GENEL - 09 Ağustos 2019 Cuma 22:54

Dışişleri’nden Venezuela yaptırımına tepki

A
A
A
Dışişleri’nden Venezuela yaptırımına tepki

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, ABD’nin Venezuela Hükümetine yaptırım uygulanmasına yönelik başkanlık emrini doğru bulmadıklarını belirtti.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, ABD’nin Venezuela Hükümetine yaptırım uygulanmasına yönelik başkanlık emrini doğru bulmadıklarını belirtti.


Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, ABD’nin Venezuela Hükümetine yaptırım uygulanmasına yönelik 5 Ağustos 2019 tarihli başkanlık emrine ilişkin açıklamalarda bulundu. Sözcü Aksoy, “Venezuela iktidar ve muhalefet temsilcileri arasında, Norveç Hükümetinin kolaylaştırıcılığında Barbados’ta sürdürülen, Türkiye’nin de desteklediği görüşmelerin devam ettiği bir dönemde ABD tarafından Venezuela’ya yönelik kapsamlı yaptırım içeren 5 Ağustos 2019 tarihli Başkanlık Emrinin açıklanmış olmasını doğru bulmuyoruz” dedi.


Aksoy, “Söz konusu kararın halihazırda ekonomik zorluklarla boğuşan Venezuela halkına zarar vermesinden ve Venezuela’da siyasi bir çözüm bulunması yönündeki girişimleri olumsuz etkilemesinden endişe duyuyoruz” dedi.


