GENEL - 23 Mayıs 2019 Perşembe 23:34

Emine Erdoğan, Afrika Günü iftar programına katıldı

A
A
A
Emine Erdoğan, Afrika Günü iftar programına katıldı

Cumhurbaşkanın eşi Emine Erdoğan, 25 Mayıs Afrika Günü münasebetiyle Afrika Büyükelçi eşleriyle Külliye’de bir araya geldi.

Cumhurbaşkanın eşi Emine Erdoğan, 25 Mayıs Afrika Günü münasebetiyle Afrika Büyükelçi eşleriyle Külliye’de bir araya geldi.



Külliye’de gerçekleşen Afrika Günü iftar programına katılan Emine Erdoğan, 25 Mayıs Afrika Günü’nü şimdiden kutladığını söyleyerek, “25 Mayıs, bizim için her yıl bir başka anlam taşır. Afrika’yı türlü yönleriyle terennüm ederiz. Afrika günü, bizler için iki ülke arasındaki dostluk duygularını pekiştiren projelerin gerçekleştirilmesinde, anlamlı bir araç haline geldi. Afrika Evi’nden sonra şimdi de kültürel diyaloğumuza büyük katkılar sağlayacağına inandığım bir kitabın tanıtımı için bir aradayız. Büyük emeklerle hazırlanan Afrika Yemek Kitabı’nı sizlerle paylaşıyoruz” dedi.



Emine Erdoğan, 2017 yılında yine bir Afrika Günü’nde, Afrika Büyükelçi Eşleri Derneği’nin katkısıyla gastronomi kermesi düzenlendiğini hatırlatarak, bu etkinlikte, Afrika’nın yemek kültürünü tanıtan bir eserin hazırlanmasının çok iyi olacağına dair bir tavsiyede bulunduğunu ve bugün bu projenin hayat bulmasından dolayı son derece mutlu olduğunu belirtti. Kitaptaki tariflerin, Ankara’daki Afrika Büyükelçilerinin değerli eşleri tarafından seçildiğini ve sonra yine onlar tarafından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi mutfağında pişirilerek fotoğraflandığının altını çizen Emine Erdoğan, “Bu akşamki iftar soframız da bu tariflerle hazırlandı. Umuyorum kitaptaki tarifleri evlerinizde sizler de dener ve bir lezzet kültürü yolculuğuna çıkarsınız” şeklinde konuştu.



Emine Erdoğan, konuşmasının devamında Afrika’nın Türkiye için ayrı bir önem taşıdığını vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:


“Bildiğiniz gibi Türkiye olarak 2005 yılında Afrika açılımını başlattık. Eşim, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Afrika ülkelerine pek çok seyahat gerçekleştirdik. Bu seyahatler sırasında tanıklık ettiğim insanlık tecrübeleri, Afrika ile aramda gün geçtikçe kuvvetlenen manevi bağlar oluşturdu. Bilhassa Afrikalı kadınların zorlu şartlar altında verdikleri mücadeleden ve hayata karşı duruşlarından çok etkilendim. Kurduğumuz Afrika Evi de bu duyguların bir tezahürüdür. Emekleri, 1 dolar gibi adaletsiz bir ücret karşılığı satın alınan kadınların el emeği göz nuru ürünleri, yurt dışında pahalı butiklerde çok yüksek fiyatlara satılıyordu. Ve maalesef ki, bu kazanç onlara geri dönmüyordu. Bu durum karşısında elde edilecek tüm gelirin kendilerine geri döneceği, adil bir pazar kurma fikri oluştu. 2016 yılında Afrika Evi’nin temellerini attık. Yani bu merkezin temelinde rafine bir iyilik fikri var. Bizim Afrika’ya olan bakışımızda ve ikili ilişkilerimizin özünde bu yaklaşım mevcuttur”



