GENEL - 15 Mart 2019 Cuma 15:46

Diyanet İşleri Erbaş: "İslamofobi, bir akıl tutulmasıdır"

A
A
A
Diyanet İşleri Erbaş: "İslamofobi, bir akıl tutulmasıdır"

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Yeni Zelanda’da gerçekleştirilen terör saldırısı hakkında, "İslamofobi, bir akıl tutulmasıdır ve ardında kirli çıkar ilişkileri ve ırkçılık barındıran ciddi bir insanlık suçudur" dedi.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Yeni Zelanda’da gerçekleştirilen terör saldırısı hakkında, "İslamofobi, bir akıl tutulmasıdır ve ardında kirli çıkar ilişkileri ve ırkçılık barındıran ciddi bir insanlık suçudur" dedi.


Ahmet Hamdi Akseki Camii’nde kıldırdığı cuma namazının ardından cuma hutbesinde Çanakkale zaferine değinen Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Allah’ın rızasını kazanmak için çarpan yüreklerin esaret olmayacağını söyledi. Cuma namazı sonrası Diyanet İşleri Başkanlığında Yeni Zelanda’daka saldırıya ilişkin açıklamalarda bulunan Erbaş, "Yeni Zelanda’da bugün cuma namazı vaktinde camileri hedef alan menfur ve meş’um saldırıda onlarca Müslüman kardeşimiz katledilmiştir. İbadet eden insanlara yönelik vahşice saldırılar, faşizmin ve tahammülsüzlüğün nasıl bir sapkınlığa ve caniliğe dönüştüğünü açıkça göstermektedir" diye konuştu.


Son yıllarda Batı dünyasında İslam karşıtlığının arttığını, gerekli önlemler alınmadığı için bunun hızla bir nefrete ve İslam düşmanlığına evrildiğini söyleyen Erbaş, "Müslümanlara yönelik sıkça karşılaşır hale geldiğimiz bu ve benzeri eylemler, bireysel ve istisnai olmaktan çıkarak bilinçli ve sistematik hale geldiği intibaı vermektedir" dedi.


Erbaş, Müslümanların en kutsal mabetlerinden biri olan Mescid-i Aksa başta olmak üzere dünyanın değişik yerlerinde Müslümanlara ve camilere yönelik terör saldırılarının vahim bir tablo olduğunu ve kabul edilemeyeceğini aktardı. İslam’ın bütün insanların temel hak ve özgürlüklerini dokunulmaz kabul ettiğini kaydeden Erbaş, "Mahlûkata merhameti, yaratana itaat ve kulluğun ayrılmaz gereği sayan barış dini İslam’ın kutsallarına, mabetlerine, mensuplarına karşı önyargı ve düşmanlık üreten bir endüstriye dönüşen İslamofobi, bir akıl tutulmasıdır ve ardında kirli çıkar ilişkileri ve ırkçılık barındıran ciddi bir insanlık suçudur" şeklinde konuştu.


İslam’ı şiddet ve terörü besleyen bir ideolojiden ibaret göstererek, bunu suni bir korku ile dünya kamuoyunda yaymak için çalışan hain ve karanlık bir proje olan İslamofobik tavrın gerçek amacının her durum ve şartta kültürler, toplumlar, dinler ve medeniyetler arasında kavga, sürtüşme ve çatışma ortamı oluşturarak bundan çıkar sağlamak olduğunu söyleyen Erbaş, "Dolayısıyla bütün inanç ve vicdan sahiplerini bu ve benzeri olaylar karşısında gereken tepkiyi göstermeye, uluslararası örgütler ve sivil toplum kuruluşlarını, insan hakları ve inanç özgürlükleri konusunda daha çok insiyatif almaya, siyasi mekanizmaları ve yöneticileri nefretin ve düşmanlığın önlenmesi hususunda gerekli tedbirleri alarak güvenlik ve hukukun gereğini hassasiyetle yerine getirmeye davet ediyorum" ifadelerini kullandı.


Müslümanların camilere ve kutsallarına yapılan saldırılar başta olmak üzere bütün sorun ve zorlukları aşma, birlik ve beraberliklerini güçlendirme konusunda kendi aralarında daha duyarlı olmaları, fitne ve tefrikalara karşı uyanık olarak işbirliği içerisinde hareket etmesinin mühim olduğunu belirten Erbaş, "Elbette Müslümanlar karşılaştıkları en zor hadiseler ve bu tür provokatif olaylar karşısında akl-ı selim ile hareket edeceklerdir" dedi.


Diyanet İşleri Başkanlığının her zaman insanlığın ortak değerlerini ve huzurunu hedef alan bütün söz, tavır ve saldırıların karşısında olduğunu söyleyen Erbaş, şunları kaydetti:


"Bizleri derin bir üzüntüye sevkeden söz konusu terör saldırısı sebebiyle de Yeni Zelandalı Müslümanlar ile tam bir dayanışma içerisinde olacaktır. Bu vesileyle bir kez daha bütün insanlık için barışın ve huzurun en güçlü mekânları olan camilere yapılan vahşice saldırıları şiddetle lanetliyorum. Saldırıda şehit olan kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar ve bütün İslam âlemine başsağlığı diliyorum."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.