POLİTİKA - 08 Mart 2018 Perşembe 17:16

Bakan Kurtulmuş, 52. Berlin Uluslararası Turizm Borsası’na katıldı

A
A
A
Bakan Kurtulmuş, 52. Berlin Uluslararası Turizm Borsası’na katıldı

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, “Geçtiğimiz yıla oranla bu yıl yüzde 50 ile yüzde 100 arasında artan bir rezervasyon oranlarına ulaşmış bulunuyoruz.

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, “Geçtiğimiz yıla oranla bu yıl yüzde 50 ile yüzde 100 arasında artan bir rezervasyon oranlarına ulaşmış bulunuyoruz. 2017 yılında 3,5 milyon Alman turist ülkemizi ziyaret etti. Bu yıl ise biz 5 milyonu aşkın Alman ziyaretçinin gelmesini bekliyoruz” dedi.


Dünya turizminin en önemli turizm fuarı 52. Berlin Uluslararası Turizm Borsası dolayısıyla Almanya’da bulunan Bakan Numan Kurtulmuş, fuarın ikinci gününde düzenlenen basın toplantısına katıldı. Türkiye’nin bu yıl turizm rezervasyonlarında yüzde 100 seviyelerine varan artışları yakaladığını ifade eden Bakan Kurtulmuş, ITB Berlin Turizm Borsası’nın hedeflerin yakalanması bakımından önemli bir yer olduğunu söyledi. Türkiye’nin 2019 yılında turizmde rekorları yeniden altüst edeceğine vurgu yapan Bakan Kurtulmuş, “Geçtiğimiz yıla oranla bu yıl yüzde 50 ile yüzde 100 arasında artan bir rezervasyon oranlarına ulaşmış bulunuyoruz. 2017 yılında 3,5 milyon Alman turist ülkemizi ziyaret etti. Bu yıl ise biz 5 milyonu aşkın bir ziyaretçinin gelmesini bekliyoruz. Türkiye 2018 yılında 38 milyon yabancı turiste ev sahipliği yapacaktır. Böylece ülkemiz 2015-2016 yıllarında yaşadığı büyük krizleri geride bırakmış ve 2014 rakamlarına dönmüş olacaktır. Terör örgütlerinin Türkiye’ye saldırıları, 15 Temmuz 2016 tarihinde ülkemizin karşı karşıya kaldığı hain darbe teşebbüsü, Rusya ile yaşadığımız uçak krizi ve özellikle Avrupa’daki seçimler dolayısıyla artan milliyetçiliğin, yabancı düşmanlığının, İslam karşıtlığının ve Türkiye düşmanlığı ülkemiz turizmini dip noktaya indirmişti. Ancak, 2017 yılında ise yeniden yükselişe geçtik. 2017 yılında 32,4 milyon turist geldi ve 26,5 miyar dolar turizm geliri elde ettik. Bu göstergeler de bizi son derece optimistik olmaya yönlendiriyor. Bu yıl 38 milyon civarında turiste ev sahipliği yapacağız ve Türkiye 2019 yılında o eski rekorlarını yeniden alt üst eden, gelişen, büyüyen dünya turizminin küresel rekabetinde en önemli oyuncularından biri olmayı başaracaktır” ifadelerini kullandı.



“Türkiye’nin varlığı, Almanya ile iyi ilişkilerini geliştirmesi Avrupa’nın güvenliğini de yakından ilgilendiren bir meseledir”


