SAĞLIK - 26 Mart 2019 Salı 10:57

Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Ataman Gençgönül:

A
A
A
Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Ataman Gençgönül:

Günde 2 saatten fazla bilgisayar kullanmanın bilgisayara bağlı göz yorgunluğu sendromuna yol açabileceğini bildiren Op.

Günde 2 saatten fazla bilgisayar kullanmanın bilgisayara bağlı göz yorgunluğu sendromuna yol açabileceğini bildiren Op. Dr. Ataman Gençgönül, “Teknolojik yeniliklerin hayatımıza getirdiği kolaylıklardan birisi olan bilgisayar kullanımı tüm iş sektörlerinde, okullarda ve ev ortamında yaygın kullanımı sonucu yüksek görsel dikkat gerektirmesinden dolayı bazı göz problemlerine neden olmaktadır. (Computer Vision Syndrome) modern bir hastalık olarak karşımıza çıkmaktadır" dedi.


Medicana International Ankara Göz Hastalıkları Bölümü’nden Op. Dr. Ataman Gençgönül günde 2 saatten fazla bilgisayar kullanan kullanıcıların hepsinin bu hastalığa aday olabileceğini, bunun nedenleri arasında en genel belirtinin bilgisayar ekranının televizyon ekranı gibi somut görüntü vermemesi olduğunu bildirdi. Gençgönül, “Bilgisayar ekranlarında piksel denilen küçük noktalar bulunmaktadır. Gözlerimizin piksellerden oluşan bu görüntüleri hafızada kayıtlı tutabilmesi için normalden çok daha fazla çalışması gerekmektedir. Gözün uyum mekanizması bilgisayar monitörünün titreşen görüntüsüne kilitlenmekte ve sürekli olarak gözdeki kaslar kasılıp gevşemek zorunda kalmaktadır. Bu durum bilgisayar ekranına bakan kişilerde göz yorgunluğa neden olmaktadır. Bilgisayar kullanımı çok aşırıya kaçmadıkça herhangi bir kırılma kusuruna sebep olmaz, gözü bozmaz. Ancak mevcut olan ve kişinin o ana kadar önemsemediği veya bilmediği düzeltilmemiş kırılma kusuru (hipermetropi, myopi, astigmatizma, presbiyopi olarak adlandırılan yaşlılık hipermetropisi) olan bireylerin 50-80 cm mesafede uzun süre çalışıyor olmaktan dolayı, daha fazla şikayetleri olacaktır” dedi.



Göz kuruluğu nedeni


Göz kuruluğu nedeni hakkında da bilgi veren Op. Dr. Ataman Gençgönül, şunları belirtti:


“Bilgisayar kullanımı sırasında göz kırpma sayısı normal değerinin (dakikada 12-18) üçte birine (dakikada 4-6) inmektedir. Göz kırpma sayısının azalmasıyla birlikte kornea tabakasının nemlenmesi, oksijenlenmesi ve beslenmesi bozulmakta bu da göz kuruluğuna neden olmaktadır. Klimalı ortamlar, bilgisayar karşısında çalışan bireylerde gözyaşı buharlaşmasını arttırıp nem oranını düşürmekte ve göz kuruluğunu arttırmaktadır. Bilgisayar monitörlerinden yayılan negatif yüklü partiküller, insan bedeninde ve gözlerde negatif yük oluşturarak havadaki pozitif yüklü toz parçacıklarını çekip gözlerde kuru göz ve atopik konjonktivite (göz yangısı) bağlı yakınmalara sebep olabilmektedir.”


Bilgisayar kullanımının yol açtığı sağlık sorunlarını sıralayan Op. Dr. Ataman Gençgönül, “Bilgisayar kullanımına bağlı göz yorgunluğu ve göz kuruluğunun sonucu olarak sıklıkla görülen belirtiler yorgun ve ağrılı gözler, gözlerde yanma, batma, bulanık görme, kuruluk hissi, sulanma, kaşıntı, kızarıklık, gözleri kısarak bakma, odaklama zorluğu, çift görme, yazı karakteri ve grafiklerin çevresinde ışık hareleri ya da saçılmalar, ışığa karşı hassasiyet, baş, boyun ve sırt ağrısı olmaktadır” dedi.


