EĞİTİM - 27 Haziran 2020 Cumartesi 16:58

Nesibe Aydın Okulları, YKS’yi değerlendirdi

A
A
A
Nesibe Aydın Okulları, YKS’yi değerlendirdi

Nesibe Aydın Okulları uzmanları, üniversite giriş sınavının ilk oturumu olan ve ülke genelinde 2 milyon 433 bin 219 adayın başvurduğu TYT hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Nesibe Aydın Okulları uzmanları, üniversite giriş sınavının ilk oturumu olan ve ülke genelinde 2 milyon 433 bin 219 adayın başvurduğu TYT hakkında değerlendirmelerde bulundu.


Covid-19 sürecinde dair çalışmalarına büyük bir titizlikle devam eden tüm adaylara, “Geçmiş olsun” dileyen uzmanlar, yarın gerçekleştirilecek AYT içinse adaylara başarılar diledi.


Nesibe Aydın Okulları uzmanları, 2020 TYT’de, sözel alanda, okumaya dayalı bilgi ve yorum gerektiren soruların; sayısal alanda ise işleme dayalı, uğraştırıcı, okuduğunu anlamaya yönelik ve uzun sorular; geometri alanında ise yeni nesil soruların ağırlıklı olduğunu belirtti. Bu nedenle uzmanlar, kuralları, formülleri ya da soru tiplerini ezberleyen öğrenciler için zorlayıcı bir sınav olduğu görüşünde birleşti.


Uzmanlar, 2020 TYT’nin, bilginin yanı sıra okuduğunu anlama, yorum yapabilme, gündelik hayatla ilişkilendirebilme, çıkarımda bulunabilme ve işlem yaparak çözebilme becerilerini ölçen sorulardan oluştuğu görüldüğü konusunda fikir birliğine vardı.


Sınavdan sonra öğrencilerin ilk yorumlarına göre 2020 TYT, geçen sene ile benzer zorlukta olduğuna değinen uzmanlar, Türkçe’nin biraz daha zor olduğunu da iletti. Bu durumda 2020 TYT’de Türkçe’nin belirleyici olduğu gözlendiği anlaşıldı.


Uzmanlar ayrıca şu görüşlere yer verdi:


“Türkçede anlam, Matematikte problem sorularının zaman aldığı tespit edilmiştir. Sözelde Tarih, Fen alanında ise Fizik dersi belirleyici olmuştur. Fen derslerinde soruların, dikkat isteyen ve çeldirici şıklardan oluştuğu belirtilmiştir. Önceki yıllarda, TYT’de genelde süre problemi yaşanıyordu, ancak, 2020 TYT’de süre uzatıldığı için , Türkiye genelinde zaman anlamında bir sıkıntı yaşanmamıştır.”


2020 TYT sınavında Matematik sorularında müfredat dışı soru olmayıp, beklenen konulardan geldiğini belirten uzmanlar tarafından, “Sorular bilgiyi yorumlama, analiz, mantıksal çıkarımlara dayalı sorulardan oluşmuştur. Sorular uzun metinli olup okuduğunu anlama ve denklem kurma yeteneğini ölçen tarzdadır. Soru tipi ezberlemeyen, analitik düşünme yöntemlerini kavramış, okuduğunu hızlı anlayan öğrencilerin başarılı olduğu bir sınav gerçekleşmiştir. Geometri sorularında ise, yeni nesil sorulara yer verilmiş ve bu sorular açık, anlaşılır, temel geometrik kavramlara hakim olan öğrencilerin zorlanmayacağı türdendir. Öğrencilerden alınan dönütler doğrultusunda fonksiyon, küme ve kombinasyon sorularının belirleyici olacağı düşünülmektedir. Genel olarak bu yılki TYT sınavının zorluk düzeyinin geçen yılki TYT sınavının zorluk düzeyine yakın olduğu gözlemlenmiştir” ifadelerine yer verildi.


2020 TYT Fizik soruları beklendiği gibi 9 ve 10. sınıf Fizik dersi müfredatından seçildiğini belirten uzmanlar, “Soru sayısının azlığı nedeniyle her konudan (Doğrusal Hareket, İş-Enerji, Isı-Sıcaklık-Genleşme ve Elektrostatik) soru yer alamamıştır. Sorular temel fizik bilgileri kullanılarak günlük hayat problemleri ve bunların yorumlanması üzerine kurulmuştur. Öğrencilerden alınan bilgilere göre sorularda bilimsel herhangi bir çelişki bulunmamaktadır. Sınavın Fen Bilimleri bölümünde, geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi Fizik dersinin belirleyici nitelikte olacağı tahmin edilmektedir” diye ifade edildi.


