GENEL - 29 Temmuz 2019 Pazartesi 11:18

Şehitlerin adı kütüphanelerde yaşıyor

A
A
A
Şehitlerin adı kütüphanelerde yaşıyor

Geçen yıl bir avuç gönüllü ile "Şehitlerin de kütüphaneleri olsun" diyerek yola çıkan Yaşayan Şehit Kütüphaneleri Topluluğu, Gençlik ve Spor Bakanlığı destekli projeleri kapsamında bugüne kadar Afyonkarahisar’da 5, Türkiye genelinde de 33 kütüphane açtı.

Geçen yıl bir avuç gönüllü ile "Şehitlerin de kütüphaneleri olsun" diyerek yola çıkan Yaşayan Şehit Kütüphaneleri Topluluğu, Gençlik ve Spor Bakanlığı destekli projeleri kapsamında bugüne kadar Afyonkarahisar’da 5, Türkiye genelinde de 33 kütüphane açtı.


Yaşayan Şehit Kütüphaneleri Topluluğu, ülkenin dört bir yanındaki okul ve kurumlarda; toplumsal gelişime, araştırmalara ve öğrenmeye katkıda bulunmak üzere gönüllü kişilerin desteği ile kütüphane açmaya devam ediyor. Açılan kütüphanelere şehitlerin ismi verilerek hatıraları yaşatılıyor. Kırmızı beyaz dizayn edilen kütüphanelerin yine bir köşesinde de şehit üniforması sergileniyor.



"Her kahramanın gölgesinde bir kütüphane olsun istedik"


Kütüphaneler hakkında bilgi veren Şehit Kütüphaneleri Topluluğu Afyonkarahisar Koordinatörü Hilal Kalafat, her kahramanın gölgesinde bir kütüphane kurmak istediklerini söyledi. Kalafat yaptığı açıklamada, 10 Kasım 2018’de bir avuç gönüllü olarak bir araya geldiklerini söyledi. Kalafat, "Kitaplarla yaşayan şehitler sloganıyla çıktığımız bu yolda Türkiye Cumhuriyeti Gençlik ve Spor Bakanlığından projemize uygunluk alarak çalışmalarımıza başladık. Her kahramanın gölgesinde bir kütüphane olsun istedik. Yine aynı zamanda geçtiğimiz hafta Dışişleri Bakanlığımızdan projemize referans alarak tüm Türkiye genelinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz" dedi.



"Şehitlere ödeyemeyeceğimiz bir borcumuz var"


Afyonkarahisar’da yapımı devam eden 5 yaşayan şehit kütüphanesi olduğunun altını çizen Kalafat, "Bunlardan bir tanesi Aile ve Çalışma Bakanlığımızın Afyonkarahisar Çocuk Evleri Sitesi’nde. Diğer 4 tanesi ise devlet okullarında bulunuyor. İç dizaynını, boyasını, parkelerini ve mobilyalarını gönüllü arkadaşlarımızla beraber vakitlerimizden fedakarlık yaparak yapıyoruz. Şehitlerimiz sayesinde içtiğimiz su, aldığımız nefes ve yaşadığımız hayat var. Bu yaptığımız çalışmaları bir borç olarak görüyoruz ama ödeyemeyeceğimiz bir borç olarak” ifadelerini kullandı.



"Şehitlerimizin ismini ölümsüzleştiriyoruz"


Türkiye genelinde şu ana kadar yaklaşık 33 yaşayan şehit kütüphanesinin açıldığını ifade eden Kalafat, Afyonkarahisar’dan Van’a her ilde çalışmalarının devam ettiğini dile getirdi. Kalafat, “Bu anlamda bütün gönüllü arkadaşlarımıza ve tüm koordinatörlerimiz olarak bunu bir zevkle yapıyoruz. Hepimizin kendi işi var. Biz bunları akşamları ve boş kaldığımız zamanlarda yapıyoruz. Bunun bir fedakarlık olduğunu düşünüyoruz. Aynı zamanda tüm Türkiye genelinden bizlere kitap desteği geliyor. Biz bu kitapları kütüphanelere koyup, okunmasını sağlıyoruz. Bunun yanında şehitlerimizin ismini ölümsüzleştiriyoruz" diye konuştu.



