GENEL - 25 Mart 2020 Çarşamba 09:59

HAK-İŞ Genel Başkanvekili Yıldız: “Korona virüs salgını bahanesiyle işçilerin işten çıkarılmalarının yasaklanmasını istiyoruz”

A
A
A
HAK-İŞ Genel Başkanvekili Yıldız: “Korona virüs salgını bahanesiyle işçilerin işten çıkarılmalarının yasaklanmasını istiyoruz”

HAK-İŞ Genel Başkanvekili Osman Yıldız, “Korona virüs salgını bahanesiyle işçilerin işten çıkarılmalarının yasaklanmasını istiyoruz” dedi.

HAK-İŞ Genel Başkanvekili Osman Yıldız, “Korona virüs salgını bahanesiyle işçilerin işten çıkarılmalarının yasaklanmasını istiyoruz” dedi.


HAK-İŞ Genel Başkanvekili Osman Yıldız, korona virüs salgınına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Yıldız, yaptığı yazılı açıklamada, “Dünyanın dört bir yanında hızla yayılan ve ölümlere neden olan korona virüs (Kovid-19) salgını maalesef ülkemizi de etkisi altına almıştır. Hastalığın bulaşma riski göz önünde bulundurularak çalışma hayatı başta olmak üzere pek çok alanda devlet kurumlarımız tarafından gerekli düzenlemeler hızla hayata geçirilmektedir. Bu kapsamda salgının yayılmasını azaltmak amacıyla kamu kurum ve kuruluşlarının, iş yerlerinin kapatılmadan hizmetlerin aksatılmayacak biçimde uzaktan çalışma ve dönüşümlü çalışma yöntemleri ile devam ettirilmesini son derece önemli buluyoruz. İşsizliğin ülkemiz için gün geçtikçe daha önemli bir sorun haline geldiğini görmekteyiz. Korona virüs salgını bahanesiyle işçilerin işten çıkarılmalarının yasaklanmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.


Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yeni tip korona virüsle mücadele çerçevesinde çalışma hayatına ilişkin alınan önlemleri önemsediklerini belirten Yıldız, “Çalışma hayatının karşılaştığı zorlukların çözümü için alınan önlem paketleri tek tek hayata geçirilmektedir. Bu kapsamda kısa çalışma ödeneğinin devreye alınması, ödenekten faydalanma süreçlerinin kolaylaştırılması ve hızlandırılması ve bu bağlamda İşsizlik Sigortası Fonunun daha etkin ve yaygın kullanımına yönelik yararlanma kriterlerinin sosyal tarafların katılım ve katkısıyla kolaylaştırılmasının çalışma hayatının devamlılığı açısından hayati önemi bulunmaktadır. Bu süreçte önceliğimiz insan sağlığını korumak başta olmak üzere, işçiyi ve istihdamı korumak, ekonomiyi korumak olmalıdır. Emeğinden başka sermayesi olmayan emekçilerin işsiz kalması, maaşlarının ödenememesi, ücretsiz izne çıkarılması gibi konuları kabul etmediğimizi belirtmek istiyoruz. Bu sebeple Kovid-19 ile mücadele sürecini hükümet-işçi-işveren birlikte kazasız atlatabilmek ve kurulu düzeni bozmadan, panik yapmadan en sağlıklı geçişi, özveri ve fedakarlık içerisinde birlikte başarmalıyız. HAK-İŞ Konfederasyonu olarak çalışma hayatını doğrudan ilgilendiren bu mücadele sürecinde her türlü destek ve işbirliği içerisinde olacağız. Çalışma hayatında işçi servislerinden üretim süreçlerine kadar tüm alanlarda ‘sosyal mesafe’ kavramının dikkate alınarak, çalışanlar arasındaki temasın en aza indirilmesi için gerekli önlemler alınmalıdır. Bütün iş yerlerinde dezenfektan işlemleri periyodik aralıklarla yapılmalı, maske, eldiven gibi koruyucu ve temizlik malzemeleri ile dezenfektanlar temin edilerek, kullanımı teşvik edilmelidir. Bütün iş yerlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulları harekete geçirilmeli, korona virüs ile mücadele kapsamında çalışanların sağlığının korunması için gerekli önlemler alınmalıdır. Üretimin devam ettiği iş yerlerinde Sağlık Bakanlığımız tarafından yapılan uyarılar dikkate alınarak gerekli önlemler alınmalıdır” dedi.