Op. Dr. Gençgönül, bilgisayar kullanıcılarının göz yorgunluğu ve göz kuruluğu yakınmalarını azaltmak için yapılması gerekenleri şöyle açıkladı:


“Bu tür yakınmaları olan bireylerin göz muayenesi sonucu; bilmedikleri bir kırılma kusuru varsa gerekli gözlük veya kontakt lens ile uygun tedavilerinin düzenlenmesi, 40 yaş ve üstü yakın gözlüğü kullananların bilgisayara bakma mesafelerine göre gözlük ayarı yaptırması, gözlüklerin antirefle özellikte cam olması, kontakt lens kullananların yüksek oksijen geçirgenliği ve nemlendirme özelliği yüksek lensleri tercih etmeleri, kuru göz yakınması olan bireylerin suni gözyaşı damlaları kullanmaları gerekmektedir. Bilgisayar karşısında olan bireylere dikkatli çalışma ve keskin görüş çabası göz kırpma sayısını azalmakta olup göz kırpma sayısı bilinçli olarak arttırılmalıdır. Bilgisayar ekranı bakış düzleminin 10-15 derece altına yerleştirilip, ekranın üst sınırı göz seviyesinin biraz altında olmalıdır. Bu şekilde gözler çalışma sırasında hafif aşağıya bakar pozisyonda olacak ve kapak aralığı daralacağından gözyaşı buharlaşması azalacaktır. Çalışma ortamında nem oranın düşük olmaması ve havalandırma sistemlerinin direkt göze gelmemesi gereklidir. Kullanılan ekranlar yüksek çözünürlük ve düşük parlaklık oranlı, tazeleme hızı yüksek olmalıdır. Daha büyük ve gelişmiş teknolojili (LCD veya plazma monitör) ekranlar tercih edilmelidir. Koruyucu filtre kullanılması hem yansımayı azaltır, hem de düşük bir oranda da olsa monitörden yayılan radyasyonu süzer. Açık renk zemin üzerinde koyu renk, iri puntolu ve gözü yormayan karakterler ile çalışılmalıdır. Monitör ekranında statik elektrikten toz birikmesini önlemek için anti statik spreyle ve pamuksuz bezle ekran düzenli olarak temizlenmelidir. Ortam aydınlatmasında kullanılan ışık göze direkt gelmemelidir. Uygun olan, arkadan ve omuz hizasında gelen ışık kaynağı kullanılmasıdır. Çalışma ortamında fazla ışık olmamalı, yansıma ve parıltılı kaynaklar ortadan kaldırılmalıdır. Bilgisayar masası ve sandalyesi ergonomiye uygun şekilde ayarlanıp, dik pozisyonda oturulmalı, bu şekilde baş, boyun, sırt, bilek ve eklem ağrıları gibi pozisyonel ağrıların oluşması engellenmelidir. Unutulmaması gereken en önemli noktalardan birisi gözü dinlendirmektir. 20- 45 dakika ekran karşısında geçirildiğinde, gözleri bir süre kapalı tutarak veya daha az görsel dikkat gerektiren bir işle meşgul olarak gözler dinlendirilmelidir. Bu durum çocuklarda çok daha önemli olup her bir saatlik bilgisayar kullanımı için on beş dakika ara verilmelidir. Basit vücut gevşeme egzersizleri yapılması faydalı olacaktır.”


