POLİTİKA - 11 Eylül 2019 Çarşamba 14:46

Cumhurbaşkanı Erdoğan büyükşehir belediye başkanları ile bir araya geldi

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan büyükşehir belediye başkanları ile bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Belediye başkanlarının görevi devrisabık peşinde koşmak değil, şehirlerine en güzel, en kalıcı, en verimli hizmetleri getirmek için çalışmaktır.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Belediye başkanlarının görevi devrisabık peşinde koşmak değil, şehirlerine en güzel, en kalıcı, en verimli hizmetleri getirmek için çalışmaktır. Medyada her gün çeşitli şehirlerimizdeki belediyelerle ilgili sendika değiştirme baskısından işten atmalara, tehditlere kadar pek çok vicdan yaralayıcı habere rastlıyoruz” dedi.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 30 büyükşehir belediye başkanı ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde bir araya geldi. Cumhurbaşkanlığı Kabinesi üyelerinin de katıldığı toplantıda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin kendilerinden istediği görüntünün bu olduğunu söyledi. Çok partili hayata geçilen 1946 yılından bu yana Türkiye’deki her seçimin bir demokrasi şöleni havasında yapıldığını, Türkiye’nin 31 Mart 2019 Mahalli İdareler Seçimleri’ni de aynı coşkuyla tamamladığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu seçimlerde 30’u büyükşehir, 51’i il, 922’si ilçe, 386’sı belde olmak üzere toplam bin 389 belediye başkanının milletin teveccühü ile göreve başladığını kaydetti. Toplamda 73 bin 562 kişinin seçildiği böylesine büyük bir seçimi başarı ile neticelendirmiş olmanın demokrasinin bir zaferi olduğunu kaydeden Erdoğan, “Türkiye’ye karşı yöneltilen eleştirilere verilecek en büyük cevabımız ülkemizdeki neredeyse her vatandaşımızın bir şekilde içinde yer aldığı işte bu geniş demokrasi ve özgürlük tablosudur. Seçim sürecindeki rekabeti meydanlarda bırakan, milletimizin sandıktan çıkan iradesine herkesin teslim olduğu bu güzel manzara geleceğimizin de en büyük teminatıdır. 31 Mart seçimlerinde elde ettiğiniz başarılardan dolayı her birinizi ayrı ayrı tebrik ediyor, muvaffakiyetler diliyorum. Seçildiğiniz gün itibarıyla artık size oy versin, vermesin şehrinizdeki herkesin belediye başkanı olarak görev yaptığınıza, yapacağına inanıyorum. Biz de milletin teveccühü ile görev alan tüm belediye başkanlarımıza aynı samimiyet ve hüsnüniyet ile yaklaşıyoruz. Gördüğünüz gibi şuanda tüm bakanlarımız sizlerin sorularına cevap vermek, taleplerinizle ilgili değerlendirmeleri yapmak üzere burada bizimle beraber. Bütün sorular kayda alınmak suretiyle bakanlarımız gerekli çalışmalarını yapacaklar. Aynı şekilde ilgili politika kurulu üyelerimiz de buradadır” diye konuştu.



“Milletimizin de bizlerden istediği görüntünün bu olduğuna eminim”


“Siyasi olarak elbette farklı görüşlere ve duruşlara sahip olabiliriz ama ülkemizin ve milletimizin ali çıkarları söz konusu olduğunda birlikte hareket edebilme erdemini gösterebileceğimize inanıyorum. Ülkemizin birliğe, beraberliğe, kardeşliğe en çok ihtiyaç duyduğu bir dönemde burada ortaya koyduğumuz fotoğrafı çok önemli görüyorum” diyen Erdoğan, özellikle terörle, terör örgütleri ile hukuksuzlukla arasına mesafe koymayı başarmış belediye başkanları ile birlikte olmaktan memnuniyet duyduğunu kaydetti. Erdoğan, “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet derken tam da şuanda buradaki manzarayı ifade etmek istiyorum. Milletimizin de bizlerden istediği görüntünün bu olduğuna eminim. Nüfusumuzun dörtte 3’ü 30 büyükşehrimizde yaşıyor, sizlerde büyük şehirlerimizin yönetimini üstlenmiş belediye başkanları olarak büyük bir sorumluluğun altına girmiş oluyorsunuz. Belediye başkanlığından gelmiş bir siyasetçi olarak sizleri en iyi şahsımın anlayacağını düşünüyorum. 1994 yılında kazandığım İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına bugüne kadar hep iftihar duyduğum ve ömrüm boyunca da gururla yad edeceğim bir vazife olarak baktım. Belediye başkanlığımızın ardından üstlendiğimiz başbakanlık ve cumhurbaşkanlığı görevleri ile masanın her iki tarafında da bulunmuş olduk. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile devletin başı olma sıfatı yanında yürütmenin de temsilcisi konumuna gelmiş bulunuyoruz. Sizlerin her biri ile şehirlerimizin sıkıntıları, beklentileri, çözüm yolları ve yatırımları konusunda yakın mesai içinde olmamızın gereğine inanıyorum. Vicdan sahibi herkes kabul edecektir ki, 11 yıllık başbakanlık ve 5 yılı aşan cumhurbaşkanlığı görevlerimiz süresince hizmet söz konusu olduğunda hiçbir belediye başkanının partisine bakmadık. İzmir’den Van’a, Eskişehir’den Hatay’a, Muğla’dan Mardin’e kadar hangi şehrimizin ne tür bir yatırıma ihtiyacı varsa hepsine de alt yapısıyla, üst yapısıyla gerekli desteği verdik. Bize karşı aleni husumet içine girmeyen, nezaketi ve insani mesafeyi koruyan tüm belediye başkanları ile bu arada çalıştık. Siyasi çekişmelerin geçici, buna karşılık ülkemize ve şehirlerimize yapılan hizmetlerin kalıcı olduğu gerçeğini hiç unutmadık. Bundan sonra da aynı anlayışla hareket edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın” şeklinde konuştu.



