GENEL - 16 Temmuz 2019 Salı 10:32

Antik Kent’te sanal gerçeklik gözlüğüyle tarihe yolculuk

A
A
A
Antik Kent’te sanal gerçeklik gözlüğüyle tarihe yolculuk

Afyonkarahisar’ın Emirdağ ilçesinde 7 uygarlığa ev sahipliği yapan Amorıum Antik Kenti’ne sanal gerçeklik gözlüğü ile seyahat edilebiliyor.

Afyonkarahisar’ın Emirdağ ilçesinde 7 uygarlığa ev sahipliği yapan Amorıum Antik Kenti’ne sanal gerçeklik gözlüğü ile seyahat edilebiliyor. Telefona yüklenen bir programla Amorıum’un 9’uncu yüzyılına yolculuk yapılıyor.


Afyonkarahisar’ın Emirdağ İlçesi’nde Hisar Köyü’nde yer alan ve M.Ö. 2000’li yıllarda 7 uygarlığa ev sahipliği yapmış, ‘Amorıum Antik Kenti’nde 1987 yılından beri kazı çalışmaları sürüyor. Hitit, Phryg, Yunan, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde kesintisiz yerleşim görmüş antik kente 1987 yılında İngiliz araştırmacı Prof. Dr. R. Martin Harrison tarafından araştırmalar ve kazılar başladı. Harrison’un 5 yıl sürdürdüğü kazıları 1992 yılı itibariyle İngiliz araştırmacı Dr. Chris Lightfoot tarafından 2009 yılına kadar devam ettirildi.


KAZI ÇALIŞMALARINA GİRİT ÜNİVERSİTE’SİNDEN ÖĞRENCİLER KATILDI


2013 yılında Amorium kazı çalışmaları Kültür ve Turizm Bakanlığı onayı ile Afyonkarahisar Müzesi Başkanlığında ve Anadolu Üniversitesi’nden Prof. Dr. Zeliha Demirel Gökalp’in Bilimsel Danışmanlığında tekrar başladı. 2014 yılından itibaren kazı çalışmaları Bakanlar Kurulu kararı ile Gökalp’in başkanlığında devam etmektedir. 8 gündür tekrar kazıların başladığı bölgede daha çok Anadolu Üniversitesi’nden ve 3 Girit Üniversitesi’nden gelen öğrencilerle araştırmalar sürdürülüyor.


3 ALANDA ARKEOLOJİK ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR


Eskişehir Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeliha Demirel Gökalp yaptığı açıklamada, antik kentte 1987 yılından beri arkeolojik kazı çalışmaların sürdürüldüğünü söyledi. Gökalp konuşmasına şöyle devam etti;


“1987 yılından beri kentte Aşağı ve Yukarı Şehir kapılarında, iki kilisede, hamam ve sivil konut olduğu düşünülen yapılarda arkeolojik kazılar sürdürülmüştür. 2013 yılından itibaren ise kentte üç alanda çalışmalara devam edilmektedir. Bunlardan biri Yukarı Şehir’de höyüğün güney-batısında Türk dönemi yerleşimi olduğu düşünülen “İç Sur.” Bir diğeri Yukarı Şehir’de höyük üzerinde mimari kalıntısı ile işlevi tespit edilebilen ender yapılardan biri olması nedeniyle “Bazilika B” adı verilen kilise. Ve diğeri ise Aşağı Şehir’in batısında, önceki çalışmalarda “Büyük Bina” olarak adlandırılmış yapı bakiyesinin doğusundaki Geç Roma/Erken Bizans dönemi yapılarında arkeolojik çalışmalar sürmektedir.”


ESERLERİ AFYON MÜZE’SİNDE GÖREBİLİRSİNİZ


Bu yıl kazı çalışmalarını öğrencilerle sürdürdüklerini ifade eden Gökalp, araştırmalara başta Anadolu Üniversitesi öğrencileri olmak üzere Girit Üniversitesi’nden de gelen 3 kişinin katıldığını söyledi. Amorıum Antik Kenti’nin Afyonkarahisar’ın tarihi açısından çok önemli bir yere sahip olduğunun altını çizen Gökalp; “1987 yılında beri devam eden arkeolojik kazılarda özellikle ortaçağ günlük yaşamına ışık tutacak çok önemli buluntular ele geçti. Kazılarda ele geçen buluntular taşınmaz eserler yerinde ve kazı evi bahçesinde sergileniyor. Ayrıca küçük buluntular Afyonkarahisar Müze Müdürlüğü’ne teslim ediliyor. Buradan çıkan seramik, maden, cam, kemik, kurşun mühür, sikke, yazıtlar ve taş eserler gibi buluntuları Afyonkarahisar Müzesi’nde görebilirsiniz” dedi.


3 BOYUTLU VİDEO ANTİK KENTİ TANITIYOR


Hazırladıkları 3 boyutlu video antik gelen misafirlerin bölgeyi daha iyi tanıyabileceklerinin altını çizen Gökalp; “Arkeolojik kazıların sürdüğü yerlerde yapı bakiyeleri çoğu zaman temel seviyesinde ortaya çıkmakta ve bu durum da yapılar ve kentin algılanmasını güçleştirmektedir. Amorium’da yer alan tarihi mekanların algılanmasına yönelik antik kentin canlandırılması için 3 boyutlu video hazırladık. Bu hazırladığımız görüntü izleyenlerde zorluk çekmeden rahatlıkla kenti tanıyabilecekler” şeklinde konuştu.


VR KRONOS GÖZLÜK İLE AMORIUM’U GEZEBİLİYORLAR


Gökalp, yine Antik Kenti yakından tanımak isteyenler için Anadolu Üniversite Proje Birimi’nin desteklediği Umay Müze Müdürlüğü’nün tasarladığı, ‘VR Kronos Gözlük’ (Sanal gerçeklik gözlüğü) hazırladıklarını söyledi. Android ve İos uygulamasından herkesin indirebileceği ‘Amorıum’ veya ‘Vrkronos’ programlarını ‘VR. Kronos Gözlük’ ile kenti 3 boyutlu şekilde gezebileceklerini ifade Gökalp konuşmasını şöyle sürdürdü:


“Hazırlanan gözlük kitap gibi bir kutunun içerisinde yer alıyor. Kutunun içerisinden çıkan paketi gözlüğe dönüştürüyoruz. Akıllı telefonuna herkes ‘Amorıum’ veya ‘Vrkronos’ yazdıklarında çıkacak programı yüklüyorlar. Daha sonra telefonu gözlüğe yerleştirip gözlük üzerinden hareket ederek Amorıum 9’uncu yüzyılının canlandırılmış halini görebiliyorlar. Hatta burada gezip pazarda alış veriş dahi yapabiliyorlar. Bunun yanında Yukarı Şehir surlarından içeri girip aşağı baktığınızda talim askerleri görebiliyorsunuz.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.