Türkiye ile Almanya arasında politik bir takım farklılıkların olmasına rağmen geçmişten gelen dostluk ile ilişkilerin yeniden düzeltilmesi gerektiğine işaret eden Kurtulmuş, “Türkiye ile Almanya arasındaki ilişkilerin gelişmesini sadece turizm sektöründe ileriye gitmek için beklemiyoruz. Türkiye ihracatının yaklaşık yarısını Almanya’ya yapıyor. Türkiye Avrupa pazarında ihracat bakımından 4’üncü, ithalat bakımından da 5’inci ülkedir. Dolayısıyla Türkiye ekonomisinin genel olarak Avrupa ekonomisiyle çok yakından ilişkisi var. Avrupa ile Türkiye ekonomisi iç içe geçmiş vaziyettedir. Bazı politik farklılıklarımız olabilir ama sonuçta Türkiye ile Almanya geçmişten gelen dostluğu ve bugün karşı karşıya kaldığımız tehditlere karşı gösterdiği ortak hassasiyetleri gibi konularda arasındaki ilişkileri düzeltmek mecburiyetindedir. Özellikle Türkiye ile Almanya’nın illegal göçmenler konusunda uzun yıllar boyunca aşağı yukarı ortak bir perspektife sahip olduğu da hepimizce malum. Ayrıca Türkiye bölgesinden kaynaklanan tehditlerin Türkiye topraklarında bir şekilde önlenmesi bakımından da önemli imkanları barındırıyor. Özellikle Akdeniz ve Türkiye’de terör örgütlerine karşı göstermiş olduğu mücadeleyle Türkiye bunu göstermiş olan bir ülkedir. Bu anlamda Türkiye’nin varlığı, Almanya ile iyi ilişkilerini geliştirmesi Avrupa’nın güvenliğini de yakından ilgilendiren bir meseledir. Bütün bunları üst üste koyduğunuzda artık Almanya’daki seçimlerde geride kaldığına göre yeni bir momentum yakaladığımızı, yeni dönemde Türkiye-Almanya ilişkilerinin son derece pozitif seyredeceğini ümit ettiğimizi, böyle olması için de her iki tarafta açık bir şekilde iyi niyetin olduğunu söylemek isterim. Geçmiş dönemde yaşadığımız problemleri elbette bileceğimiz ama onları çok fazla takılmadan daha güzel bir gelecek kurabilmek için aramızdaki farklılıkları nasıl en aza indirebiliriz bunun da müzakerelerini yaparak, ülkelerimiz arasında ortak çıkarları olan iki ülke olarak dostluğunu iyi niyetli iş birliği çalışmalarını arttırmak durumundadır” şeklinde konuştu.



“Türkiye turizmine hem 2018 hem de 2023 hedefleri bakımından ITB Fuarı’nın önemli katkıları olacaktır”


ITB Berlin Fuarı’nın dünyanın en önemli turizm fuarı olduğunu hatırlatan Bakan Kurtulmuş, Türkiye’nin tanıtılması ve ülke içerisindeki çok farklı destinasyonların başta Alman turizm endüstrisi olmak üzere bütün Avrupalı dostlara anlatılması bakımından ITB’de son derece önemli bir fırsat yakaladığını söyledi. Türkiye’yi fuarda 4 ana bölgede tanıtmaya gayret ettiklerini dile getiren Bakan Kurtulmuş, Antalya, İç Anadolu, Kapadokya, İstanbul ile Türkiye’nin diğer bölgelerinin tanıtımını yaptıklarını kaydetti. Fuarın beklediklerinden de fazla olumlu sonuçlarının olacağını belirten Bakan Kurtulmuş, “Türkiye’nin tanıtılması, buradaki bir takım ilişkilerin kurulması, anlaşmaların yapılması bakımından da çok verimli geçeceğini ümit ediyorum. Türkiye turizmine hem 2018 hem de 2023 hedefleri bakımından ITB Fuarı’nın önemli katkıları olacaktır” değerlendirmesinde bulundu.



“Troya Müzesi Türkiye için büyük bir prestij müzesi olacaktır”


Türkiye’nin turizmde önemli bir takım avantajları olduğunu kaydeden Kurtulmuş, bunlardan bir tanesinin de Türkiye’nin İslam dönemi ve İslam öncesi döneme ait çok farklı tarihi, kültürel zenginliklere sahip olması olduğunu dile getirdi. Troya’dan başlayarak 24 büyük medeniyete ev sahipliği yapan Türkiye’nin Roma’da olduğundan daha fazla Roma Dönemi eserine, Yunanistan’da olduğundan daha fazla Yunan Dönemi eserlerine sahip olduğunu dile getiren Bakan Kurtulmuş, konuşmasını şöyle sürdürdü:


“Göbeklitepe 10 bin yıllık bir yerleşim yeridir. İstanbul’daki kazılar bilimsel olarak da onaylanırsa çok daha öncesine giden, Tunç devrine uzanan eski tarihi birikime sahip bir ülkeyiz. Bu tarihi birikim içerisinde geçmiş kadim medeniyetlerin izleri var. Türkiye olarak biz bunların hepsine değer veriyor ve korumaya gayret ediyoruz. Özellikle de antik kentlerin yeniden gün yüzüne çıkarılması için olağanüstü gayret sarf ediyoruz. Bunlardan birisi de İlyada’nın destanına konu olan Troya’dır. Türkiye için 2018 yılı Troya yılıdır. Troya’nın bütün dünyaya tanıtılması, Troya üzerinden Türkiye’nin tanıtılması için çok büyük bir gayret sarf ediyoruz. Yaz aylarında, Çanakkale’deki Troya’da çalışmaları devam eden dünya çapındaki Troya Müzesi’nin açılışını yapacağız. Türkiye için bu müze büyük bir prestij müzesi olacaktır. Troya medeniyetinin o kalıcı, görkemli eserleri dünyaya tanıtılacaktır.”



“Destekleri 9 bin dolara kadar çıkardık ve bu yıl da bu destekleri sürdüreceğiz”


Turizm sektörüne yönelik kademeli desteklerle ilgili gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Kurtulmuş, desteklerin bu yıl da sürdürüleceğini söyleyerek, ”Desteklerimizi sürdüreceğiz. Destekleri kademeli yapmamızın sebebi turizmi bütün yıla yaymaktır. Sadece yaz aylarında değil, kış aylarında da Türkiye’nin alternatif turizm alanlarını geliştirerek çok geniş bir alanda dünya çapındaki misafirlerimizi davet edebilmek için ve bunu da mümkünse yıl boyuna yayabilmek için böyle kademeli bir destek veriyoruz. Destekleri 9 bin dolara kadar çıkardık ve bu yıl da bu destekleri sürdüreceğiz” diye konuştu.



“Uluslararası terörü cesaretlendiren nedenlerden birisi de tarihi eser kaçakçılığıdır”