Gençgönül, sonuç olarak görme yetisi ve bunun korunmasının herkes için çok önemli olduğunu belirterek, göz sağlığının korunması ile hem verimlilik artacağı hem de bilgisayar başında huzurlu ve mutlu olunabileceğini bildirdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Muratpaşa’da DJ’lik kursuna yoğun ilgi Antalya’da Muratpaşa Belediyesi, son yıllarda eğlence sektöründe giderek popülerleşen disc jockey (DJ) mesleğinin meraklılarına Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde ücretsiz bir kurs başlattı. Muratpaşa Belediyesi, hobi ya da bir iş kolu olarak DJ’likle ilgilenmek isteyenlere Türkan Şoray Kültür Merkezi’nde ücretsiz kurs düzenlemeye başladı. DJ Daraske ismini kullanan Murat Aydın’ın eğitimini verdiği kursta, kursiyerlere başlangıç seviyesinde DJ’lik bilgileri verildi. Eğitmen Aydın, bundan 2 yıl önce Muratpaşa Belediyesi’nin katkılarıyla bir kez daha ücretsiz kurs açtıklarını söyledi. Aydın, sertifikalarını alan 35 öğrenciden 25’inin aktif olarak DJ’liğe devam ettiğini belirtti. Kursta; armoni, elektronik dans müziklerinin bölümleri gibi temel düzeyde bilmeleri gereken bilgileri verdiklerini aktaran Aydın, kursun devamında pratik üzerine yoğunlaşacaklarını ifade etti. İki arkadaşıyla Antalya Ritim Grubu’nda müzik yaptıklarını söyleyen Hatice Şahin Eşkiler arkadaşlarıyla hobi olarak eğitime katıldıklarını belirtti. Heykeltıraş Seyhan Erdem ise müzik öğrenmek için katıldığını belirttiği kurs için şunları söyledi: “Geçmiş yıllarda manuel müzik çalardık. Aradan 20 yıl geçti, her şey dijitalleşti. Hevesimizi tekrar devam ettirelim dedik. Teorik olarak hemen hemen her şeyi hallettik. Ses uyumu, notaların uyumu, armoni uyumu, yapacağımız işin genel tanımına hakim olduk. Bundan sonra pratiklere geçeceğiz. Onu bekliyoruz heyecanla.”
Zonguldak Devrek Meslek Lisesi binası yenilendi Devrek Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi binası yenilenerek yeniden eğitim ve öğretim hizmetine açıldı. Zonguldak Devrek ilçesinde faaliyet gösteren Devrek Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi binası yenilenerek yeniden eğitim ve öğretim hizmetine açıldı. Yaklaşık bir yıl tadilatta kalan ve Karadeniz Teknik Üniversitesinin deprem tetkik raporu ve Milli Eğitim Bakanlığı İnşaat ve Emlak Genel Müdürlüğünün yazıları doğrultusunda yazılan Zonguldak İl Milli Eğitim Müdürlüğünün yazılarına istinaden, “Deprem Güçlendirme” kapsamına alınan Devrek Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, fen ve teknik kurallarına uygun bir şekilde boşaltılmış ve bu süre içerisinde öğrencilerin bir kısmının atölye binasında bir kısmının da yakın bölgede derslik durumu müsait olan okullarda eğitim öğretime devam etmesi sağlanmıştı. Konu ile ilgili olarak İl Milli Eğitim Müdürlüğü yöneticilerince ve İl Özel İdaresi yetkililerince ihale iş ve işlemleri yürütülmüş ve yüklenici firma tarafından inşaat ve imalat çalışmaları tamamlanmış ve akabinde İl Özel İdaresi Teknik Personellerince geçici kabulü yapıldı. İlçe Milli Eğitim Müdürü Ercan Kahya yeni binasında eğitime başlayan MTAL’yi ziyaret ederek yönetici, öğretmen ve öğrencilere hayırlı olsun temennisinde bulunarak,” “Sevgili arkadaşlarım ve gençler yenilenmiş okul binamız hayırlı olsun. Kamu mallarını en güzel, en verimli ve en etkin bir şekilde kullanacağımıza dair inancım tamdır. Güçlendirme sürecinde bizden yardımlarını esirgemeyen İl Milli Eğitim Müdürlüğü, İl Özel İdaresi, Devrek AİHL ve Kız AİHL yönetici ve personeline teşekkür ediyor, yeni yuvamızın Devrek eğitim camiamıza da hayırlı olsun” diye konuştu.