Sömürgeciliğin, salgın bir hastalık gibi Afrika’nın yüzyıllardır belini doğrultmasına izin vermediğini söyleyen Emine Erdoğan, “Saygıdeğer Somali Hanımefendisi de bilirler, 2011’de Somali’ye gerçekleştirdiğimiz ziyarette o dönem yaşananları ifade edecek kelime bulmakta zorlanmıştık. Sanki tüm dünya Somali’den vazgeçmişti. Oysa biz, Somali’nin insanlığın ve umudun tükendiği bir yer değil, bilakis tüm kıtanın kaderinin değişebileceğini ispat edecek bir ümit merkezi olmasını diledik. O nedenle, gerek kamu kurum ve kuruluşlarımızla, gerekse sivil toplum örgütü ve özel sektörümüzle Afrika’nın her alanda kalkındırılması için güçlerimizi birleştirdik. Bizim nazarımızda Afrika ve Türkiye, birbirine el uzatan ve kendisi için istediğini karşısındaki için de isteyen iki dosttur. Biz dostumuzu ihya etmek, ihtiyaç duyduğu alanları imar etmek motivasyonuyla hareket ediyoruz. Bugüne kadar Afrika’da yaptıklarımız, ülkemizin insan odaklı dış politikasının eseridir” ifadelerini kullandı.



Emine Erdoğan, “Türkiye olarak biz, başkalarının bahçelerinden gül koparmak değil, solan güllere can suyu vermek istiyoruz. Köklü geleneğimizden aldığımız bu bilinci, gelecek nesillerimize de aktaracağız inşallah. Çünkü tarih, yıkanları değil, inşa edenleri yâd eder” diyerek, Afrika’nın kalkınmasına her türlü desteğin verilmeye devam edeceğini dile getirdi. Eğitimin de, bu desteğin en önemli ayaklarından biri olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Aramızda Afrikalı öğrencilerimiz bulunuyor. Bildiğiniz gibi gerek Afrika’dan gerekse dünyanın başka ülkelerinden binlerce uluslararası öğrenciyi ağırlıyoruz. Bugüne kadar 10 bine yakın Afrikalı öğrenci Türkiye burslarından istifade etti. Bu konuda son 10 yılda uluslararası öğrenci sayımızda yüzde 75’lik bir artış kaydettik. 25 bini burslu olmak üzere 148 bin uluslararası öğrencisiyle ülkemiz öğrenciler için önemli bir cazibe merkezi haline geldi. 2023 yılında 200 bin yabancı öğrenciyi ağırlamayı hedefliyoruz. Umarım bu öğrenciler arasında, Afrikalı öğrencilerin bursluluk oranını arttırabiliriz. İnanıyorum ki, bugün ülkemizde eğitim alan öğrenciler, ülkelerine döndüklerinde kendi vatanlarını ekonomi, sanayi, eğitim gibi birçok alanda kalkındıracak kapasiteye sahip olacak. Meyvelerini geç toplasak da, eğitim bir toplumu kalkındırmada en etkili mirastır” diye konuştu.



Kadınların kalkındırılması da eğitim haklarını adil bir şekilde kullanmaları ve ekonomik güç elde etmeleriyle mümkün olacağını belirten Emine Erdoğan, Nelson Mandela’nın "Kadınlar yoksulluğa mahkûm olduğu ve küçük görüldüğü sürece insan hakları özüne kavuşamayacaktır" sözlerini hatırlattı. Erdoğan, konuşmasını, “Afrika’nın bir kıta olarak hak ettiği konuma kavuşması ve 21. yüzyılın yükselen değeri olması noktasında kadınlar başta olmak üzere Afrikalı kardeşlerimize her türlü desteği vermeye devam edeceğiz” sözleriyle sonlandırdı.



Somali First Lady’si Sainab Abdi Moalim de bir konuşma yaparak, Türkiye’nin Afrika’ya verdiği desteklerden dolayı teşekkür etti. İftar sonrasında “Afrika Kültür Evi” projesinin bir ürünü olarak Cumhurbaşkanlığı himayelerinde Afrika Yemek Kültürü Kitabının tanıtımı yapıldı. Kitapta yer alan tüm tarifler, Afrika Büyükelçi Eşleri tarafından Cumhurbaşkanlığının baş aşçıları ile birlikte Külliye’de hazırlandı. Afrika Yemek Kültürü kitabının içerisinde, Kuzey Afrika, Güney Afrika, Orta Afrika, Batı Sahraltı ve Doğu Sahraltı olmak üzere Akdeniz’den, Atlantik ve Hint Okyanusu’na kadar uzanan Kıta’nın beş farklı bölgesinin yemek kültürü bulunuyor. Afrika Yemek Kültürü kitabının, her bölümünde bölgeye has mutfak kültürüne dair bilgilerle birlikte geleneksel yemek kültürünü yansıtan 58 özgün yemek tarifi reçeteleri yer alıyor. Hazırlanan bu kitapla birlikte Türkiye’de ilk defa bu kapsamda Afrika Yemek Kültürüne dair bir kitap meydana getirildi.