Yıldız, “Kovid-19 salgınıyla mücadele kapsamında tüm önlemlere uyarak büyük bir özveri ile bulundukları bütün işkollarında çalışanlara şükranlarımızı sunuyoruz ve teşekkürlerimizi yinelemek istiyoruz. Sağlık çalışanlarımız için ayrıca bir vurgu yapmak istiyoruz. Bu süreçte bütün özverili çalışmaları ile gece gündüz mesai sarf eden sağlık çalışanlarımızın hepsine gönülden büyük bir teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.



“Sağlık çalışanlarımızın haklarını en iyi şekilde almaları için mücadelemiz tüm kararlılığımızla sürecektir”


Sağlık çalışanlarına ilişkin açıklamalarda bulunan Yıldız, “Sağlık Bakanlığında çalışan işçileri temsil eden HAK-İŞ’e bağlı Öz Sağlık-İş Sendikamız sağlık çalışanları için TİS sürecini yürütmektedir. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızın toplu iş sözleşmesi süreçlerine ilişkin aldığı sınırlayıcı önlemleri de dikkate alarak, sağlık çalışanlarımızın haklarını en iyi şekilde almaları için mücadelemiz tüm kararlılığımızla sürecektir. Bu kapsamda başlıca olarak Acil Sağlık Hizmetlerinde çalışan 112 ambulans şoförleri ve personellerinin halihazırda uygulanan 12/36 vardiya sisteminin 24/72 vardiya sistemine çevrilmesi talebimizi, halihazırda fiili uygulamaların da teyidi anlamında hayata geçirilmesini bu süreçte önemli olduğunu vurgulamak istiyoruz. Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca’nın açıkladığı üzere sağlık personelleri arasında da pozitif vakalar bulunmaktadır. Bu anlamda virüse yakalanan sağlık çalışanlarına bulaşıcı hastalık ve risk priminin (enfeksiyon risk primi) kapsamlı bir şekilde uygulanması talebimizin hayata geçirilmesi büyük öneme sahiptir” dedi.



“32 bin yeni sağlıkçının işe alınmasını çok önemli buluyoruz”


Yıldız, şunları kaydetti:


“Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca’nın açıkladığı 32 bin yeni sağlıkçının işe alınmasını çok önemli buluyoruz. 32 bin sağlıkçının hastanelerde istihdam edilmesini hem ülkemizin korona virüsle mücadelesi konusunda hem de işsizliğin azaltılması konusunda büyük bir öneme sahip olduğunu düşünüyoruz. Sağlık Bakanımız tarafından açıklanan sağlık çalışanlarına 3 ay boyunca ek ödeme müjdesini büyük bir gelişme olarak karşılıyoruz. Özellikle bu süreçte sağlık çalışanlarının hepsini işçi- memur ayrımı gözetmeden birlikte değerlendirmekte büyük yarar vardır. Sağlık memurlarının yanı sıra hastanede çalışan güvenlik personelinin, tıbbi sekreterlerin, temizlik personelinin, hastabakıcıların, klinik destek işçilerinin ve teknik personelleri ile TİS kapsamındaki işçilerimize de bu ödeme yaklaşımının yansıtılmasını talep ediyoruz. Korona virüsün dünyada ilk çıktığı andan itibaren Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde hükümetimiz, başta Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca olmak üzere bütün bakanlarımız ve yetkililerimize süreci izleyip aldıkları hızlı önlemler ve başarılı çalışmalarından dolayı içten teşekkürlerimizi sunuyoruz. Zaman 82 milyon vatandaşımıza ve misafir ettiğimiz 4 milyon mülteciye eşit olarak ulaşma zamanıdır. Türkiye diğer ülkelere göre bu başarıyı ortaya koyabilecek durumdadır.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Zeynep Sönmez Antalya’da çeyrek finalde 26-31 Mart tarihleri arasında Megasaray Tenis Akademi kortlarında gerçekleşecek WTA 125 kategorisindeki Megasaray Hotels Open’da milli tenisçi Zeynep Sönmez çeyrek finale yükseldi. Antalya Belek’te bulunan Megasaray Tenis Akademi’nin kortlarında gerçekleşen Antalya’nın ilk WTA turnuvası Megasaray Hotels Open’da Zeynep Sönmez ilk turda dünya eski 39 numarası, turnuvanın 8 numaralı seri başı Fransız tenisçi Fiona Ferro’yu yenerek ikinci tura yükselmişti. Zeynep ikinci turda 152 numarayla kariyerindeki en iyi sıralamasında bulunan Alman raket Ella Seidel ile karşılaştı. Seidel’e 2023 yılında Andorra’da WTA 125 turnuvasında 6-1, 6-0 yenilen Sönmez bu kez korttan galibiyet ile ayrılmasını bildi. 2 saat 4 dakika süren karşılaşmada iyi bir geri dönüşe imza atarak Seidel’i 4-6, 6-1, 6-2 ile mağlup eden Sönmez adını son sekiz raket arasına yazdırdı. Zeynep çeyrek finalde dünya 151 numarası Japon raket Moyuka Uchijima ile karşılaşacak. Zeynep Sönmez-Moyuka Uchijima çeyrek final karşılaşması yarın merkez kortta 11.00’de başlayacak. "Bugün kazanabildiğim için çok mutluyum" Dünkü maçı uzun sürdüğü için maça biraz daha yorgun başladığını söyleyen Zeynep Sönmez, “Maç ilerledikçe açıldım. Geçen senenin sonunda yenildiğim bir oyuncuydu. O yüzden bu sefer biraz daha farklı bir taktikle çıktık takımımla konuşup. İyi de işlediğini düşünüyorum. Çok da yetenekli ve genç bir oyuncu. Geleceğinin çok parlak olduğundan çok eminim. Bugün kazanabildiğim için çok mutluyum” ifadelerini kullandı.
Çorum Çorum Belediyesi, 1571 çocuğa bayramlık kıyafet dağıttı Çorum Belediyesi, bayram öncesi çocukların yüzünü güldürdü. Bin 571 çocuğa bayramlık kıyafet hediye edildi. Çorum Belediyesi, sosyal belediyecilik çalışmalarıyla örnek olmaya devam ediyor. İhtiyaç sahibi ailelere desteğini sürdüren Çorum Belediyesi, Ramazan bayramı öncesinde ihtiyaç sahibi ailelerin çocuklarına bayramlık kıyafet hediye etti. Ayakkabı, pantolon ve üst kıyafetten oluşan bayramlıklar tek tek denenerek teslim edilirken, palyaçolar da sıra bekleyen çocukları eğlendirdi. Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın da Velipaşa Konağı’nda gerçekleşen bayramlık kıyafet dağıtımına katılarak çocuklarla yakından ilgilendi. Çorum Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın yaptığı açıklamada şunları belirtti: "Bayramlar ayrı bir güzelliktir ve bayramları en iyi çocuklar yaşar. Arzu ettik ki hiçbir çocuk bayramlık olmadan bayrama girmesin. Bu anlamda da geleneksel olarak yaptığımız gibi şu anda da 1571 çocuğumuza bayramlıklarını teslim ediyoruz. Tabii bu 1571 rakamı 571’den geliyor. Kendisi de bir öksüz ve yetim olarak büyümüş olan Peygamber Efendimize atfen böyle bir rakamı belirledik. Özellikle ihtiyaç sahibi kardeşlerimizin çocukları da bayramlıklardan mahrum kalmasınlar, onlar da bayram öncesinde bu bayramın heyecanını en üst düzeyde yaşasınlar diye bu programı yaptık. Şu anda bir yandan palyaçolarımız çocukları eğlendirirken, bir taraftan çocuklarımız kıyafetlerini denerken, aileleriyle beraber en güzel bayramlığı almanın telaşını yaşıyorlar. Bizler de hemşerilerimiz adına bu kardeşlerimize yardımcı olmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz. Rabbim bütün çocuklar için bayram olan günlere bütün dünyayı ulaştırsın. Nasıl ki ülkemizde coşku ve heyecanla bayrama çocuklarımızı hazırlıyorsak, yeryüzündeki tüm çocuklar da inşallah bayramlara huzur içerisinde, sağlık içerisinde, mutluluk içerisinde girerler. Bu duygularla kardeşlerimizin bayramlıkları hayırlı olsun, bayramımız inşallah bayram gibi olsun ve mübarek olsun, herkese hayırlı bayramlar diliyorum.”
Mersin Aracı kurşunlanan Bozdoğan, saldırıyı kınamak için düzenlenen yürüyüşe katıldı Tarsus Belediye Başkanı Haluk Bozdoğan, Memleket Partisi Tarsus Belediye Başkan Adayı olan oğlu Ozan Mehmet Bozdoğan’ın seçim çalışması yaptığı aracın kurşunlanmasının ardından düzenlenen ’Halk İradesi Yürüyüşü’ne katıldı. Ozan Mehmet Bozdoğan’ın dün akşam saatlerinde iftarlık çorba ve ekmek dağıtımı yapmak üzere gittiği Tarsus’a bağlı Yüksek Mahallesi yakınlarında aracına yönelik pompalı tüfekle düzenlenen saldırı Yarenlik Alanı’nda gerçekleştirilen yürüyüşle protesto edildi. Başkan Haluk Bozdoğan, oğluna yapılan saldırıyı kınamak ve tepki göstermek için düzenlenen yürüyüşe katıldı. Yürüyüş sonrası Cumhuriyet Meydanı’nda vatandaşlara hitap eden Bozdoğan, "Bu karanlık ve korkak saldırı, demokratik değerlerimize, birlik ve beraberliğimize yönelik bir tehditti. Ancak, bizler halkımızın güçlü desteğiyle ayakta kaldık. Sergilediğiniz birlik ve dayanışma ile bir kez daha gösterdiniz ki, bizi asla yıldıramayacaklar. Bu saldırı, sadece bize değil, tüm halkımıza yapılmış bir saldırıdır. Ancak bizler demokrasiye olan inancımızı kaybetmedik. Bu tür karanlık niyetlerin bizi yolumuzdan alıkoyamayacağını bir kez daha gösterdik. Sizlerin desteği ile daha güçlü ve daha kararlı bir şekilde yolumuza devam edeceğiz" dedi. "Bu planlı ve programlı bir saldırı" Saldırıda hedef alınan yerin yakıt deposuna 12 santimetre yakın olduğuna işaret eden Bozdoğan, şöyle devam etti: "Bu seçim halkın seçimi mi yoksa rantın seçimi mi? Onların tek bir seçimi var rant. Bizim yapacağımız çok net. Bizim yolumuz halkın yolu. Bugüne kadar halk ne istiyorsa onu yaptım, halkım için yaptım. ’Halka hizmet hakka hizmettir’ dedim. Ama bugün öyle bir yüzleştirmeye düştüler ki canımdan daha fazla koruyacağım evladımı kaybetseydim bugün mezarlıkta olacaktım. Bu planlı ve programlı bir saldırı. Aslında bu saldırı bana ya da oğluma değil, Tarsus halkına yapılan bir saldırı." Adaylığı düşürülmüştü Partisi CHP’den aday gösterilmeyince Memleket Partisi’ne geçerek tekrar Tarsus Belediye Başkanlığına aday olan Haluk Bozdoğan’ın adaylığı, CHP’nin itirazı üzerine İl Seçim Kurulunca düşürülmüştü. Ardından Bozdoğan’ın oğlu Ozan Mehmet Bozdoğan, Memleket Partisi’nden aday gösterilmişti.