Antalya Antalya’da yerli nohut üretimi için protokol imzalandı Antalya Ticaret Borsası (ATB), Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü (BATEM) ile “Yerli Nohut Gen Kaynağımızdan Yemeklik ve Leblebilik Çeşitlere Projesi”nin hayata geçirilmesi için protokol imzaladı. ATB, BATEM) ile “Yerli Nohut Gen Kaynağımızdan Yemeklik ve Leblebilik Çeşitlere Projesi”nin hayata geçirilmesi için protokole imza attı. Antalya Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır ile BATEM Müdürü Dr. Abdullah Ünlü’nün imzaladığı protokol töreninde, ATB Meclis Üyesi Ahmet Yılmaz, BATEM Müdür Yardımcıları Mustafa Soysal ile Doç. Dr. Cengiz Erdurmuş da hazır bulundu. ATB Başkanı Çandır, yeni nohut çeşitlerinin adaptasyonu, yayımı ve bölgesel çeşit geliştirilmesi amacıyla protokol hazırladıklarını belirterek, “Protokol kapsamında yürütülecek projede nohutta yerli gen kaynaklarımız kullanılacaktır. Çünkü yerli gen kaynaklarımız, ülkemiz tarımının sigortasıdır” dedi. Proje ile nohut üretiminin artması, yerinde istihdama katkı sağlanması, katma değerli ve sürdürülebilir üretimin sağlanması, kaliteli protein ve karbonhidrat kaynağına ulaşılmasını hedeflediklerini kaydeden Çandır, “Elmalı’da nohut bitkisini seçmemizin nedeni, Elmalı’nın uzun yıllardır ülkemiz nohut üretiminde lider konumda olmasına rağmen son yıllarda bu konumunu kaybetmiş olmasıdır. Her geçen gün azalan nohut üretiminde birim alanda elde edilen verimi artırmak, ticareti geliştirmek en büyük hedefimiz. Oluşturulan Ar-Ge’nin üretime ve ticarete dönüşmesini diliyorum” diye konuştu. Projenin ülke genelinde de örnek olacağını kaydeden Çandır, “BATEM Müdürümüz ve onun nezdinde projede görev alacak arkadaşlarımıza, ATB Komite ve meclis üyelerine, ATB adına projede görev alacak çalışma arkadaşlarımıza emekleri için şimdiden teşekkür ediyorum” dedi. BATEM ile geçmişte de Antalya tarımını geliştirecek projeler yaptıklarını belirten Çandır, kurumlar iş birliğinin devam edeceğini söyledi. Çandır, 91. yaşını kutlayan BATEM’in akademik bilgi, birikim ve becerilerinin Türk tarımı için önemli olduğunu vurguladı. “Bölgeye has yerli nohut geliştirilecek” BATEM Müdürü Abdullah Ünlü, Antalya Ticaret Borsası ile geçmişte de buğday, tıbbi aromatik bitkiler gibi bir çok alanda çalışma yaptıklarını hatırlatırken, nohut üretiminde bölgenin üretim kabiliyetini artırmak için protokol imzaladıklarını kaydetti. BATEM’de yerli gen kaynaklı nohut çeşidinin geliştirilmesi için çalışma yürüttüklerini söyleyen Ünlü, “Borsamızın desteğiyle geliştirdiğimiz yerli gen kaynaklı nohut hattı ile bölgeye uygun yerli çeşitleri geliştireceğiz. Antalya’ya özgü yerel nohut popülasyonları çıkarılarak bölge çiftçimize hizmet edeceğiz” diye konuştu. Antalya Ticaret Borsası ile tarımla ilgili birçok konuda ortak çalışmalar yürüttüklerini vurgulayan Ünlü, “ATB Başkanı Sayın Ali Çandır, her konuda bizim önümüzü açıyor, önderlik yapıyor. Antalya ve ülke tarımını geliştirmek için birlikte çalışıyoruz. Ben kendilerine ve ekibine çok teşekkür ederim. Protokolün hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.