ÇEVRE - 12 Eylül 2019 Perşembe 17:22

Bakan Pakdemirli: “4 milyar lira hibe ile 7 bini kadın ve gençlere ait 14 binden fazla tesisi destekledik”

A
A
A
Bakan Pakdemirli: “4 milyar lira hibe ile 7 bini kadın ve gençlere ait 14 binden fazla tesisi destekledik”

Müstakil Sanayici ve İş adamları Derneği (MÜSİAD) ile iş birliği protokolü imza töreninde konuşan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, "4 milyar lira hibe ile 7 bini kadın ve gençlere ait 14 binden fazla tesisi destekledik" dedi.

Müstakil Sanayici ve İş adamları Derneği (MÜSİAD) ile iş birliği protokolü imza töreninde konuşan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, "4 milyar lira hibe ile 7 bini kadın ve gençlere ait 14 binden fazla tesisi destekledik" dedi.


Tarım ve Orman Bakanlığı “Yerinde üretim, yerinde işleme ve yerinde kalkınma” anlayışı çerçevesinde kırsal alanlarda yatırımların artması için sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ve Müstakil Sanayici ve İş adamları Derneği (MÜSİAD) Genel Başkanı Abdurrahman Kaan’ın katılımıyla iki kurum arasında işbirliği protokolü imzalandı.


İmza töreninde konuşan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumumuz tarafından uygulanan, IPARD- Avrupa Birliği kırsal kalkınma hibe programının etkinliğini daha da artırmak için MÜSİAD ile İşbirliği Protokolünü imzalıyoruz. Bakanlık olarak, her zaman paydaşlarımızla bir araya gelip, istişareler yapıyoruz. İşbirliği yapacağımız alanları, üretim için atacağımız adımları, hep beraber belirliyoruz” diye konuştu.



“Tüm imkânlarımızla kırsalı ve yereli destekliyor, teşvik ediyoruz”


Amaçlarının kırsala daha çok yatırım, üreticiye daha çok gelir, istihdama daha çok katkı olduğunu vurgulayan Bakan Pakdemirli, şöyle devam etti:


“Biz kırsalı uzak diyarlar olarak görmüyoruz. Biz tarımın, gıdanın, hayvancılığın, suyun ve ormanın bakanlığı olarak, kırsal kalkınmayı bu beş unsurun da geleceği olarak görüyor ve tüm imkânlarımızla kırsalı ve yereli destekliyor, teşvik ediyoruz. Kırsal alanlar; nüfusumuzun yaklaşık yüzde 25’inin yaşadığı, tam anlamıyla Türkiye’ye güç katan bir dinamodur. Kırsaldaki bu dinamizmi daha çok enerjiye, daha çok üretime çevirmek için çalışıyoruz. Bugüne kadar, kırsal kalkınma için önemli çalışmalar yaptık, uzun yollar kat ettik. Ülkemize binlerce modern tesis kazandırdık. Yüz binlerce kişiye istihdam oluşturduk. Kadın ve gençlerin iş kurmalarını teşvik ettik. Katma değeri artıracak girişimlerin önünü açtık. IPARD ile sağladığımız kırsal kalkınma hibeleriyle Aydın Koçarlı’da kurduğu çam fıstığı işleme tesisiyle 50 kişiye iş veren genç Serkan Karatosun kardeşimin çalışmasını duyduğumuzda, Elazığ’da 80 başlık modern süt çiftliğini hayata geçiren Fethiye Polat’ın azmini gördüğümüzde, Kastamonu Şenpazar ilçesinde kurduğu güneş enerjisi tesisiyle tüm ilçenin enerjisini karşılayan Aysel BAKIR kardeşimizin cesaretini izlediğimizde, hangi birimiz mutlu olmuyor, hangi birimiz gurur duymuyoruz. İşte biz MÜSİAD’la yapacağımız işbirliği ile bu mutlulukları, bu gururları daha da artırmak istiyoruz."