2020 TYT sınavında çıkan sorular, 9 ve 10. sınıfların MEB kazanımlarına uygun olarak hazırlandığının altı çizilen açıklamalarda uzmanlar, “2019 TYT sınavına göre zorluk derecesi benzer olan bir sınavdır. Soru sayısı az olduğundan sınavda tüm konuları kapsayan soru sorulmamıştır. Sorularda bilimsel bir hata olmadığı gözlenmiştir. 2020 TYT sınavının biyoloji sorularının öğrencilerimiz tarafından rahatlıkla çözüldüğü tespit edilmiştir. TM öğrencileri zaman sıkıntısı olmadığı için tüm biyoloji sorularını görme fırsatı bulmuşlardır. Hem MF hem TM öğrencileri sınav sorularının genel olarak çalışırken çözdüklerinden daha kolay olduğunu ifade etmişlerdir. Sınav, 9 ve 10.sınıf konularını içeren temel bilgileri ölçen sorulardan oluşmuştur. 9 ve 10. Sınıf müfredatının her ünitesinden bir soru sorulmuştur. Sınav klasik soru tiplerini içermekte olup EBA ve MEB kazanım testlerinde yer yer kullanılan yeni nesil soru tipleri bu sınavda yer almamıştır. Geçen seneye göre soruların zorluk derecelerinin benzer olduğu tespit edilmiştir” şeklinde açıkladı.


Dil bilgisi sorularının, adayları çok zorlamadığını belirten uzmanlar, “Anlatım bozukluğu, ses olayları ve cümle türleri dışındaki konuların tarandığı bir sınav olduğu görülmüştür. Anlam bilgisi konularıyla ilgili soruların, birkaç orta düzey soru dışında üst düzey zorlukta olduğu saptanmıştır. Genel olarak değerlendirildiğinde Türkçe sorularının orta seviyenin biraz üstünde zorluğa sahip olduğu tespit edilmiştir. Sonuç olarak anlam bilgisi sorularının daha belirleyici öneme sahip olduğunu bir kez daha vurgulamaktayız. Bu yıl sınavda çıkan 5 tarih sorusundan ikisi yoruma dayalıydı, bir soru bilgiye dayalı yorum sorusuydu. İnkılap Tarihi ile ilgili gelen Lozan Barış Antlaşması ve mitingler soruları doğrudan bilgi sorularıydı. Bu anlamda İnkılap Tarihinde olay sıralamasının önemi ortaya çıkmıştır. Sosyal Bilimler içerisinde tarih sorularının öğrencileri diğer branşlara ve önceki yıllara göre zorladığı görülmüştür. Bu nedenle sınavda belirleyici rol oynayacağı kanaatindeyiz. 2020 Yükseköğretim Kurumları Sınavının ilk oturumu olan TYT’de Coğrafya alanındaki sorular, temel kavram ve ilkeleri kullanma becerilerini ölçmeye dayalı, bilgi ağırlıklı sorular olmuştur. Konuları ezberlemek yerine harita okuma, grafik yorumlama becerisine sahip adayların 2020 TYT sınavında zorlanmadıkları tespit edilmiştir. Coğrafya sınavında 9 ve 10. Sınıf müfredatına bağlı kalınmıştır. Soruların yüzde 60’lık bölümü 10. Sınıf müfredatından, kalan yüzde 40’lık kısmı ise 9. Sınıf müfredatından sorulmuştur. Son birkaç yıldır olduğu gibi Dünyanın Şekli ve Hareketleri, Coğrafi Konum, Harita Bilgisi konularından soru sorulmamıştır. 2019 TYT sınavına göre bu yıl Coğrafya bölümü daha net, anlaşılır ve bilgiyi kullanmaya yönelik sorular içermiştir. Bu yıl sosyal bölüm içinde Coğrafyanın zorluk derecesi orta seviyede olmuş, özellikle MEB Kazanım testlerinde sorulan sorulara benzer nitelikte sorulardan oluştuğu görülmüştür” ifadelerine yer verildi.


