EKONOMİ - 03 Mayıs 2021 Pazartesi 10:58

Amasyalı genç çiftçinin seracılık merakı, hayatının dönüm noktası oldu

A
A
A
Amasyalı genç çiftçinin seracılık merakı, hayatının dönüm noktası oldu

Amasya’nın Suluova ilçesinde yaşayan genç çiftçi Usame Çoban’ın (24) seracılık merakı hayatının dönüm noktası oldu, 4 dönümlük arazide babasından devraldığı pazarcılık ve seracılığı sürdüren Çoban, 24 yaşında kendi işinin sahibi oldu.

Amasya’nın Suluova ilçesinde yaşayan genç çiftçi Usame Çoban’ın (24) seracılık merakı hayatının dönüm noktası oldu, 4 dönümlük arazide babasından devraldığı pazarcılık ve seracılığı sürdüren Çoban, 24 yaşında kendi işinin sahibi oldu. Hem istihdam sağlıyor hem de kendi üretip kendisi satıyor.


Üniversiteden mezun olduktan sonra iş bulamayınca baba mesleği olan seracılığa merak saldığını anlatan 24 yaşındaki genç çiftçi Usame Çoban, "Bu işi yapmak çok hoşuma gidiyor. Üretmek toprakla uğraşmak güzel bir şey. Üniversiteyi bitirdikten sonra kendime göre iş bulmayınca, kurulu da bir düzenim vardı devam ettirmek istedim" dedi.



"Aradaki bu pazar ve hal farkı tüketiciye yansımasın diye kendim üretip kendim satmaya başladım"


Pazarcılık mesleğinin aileden geldiğini ve hem üretip hem satabileceklerini düşündüğünü belirten Çoban, "Küçükken ailem halden mal alırdı, ufak bir tezgahımız vardı orada satardık. Biz halden alıyoruz, hal üreticiden alıyor, üzerine komisyon koyuyor, tüketiciye pahalıya geliyordu. Ben de aradaki bu pazar ve hal farkı tüketiciye yansımasın diye kendim üretip kendim satmaya başladım. Böylelikle hem istihdam sağladım hem de tüketiciye daha ucuza mal etmiş oldum" şeklinde konuştu.


Çoban şöyle devam etti: "Pazarcılık tezgahında ve seracılıkta insanlar genelde ’oğlum devlet kapısında bir işe girseydin, genç yaşta neden pazarlardasın’ diyorlar. Ben de herkes devlet kapısında işe girse bu işi kim yapacak diyorum. Biz gençler hepimiz devlet kapısında işe girsek, zamanı geldiğinde belki ülkemiz dışa bağımlı olacak, hepimiz bir şekilde devletimize katkı sağlamalıyız. Devletimizin genç girişimlere çok güzel destekleri var biz gençler bunu iyi değerlendirmeliyiz. Ben kendi işimde fizikken yoruluyorum ama ben başkasını değil kendimi zengin ediyorum. Şu işi niye yapmadın diyenim yok, sabah erken saate gelir malımı toplar, pazara götürürüm."


Korona virüsün kendilerini de etkilediğini ifade eden Çoban, "En güzel yanı millet evde kalır iken ben toprakla uğraştım, devletimizin pandemi sürecinde vatandaşlarına destek verdi. Bizler de devletimizin sağladığı desteklere katkı sağlamak amacıyla kendimiz üretip, kendimiz satıp, daha ucuza mal etmeye çalıştık. Hal ve pazar arasındaki miktarın vatandaşın cebinde kalmasına vesile olduk" şeklinde konuştu.