"Biz üreticinin ayağına gideceğiz. Biz yatırımcının peşinden koşacağız"


Tarım ve kırsal kalkınma alanında ciddi çalışmalar ve projelerin yürütüldüğünü vurgulayan ve yapılan işbirliği protokolünün amaçlarına değinen Bakan Pakdemirli, "Bu işbirliği protokolü ile bu çalışmaları daha da geliştireceğiz. Bu protokol sayesinde MÜSİAD üyesi yatırımcılara ulaşacağız, kırsalda yatırıma geçmelerine katkı sağlayacağız. Bakanlığımızın birimi olan Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu vasıtasıyla, MÜSİAD üyelerine IPARD kapsamında eğitimler vereceğiz. Proje hazırlamadan, uygun yatırımlara, yatırıma ihtiyaç duyulan sektörlerden, sağlanacak hibelere kadar her konuda detaylı bilgilendirmeler yapacağız. Başvuru çağrı ilanları yayınlandığında, MÜSİAD üyelerini hızlıca bilgilendireceğiz. Kısacası, üretici, yatırımcı gelip, Bakanlığın kapısında beklemeyecek ‘hangi bilgiyi nereden alacağım’ diye dönüp durmayacak. Biz üreticinin ayağına gideceğiz. Biz yatırımcının peşinden koşacağız” dedi.



“Doğru yatırım, ehil yatırımcıdan geçer”


MÜSİAD’ın IPARD kapsamında, kendilerine doğru ve ehil yatırımcıyı bulmasına katkı sağlayacağını söyleyen Bakan Pakdemirli, “Doğru yatırım, ehil yatırımcıdan geçer. Ehil yatırımcı, üretimde devamlılık, istihdamda artış getirir. O nedenle, MÜSİAD ile yapacağımız bu işbirliği protokolünü çok önemsiyoruz. Amacımız aynı yerden, aynı dilden geçiyor Kırsala daha çok yatırım, daha çok istihdam, sürdürülebilir üretim, artan gelir. Tabii ben bu vesileyle; MÜSİAD Genel Başkanı Sayın Abdurrahman KAAN ve Yönetim Kurulu üyelerine IPARD kapsamındaki bu işbirliğine verdikleri destekten dolayı gönülden teşekkür ediyorum. Bu işbirliği burada bitmeyecek. Bakanlığımızın sorumluluğunda olan diğer alanlarda da aynı işbirliğini, aynı birlikteliği devam ettirmeyi planlıyoruz. Birlikten güç doğar, hayır çıkar. İnsanımız kazanır, ülkemiz kalkınır” diye konuştu.



“83 milyon TL’lik başvuru çağrısına çıkıyoruz”


Yeni bir IPARD hibe başvuru çağrısının da haberini veren Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli, “3 hafta önce IPARD kapsamında yeni başlayan bir yaklaşım olan, LEADER - Kırsalda Yerel Kalkınma Stratejilerinin Uygulanmasını sizlerle paylaşmıştım. Eylül ayında, LEADER için başvuru çağrısına çıkacağımızı söylemiştim. İşte bugün, toplam, 13 milyon Avro, yani 83 milyon TL’lik başvuru çağrısına çıkıyoruz. LEADER kapsamında, kırsalda, IPARD kriterlerine uygun olarak kurulan, yöreye uygun kalkınma stratejilerini hazırlayan Yerel Eylem Gruplarına destek sağlayacağız. Yerel Eylem Grupları, özel sektör, STK ve kamu kurumlarının bir araya geldiği, dernek statüsünde yapılardır. Kurulan bu derneklerin; Genel giderlerini, bölge üreticilerine yönelik; eğitim, seminer, tanıtım faaliyetlerini ve yöre halkının ortak faydasına yönelik projelerini destekleyeceğiz. Yerel Eylem Grupları, nüfus büyüklüğü ve kapsadığı alana göre, program süresince, 320 bin ila 400 bin avro arasında destek alabilecektir” şeklinde konuştu.