Felsefe bölümünden gelen sorularla ilgili de açıklamalarda bulunan uzmanlar şu ifadelere yer verdi:


“2020 TYT Felsefe sorularının, bu yıl ilk kez sınav müfredatına dâhil edilen 11. Sınıf konularından oluştuğu görülmüştür. Sınavda yer alan sorular müfredata uygundur. Felsefe tarihinde yer alan filozofların görüşlerinin metin analizlerinin yapılmasıyla çözülebilecek nitelikteki soruların öne çıktığı görülmüştür. Sınav soruları, geçen yıldan farklı bir müfredat içermesi bakımından karşılaştırmaya uygun olmasa da, zorluk derecesi açısından önceki yıllardan biraz daha kolay olduğu söylenebilir. Bununla birlikte, filozoflardan alıntılanan orijinal metinlerin analizine dayanan iki soruda güçlü çeldirici olması nedeniyle, öğrenciler zorlanmış olabilir. 11. Sınıf müfredatında yer alan beş ünitenin her birinden bir soru sorulmuştur. Soruların çözülebilmesi, temel bilgi, bilgiyi yorumlama ve filozof görüşlerinin felsefi analizini yapabilme gücü gerektirmektedir. Sınav soruları MEB tekrar ve kazanım testleriyle benzerlik göstermemekte ve ‘yeni nesil’ soru içermemektedir.”


Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersindeki soruların geçen yıla oranla paragraf ağırlıklı olup öğrencileri düşünmeye sevk ettiğini belirten uzmanlar, “Geçen yıla oranla paragraf ağırlıklı olup öğrencinin düşünmesi amaçlanmıştır. Karşılaştırma yapılması istenerek sonuca gidilmesi sağlanmış ve bu şekilde öğrencinin yorum yapması istenmiştir. Bunun yanı sıra bilgi içeren sorulara yer verilmemiştir. MSÜ 2020’ye göre bilgi sorusu yerine okuduğunu anlama ve düşünme soruları yer almış, bu şekilde de öğrencinin muhakeme yeteneği değerlendirilmiştir. Öğrenciler; sorularda, Hz. Muhammed’in özellikleri ve asabiyet kavramı, Kur’an-ı Kerim ve özellikleri, temek hak ve özgürlükler açısından mahremiyet ihlali gibi konuların ele alındığını belirtmişlerdir. Bu konulardan özellikle Kur’an-ı Kerim ve özellikleri konusu, öğrencileri biraz zorlamış ama öğrenciler, genel anlamda kolay bir sınav olduğunu ifade etmişlerdir” ifadelerini kullandı.