“Türkiye için, 81 ilimizin tamamı için iş birliği zeminini oluşturup işletmeliyiz”


Cumhurbaşkanı olarak Türkiye’nin tüm kurumları ve meseleleri gibi büyükşehir belediyelerinin durumlarını da yakından izlediğini kaydeden Erdoğan, “Sık sık yaptığım il ziyaretleri sırasında belediyelerimizle özellikle ilgileniyor, yürütülen çalışmaları ve sıkıntıları doğrudan kaynağından tespit ediyorum. Dolayısıyla parti ayrımı olmaksızın belediyelerimizin tamamının durumunu yakından biliyoruz. Neredeyse tüm belediyelerimiz mali sıkıntı yaşıyor. Belediyelerin bugün içinde bulunduğu durumun sistemden de, uygulamadan da kaynaklanan sebepleri var. bu ülke 81 vilayetin tamamıyla hepimizin olduğuna göre bu sorunların tespiti ve çözüm yıllarının bulunması da tamamıyla hepinizin olduğuna göre bu sorunların tespiti ve çözüm yollarının bulunması da bizlerin ortak sorumluluğudur. Genel başkanı olduğum AK Parti’nin, politika kurulumuzun, ilgili bakanlıklarımızın ve kurumlarımızın bu çerçevede çeşitli hazırlıkları bulunuyor. 30 büyükşehrimiz başta olmak üzere tüm belediye başkanlarımızın tespit ve teklifleri doğrultusunda bu sorunların üstesinden gelebiliriz. Kanun değişikliği gerektiren konuları Mecliste, kararname gereken konuları Cumhurbaşkanlığında, diğer idari düzenlemeleri ilgili kurumlarımızda çalışabiliriz. Önemli olan bu sürece tüm belediye başkanlarımızın ve elbette partilerinin samimi destek vermesidir. Türkiye için, 81 ilimizin tamamı için iş birliği zeminini oluşturup işletmeliyiz. Biz ülkemizi yönetme sorumluluğunu üstlendiğimiz dönem boyunca siyasetimizin iklimini daha önceki 30 yıllık dönem boyunca içinde bulunduğu kaotik yapıdan kurtarmak için çok çaba sarf ettik. Ülkenin ve milletin menfaatleri söz konusu olduğunda toplumumuzun farklı kesimlerini aynı ortak paydada buluşturmak için gerçekten samimi gayret gösterdik. İnşallah Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin en büyük katkısı siyasetin uzlaşmaya ve kucaklaşmaya dayalı bir yapıya kalıcı bir şekilde kavuşması olacaktır. Belediye hizmetleri gibi ülkemiz nüfusunun tamamına yakınını ilgilendiren bir konuda bu yönde göstereceğiniz ortak çaba milletimize umut verecektir. Bugünkü toplantımızın hedeflediğimiz bu demokratik uzlaşmanın ilk adımı olmasını temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.



“Son aylarda bazı belediyelerimizde yaşanan hadiseleri üzüntü ile takip ediyoruz”