Süreç içerisinde tüm taraflara siyasi diyalog sürecine devam etmeleri çağrısında bulunan Aksoy, “Venezuela’daki sorunlara kalıcı çözüm bulunmasını teminen tüm tarafların siyasi diyalog sürecine destek sağlamaya devam etmelerinin gerektiğini bu vesileyle bir kez daha ifade etmek istiyoruz” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Afyon Afyonkarahisar’da sığınmacıların kaçak iş yerleri kapatıldı Afyonkarahisar Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri kent genelinde yaptıkları denetimde iş yeri açma ve çalışma ruhsatı bulunmadığı halde faaliyet gösteren sığınmacılara ait işyerlerini kapattı. Belediye Başkanı Burcu Köksal’ın bizzat katıldığı denetimlerde kaçak olarak işletildiği tespit edilen dükkânlar mühürlendi. Zabıta Müdürlüğü ekiplerince 5 farklı noktada tespit edilen iş yerlerinin faaliyetleri durduruldu. Erenler Mahallesi’nde spor salonu, Cumhuriyet Mahallesi’nde tatlıcı, Dumlupınar, Sahipata ve Marulcu Mahallelerinde bakkal olarak iş yeri açma ve çalışma ruhsatı bulunmadığı halde faaliyet gösteren sığınmacıların işyerleri Başkan Köksal’ın talimatlarıyla kapatıldı. “Afyon’dan ayrılmaları için ne gerekiyorsa yapacağım” Başkan Köksal, denetimlerinden ardından sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada ise şunları söyledi: “Bugün Zabıta ekiplerimizle birlikte şehrimizde iş yeri açma ve çalışma ruhsatı bulunmadığı halde faaliyet gösteren sığınmacılara ait iş yerlerinin faaliyetlerine son verdik. Erenler Mahallesi’nde Spor Salonu, Cumhuriyet Mahallesi’nde tatlıcı, Dumlupınar, Sahipata ve Marulcu Mahallelerinde bakkal dükkanı olan iş yerlerini mühürledik. Söz verdiğim gibi Afyonkarahisar’da Suriyeli mülteciler olmak üzere tüm mültecilerin iş yeri açmalarına engel olacağım, şehrimizden ayrılmaları için ne gerekiyorsa yapacağım. Amasız, fakatsız, lakinsiz göndereceğiz Afyonkarahisar’dan.”
Balıkesir ’Berzeg Sendromu’ mahalleyi boşalttı Balıkesir’de 309 gün önce evinden ayrılarak ormana yürüyüşe giden ve bir daha kendisinden haber alınamayan Ekonomist Korhan Bergez olayı tedirginliğe yol açtı. Hayatından endişe edilen Berzeg’in başına ne geldiği muammasını korurken, olayın meydana geldiği Gönen’in Armutlu kırsal mahallesi adeta hayalet şehre döndü. Balıkesir’in Gönen ilçesine bağlı Armutlu kırsal mahallesinde yürüyüş yapmak için köpeği Tina ile birlikte evinden ayrılan Ekonomist Korhan Berzeg’den bir daha haber alınamadı. Korhan Berzeg’in kaybolmasının üzerinden tam 309 geçti ancak hala hiçbir haber yok. Onlarca kuyu tarandı, Gönen Çayı’nda aramalar yapıldı, 250 kilometrelik çevrede sayısız kez aramalar gerçekleştirildi ancak bir sonuç alınamadı. Korhan Berzeg, 17 Haziran 2023’te Gönen ilçesinin Armutlu Mahallesi’ndeki yazlık evinden köpeği Tina ile beraber yürüyüş yapmak için ayrılmıştı. Korhan Berzeg ve köpeği Tina çıktıkları yürüyüşten geri dönmeyince, eşi Angela Berzeg kayıp ihbarında bulunmuş ve Bölgede, AFAD, Jandarma Arama Kurtarma (JAK), Ankara Jandarma Özel Asayiş Komutanlığı (JÖAK) ile gönüllü arama ve kurtarma ekiplerinin yanı sıra iz takip ve kadavra köpekleriyle arama çalışmalarına başlanmıştı. Korhan Berzeg, Dron ve İHA’larla 250 kilometrekarelik alanda, 5 kez havadan ve karadan aranmış ancak bulunamadı. Korhan Berzeg’in bulmak için başlatılan arama çalışmaları 179 gün önce sonlandırılmıştı. Korhan Berzeg’in kaybolmasının üzerinden ise tam 309 gün geçmesine rağmen kaybolma gizemi hala çözülebilmiş değil. Armutlu Kırsal Mahallesi’nde yaşayanlar da bu durum nedeniyle tedirgin. Güvenlik endişesi yaşayan bazı mahalle sakinleri evlerinden çıkmaya dahi çekinirken deyim yerindeyse mahalle terkedilmiş gibi görünüyor. Bu belirsizlik ve endişe atmosferi, insanların günlük hayatını önemli ölçüde etkilemiş durumda. Mahalle Muhtarı Hamit Erman konu ile ilgili, “Aramalar bitti, gelen giden yok. Biz de öyle bekliyoruz. Köylerde nüfus kalmadı, köyler boşaldı” dedi.
Aydın Didim’de kreş öğrencileri 23 Nisan’ı erken kutladı Didim Belediyesi Deniz Yıldızları Kreş ve Gündüz Bakımevi öğrencileri, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı büyük bir coşku ile kutladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programda konuşma yapan Didim Belediye Başkanı Hatice Gençay; "Çocuklarımızın hazırladıkları güzel sunumları birlikte izleyeceğiz. Dünyada hiçbir lider yoktur ki, çocuklara bir bayram hediye etsin. Geleceği de çocuklara, gençlere emanet etsin. Biz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak, Atatürk’ün evlatları olarak bu emanete sahip çıkmak zorundayız. Çocuklarımızı doğdukları andan itibaren bu bilinç ve kültürle yetiştirmek zorundayız. Bizler değerlerimize sahip çıkmalıyız. Lütfen Cumhuriyetimize sahip çıkalım. Çocuklarımıza sahip çıkalım, çocuklarımıza armağan edilen bu bayramı, çocuklarımız doyasıya yaşasınlar ki Cumhuriyeti’mizin değerini bugünden itibaren anlasınlar. Katılımlarınızdan dolayı hepinize teşekkür ediyorum" dedi. Kutlama programı kapsamında, minik öğrenciler, öğretmenleri ve eğitmenleri eşliğinde hazırlamış oldukları dans gösterilerini sergiledi. Renkli görüntülere sahne olan program, izleyenler tarafından büyük beğeni topladı. Didim Belediyesi Gençlik Merkezi, DİGEM Sanat Akademisi’nde gerçekleştirilen kutlama törenine, Didim Belediye Başkanı Hatice Gençay, Didim Garnizon Komutanı Albay Ali Saçan, Belediye Başkan Yardımcısı Aydan Aşık Turgut, belediye meclis üyeleri, öğrenciler ve veliler katıldı.