“LEADER, AB’ye aday ülkeler içinde ilk kez Türkiye’de başlıyor”


LEADER uygulamasının ilk etapta, Ankara, Amasya, Çanakkale, Çorum, Denizli, Diyarbakır, Erzurum, Kastamonu, Manisa, Ordu, Samsun ve Şanlıurfa’nın olduğu 12 ilde uygulanacağını dile getiren Bakan Pakdemirli, “2020 yılından itibaren, diğer IPARD illerinde de yaygınlaştırılmasını planlıyoruz. Yerel Eylem Grubu Derneklerine stratejilerini ve projelerini sunmaları için 3 ay süre veriyoruz. Başvurular 12 Kasım ve 12 Aralık tarihleri arasında TKDK il koordinatörlüklerine yapılacaktır. LEADER, AB’ye aday ülkeler içinde ilk kez Türkiye’de başlıyor. Bu bizim için önemli bir başarıdır. Ayrıca, ülkemizin potansiyelini, uygulamaya geçme becerisini ve AB’ye adaylık sürecinde ulaştığı üst seviyeyi de net olarak göstermektedir” diye konuştu.


Yerelin kaynaklarını, güçlü yanlarını, değerlerini ve potansiyelini çok iyi bildiklerini söyleyen Bakan Pakdemirli, “İstiyoruz ki yerel de gücünün farkında olsun. Bizim milletimiz devletini sever, devletine güvenir. İnsanımız ister ki; devlet yoluna ışık tutsun, bir adım atsın, yol açsın. Biz de bu LEADER yaklaşımı ile insanımızın paydaşlarıyla işbirliği yapmasına imkân sağlayacağız" dedi.



“4 milyar lira hibe ile 7 bini kadın ve gençlere ait 14 binden fazla tesisi destekledik”


“Türkiye IPARD Kırsal kalkınma uygulamalarında Avrupa Birliğine aday ülkeler içinde en başarılı ülkedir” diyen Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Peki bu başarı nasıl geldi? Çünkü Türkiye IPARD programını doğru hazırladı ve etkin olarak uyguladı. Son 8 yılda IPARD kapsamında sağladığımız 4 milyar lira hibe ile 7 bini kadın ve gençlere ait 14 binden fazla tesisi destekledik, kırsalda 10 milyar liralık yatırım, 60 bin yeni istihdam oluşturduk. Bu tesisler bizlere gurur veriyor” ifadelerini kullandı.


Bu yıl IPARD-2 kapsamında toplam 310 milyon avro yani 2 milyar liralık 5’inci ve 6’ncı başvuru çağrılarına çıktıklarını vurgulayan Bakan Pakdemirli, şöyle devam etti:


“Projeleri aldık, şimdi hızlıca değerlendiriyor ve uygun olanları açıklıyoruz. PARD kapsamında, kırsal kalkınma için sağladığı kaynaktan dolayı, Avrupa Birliğine teşekkür ediyorum. Bu desteklerin daha da artmasını istiyoruz. 13 Milyon Avroluk LEADER Başvuru çağrısının, tekrar Ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Kırsal kalkınmayı desteklemek için yoğun çalışmalarını sürdüren katkı sağlayan tüm kurumlara teşekkür ediyorum.”



“Girişimci ruhların, sağlam fikirlerin, vizyoner projelerin daima arkasındayız”