"Gönüllü olarak çalışıyoruz"


Ekip üyesi Hasan Çakar ise gönüllü olarak kütüphane kurulum çalışmalarına katıldığını belirterek; “Afyonkarahisar’da yaşayan şehit kütüphaneleri adına kütüphane kuruluşlarında vatandaşlarımızla birlikte çalışıyoruz. Kitap toplama aşamasında boyama aşamasına gönüllü olarak şehitlerimizin için elimizden geleni yapıyoruz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Reklam Kurulu, aldatıcı reklamlar ve haksız ticari uygulamalar için 3,5 ayda 94 milyon TL ceza kesti Reklam Kurulu’nun 16 Nisan 2024 tarihinde gerçekleştirilen 344 sayılı toplantısında, tüketicileri aldatan, yanıltan, tecrübe ve bilgi eksikliklerini istismar eden reklamlar ile haksız ticari uygulamalar incelendi. Toplantıda görüşülen 161 adet dosyadan 139’u mevzuata aykırı bulunurken, söz konusu reklam ve ticari uygulamalar hakkında durdurma cezası ile birlikte toplam 28 milyon 884 bin 143 lira idari para cezası uygulanmasına karar verildi. Ticaret Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Reklam Kurulu, yılın ilk 3,5 ayında toplam 639 adet dosya hakkında görüş ve değerlendirmelerde bulundu. Aldatıcı reklam veya haksız ticari uygulama olduğu tespit edilen 554 adet dosya hakkında durdurma cezasının yanı sıra, toplam 94 milyon 139 bin 110 lira idari para cezası uygulanmasına karar verildi. Son toplantının gündem konusunu tüketicileri yanıltan indirimli satış reklamları oluşturdu Açıklamada, çok sayıda üründe çeşitli oranlarda indirimlerin yapılacağının ilan edildiği indirimli satış kampanyalarının, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de çokça tercih edilen bir pazarlama yöntemi olduğuna dikkat çekilerek çeşitli ürünlere uygun şartlarda ulaşabilmeye imkan sağlayan çevrimiçi alışveriş kanallarının yaygınlaşmasıyla birlikte indirim kampanyalarının sıklaştığı ve çeşitlendiği, bununla beraber çeşitli tüketici mağduriyetlerinin de arttığı gözlemlendiği vurgulanarak, "Bu çerçevede, yakından takip edilen tüketicileri aldatan, yanıltan, gerçekte olduğundan daha fazla indirim yapılıyormuş algısı oluşturulan indirimli satış reklamları ve uygulamaları hakkında incelemelere devam edildi. Nisan ayı kurul gündeminde görüşülerek karara bağlanan dosyalarla birlikte yılın ilk dört ayında Reklam Kurulu tarafından 51 adet indirimli satış dosyası hakkında durdurma cezası ve toplam 11 milyon 457 bin 805 lira idari para cezası uygulanmasına karar verildi" denildi.
İstanbul Define paylaşımı konusunda anlaşmazlık yaşadıkları şahsı öldüren 5 sanıklı davada 1 sanığa 23 yıl hapis cezası Eyüpsultan’da define paylaşımı konusunda anlaşmazlık yaşadıkları Abdullah Koşar’ı plan yaparak çağırdıkları evde silahla öldürdükleri iddia edilen 5 sanığın yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme, 1 sanığı 23 yıl hapis cezasına çarptırırken, diğer 4 sanığın ise beraatına hükmetti. Eyüpsultan’da 19 Haziran 2022’de iddiaya göre 5 kişi, define paylaşımı konusunda anlaşmazlık yaşadıkları Abdullah Koşar’ı (39) öldürmeyi planladı. Bunun üzerine Koşar’ı, inşaat işleri bahanesiyle 5 şüpheliden biri olan Aslan İ.’nin evine çağırdılar. Şüpheli Aslan İ.’nin evine gelen Koşar, daha sonra silahla 3 yerinden şüpheli Aslan İ. tarafından vurularak hayatını kaybetti. ‘’Namussuzluğun bedeli budur’’ notu bulundu Konuya ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede ise ölen Koşar’ın cesedinin yanında ‘namussuzluğun bedeli budur’ yazılı not olduğu, şüpheli Aslan İ.’nin ifadesinde ise eşine tecavüz etmesi gerekçesiyle olayı gerçekleştirdiğini söylediği belirtildi ancak şüpheli Aslan İ.’nin aynı zamanda eşi olan diğer şüpheli Semanur İ. ile Koşar’ın herhangi bir telefon görüşmesinin olmadığı, cep telefonları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde herhangi bir irtibatlarının bulunmadığı ve Koşar’ın, eşine tecavüz ettiğine dair delil elde edilemeyerek olayın define paylaşımı konusunda yaşanan anlaşmazlık sonucu gerçekleştiği kanaatine varıldığı aktarıldı. Hazırlanan iddianamede, şüpheliler Aslan İ., Erdal İ., Nedim İ. ve Semanur İ.’nin ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Şüphelilerden Aslan İ.’nin ayrıca ‘ruhsatsız silah bulundurma’ suçundan da 1 yıldan 3 yıla kadar hapsi talep edilen iddianamede, şüpheli İlhan A.’nın ise ‘suçluyu kayırma’ suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi. Hazırlanan iddianamenin kabul edilmesiyle dava açıldı. İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında ise tutuklu sanık Aslan İ. ile 3 tutuksuz sanık hazır bulundu. Duruşmaya öldürülen Abdullah Koşar’ın babası Muhammed Şefik Koşar ve tarafların avukatları da katıldı. ‘’Tarihi eser yüzünden planlayarak eve çağırıp öldürdüler oğlumu’’ Duruşmada Abdullah Koşar’ın babası Muhammed Şefik Koşar, oğlunun sanıklar tarafından tasarlanarak öldürüldüğünü belirttiği beyanında “Gencecik oğlumu öldürdüler. Tarihi eser yüzünden planlayarak eve çağırıp öldürdüler oğlumu. Sanıktan şikayetçiyim. Cezalandırılmasını istiyorum” ifadelerini kullandı. “Öldürme niyetim olsaydı ormana gider, onu yakar ve yurt dışına kaçardım” Duruşmada savunma yapan sanık Aslan İ., ‘’Tasarlayarak suç işlemiş olsaydım bu suçu evimde, çocuğumun gözünün önünde yapmazdım. Benim Abdullah Koşar’ı öldürme niyetim olsaydı ormana gider, onu yakar ve yurt dışına kaçardım. Ben Abdullah’ın yanına ‘onca iyiliğe rağmen bana bunu neden yaptın’ diye sormaya gittim. Abdullah’ın yanında silah olabileceğini düşündüğüm için üzerime geldiği an beni vuracak sandım” şeklinde konuştu. “Beni evlatlarımla sınadılar” Son sözü sorulan sanık Aslan İ. mahkemede, “Adaletinize inanıyorum. Beraatımı talep ediyorum” şeklinde konuştu. Diğer tutuksuz sanıklar ise son sözlerinde mahkeme heyetinden beraatlarını talep ettiler. 23 yıl hapis cezasına çarptırıldı Duruşmada kararını açıklayan mahkeme, sanık Aslan İ.’yi ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Sanığın eylemini haksız tahrik altında işlediğini belirten heyet, bu gerekçeyle bu cezayı 22 yıl hapis cezasına çevirdi. Sanık ayrıca ‘ruhsatsız silah bulundurma’ suçundan da 1 yıl hapis cezasıyla cezalandırıldı. Toplamda 23 yıl hapis cezasına çarptırılan sanığın tutukluluk halinin de devamına hükmedildi. 4 sanığa beraat Mahkemeye heyeti, sanıklar Erdal İ., Nedim İ., Semanur İ. ve İlhan A. hakkında ise üzerlerine atılı suçu işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle ayrı ayrı beraatlarına karar verdi.
Antalya 15 metrelik uçurumdan uçtular, hayatlarını ağaç kurtardı Antalya’da yaklaşık 15 metrelik yükseklikten uçarak bir ağacın üzerine düşen otomobildeki karı koca emekli öğretmen, itfaiye ekiplerinin film gibi operasyonuyla kurtarıldı.Kaza, saat 19.30 sıralarında Kepez ilçesi Antalya Bulvarı üzerindeki seyir terası olarak bilinen noktada yaşandı. Alınan bilgiye göre, Hasan T. (68) idaresindeki 60 HF 563 plakalı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu önce demir bariyerlere çarptı ardından yaklaşık 15 metre yükseklikteki uçurumdan bir ağacın üzerine oradan da toprak zemine düştü. Kazayı gören vatandaşlar, araçta bulunan sürücü ile eşi Gülseren T.’yi (68) araçtan çıkardılar. Durumun 112 Acil Çağrı Merkezine bildirilmesinin ardından olay yerine itfaiye, sağlık ekipleri ve polis sevk edildi.Hastanede tedavi altına alındılarBelirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, kaşık sedyeye alıp halat yardımıyla yukarı çıkardı. Çifi, ambulansla kaldırıldıkları Antalya Şehir Hastanesinde tedavi altına alındı. Çiftin bilinçlerinin yerinde olduğu öğrenildi. Hurdaya dönen araç ise vinç yardımıyla bulunduğu noktadan alındı."Ağaç olmasaydı muhtemelen ölürlerdi"Kazanın görgü tanıklarından Burak Ürün, "Araba fren sıkarken aşağıya uçtuğunu gördüm. O anda yardıma gidip yaralıları çıkarmaya çalıştım. O ağaç olmasaydı araba aşağı yuvarlanacaktı. Ağaç sayesinde kurtuldular" dedi.Yaralı çifti araçtan çıkarmaya yardım eden bir vatandaş da, "Teyzeyle amcayı çıkardık sonrasında ambulans ekibi ile itfaiye ekibi geldi. Sedye ile buradan çıkarmak 2,5 saat sürdü. 5 metre ileriden uçmuş olsalardı muhtemelen ölürlerdi. Çünkü onları kurtaran ağaç oldu" diye konuştu.