EKONOMİ - 17 Temmuz 2019 Çarşamba 11:44

Bakan Pakdemirli’den ’tarım fikri’ çağrısı

A
A
A
Bakan Pakdemirli’den ’tarım fikri’ çağrısı

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, 3.

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, 3. Tarım ve Orman Şurası’na tüm vatandaşların tarım fikri ile katılmaları çağrısında bulundu. Türkiye’nin söz sahibi olabileceği bir platform oluşturmak için yola çıkıldığını belirten Pakdemirli, “Hedefimiz ortak akılla önümüzdeki 25 yılı kuşatacak yeni bir yol haritası oluşturmak” dedi.


Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, 3. Tarım ve Orman Şurası tanıtım toplantısında, “Önümüzdeki 3 aylık süreçte dinleyeceğiz, tartışacağız, istişare edeceğiz. Tüm bilgilerimizi bir araya getireceğiz. Eksisiyle artısıyla mevcut durumumuzu göreceğiz. ’Görüşünü Bildir’ sayfası sayesinde tüm vatandaşlarımız görüşlerini ve projelerini özgür bir şekilde bizimle paylaşabilecekler. Ayrıca 1,6 milyon çiftçimize ve sektörün tüm paydaşlarına da SMS kanalıyla ulaşarak katkılarını talep edeceğiz. En yalından en detaylı projelere kadar tüm fikirler, 21 çalışma grubu tarafından tasnif edilecek, değerlendirilecek ve şura gündemini oluşturacaktır. Hedefimiz ortak akılla önümüzdeki 25 yılı kuşatacak yeni bir yol haritası oluşturmak” dedi.



Tarım ve ormanın 25 yıllık yol haritası belirlenecek


Türkiye’nin en geniş katılımlı sektör istişare platformu olması hedeflenen 3. Tarım ve Orman Şurası’nın amacını “Türkiye’de tarımsal üretimi ve orman ürünleri üretimini arttırmak, güvenilir gıda teminini, doğal kaynaklarımızın sürdürülebilirliğini, çiftçilerimizin refahını ve planlı üretimi sağlayacak çalışmalar yapmak ve stratejiler geliştirmek” olarak özetleyen Bakan Pakdemirli, şura ile tarım ve ormancılıkta önümüzdeki beş yılı planlayarak, gelecek 25 yılı yönetmeyi hedeflediklerini söyledi.



"Tarım sektöründe yaklaşık 940 milyon kişi istihdam ediliyor"


Sektörün büyüklüğüne dikkat çekerek, Uluslararası Çalışma Örgütü verilerini paylaşan Bakan Pakdemirli, “2019 yılında sadece tarımda yaklaşık 940 milyon kişi istihdam edilmektedir. Tarımsal faaliyet, küresel anlamda arazilerin yaklaşık yüzde 50’sinde yürütülmekte olup, su kaynaklarının da yüzde 70’ini kullanmaktadır” dedi.


Şu anda yaklaşık 7,7 milyar olan dünya nüfusunun 2030’da 8,6 milyar, 2050’de 9,8 milyar ve 2100 yılında 11,2 milyar olmasının beklendiğini ifade eden Bakan Pakdemirli, bu doğrultuda önümüzdeki yıllarda gıda talebinin yüzde 60-70 oranında artacağını belirtti. Pakdemirli, bu nedenle 2050 yılına kadar beslenme için yüzde 67 daha fazla tarıma ve yüzde 65 daha fazla sulama suyuna ihtiyaç duyulacağının tahmin edildiğini kaydetti.



"Tarımsal potansiyelimiz 132 milyon kişiye yetiyor"


Küresel anlamda tarımda kişi başı işlenen arazi miktarı da her geçen yıl azalırken, Bakan Pakdemirli tarımda farklı bakış açısıyla yeni yaklaşımlar oluşturmanın, küresel ve bölgesel imkânları en iyi şekilde değerlendirecek stratejiler geliştirmenin, yeni politikalar üretmenin önemine vurgu yaptı. Türkiye’nin coğrafi yapısı ve ekolojik koşulları sayesinde ürün çeşitliliği ve miktarı yönünden tarımsal üretimde büyük bir potansiyele sahip olduğunu söyleyen Pakdemirli, “Bugün tarım sektörümüz, 82 milyon ülke nüfusunun yanı sıra, yaklaşık 5 milyon mülteci ve göçmen ile 50 milyon turisti beslemektedir” dedi.



"2,9 milyon hektar atıl durumdaki alan tarıma kazandırılacak"


“Ülkemizde halen 24 milyon hektar alanda tarım yapılmakta, 14,6 milyon hektar alanda ise meralardan faydalanmaktayız” diyen Pakdemirli, ayrıca arazi kullanım planlaması ile halen atıl durumda bulunan 2,9 milyon hektar alanın tarıma kazandırılması için çalışma başlatıldığını duyurdu. “‘Ormanlar’, nefesimiz olan akciğerlerimiz; ‘tarım’, tüm hücrelerimizi besleyen damarlarımız; ‘su’ ise o damarlar içinde akan kandır” diyen Bakan Pakdemirli, ülkemiz için ormanlar, tarım ve su olmazsa gelecekten bahsetmenin de mümkün olmadığını vurguladı. Pakdemirli, Bakanlık olarak bu doğrultuda doğru yönetimle, doğru planlamayla, var olanı koruyarak, eksik olanı gidererek ülkenin büyümesi için çalıştıklarını belirtti.



