sedef, “Diğer rektör adayları da bu ülkenin, bu toprakların insanlarıdır. Hepsinin amacı ve isteği Yozgat’a hizmet etmektir. AK Partinin bu şekilde yanlı tutumu bir adayı işaret etmesi insanlığa yakışmaz. Bir kişiyi işaret etmek diğer adayları aşağılamaktır. Eğer rektörlük seçimle yapılıyorsa, siyaset özellikle AK Parti üniversiteden elini çekmesi gerekir. AK Partinin atamasıyla rektör belirlenecekse neden seçim yapılıyor” diye konuştu.
“ AK Parti’nin üniversitenin ve rektörlük seçiminin üzerinden elini biran önce çeksin ve üniversiteyi siyasete alet etmesin” diyen Sedef, sözlerini şu şekilde sürdürdü; “Zaten AK Parti olarak her el attığınız yer ayrışmakta, karışmakta ve kutuplaşmakta üniversitelerden bari elinizi çekiniz. Milliyetçi Hareket Partisi olarak her adaya eşit mesafedeyiz. Seçimi bilim insanlarına bırakıp Yozgat ve Üniversitemiz gelişimi ve değişimi açısından en iyi seçimi onların yapacağına inanmaktayız. Rektör adaylarımızın hepsine başarılar diliyoruz”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.