Adaylara TYT sonrası girecekleri AYT için de uyarılarda bulunan uzmanlar, “Sevgili öğrenciler, TYT, eğrisiyle doğrusuyla geldi ve geçti. Sınavı, beklentisinin altında geçen öğrencinin sınavın yasını tutmasının kendisine bir faydası olmayacağından üzülmemesi, sınavı iyi geçenin de mutluluktan rehavete kapılmaması gerekir. Şimdi sıra, yarın gireceğiniz AYT’ye odaklanma zamanı. Asıl belirleyici olanın yüzde 60 etkiye sahip AYT olduğunu unutmayınız” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Avrupa şampiyonu Kaya’nın öldüğü kazada detaylar belli oldu Kayseri’de otomobilin tıra çarptığı ve Wushu Kung Fu Avrupa şampiyonu Buket Kaya’nın (21) hayatını kaybettiği kazada tutuklanan sürücü tahliye oldu. Kazada hayatını kaybeden Kaya’nın önce otomobili sürdüğü ancak daha sonra kendini kötü hissettiği için şoför koltuğuna başkasının oturduğu ortaya çıktı. Kayseri Adliyesi 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davaya tutuklu sanık R.Ö., müştekiler ve taraf avukatları katıldı. Tutuklu sanık R.Ö. ifadesinde, "Kaza günü rahmetli olan Buket Kaya ve M.T. ile seyir tepesi tarafında alkol aldık. Sonrasında polis geldi ve oradan ayrılmamızı söylediler. Arabaya bindik aracı Buket Kaya kullanıyordu, bir müddet sonra Buket Kaya kendisini iyi hissetmediğini söyleyerek yolun kenarında durdu. Sonrasında alkollü olunca biz önce taksi çağırdık, taksi bekledik gelmedi. Gelmeyince Buket Kaya ve M.T. benim sürmemi söyledi. Ben de alkollüydüm. Yola çıktık, bu sırada araç içinde ’story’ dediğimiz fotolardan çekiyorduk. O sırada bir anda tırın lambalarını gördüm. Zaten bir anda her şey olup bitti, sonra gözümü hastanede açtım. Çok pişmanım, taksi gelmiş olsaydı bu sorun aslında yaşanmayacaktı” dedi. Aynı kazada yaralanan müşteki M.T. de tutuklu sanık R.Ö.’nün verdiği ifadelerin doğru olduğunu söyleyerek R.Ö.’den şikayetçi olmadığını ifade etti. M.T., kazada kendisinin de yaralandığını ve kazadan sonraki süreçte R.Ö.’nün ailesi tarafından çok yardım edildiğini de ifade etti. Sanık R.Ö’nün avukatı ise R.Ö’nün ailesi tarafından 4 milyon tazminat ödediklerini, ayrıca olaydan çok büyük üzüntü duyduklarını ve o gece eğer taksi çağırıldığında gelmiş olsaydı aslında bu üzücü olayın yaşanmayacağını, müştekilerin de şikayetçi olmadıklarını ifade etti. Mahkeme heyeti tutuklu sanık R.Ö.’nün tutuksuz yargılanmak üzere tahliyesine karar vererek eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı ileriki bir tarihe erteledi. Olay Kaza, 22 Ekim 2023’te gece saatlerinde Melikgazi ilçesi Gökkent Mahallesi Nalçik Bulvarı’nda meydana gelmişti. R.Ö. yönetimindeki 50 ADC 978 plakalı otomobil, K.Ö. yönetimindeki 03 ABN 358 plakalı patates yüklü tıra arkadan çarpmış, kazada Wushu Kung Fu Avrupa şampiyonu milli sporcu Buket Kaya hayatını kaybederken R.Ö. ile M.T. yaralanmıştı. Tır şoförü K.Ö. ifadesi sonrası serbest bırakılırken, tedavisinin ardından gözaltına alınan R.Ö. tutuklanmıştı. 2019’da Rusya’nın başkenti Moskova’daki 5’inci Wushu Kung Fu Avrupa Şampiyonası’nda altın madalya alan, Ekim 2022’de de Balkan şampiyonu olan Buket Kaya’nın cenazesi ise Talas ilçesinde toprağa verilmişti.
Sakarya HAVELSAN Genel Müdürü Nacar: “’MAIN’ ilham kaynağı olacak” ‘HAVELSAN’ın Yapay Zeka Vizyonu’ başlıklı söyleşiyle SUBÜ Konuşmaları’nın 69’uncu konuşmacısı olan ve geliştirdikleri yapay zekâ platformu ‘MAIN’in önemini vurgulayan HAVELSAN Genel Müdürü Dr. Mehmet Akif Nacar, ‘MAIN’in özel sektör ve yerli büyük dil modeli için ilham kaynağı olacağını söyledi. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) tarafından düzenlenen SUBÜ Konuşmaları’nın 69’uncu konuşmacısı, ‘HAVELSAN’ın Yapay Zeka Vizyonu’ başlıklı söyleşiyle HAVELSAN Genel Müdürü Dr. Mehmet Akif Nacar oldu. Moderatörlüğünü SUBÜ Teknoloji Yarışmaları Koordinatörü Dr. Öğretim Üyesi Ali Furkan Kamanlı’nın üstlendiği söyleşide; HAVELSAN’ın yapay zekâ odaklı çalışmaları ve Ar-Ge faaliyetleri gibi konular ele alındı. Programın tamamı üniversitenin YouTube kanalı SUBÜ Haber’den istenildiği zaman izlenebiliyor. HAVELSAN’ın 1982 yılında Kıbrıs Barış Harekâtı sonrası Türkiye’ye uygulanan silah ambargolarına karşı kurulan bir şirket olduğu bilgisini veren HAVELSAN Genel Müdürü Dr. Mehmet Akif Nacar, “Şu anda Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı şemsiyesi altında faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Milli teknoloji geliştirme alanında 42 yıldır aralıksız olarak faaliyetlerimize devam ediyoruz. Deneyimli uzman kadromuz, çalışanlarımız, ileri teknolojiye dayalı yazılımlarımız, özgün çözüm ve ürünlerimizle uluslararası pazarda lider bir markayız. Geride kalan dönem içinde, özellikle yazılım alanında ülkemizin teknolojik gelişimine ve dijital dönüşümüne büyük bir katkı sağladık. Sivil alanda da pek çok başarılı projeye imza attık. Geliştirdiğimiz özgün teknolojilerin uluslararası pazarda da önemli bir yere sahip olduğunu ve rekabet edebilecek seviyeye ulaştığını söyleyebiliriz. Böylelikle ülkemizin cari açığına yardımcı olacak bir ihracat potansiyeline doğru ilerliyoruz. Yenilikçi yönümüzü sürdürmek adına her yıl Ar-Ge yatırımları yapıyoruz. Her geçen gün büyüyen bir şirket olarak, bilimsel altyapı bakımından iyi eğitilmiş genç beyinleri ülkemize kazandırıyoruz” dedi. “Uluslararası arenada rekabetteyiz” HAVELSAN’ın üç ana iş biriminden bahseden Nacar, “En büyük iş birimimiz komuta kontrol ve savunma teknolojileri geliştiren birimimiz. Yerli ile milli gemilerimizde ve uçaklarımızda kullanılan komuta kontrol sistemleri ve entegrasyon sistemleri bu birimimiz tarafından geliştiriliyor. Yurt dışına da ‘Advent’ ismindeki önemli bir ürün ihraç ediliyor. İkinci ana birimimiz ise simülasyon ve simülatör alanı. Bu alanda da Türkiye’de ilk ve tek şirketiz. Dünyada ise tanınıyoruz. Bu minvalde dünyada helikopter, uçak ve zırhlı araçlar gibi birçok alanda faaliyet gösteriyoruz. Şu anda da sivil havacılığa yönelik olarak hem Boeing hem Airbus simülatörleri üreterek uluslararası arenada rekabet ediyoruz. Son ana birimimiz geçmişte bilgi teknolojileri ile başladı ve siber güvenlikle desteklenerek bugün hem yapay zekâ hem de büyük veri gibi birçok yeni teknolojiyi bünyesinde barındıran bir birim haline geldi. ‘MAIN’ ürününü bu birimde geliştiriyor, ‘Kovan’ gibi kurumsal kaynak yönetimi ve ‘Odak’ gibi açık kaynak veri tabanı dönüşümünü bu birimde gerçekleştiriyoruz” diye konuştu. “Dijital Birlik Teknolojisi” Eskiden yapay zekanın üniversitelerde okutulduğunu ve araştırma makalelerinin sürekli yayınlandığını hatırlatan Nacar, “Ancak daha önce hiç bu kadar popüler olmamıştı. Akademik dünyada çok popüler bir çalışma alanı olmasına rağmen toplumsal hayatta insanların kullandığı ve sonuçlarını görebildiği bir ürün haline hiç gelmemişti. 2019 yılında başladığımız otonom sistemlerde ve dijital birlik konseptiyle ortaya çıkardığımız otonom sistemler alanında önemli ölçüde yapay zekâ teknolojileri kullandık. Dijital Birlik Teknolojisi sayesinde hava, kara ve denizde otonom bir şekilde hareket edebilen, sürü algoritmaları ile görev yapabilen yüksek teknolojili insansız araç ailesine sahip olduk. Çalışmalarına gece gündüz devam ettiğimiz ve kısa sürede ciddi gelişmeler kaydettiğimiz bu teknolojide, insansız kara aracı ‘Barkan’ ve insansız hava aracı ‘Baha’dan sonra, insansız deniz aracı ‘Sancar’ ve insansız kara aracı ‘Kapgan’ı ürün ailemize dâhil ederek çok önemli bir aşama kaydettik. Bu noktada üstün keşif gözetleme kabiliyetine sahip insansız hava aracımız ‘Baha’ ve onunla koordineli şekilde görev yapabilen ‘Sancar’, ‘Barkan’, ‘Kapgan’ gibi deniz ve kara araçlarımızın da ülkemizin sınır güvenliği