Türkiye’den yurt dışına kaçırılmış eserlerle ilgili soruları yanıtlayan Kurtulmuş, tarihi eser kaçakçılığının Türkiye’nin hassasiyetle üzerinde durduğu bir alan olduğunu dile getirdi. Türkiye’den yurt dışına kaçırılmış tarihi eserlerin peşine adeta birer hafiye gibi takıldıklarını belirten Kurtulmuş, bu eserlerin uzun uğraşlar sonucu yurt dışından getirilebildiğini söyledi. Bu yıl içerisinde Antalya’ya getirdikleri Herakles Lahidi ve Karya Dönemi’nden kalan altın taç gibi son derece önemli eserleri Türkiye’ye getirmeyi başardıklarını sözlerine ekleyen Bakan Kurtulmuş, 54 eserin listelerinde olduğunu, bunları takip ettiklerini, bulundukları ülkelerde peşine düşerek dava açtıklarını, Türkiye’ye ait olduğunu ispatladıklarını ve özellikle ilgili ülkelerdeki muhataplarının da iş birliğine yatkın olması halinde bunları çok daha kısa süre içerisinde getirmeyi başardıklarını dile getirdi. Tarihi eser kaçakçılığının dünyanın da en önemli konularından birisi olduğuna vurgu yapan Kurtulmuş, bu alanda üzerlerine düşeni samimiyetle yaptıklarını ve son olarak da Irak’tan Türkiye’ye getirilmiş 80 eseri mahkemede dava açılmasını beklemeden geri iade edeceklerini ifade etti. Kurtulmuş, “Suriye’de antik kentler DEAŞ tarafından bombalandı. Irak’taki, Bağdat’taki, Halep ve Şam’daki müzeler yakıldı yıkıldı, tahrip edildi. Buradaki eserler birkaç sene sonra Avrupa’daki birçok müzede sergilenmeye başlanacaktır. Uluslararası camiayı iş birliğine davet ediyorum. Her eser doğduğu topraklara aittir ve orada olmak mecburiyetindedir. Irak’tan savaş sırasında kaçırılmış irili ufaklı 80 tarihi eserin mahkemeye bile gerek olmadan ülkemizden geri gönderilmesi için ben yeni imza attım. Samimiyet bunu gerektirir. Kaçırılan tarihi eserlerin alıcısı olursa, bu eserler özelikle de büyük müzelerde sergilenirse tarihi eser kaçakçılarına gün doğar. Büyük müzelerde sergilenen her kaçak eser uluslararası kaçakçılarının, mafya gruplarının sırtını sıvazlayan, onlara cesaret veren maalesef kuvvetli bir sebeptir. Bütün ülkelerin bu konuda samimi bir iş birliği içerisinde olması gerekir. Uluslararası terörü cesaretlendiren nedenlerden birisi de bu tarihi eser kaçakçılığıdır.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Kütahya’da "Oyunuzu hizmet ve eser siyasetinden yana kullanın" çağrısı AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu ve AK Parti Kütahya İl Genel Meclisi Adayı Muhterem Kılıç, 31 Mart’ta halka "Oyunuzu hizmet ve eser siyasetinden yana kullanın" çağrısında bulundular. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, seçim sürecinde Kütahya merkezde 58 bin haneye ziyaret gerçekleştirdiklerini ifade etti. Önsay, "Artık pazar günü sandığa gidiyoruz. Bir seçim kampanyası sürecinin daha sonuna geldik. Bu süreçte Kütahyalı hemşehrilerimize bizlere kapılarını açtığı için teşekkür ediyoruz. Hakikaten güzel bir kampanya süreci geçirdik. Tabii AK Parti seçimden seçime kampanya yapan bir parti değil, biz 28 Mayıs günü akşam Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla 31 Mart seçimleri için hazırlık yapmaya başladık. Bu süreçte, öncesinde henüz adayımız belli değilken ‘Mahallede gezek var’ programı ile 41 mahallemizde vatandaşlarımızla bir araya geldik. Dertlerini dinledik, taleplerini aldık. Sonraki süreçte 18 Ocak’ta Sayın Kamil Saraçoğlu adayımızın Cumhurbaşkanımız tarafından Kütahya AK Parti belediye başkan adayı gösterilmesinden sonra da yine sahada olmaya gayret ettik. Bu süreçte pek çok faaliyet yürüttük. ‘Mahalle Bizim Kütahya Bizim’ programımızı gerçekleştirdik. Yine 41 mahallemizde, mahallelerimizin sorunlarına hakim olduğumuzu, önceki ziyaretlerimizde o mahalleye dair beklentileri Başkanımız vatandaşlarımıza izah etti, projelerini anlattı. Bütün bu sürecin devamında yine son 10-15 günden beri Ramazan akşamlarını bir fırsat olarak görerek kapıları çalmaya devam ettik. Bütün bu süreçte toplam 58 bin hane ziyareti gerçekleştirdik. Bu tabi Kütahya için önemli bir sayı. 100 bin civarında seçmene ulaşabildiğimiz anlamına geliyor. 