Ayrıca genç çifti Çoban sosyal medya üzerinde açtığı youtube kanalı ile de seracılık çalışmalarını ve araştırmalarını kendi çektiği videolarda paylaşıyor ve gençleri bu mesleğe teşvik etmeye çalışıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Simge Aköz: “Motivasyonumuz tam, kupayı eve götürmek istiyoruz” Sultanlar Ligi final serisinin şampiyonluk maçında Fenerbahçe ile karşılaşacak olan Eczacıbaşı Dynavit’in milli voleybolcusu Simge Aköz, “Bizim motivasyonumuz tam, kupayı eve götürmek istiyoruz. Onu da inanıyorum ki final maçında göstereceğiz” dedi. Eczacıbaşı Dynavit’in milli voleybolcusu Simge Aköz, 25-21’lik setlerle 3-0 kazanarak Sultanlar Ligi final play-off serisinde durumu 2-2’ye getirdikleri Fenerbahçe maçı sonrası İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine özel açıklamalarda bulundu. İlk olarak iyi bir reaksiyon göstererek şampiyonluk yarışını son maça taşıdıklarını söyleyen başarılı libero, “Bugün tertemiz bir oyun vardı sahada. Final serisine başladığımızda yolun uzun olacağına inanıyorduk. Aslında güçleri çok denk iki takımız. Çok da güzel bir voleybol ortaya koyduğumuzu düşünüyorum. 3-0 kaybettiğimiz maçtan sonra 3-0 kazanarak çok iyi bir reaksiyon verdiğimizi düşünüyorum. Biz maça çıkmadan önce birbirimize sözler verdik. Bütün agresifliğimizi sahaya yansıtacağımızı söyledik ve bu takımın her bir bireyi bunu sahaya yansıttı. Çok büyük gurur duyuyorum” diye konuştu. “12 sene sonra umarım bu kupayı evimize götüreceğiz” Taraftarların desteğinden etkilendiğini ve 12 yıl sonra kupayı kazanmayı çok istediklerini belirten Simge Aköz, “Taraftarlarımız harika. Onlara çok teşekkür ediyorum. Bizleri hiç yalnız bırakmıyorlar. Tabii ki bir camia kulübüyle yarışmak mümkün değil ama onları işitmek, bizimle birlikte olduklarını bilmek çok güzel. Finalde görüşürüz diyorum. 12 sene sonra umarım bu kupayı evimize götüreceğiz” sözlerini kaydetti. “Motivasyonumuz tam, kupayı eve götürmek istiyoruz” Şampiyonluk için tam anlamıyla motive olduklarını ve finalde kupayı kazanmak için kenetlendiklerinin altını çizen milli voleybolcu, “Hem setler, hem de maçlar eşit şartlarda ilerliyor. Bir set 25-14 biz kazanıyoruz, bir set onlar kazanıyor. Bir maç 3-0 onlar kazanıyor, bir maç biz kazanıyoruz. Çok yoğun bir tempo. İki günde bir maç oynuyoruz. Hem mental, hem fiziksel olarak iyi olan takımın kupayı alacağına inanıyorum. Bizim motivasyonumuz tam, kupayı eve götürmek istiyoruz. Onu da inanıyorum ki final maçında göstereceğiz” ifadelerini kullandı.
Manisa Kaymakam Özdemir ve Başkan Aşkın Cemar’ı fuarda yalnız bırakmadı Kula Kaymakamı Ömer Ahmet Özdemir ve AK Parti Kula İlçe Başkanı Eyüp Yavuz Aşkın, bu yıl 29. kez düzenlenen Marble İzmir-Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı’nın ana sponsoru olan Cemar Mermer ve Traverten’in standını ziyaret etti. Kula’nın istihdam ve ihracat noktasında önde gelen firmalarından biri olan Cemar Mermer ve Traverten’i doğaltaş sektörünün en büyük küresel buluşması Marble İzmir Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı’nda Kaymakam Özdemir ve Başkan Aşkın, VR sanal gerçeklik gözlüğü ile teknolojik bir gezinti yaptı. İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ tarafından düzenlenen doğal taş sektörünün en büyük küresel buluşması Marble İzmir Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı, bu yıl 29. kez ziyaretçilerine kapılarını açtı. Son yıllarda olduğu gibi bu yıl da sektörün devleri arasında