İzmir Şehit oğlunun hasretini böyle gideriyor, odasını anı evine çevirdi 2018 yılında Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Suriye’nin Afrin kentinde gerçekleştirdiği Zeytin Dalı Harekatı’nda şehit düşen İzmirli Piyade Uzman Çavuş Ali Akdoğan’ın annesi, oğlunun doğumundan şehit oluncaya kadar kullandığı eşyalarıyla anı odası oluşturdu. Şehit oğlunun eşyalarını koklayıp öperek özlem gideren annenin evi, minik ziyaretçilerle doluyor. Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) tarafından Suriye’nin Afrin bölgesinde yürütülen Zeytin Dalı Harekatı’nda, 10 Şubat 2018 tarihinde şehit olan Piyade Uzman Çavuş Ali Akdoğan’ın İzmir Bayraklı’daki evi, adeta müzeye çevrildi. Şehidin annesi Fatma Akdoğan, oğlunun şehit olmasının ardından odasında hatıralarını sergilemeye karar verdi. Şehit Ali Akdoğan’ın evdeki odası, bebeklik döneminde giydiği kıyafetler, eğitim hayatında aldığı karneler, askeri eşyaları, üniformaları, başarı belgeleri, fotoğrafları ve kişisel eşyalarının bulunduğu bir anı odasına dönüştürüldü. Oğlunun hayali olan tespih koleksiyonuna da odada ayrı bir yer tutan anne Akdoğan, 6 senedir özlemini yaşadığı oğlunun bebeklik kıyafetleri ve eşyalarını öpüp koklayarak hasret gideriyor. Eşyalarıyla hasret gideriyor Şehit düşen oğlunun 7 yıla yaklaşan hasretini eşyalarını koklayarak hasret gideren anne Fatma Akdoğan, şehidin odasını nasıl anı evine çevirdiğini anlattı. Akdoğan, "Oğlumun 2018 yılında Suriye Afrin’de yürütülen harekatta şehit olduğu haberini almıştık. Çok üzücü ancak bizim için aynı zamanda gurur verici bir durum. Onun yokluğunda evde hep onun eşyalarını bir yerlerden bulup duygusal anlar yaşıyordum. Ali, tespihlere çok düşkündü ve hep bir tespih koleksiyonu olsun istiyordu. Ben de bebeklikten bu yana onun kullandığı eşyaları, odasını müzeye dönüştürerek sergi yapmak istedim. Eşyalarını düzenleyip bir camekan yaptırıp buraya koydum. Oğlumun mayına bastığı botlardan tut, kundağı, zıbını, çorapları, bebeklikten beri her şeyini biriktirmişim. Buraya kurduğum ses sitemiyle de sürekli Kur’an okunuyor onun ruhu için. Onun kokusunu, hasretini eşyalarıyla gideriyorum" dedi. Minik ziyaretçilerle doluyor Şehidin anı evine dönüştürülen odasını ziyaret etmek, şehidin hatıralarını görmek için özellikle çocukların eve geldiğini söyleyen Fatma Akdoğan, ziyaretçiler geldikçe mutlu olduğunu söyledi. Akdoğan, "Buraya küçük öğrenciler geliyor, 5 yaşındaki çocuklar, lise öğrencileri, veliler, sürekli gelenler oluyor. Onlar geldikçe ben de mutlu oluyorum, tüm ziyaret etmek isteyenlere kapım açık" diye konuştu. Amcasının adını aldı Diğer oğlunun bebeğine de şehit amcası Ali Akdoğan’ın adını verdiklerini söyleyen Fatma Akdoğan, "Diğer oğlum, yeni doğan bebeğine ağabeyinin ismini koydu. Ali koydu ismini. Torunum da inşallah öyle cesur bir kahraman delikanlı olur. Ben de sevindim ve duygulandım. O da büyüdüğünde bu anı odasına gelerek amcasının nasıl bir kahraman olduğunu görür" sözlerine yer verdi. "Telefonla konuştuk, 2 saat sonra şehit oldu" Oğluyla yaptığı son telefon konuşmasından 2 saat sonra oğlunun şehit düştüğünü söyleyen anne Akdoğan, "Acısı çok büyük, gururu da büyük. Her zaman gurur duydum iki oğlumdan da. Ali Suriye’deydi şehit olduğunda ama bilmiyordum. Ben tedirgin olmayayım diye Kars’ta olduğunu söyledi. Ben yanına gitmek için Kars’a gelmek istediğimi söylediğimde gelmememi söyledi. Son telefon konuşmamızdan 2 saat sonra şehit oldu. Bugün 2 bin 228 gün oldu Ali şehit olalı. Yani 6 yıl 3 ay 8 gün oldu. Her gün sayıyorum. Bıkmadan, usanmadan ve gururla da her gün yanına gidiyorum Kadifekale Şehitliğine... Çok şükür metanetliyim. Eşim ve oğlum sürekli en büyük destekçilerim. Bu odada sürekli Kur’an-ı Kerim okunuyor. Gelen arkadaşlardan da Allah razı olsun. Hep inançlı insanlarımız buraya gelip ziyaret etmek istiyorlar; odasını görmek istiyorlar. Onlar da büyük tabi moral oluyor. Herkes saygı duyuyor şehit ailesi diye bize ve biz de saygı duyuyoruz. Çok teşekkür ediyorum herkese, gelen öğrencilere. Rabbim herkesin evladını bağışlasın" dedi. "Allah devletimize, milletimize zeval vermesin; hayat cesurları sever" Oğlunun her zaman söylediği ’Hayat cesurları sever’ sözünü de dilinden düşürmeyen Fatma Akdoğan, "Oğlumun yokluğu 7’inci seneye girdi. Biz iman gücümüzle, Kur’an, bayrak ve vatan sevgimizle ayakta dururuz. En büyük gururumuz şehitlerimizin mertebeleri. Ömür boyu gurur duymaya devam edeceğiz. Allah devletimize, milletimize, askerimize zeval vermesin. Ali ’Hayat cesurları sever’ derdi. Çünkü Ali’de hiç korku yok. Ne bir korku ne bir çekinme... Biz şehitlerimizle hep gurur duyuyoruz. Gazilerimizle de öyle. Rabbim düşmanlara fırsat vermesin. Terör destekçilerini, terör belasını Allah ’Kahhar’ adıyla kahretsin. Ali’nin anı odası herkese açık, herkes buraya gelip ziyaret edebilir" açıklamasında bulundu.