Türk ve Afrika yemekleri servis edildi


Ayrıca, Afrika Büyükelçilik Sefirelerinin katılımıyla kurulan Afrika Kültür Evi Korosu da Türkçe Türküler seslendirdi.


İftar programına, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun eşi Hülya Çavuşoğlu, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, AK Parti Kadın Kolları Başkanı Lütfiye Selva Çam, TİKA Başkan Vekili Serkan Kayalar, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Tekin ve Türkiye’de eğitim gören Afrikalı öğrenciler de katıldı.



Programın sürpriz konukları ise Gana’dan gelen genç misafirler oldu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın 2016 yılında Gana’ya ziyaretinde, Emine Erdoğan tarafından Gana İşitme Engelliler Okulunun İyileştirme Projesi açıldı. 80 işitme engelle çocuğa işitme cihazı temin edilerek ilk defa orada Emine Erdoğan’ın sesini duyan Ganalı çocuklar, şimdi Türkiye’de projenin devamı olarak El Sanatları ve Hazır Giyim alanında eğitim programına alındı. Şimdi hem duyan hem de eğitim sertifikalarını alan 8 Ganalı öğrenci, Emine Erdoğan’a beraberlerinde getirdikleri el yapımı ürünleri hediye ederek teşekkürlerini iletti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Başkan Selçuk Alıç: "MHP yerel seçimlerde Kütahya’da yeni bir zafer elde etmiştir" Milliyetçi Hareket Partisi Kütahya İl Başkanı Selçuk Alıç, Milliyetçi Hareket Partisi’nin Kütahya’da bugüne kadar en yüksek oyunu 2024 yerel seçimlerinde aldığını söyledi. Başkan Alıç, yaptığı açıklamada, "Hemşerilerimiz kararını sandıkta vererek yeni dönemin Kütahya Belediye Başkanını seçmiş, bizlere de belediye meclis üyelerimiz ile birlikte Belediye Meclis’imizde Kütahya’mız için alınacak kararlarda denetim ve kontrol yetkisini vermiştir. Kütahya’mızın hakkını dün olduğu gibi bugün de en iyi şekilde savunmaya ve üstümüze düşen ne olursa olsun hemşerilerimizin adına yapmaya hazırız. 2023 Genel Seçimlerinde Kütahya Merkezde aldığımız oy sayısı 16,525, ilçeler dahil aldığımız oy toplamı 49,940’dır. 2024 Yerel Seçimlerinde Kütahya Merkezde aldığımız oy sayısı 40,110, ilçeler dahil almış olduğumuz toplam oy sayısı ise 70,956 olmuştur. 6 ilçemiz ve 5 beldemiz; Simav, Gediz, Emet, Altıntaş, Çavdarhisar, Hisarcık, Tunçbilek, Eskigediz, Çitgöl, Akdağ, Kuruçay hemşerilerimizin teveccüh ve takdirleriyle Partimize kazandırılmıştır. Ayrıca yine 2024 Yerel seçimlerinde İl Genel Meclisi üye sayımız 12’ye yükselmiştir. Milliyetçi Hareket Partisi bugüne kadar en yüksek oyunu 2024 yerel seçimlerinde alarak Kütahya’da yeni bir zafer elde etmiştir. Bu zafer bir iki aylık seçim çalışması ile değil yaklaşık 4 yıldır izlediğimiz seçim stratejimiz ve her an vatandaşlarımızla bir arada olmanın sonucuyla kazanılmıştır" diye konuştu. "Hamd olsun mahcup olmadık, mağlup düşmedik" İhanetlere, istikrarsızlık ve iftiralara karşı kararlı duruşlarının devam edeceğini dile getiren Alıç, "Milliyetçi Hareket Partisinin siyaseti, kalın çizgilerle ihata edilmiş akıl ve ahlak sınırları çerçevesinde dengeli, derinlikli, sabırlı, tutarlı ve ilkelidir. Milliyetçi Hareket Partisi bu kutlu amaca ne pahasına olursa olsun onurla ve yılmayan