için gelecekte büyük bir öneme sahip olacağını düşünüyoruz” şeklinde konuştu. “20 yıllık birikimin ürünü” HAVELSAN’ın 20 yılı aşkın süredir kamu kurumları nezdinde sürdürdüğü projelerden elde ettiği birikimi değerlendirerek kurumların süreçlerini yapay zeka platformu ‘MAIN’ ile efektif hale getirmeyi amaçladığını belirten Nacar, “MAIN; herhangi bir büyük dil modeline entegre olmadan ve herhangi bir uygulama programlama ara birimine bağlanmadan büyük veriden anlamlı veriyi ortaya çıkarma sürecini kurumlar için güvenli şekilde sunacak. Örneğin, ‘MAIN’, açık kaynak istihbaratı (OSINT) kapsamında da kullanılabiliyor. Bu kapsamda geçtiğimiz yıl yaşadığımız 6 Şubat Kahramanmaraş Depremlerinde sosyal medyadaki bilgi kirliliğinin önüne geçmek ve arama-kurtarma ekiplerine destek olmak amacıyla ekiplere açık kaynak istihbaratı ile katkı sağlanmıştı. ‘MAIN’ bundan sonraki süreçte başka girişimciler için, teknoloji şirketleri için ilham kaynağı olacak ve yerli büyük dil modelinin son kullanıcıya hitap edecek versiyonları çıkarılacaktır” ifadelerini kullandı. “Gençlerimizin önü açık” Öğrencilere yönelik tavsiyelerde de bulunan Nacar, “Arkadaşlarımızın durmadan çalışması gerekiyor. Çünkü gerçekten çalışacak çok fazla alan var. Biz her konuda öğrencilerimize destek oluyoruz. Hem staj programlarımız hem aday mühendis programlarımız hem yüksek lisans ve doktora öğrencilere yönelik paydaş mühendis programlarımızda HAVELSAN’da istihdam noktasında yardımcı oluyoruz. Gençlerimizin önü açık. İmkanları büyük. 20 yıl önceki, 50 yıl önceki Türkiye şartları yok. Bugün için artık dünyayla tamamen entegre, senkronize bir alt yapımız var. Bu altyapıyı değerlendirerek çok kıymetli işler, daha kıymetli işler yapabileceklerine inanıyorum” dedi.
Bartın Aladağ’ın muhteşem manzarası seyir terasından izlenebilecek Bartın Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı’nın Milliyetçi Hareket Partisi’nden Belediye Başkan Adayı Hüseyin Fahri Fırıncıoğlu, yeniden göreve seçilmesi halinde Aladağ Mahallelisinin muhteşem manzarasının izlenebilmesi için seyir terası yapacaklarını ifade etti. Başkan Fırıncıoğlu, yaptığı açıklamada yeni dönem projeleri arasında yer alan “Mustafa Kemal Atatürk 100. Yıl Seyir Terası ve Piknik Alanı” projesinin detaylarını anlattı. Projenin Bartın’a vizyon katacağını belirten Başkan Adayı Fırıncıoğlu, "Bartın Belediyesi olarak şehrimizin doğal güzelliklerini daha da erişilebilir kılmak ve siz değerli halkımıza yeni dinlenme ve keyif alanları sunmak için çalışmalarımıza hız kesmeden devam edeceğiz. Bu kapsamda, Bartın’ın en güzel manzaralarından birine sahip olan Aladağ Mahallesi Kanlıtürbe Mevkii’nde, muhteşem bir seyir terası ve piknik alanı inşa edeceğiz. Bartın’ın doğal güzelliklerini kuşbakışı izleme imkanı sunacak olan seyir terası, ziyaretçilere unutulmaz manzaralar sunacak" dedi. Hayata geçirilecek proje ile insanların huzuru, keyfi bir arada hissedebileceğini anlatan Başkan Fırıncıoğlu, "Vatandaşlarımızın bir araya gelip doğanın tadını çıkarabilecekleri geniş piknik alanları, dinlenme ve keyif dolu vakit geçirmelerine imkan tanıyacak. Doğal güzellikler arasında huzuru ve keyfi bir arada hissedebileceğimiz bir ortam olacak. ayrıca vatandaşlarımız, piknik masaları ve şemsiyelerle donatılmış bu alanlarda doğanın tadını sonuna kadar çıkarabilecek. Seyir terası ve piknik alanına kolay ulaşım sağlamak için gerekli düzenlemeler yapılacak. Ayrıca, tuvalet ve çöp konteynerleri gibi temel ihtiyaçları karşılayacak altyapı da oluşturulacak. İnşallah bu projeyi halkımızın 31 Mart’ta teveccüh göstermesi halinde hayata geçireceğiz. Bunu birliğin gücüyle başaracağız.” Başkan Fırıncıoğlu, seyir terası ve piknik alanı yapımının da içerisinde bulunduğu toplam 35 projenin de birliğin gücüyle hayata geçirileceğini de kaydetti.