“Hepimizin bulunduğu yerler polemik siyaseti değil, eser siyaseti üretme makamlarıdır” açıklamasında bulunan Erdoğan, çalışmadan, eser vermeden yapılan siyasetin şehirlere ve insanlara vakit kaybettirdiğini, Türkiye’nin enerjisini ve imkanlarını heba etmekten öte bir işe yaramayacağının altını çizdi. Erdoğan, “Belediye başkanlarının görevi devrisabık peşinde koşmak değil, şehirlerine en güzel, en kalıcı, en verimli hizmetleri getirmek için çalışmaktır. Medyada her gün çeşitli şehirlerimizdeki belediyelerle ilgili sendika değiştirme baskısından işten atmalara, tehditlere kadar pek çok vicdan yaralayıcı habere rastlıyoruz. Unutmayınız, kağıt üzerinde bir toplam olarak önünüze gelen personel sayısındaki her rakam bir insana ve onun etrafında şekillenen daha geniş bir hayata tekabül ediyor. Belediye başkanlarının kurumlarını yönetme tasarrufu, emekleri ile ekmek paralarını kazanma peşindeki insanların hayatlarını diledikleri gibi altüst edebilecekleri anlamına gelmiyor. Kapının önüne konan, canları yanan, yuvaları başlarına yıkılan insanların ahı üzerinde ne siyaset ne hizmet bina edilebilir. Kamunun diğer tüm kurumları gibi belediyeler de çeşitli statülerde çalışan personelin tamamına hakka, hukuka, adalete ve elbette vicdana uygun şekilde davranılması şarttır. Şayet varsa birkaç kötü örnek bahane edilerek yüzlerce, binlerce kişinin ekmeği ile oynanması ne hakka, ne hukuka, ne adalete, ne de insanlığa sığar. İşte sırf bu sebeple keyfi uygulamalara maruz kalmamaları için tüm kamuda sayıları milyonu bulan taşeron şirketler üzerinden çalışan işçileri sözleşmeli statü ile kadroya geçirdik, sebebi buydu. Buna rağmen son aylarda bazı belediyelerimizde yaşanan hadiseleri üzüntü ile takip ediyoruz. Biz İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevine geldiğimizde bizden bir önceki, iki önceki, üç önceki, hatta çok önceki dönemlerden kalma personel vardı. Çalışan birikimi ve gayreti ile bulunduğu yeri hak eden hiç kimseye dokunmadım, dokunmadık. Hiç kimseyi yerinden, ekmeğinden, aşından etmedik. Göreve geldiğimizde kendimizi şehrin üzerine kabus gibi çökmüş devasa sorunlarla ve en az onlar kadar büyük bir borç yükü ile karşı karşıya bulduk. Şayet derdimiz hizmet etmekse, eser ortaya koymaksa, şehrimize de deruni bir aşkla bağlıysak çözülemeyecek hiçbir mesele yoktur. Biz de teker teker her meseleyi çözüm yoluna koyarken borçlarımızı da sabırla ödedik, ne personelle, ne araçlarla ne de başka bir şeyle uğraştık. Tüm vaktimizi ve imkanları doğrudan şehrin sorunlarının, halkın sıkıntılarının çözümüne teksif etti. Üstlendiğimiz diğer görevlerde de hamdolsun bu çizgiden sapmadık. Tüm belediye başkanlarımızdan da aynı hassasiyeti bekliyoruz. Şehirlerinize ve oralarda yaşayanlara hizmet için yapacağınız Tüm hayırlı çalışmalarda yanınızda olacağımı ifade ediyorum. Bu anlayışla yürüteceğiniz görevlere, sizlere Mevla’dan başarılar diliyorum” dedi.


Toplantının basına kapalı kısmında belediye başkanları Cumhurbaşkanı Erdoğan ve bakanlara şehirlerinin sorunlarını anlattı. Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın mazereti dolayısıyla katılamamasının dışında tüm büyükşehir belediye başkanları toplantıya iştirak etti. Toplantıda, hükümet kanadından Cumhurbaşkanı


Yardımcısı Fuat Oktay, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy, Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Hasan Doğan ile Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetim Politikaları Kurulu üyeleri de yer aldı. Ayrıca Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Ticaret Bakanlığından bakan yardımcıları da toplantıya katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.
Bayburt Bayburt’ta 4 kişinin yaralandığı trafik kazası güvenlik kamerasına yansıdı Bayburt’ta iki otomobilin çarpıştığı ve 4 kişinin yaralandığı trafik kazası, güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza, Bayburt merkez Tuzcuzade Mahallesi, Sıla Kent Konutları önünde meydana geldi. Kazada ikisi sürücü olmak üzere toplam 4 kişi yaralandı. Camları, aynaları paramparça olan, kaput kısmı tamamen hurdaya dönen iki aracın karıştığı kaza ise etrafta bulunan iş yeri güvenlik kameralarına yansıdı. Bayburt merkez Köprülü Kavşak yönüne seyir halinde bulunan 69 AG 003 plakalı otomobil, şehir merkezi istikametine gelen 69 AS 030 plakalı otomobile dönüş yaptığı esnada çarptı. Çarpmanın etkisiyle yoldan çıkan otomobil etrafta marketin, evlerin bulunduğu yola devrildi. 69 AS 030 plakalı otomobil içerisinde bulunan 1’i sürücü 3 kişi, 69 AG 003 plakalı otomobildeki sürücü yaralandı. Market çalışanlarının ve etraftan geçen vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Devrilen otomobilde sıkışan bir kişi ve diğer 2 yaralı araçtan çıkarıldı, sağlık ekiplerince yaralılara ilk müdahaleleri olay yerinde yapıldı. Yaralılar ambulanslarla Bayburt Devlet Hastanesine tedavileri yapılmak üzere götürüldü. Hurdaya dönen otomobil, olay yerine çağrılan çekici yardımıyla yoldan kaldırıldı. İş yeri güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedilen görüntülerde, anayoldan gelen 69 AG 003 plakalı kırmızı aracın, hatalı dönüş yapan 69 AS 030 plakalı araca sert bir şekilde çarptığı görüldü.
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.