bir mücadele azmiyle hizmet edecektir. “Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben” anlayışımıza uygun hareket etmeyi vicdan görevi sayarız. Genel başkanımız, Bilge Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin de söylediği gibi; Milliyetçi Hareket Partisinin asil mensupları bu mükâfatın ikramıyla yarım asırdan fazladır siyaset meydanındadır, siyasi mücadele hâlindedir. Hamd olsun mahcup olmadık, mağlup düşmedik. Bizim için siyaset çıkarların at gibi yarıştığı, üzerine bahislerin oynandığı, ’ne kazanırım ne kaybederim’ çetelesinin tutulduğu bir hipodrom değildir. Bizim içim siyaset koltuk, makam ve para aracı değildir. Milliyetçi Hareket Partisi klasik siyaset mücadelesinin ötesinde; davasının hukukunu, Türk milletinin tarihî, kültürel ve ekonomik haklarını hem savunmak hem de sonuçlandırmakla mükelleftir. Türkiye Yüzyılı hedefinin ufuk çizgisi olan Cumhur İttifakı’nın ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin kararlı, heyecanlı, yürekli azminin devam edeceğini, canla başla ayırmadan, ayrıştırmadan çalışmalarımızı sürdüreceğimizi kamuoyuna saygıyla duyururuz. Milliyetçi Hareket Parti’mizin dün olduğu gibi bugün ve yarın da kararlı, yürekli ve inançlı şekilde yoluna devam edeceğini herkes bilmelidir. Sözümüz söz, duruşumuz nettir" ifadelerini kullandı.
Sinop Sinop’ta yaraları tedavi edilen doğaya salındı Sinop’ta yaralı bulunan yılan kartalı, şahin ve peçeli baykuş tedavileri sonrası Sinop Valisi Dr. Mustafa Özarslan, Sinop Üniversitesi Turizm Fakültesi öğretim üyeleri ve öğrenciler tarafından doğaya salındı. Sinop Valisi Dr. Mustafa Özarslan Sinop Üniversitesi Turizm Fakültesi öğretim üyeleri ve öğrencileri ile birlikte Doğa Koruma ve Milli Parklar 10. Bölge Müdürlüğü, Sarıkum Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi’ni ziyaret etti. Klinik, bakım ve ameliyat alanlarında incelemelerde bulunan Vali Özarslan, Bölge Müdürü Orhan Çatalçam’dan, yaban hayvanlarına yönelik yürütülen tedavi ve rehabilitasyon çalışmaları hakkında bilgiler aldı. Doğa, Koruma ve Milli Parklar Bölge Müdürlüğü çalışanlarına gösterdikleri gayret ve emekten dolayı teşekkür eden Vali Özarslan Sinop Üniversitesi Turizm Fakültesi öğretim üyeleri ve öğrencileri ile birlikte yaralı olarak bulunan ve tedavileri tamamlanan yılan kartalı, şahin ve peçeli baykuşları doğaya saldı. Sarıkum Yaban Hayatı Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi tarafından, 2023 yılında yüzde 60 oranında tedavi başarısı elde edilerek, 300’ün üzerinde yaralı yaban hayvanı yapılan tedavileri sonrasında doğaya salındığı bildirildi. Sarıkum Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi’nde yaralı hayvanlara her türlü cerrahi müdahaleyi yapma imkanına sahip olduklarını vurgulayan Bölge Müdürü Orhan Çatalçam, "Burada iki veteriner arkadaşımız var. Hayvanlara her türlü cerrahi müdahaleyi yapabiliyorlar. O noktada teknolojik altyapımız gayet gelişmiş durumda" dedi. Öte yandan Sarıkum Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezi’nin içinde ameliyathane, radyoloji ve yoğun bakım üniteleri de bulunan Türkiye’deki 5 merkezden biri olduğu belirtildi.