Şura ile önümüzdeki 25 yılın yol haritası belirlenecek


Üçüncüsü gerçekleştirilecek olan Tarım Orman Şurası ile ilk defa tüm Türkiye’nin söz sahibi olabileceği bir platform oluşturmak için yola çıkıldığını belirten Pakdemirli, “Önümüzdeki 3 aylık süreçte dinleyeceğiz, tartışacağız, istişare edeceğiz. Tüm bilgilerimizi bir araya getireceğiz. Eksisiyle artısıyla mevcut durumumuzu göreceğiz. ’Görüşünü Bildir’ sayfası sayesinde tüm vatandaşlarımız görüşlerini ve projelerini özgür bir şekilde bizimle paylaşabilecekler. Ayrıca 1,6 milyon çiftçimize ve sektörün tüm paydaşlarına da SMS kanalıyla ulaşarak katkılarını talep edeceğiz. En yalından en detaylı projelere kadar tüm fikirler 21 çalışma grubu tarafından tasnif edilecek, değerlendirilecek ve şura gündemini oluşturacaktır. Hedefimiz ortak akılla önümüzdeki 25 yılı kuşatacak yeni bir yol haritası oluşturmak” dedi.


2018 yılı tarım ürünleri üretim rakamlarına da değinen Pakdemirli, “Bitkisel üretimde 64,4 milyon ton tarla bitkileri, 22,2 milyon ton meyve ve 30 milyon ton sebze üretimini gerçekleştirmişiz. Yine, 2018 yılında, buğday üretimimiz 20 milyon ton, mısır üretimimiz 5,7 milyon ton, çeltik üretimimiz 940 bin ton ve ayçiçeği üretimimiz 1,9 milyon ton olarak gerçekleşmiştir” diye konuştu.



"Hayvan varlığımız yeterli"


2018 yılındaki canlı hayvan varlığına ilişkin rakamları da paylaşan Bakan Pakdemirli, 17,2 milyon büyükbaş, 46,1 milyon küçükbaş, 229,5 milyon et tavuğu ve 124,1 milyon yumurta tavuğu olduğunu açıkladı. Pakdemirli, 2018 yılında kırmızı et üretiminin 1,1 milyon ton, süt üretiminin 22,1 milyon ton, bal üretiminin 108 bin ton, beyaz et üretiminin ise 2, 16 milyon ton olarak gerçekleştiğini açıkladı.



"2018 yılı tarım ve gıda ürünleri ihracatımız 17,7 milyar dolar"


Tarım sektörünün ülke ekonomisine sağladığı büyük katkıya da dikkat çeken Bakan Pakdemirli, “2018 yılında tarım ve gıda ürünleri ihracatımız 17,7 milyar dolar, ithalatımız 12,8 milyar dolar, dış ticaret dengesi ise +4,8 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir” ifadelerini kullandı.


Tarımsal verimi ve sürdürülebilirliği artırmak adına verilen desteklere de değinen Pakdemirli, “2018 yılında üreticilerimize 14,9 milyar lira nakit hibe tarımsal destek sağlanmış olup, 2019 yılında üreticilerimize sağlanacak tarımsal desteği 16,1 milyar lira olarak belirledik. Bunun da 12 milyar lirasını üreticimize ve çiftçimize ödedik” dedi.


2018 yılında Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerince üreticilere faiz oranı sıfır ila yüzde 8,25 aralığında olmak üzere 42,8 milyar lira kredi kullandırıldığını belirten Pakdemirli, Kırsal Kalkınma alanında gerçekleştirilen 25 bin proje ve toplamda 9 milyar lira hibe ödemesiyle 200 bin vatandaşa istihdam sağlandığını da belirtti. Tohumluk ihtiyacının tamamının iç üretimle karşılanması ve tohumluk ihracatının artırılması yönündeki çalışmalara ağırlık verildiğini de belirten Pakdemirli, yerli tohumculuğu ve fidancılığı geliştirmek için yaklaşık 1,7 milyar lira destek verildiğini belirtti. Pakdemirli, “Tohumluk üretiminde ihracatın ithalatı karşılama oranı 2002’de yüzde 31 iken, 2018’de yüzde 85 oranına ulaşmıştır. 2023’te ise bu oranı yüzde 100’ün üzerine çıkarmayı hedefliyoruz” dedi.


Türkiye’de organik tarım üretiminin 214 ürün çeşidine ulaşmış olup, 543 bin hektar alanda 2,4 milyon ton olarak gerçekleştiğini açıklayan Pakdemirli, "İyi Tarım Uygulaması yapılan alan 6,2 milyon hektara, üretim miktarı ise yaklaşık 7 milyon tona çıkarılmıştır" diye konuştu.


Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, 3. Tarım ve Orman Şurası kapsamında çalışacak 21 farklı çalışma grubunda sektörün her bileşeninin detaylı olarak ele alınacağını vurgulayarak, “Hazırlanacak çalışma belgeleri, şura komisyonları için kılavuz niteliği taşıyacak belgeler olup, bu açıdan büyük önem arz etmektedir” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.