Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, ABD’nin Suriye’den çekilmesine ilişkin, “Çekilme süreci PYD/YPG’nin bölücü gündemine hizmet etmemeli. Sahada yeni oldubittiler yaşanmamalı” dedi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Aksoy, düzenlediği basın toplantısıyla 2018 yılı dış politikasını değerlendirdi. Dışişleri Bakanlığında gerçekleştirilen toplantıda önemli açıklamalarda bulunan Aksoy, ABD’nin Suriye’den çekilme kararına ilişkin, “Ulusal güvenliğimizi tehdit teşkil eden hiçbir duruma müsamaha göstermedik, göstermeyeceğiz. Terörle mücadeledeki kararlı duruşumuz Trump’a Suriye’den çekilme kararını aldırdı. Ancak bu çekilme kararına karşı ABD güvenlik bürokrasisinde bir direnç olduğunu gözlemliyoruz. Bu kararın uygulanmasında ülkelerimiz arasında yakın diyalog çok önemli. Ülkemizi ziyaret eden ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Bolton’a, DEAŞ’ın Suriye’deki kalıntılarını temizlemeye ve yerel sahiplenme çerçevesinde istikrarı sağlamaya hazır olduğumuzu ilettik. Çekilme süreci PYD/YPG’nin bölücü gündemine hizmet etmemeli. Sahada yeni oldubittiler yaşanmamalı. Bolton’a sanki ülkemizi Suriye’de Kürtleri hedef alıyormuş gibi gösteren beyanlarından duyulan rahatsızlığımızı ilettik. Münbiç yol haritasının amacı belli. PYD/YPG Münbiç’ten çekilecek, silahları ABD tarafından toplanacak ve Münbiç’i Münbiç halkı yönetecek. Bolton’a yol haritasının uygulanma sürecinin hızlandırılarak tamamlanması gerektiğini ve bunun biran önce yapılmasının büyük önem taşıdığını söyledik. Rejimin Münbiç’e yönelik provokasyon girişimlerine ve PYD/YPG’nin rejimi Münbiç’e sokma çabalarına izin verilmemeli. Kimse durumdan vazife çıkarmaya kalkışmasın. Münbiç’te geçtiğimiz günlerde gerçekleşen terör saldırısı, Münbiç yol haritasının tam olarak uygulanması ve bölgenin terör örgütlerinden temizlenmesi ihtiyacını bir kez daha ortaya çıkarttı” ifadelerini kullandı.
Aksoy, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetine ilişkin de, “Uluslararası soruşturma aşaması veya araştırma komisyonu kurulması konusundaki çalışmalarımız devam ediyor. Suudi Arabistan ile ikili siyasi ilişkilerimize önem veriyoruz. Bu hadiseyi ikili siyasi sorun olarak görmüyoruz, adli bir vaka olarak değerlendiriyoruz. Bunun sümen altı edilmesine kesinlikle müsaade etmeyeceğiz, konunun takipçisi olmaya devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.
FETÖ ile mücadele konusuna ilişkin de son bilgileri aktaran Aksoy, “Bugüne kadar FETÖ iltisaklı okulları kapatan ülke sayısı 21’e yükseldi. Türkiye Maarif Vakfı 18 ülkede FETÖ iltisaklı okulları devraldı. Vakıf ayrıca 16 ülkede 66 yeni okul açtı. Bu okulların kapatılması ve devri hususundaki temaslarımız bu yıl da tüm hızıyla devam edecek” diye konuştu.
Suriye’nin kuzeyinde oluşturulması planlanan güvenli bölge konusu hakkında Aksoy, şunları söyledi:
“ABD’nin teklif ettiği 20 millik güvenli bölge konusuna olumlu yaklaşıyoruz. Bu konuda uygulamanın nasıl olacağı, alanın nasıl şekilleneceği konularındaki temaslar devam ediyor. Askeri makamlar arasındaki temaslar devam ediyor. Güvenli bölge sadece bizim sınırlarımızı güvence altına almayacak. Aynı zamanda burada yaşayan halkın da huzur ve güven içinde olması sağlanacak. Olası bir göçün önlenmesi ve istikrarın sağlanması bakımından da önem taşıyor. Ayrıca ülkemizde yaşayan Suriyelilerin de ülkeye geri dönmesini teşvik edecek bir unsur.”
İdlib’teki son gelişmeleri de paylaşan Aksoy, İdlib muhtırası ile sağlanan ateşkesin kalıcı olmasına gayret gösterdiklerine dikkat çekerek, “Rejimin son dönemde İdlib’e yönelik bazı kışkırtıcı eylemlerini gözlemledik. Amaç bu muhtırayı aşındırmak. Provokasyonlara karşı gerekli önlemleri alıyoruz. Bu provokasyonların muhtırayı aşındırmasına izin vermeyeceğiz. Uluslararası toplumdan beklentimiz de bizim bu çabalarımıza destek olunmasıdır” dedi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Aksoy, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun 6 Şubat tarihinde Washington’da düzenlenecek DEAŞ Uluslararası Koalisyonu Dışişleri Bakanları toplantısına katılmak üzere ABD’ye gideceğini açıkladı.