“Biz, başarılı bir üretici olmayı hayal eden herkesin yanındayız” diyen Bakan Pakdemirli, “Biz, bir başarı öyküsü yazmak isteyen tüm çiftçilerimizin arkasındayız. Biz, girişimci ruhların, sağlam fikirlerin, vizyoner projelerin daima arkasındayız ve Bakanlığımız, ‘Yerinde üretim, yerinde işleme, yerinde kalkınma’ mottosuyla kırsal kalkınmaya yönelik çalışmalarına inşallah hiç durmadan devam edecektir” diyerek sözlerini sonlandırdı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Edirne’de Tunca Nehri kuruma noktasına geldi Edirne’de kuraklık nedeniyle dibi gören Tunca Nehri’nde su içerisinde yaşayan canlılar olumsuz etkilenirken, vatandaşlar ise son bir yıla göre 4 kat su seviyesi azalan ve yaşanan kuraklık sebebiyle tedirgin oluyor. Küresel ısınmayla birlikte bu kez kuraklık alarmının verildiği il Edirne oldu. Geçtiğimiz yıllarda ve bu yıl boyunca hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde seyrettiği ve yağışların yetersiz olduğu Edirne’de önemli su kaynaklarından biri olan Tunca Nehri’nin debisi en dip seviyeye kadar düştü. Tunca Nehri’nin Suakacağı istasyonundaki son ölçümde saniyede 4 metreküp olarak kaydedilen nehrin debisi, geçen yıl aynı tarihte 16 metreküp saniye olarak ölçülmüştü. Hem hayvanlara hem tarıma can suyu olan nehrin debisi bir önceki yıla göre tam 4 kat azaldı. Kuraklığın vurduğu Tunca Nehri’nde debinin düşmesiyle birlikte adacıklar oluştu. Araç lastiklerinin ve atıkların yüzeye çıktığı nehrin bazı bölgelerinde vatandaşlar da rahatça yürüyebiliyor. Nehrin ortasındaki adacığa yürüyerek gelen bir vatandaşın oltayla balık tuttuğu görüldü. Edirne’de kuruma noktasına gelen Tunca Nehri kentte turistik gezi yapanları ve vatandaşları ise tedirgin ediyor. “Canlıların çok zor durumda olduğunu görüyorum” Edirneli üniversite öğrencisi Cennet Cemre Aydın, “Tunca Nehri kenarı yazın ve kışın sürekli geldiğimiz bir yer olduğundan dolayı buradaki suyun hemen hemen her seviyesine hakimiz aslında. Şu an baharın ilk dönemi olmasına rağmen suyun bu kadar çekilmesi bize 3 ay sonra yeni sorunlar doğuracaktır. Nehirde kano etkinliklerine de katılan birisi olarak suyun hem kirliliği hem de suyun içerisinde yaşayan canlıların çok zor durumda olduğunu görüyorum. Bu nedenle 3 ay sonraki halimizi düşünemiyorum. Umarım su yükselir ve bu seviyede kalmaz” dedi. “Nehirdeki canlılar kuraklık nedeniyle yüzmekte zorlanıyor” Edirne’de arkadaşıyla Tunca Nehri’ni ziyaret eden ve Edirne’de eğitim gören lise öğrencisi Ayşenur Milet, Tunca Nehri’nin çok kurak olduğuna değinerek, “Bulgaristan’dan doğan Tunca Nehrinin daha baharın başında olmamıza rağmen kuraklıktan çok etkilendiğini görüyoruz. Nehrin içindeki canlılar kuraklık nedeniyle oluşan yosunlardan dolayı yüzmekte zorlanıyor. Kuraklık nedeniyle nehrin dibindeki çöplerde yüzeye çıkmış. Baharın daha başında olmamıza rağmen kuraklığın bu kadar etkisini göstermesi beni oldukça şaşırttı. Şu anda derslerimize konu olan bu kuraklığın ileriki dönemlerde daha da fazla ciddiyetini koruyacağını düşünüyorum” şeklinde konuştu. “Su seviyesinin düşüklüğünden dolayı balıklar son yaşam savaşını veriyor” Nisan ayında yağmur yağışlarını beklediklerini ifade eden Edirneli vatandaşlardan Memduh Sidim, “Türkiye’mizin ve serhat şehrimizin incileri olan Arda, Meriç ve Tunca nehirleri Edirne’de akmaktadır. Mevsim itibari ile kuraklık yaşıyoruz. Bu nehir yatağının içerisinde çok sayıda canlı yaşamaktadır. Su seviyesi çok düştüğünden dolayı balıklar, kunduzlar, su maymunları ve diğer canlılar oksijen alamadıkları için çok zor durumda kalmışlardır. Nisan yağmurlarını bekliyoruz. Şu anda görünen bu su kirlilik ile beraber geçtiğimiz yıl kar ve yağmur yağışlarının az oluşu nedeniyle büyük bir kuraklık oluşturmaktadır. Su seviyesinin düşüklüğünden dolayı balıklar son yaşam savaşını veriyor. Nehirde kuraklıkla beraber çok kirlilik görünüyor. Nisan ayında yağacak olan yağmurlar ile su seviyesinin normale dönmesini ümit ediyoruz” ifadelerine kullandı.