100 bin insana ulaşmak 58 bin kapıyı çalmak çok kolay bir süreç değil. Bu süreçte vekalet gösteren kadın kollarımıza, gençlik kollarımıza Merkez ilçedeki arkadaşlarımıza, ana kademedeki yönetim kurulu arkadaşlarıma, herkese teşekkür ediyorum. Tabi sadece 150 kişilik teşkilatımız değil, bunun dışında gönüllü olarak yine bu faaliyetlerde bize destek olan tüm gönüldaşlarımıza çok teşekkür ediyoruz. İnşallah hayırlısıyla pazar günü hep beraber sandıklara gidelim, reyimizi ortaya koyalım. Kütahya’mızın bundan sonraki 5 yılda ne olacağına hep birlikte karar verelim. AK Parti belediyecilik anlamında önemli bir marka. Sayın Cumhurbaşkanımızın bütün bu hareketi 1994’ten itibaren belediyecilikle başlamış bir hareket ve hakikaten önemli başarılara imza atıldı. Biz son 5 yıldan beri AK Parti olmayan bir belediye ile yaşadık. Bunun neler getirdiğini hep beraber gördük. İnşallah 31 mart günü ben inanıyorum ki Kütahyalılar Sayın Cumhurbaşkanımıza bir vefa göstereceklerdir ve yine Ak Parti’ye Sayın Cumhurbaşkanımıza, Kamil Saraçoğlu Başkanımıza destek vereceklerdir ve inşallah hep beraber bundan sonraki 2028 seçimlerine kadar Kütahya’da 3 vekilimizle, teşkilatımızla ve Belediye Başkanımız Kamil Saraçoğlu ile beraber şehrimizi büyütmeye ve geliştirmeye yönelik çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu. "Kütahyalılar demokrasinin unsurlarını yerine getiren bir yapıya sahip" AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu, 31 Mart’ta Kütahya’nın tekrar AK Belediyecilikle tanışacağını dile getirdi. Saraçoğlu, "Süreç Cumhurbaşkanımızın AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı olarak 18 Ocak’ta bizi ilan etmesiyle başladı. O günden bugüne yaklaşık 70 günlük bir süreyi geride bıraktık. 70 günlük süre boyunca biz hem hemşehrilerimizle bir araya geldik, esnaflarımızla bir araya geldik. Onları tek tek ziyaret ettik. Mahallelerimizde toplantılar gerçekleştirdik ve bu süre zarfında da biz geçmiş dönemde yaptığımız tüm projeleri halkımızla paylaştık ve yeni dönemde de hangi projeleri hayata geçireceğiz, hangi çalışmaları Kütahya’da yapacağız anlattık. Kütahya’yı daha iyi yerlere götürmenin gayreti içerisinde olacağımızın sözlerini verdik. Tabii ki geçmişte yaptığımız projelerimizi gelecekte yapacağımızın teminatı olarak gösterdik. Bu süreçte tüm hemşehrilerimize çok teşekkür ediyoruz. Artık seçim çalışmalarımızı noktalıyoruz. Bundan sonra 31 Mart’ta İnşallah tüm Kütahyalı seçmenlerimiz sandığa gidecek, biz susacağız onlar konuşacaklar ve tercihlerini gerçekleştirecekler. Tabi Kütahya halkı demokrasiye bağlı ve demokrasinin unsurlarını yerine getiren bir yapıya sahip. Geçmiş dönemde de belki Türkiye genelinde en yüksek seçime katılım oranları Kütahya’dadır. Bu dönemde de ben tüm seçmenlerimi özellikle AK Parti seçmenlerini sandığa davet ediyorum. Onlar da vatandaşlık görevlerini yapacak İnşallah 31 Mart’ta da biz tekrar AK Parti belediyeciliğini Kütahya Belediyesi’nde başlatmaya hemşehrilerimizle beraber hazır olduğumuzu dile getirmek istiyorum. Bir fetret dönemi yaşandı. Artık onun sonu geldi. İnşallah 31 Mart’ta sandıklar açılacak ve herkes bu çıkan sonuca razı olacak. Biz de hemşehrilerimizin kullanmış olduğu oyların başımızın üstünde yeri olduğunu beyan etmek istiyorum. İnşallah bu seçimi aldığımız andan itibaren de kollarımızı sıvayarak Kütahya halkına hizmetkar olmaya devam edeceğiz. Seçimlerin hem Kütahya’mıza, hem ülkemize hem de İslam coğrafyasına hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bu süre zarfı boyunca, tüm teşkilatımızla beraber il teşkilatımız, Merkez ilçe teşkilatımız, Kadın Kolları, Gençlik Kollarıyla, Belediye Meclis üyelerimizle beraber, çalmadık kapı, sıkmadık el bırakmadık ve bu nokta itibarıyla da tüm hemşehrilerimizle kucaklaşma imkanı bulduk. İnşallah seçimler hayırlı uğurlu olsun diyorum" ifadelerini kullandı. "31 Mart pazar günü, sadece bu yerel seçim olarak görülmemeli" AK Parti Kütahya İl Genel Meclisi Adayı Muhterem Kılıç, AK Parti’nin 22 yılda yaptıklarının bundan sonra da yapacaklarının teminatı olduğunu belirtti. Kılıç, "Adaylık süreci 2 aya yakın bir süre önce belli oldu. Biz bu adaylık sürecinden beri merkez köylerimizin hemen hemen tamamını gezdik, vatandaşlarımızla hasbihal ettik, taleplerini aldık, beraber istişareler yaptık. Köylerimize yol, su, altyapı hizmetleri konusunda neler yapılabilir, yerinde gördük, gezdik, notlarımızı aldık. Tabi, malum iki gün kaldı seçimlere. 