yerini alarak fuarın ana sponsoru olan Cemar Mermer ve Traverten, yerli ve yabancı ziyaretçilerinin yanı sıra protokol üyelerini de fuarın en gözde noktasındaki standında konuk ediyor. Bu çerçevede Kula Kaymakamı Ömer Ahmet Özdemir ve AK Parti Kula İlçe Başkanı Eyüp Yavuz Aşkın, Cemar Mermer ve Traverten’in standını ziyaret ederek firmanın Genel Müdürü Yusuf Yalçın ile bir süre sohbet etti. Fuarın sektöre olan faydaları hakkında görüş alışverişinde bulunan Kaymakam Özdemir ile Genel Müdür Yalçın, Kula’nın tanıtılmasına da büyük katkı sağlayan fuarda bir süre ziyaretçiler ile sohbet etti. Gelişen teknolojiye de ayak uyduran Cemar Mermer ve Traverten tarafından hazırlanan VR sanal gerçeklik gözlüğü ile firmada teknolojik bir gezinti yapan Kula Kaymakamı Ömer Ahmet Özdemir, Cemar Mermer ve Traverten’in Kula’ya sağladığı katkılardan dolayı firma adına Genel Müdür Yusuf Yalçın’a teşekkür etti. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Cemar Mermer ve Traverten Genel Müdürü Yusuf Yalçın ise Kula Kaymakamı Ömer Ahmet Özdemir ve AK Parti Kula İlçe Başkanı Yusuf Yalçın’a teşekkür ederek hem firmanın sektördeki gelişimine hem de Kula’nın dünya genelinde tanıtılmasına katkı sağlamaya devam edeceklerini söyledi.
Antalya Mide ülserine karşı doğal probiyotik arı ekmeği tavsiyesi Gıda Yüksek Mühendisi Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, sağlık faydaları bilimsel çalışmalarla ortaya koyulan arı ekmeğinin, mide ülserinin önlenmesi ve tedavisinde potansiyel faydalar sunabilecek doğal bir arı ürünü olduğu belirtti. BEE’O Propolis Ar-Ge Merkezi’nde analizleri yapılmış olan Anadolu arı ekmeğinin mide ülseri üzerine karşı olumlu etkilerini gösteren bilimsel çalışma, 2023 yılı Kasım ayında Türk Fizyolojik Bilimler Derneği tarafından Sakarya Üniversitesi’nde düzenlenen 48. Ulusal Fizyoloji Kongresi’nde poster olarak sunuldu. BEE’O Propolis Kurucusu ve Genel Müdürü Gıda Yüksek Mühendisi Dr. Aslı Elif Tanuğur Samancı, “Ülkemizde yapılan bilimsel çalışmada, arı ekmeğinin mide ülseri üzerine antiinflamatuvar ve antioksidan etkileri araştırılmıştır. Araştırma iki ana gruba ayrılan ratlar üzerinde gerçekleştirilmiştir. Bir grup rata, ülser oluşmadan 10 gün önce ve ülser oluştuktan sonra 3 gün boyunca arı ekmeği takviye edildi, diğer grup ise aynı dönemlerde sadece serum fizyolojik tuzlu su aldı. Diğer grupta ise ülser oluşmadan önce herhangi bir takviye yapılmadı, bu gruplar yalnızca ülser oluştuktan sonra 10 gün boyunca arı ekmeği veya serum fizyolojik aldılar. Araştırmacılar, ülserin şiddeti, inflamasyon ve oksidatif stres zarflarını çeşitli yollarla ölçtüler. Araştırmanın verileri; arı ekmeği takviyesi alan ratlarda, kontrol gruplarına göre mide ülseri şiddeti, myeloperoksidaz aktivitesi ve inflamatuvar sitokin seviyelerinin (TNF-, IFN-, IL-1, IL-6, IL-8) anlamlı düzeyde düşük olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca, oksidatif stresle ilişkili zarflarda azalma gözlenmiştir. Sonuçlar, arı ekmeğinin mide ülserinin önlenmesi ve tedavisinde antioksidan ve antiinflamatuar etkileri sayesinde potansiyel bir fayda sağlayabilecek doğal bir arı ürünü olabileceğini göstermektedir” dedi. Arı ekmeği, diğer adıyla perga, kovanda arılar tarafından polenin daha uzun süre saklanabilmesi amacıyla üretiliyor. Doğal bir arı ürünü olan arı ekmeğinin yaklaşık yüzde 20-35 protein, yüzde 3 lipit, yüzde 24-35 karbonhidrat ve yüzde 3 vitamin ve mineral içeriğine sahip olduğu belirtiliyor.