31 Mart pazar günü, sadece bu yerel seçim olarak görülmemeli, bu seçimde belediye başkanı, belediye meclisi, il genel meclisi, muhtar ve ihtiyar heyetini seçeceğiz ama sadece bu şekilde bir seçim olarak görülmemeli. Bu yaşadığımız bölgenin ve Türkiye’mizin önümüzdeki 5 yılını kapsayacak bir geleceğimizin oylamasıdır. Geçen yıl da milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimlerimizi yaptık. Bu seçim daha da önem arz ediyor çünkü 5 yıl bir seçimsizlik süreci olacak ve AK Parti’mizin 22 yılda yaptığı hizmetlerin artık doruk noktasında yapılabilecek olan hizmetleri yapmamız için vatandaşımızın oylarını daha dikkatli kullanmalarını ve küçük bazı olumsuzluklara bakarak kanmamalarını dolayısıyla AK Parti’yi oylarıyla ve dualarıyla desteklemelerini talep ediyoruz. İnşallah önümüzdeki süreçte yapılması gereken, eksik kalan hizmetleri son derece gayretli bir şekilde yapacağız çünkü AK Parti’nin 22 yılda yaptıkları, yapacaklarının teminatıdır ve bu şekilde bir çalışma gerçekleştireceğiz" şeklinde konuştu.
Kütahya Bakan Özhaseki: "Deprem bölgesinde evleri teslim ediyoruz" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kütahya’da AK Parti önceki dönem ve mevcut yönetim kurulu üyeleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay ve AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu’nun ardından kürsüye gelen Bakan Özhakesi, deprem bölgesinde halen 300 binden fazla konut inşaatının devam ettiğini ifade etti. Özhaseki, "Son 6 Şubat’ta bile tam 18 ilimiz etkilendi. 14 milyon insan zarar gördü. 680 bin konutumuz yıkıldı. 170 bin kadar da iş yerimiz yerle bir oldu. 850 bin bağımsız birim. Dile kolay. Zarar 104 milyar dolar olarak ifade ediliyor. Manevi zarar, onu ölçecek bir alet daha çıkmadı. Evleri teslim ediyoruz, hangi eve gitsek oturup çay içtiğimizde, o geceye geliyor konu. Evin sahibi biraz sonra olayları anlatmaya başlıyor hem o ağlıyor hem de biz ağlamaya başlıyoruz. Şu anda 300 binden fazla inşaatımız devam ediyor. Köylerde çelik karkastan evler yapıyoruz. Aslında yıkılan evler belki taştandı, basit evlerdi, aralarında harç bile yoktu bazılarının. Olsun Cumhurbaşkanımızın talimatı, ‘Madem o evler yıkıldı, hepsini en iyisiyle yapacağız’ dedi. Ve şimdi çelik karkastan evler yapıyoruz. Şehirlerin merkezlerini yapıyoruz bir taraftan. Bir taraftan altyapılarıyla ilgili büyük bir bütçe temin ettik. Altyapılarına başladık, gece-gündüz çalışıyoruz. 76 bin evimizi teslim ettik. Her ay bundan sonra da 10-15 bin evi vermeye devam edeceğiz" dedi. "Şimdi bütün bilim adamları diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere" Bakan Özhaseki, konuşmasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu eleştirdi. Özhaseki, "Son dönemde hiç anlayamadığımız başka bir şey çıktı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı başını çekiyor. Sonra onun kuyrukları Anadolu’da devam ediyorlar. Algı belediyeciliği diyorlar. Ne oluyor algı belediyeciliği olunca? Yapmadığını yapmış gibi sunma. Olmadığı halde olmuş gibi. Beyefendi tatilde çalışıyormuş gibi yan gelip yatıyor veya İngiliz büyükelçisiyle bir yerde, restoranda yemek yiyor ama iş başındaymış gibi gösteriyor. Ne kadar ayıp bir şey ya. Bunu da belediye bütçesinden yapıyorlar. Şimdi bütün bilim adamlar diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere. Evet hepimiz takip ediyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin geçen seneki ayırmış olduğu pay, 485 milyon lira. Ama algı operasyonları için beyefendiyi övmek için, beyefendi Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı veya da cumhurbaşkanı yapabilmek için tuttukları trol ordusuna verdikleri, ayırdıkları para 900 milyon lira. Bu para cebinizden çıkıyorsa bir şey demem, hoş karşılamam, bir şey demem. Eğer belediye bütçesiyse benim bir kuruşluk da hakkım varsa, haram olsun arkadaşlar. Doğru değil arkadaşlar. Bu dönemde böyle bir belediyecilik gördük. Hükümetin yaptığının üstüne yatmak, onun yaptıklarını kendi yapmış gibi anlatmak. Ya ayıptır günahtır" diye konuştu.
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.