EĞİTİM - 10 Ağustos 2019 Cumartesi 11:08

(Özel) Okul birincisi Özlem’in hak arama mücadelesine KDK sahip çıktı

A
A
A
(Özel) Okul birincisi Özlem’in hak arama mücadelesine KDK sahip çıktı

İskenderun’da yaşayan Özlem Nurgök, okuduğu lisede birinci olarak mezun oldu.

İskenderun’da yaşayan Özlem Nurgök, okuduğu lisede birinci olarak mezun oldu. Lise birincileri kontenjanından faydalanarak İTÜ Makine Mühendisliği’nde okumak için tercihini yaptı. Fakat YKS tercih sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte hüsrana uğradı. E-Okul’a birinciliğinin bildirilmemesi sonucu istemediği bir bölüme yerleştirilen Nurgök, hak mahrumiyetinin giderilmesini için Kamu Denetçiliği Kurumu’na başvurdu.


Hatay İskenderun’da özel bir liseden okul birinciliğiyle mezun olan Özlem Nurgök, başarısının tadını çıkaramadan Ankara’da bulunan Kamu Denetçiliği Kurumu’nun (KDK) yolunu tuttu. Okul müdürünün E-Okul sistemine birinciliğini beyan etmemesi üzerine genel kontenjandan değerlendirilerek hayalini kurduğu İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Makine Mühendisliği bölümüne yerleşemeyen Nurgök, İHA’ya yaşadığı bu sancılı süreci anlattı.



“İstediğim okula yerleşemedim”


Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi’nin (ÖSYM) düzenlediği Yüksek Öğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) bu yıl ilk kez giren Özlem Nurgök, Hatay İskenderun’da öğrenim gördüğü özel liseden birincilikle mezun oldu. Okul müdürünün ihmalkarlığı nedeniyle hak ettiği lise birincileri kontenjanından yerleşemeyen Nurgök, “Ben okul birinciliğiyle liseden mezun oldum. Ama okulun ya da bir takım yetkililerin ihmali üzerine birinciliğim onaylanmamış. Bazı teknik arızaların olduğu söylendi. O yüzden ÖSYM tarafından genel kontenjana yerleştirildim. Okul birinciliği kontenjanına yerleştirilmedim. Bu da bana tercihlerin açıklanması aşamasında sıkıntı yaşattı. Çünkü istediğim okula değil daha aşağıya yazdığım bir üniversiteye yerleştim” dedi.



“Hayalim mühendislikti”


Tercihlerinin genel kontenjandan değerlendirilmesi üzerine Karabük Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni kazandığını söyleyen Nurgök, hayalinin ise İTÜ Makine Mühendisliği olduğunu söyledi. Hak mahrumiyetinin giderilmesi durumunda hayali olan üniversiteye yerleşebileceğini ifade eden Nurgök, “İstanbul Teknik Üniversitesi’nde Makine Mühendisliği okumak istiyordum. Tercih sonuçlarının açıklandığı gece okuduğum kılavuza göre bu istediğim okula girebiliyordum. Ancak genel kontenjana düştüğüm için Karabük Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni kazandım. Benim hayalim mühendislikti. Asla Tıp Fakültesi’ni küçümsemiyorum ama amacıma ulaşamadığım için üzülüyorum” diye konuştu.



“Genel tercihe düştüğümü anladığım an Ankara’ya geldim”


KDK’ya başvurma sürecinden bahseden Nurgök, kendisi gibi okul birinciliğiyle mezun olan fakat yapılan hatalardan dolayı hüsran yaşayan başkalarının da olduğunu belirterek, “Kamu Denetçiliği Kurumu’nu bir öğretmenim aracılığıyla öğrendim. Hemen yola çıktım ve Ankara’ya geldiğim gün direkt buraya başvurdum. İlk olarak ÖSYM’nin yolunu tuttum ve dilekçemi verdim. ÖSYM dilekçemi aldı ama sonuç için biraz bekleyebileceğimi söylediler. Kamu Denetçiliği Kurumu’ndaki yetkililere, durumumu arz ettim. Bana çok yardımcı oldular. Durumumla yakından ilgileniyorlar. Şu an ÖSYM’den bir netice bekliyorum. Buraya geldikten sonra benim gibi bu problemi yaşayan birkaç kişinin daha olduğunu öğrendim. Onlar durumu benden daha erken fark etmişler. Benim gibi bekleyenler de varmış. Sınav gündüz açıklandı. Ben durumun farkına gece vardım. Kılavuzun yayınlandığını gece gördüm. Fark ettikten sonra birinciliğimde sıkıntı yaşandığını anladım. Hemen okuluma başvurdum ve otobüse binerek Ankara’ya geldim” ifadelerini kullandı.



“Hakkım olan yerde değilim”


Liseden birincilikle mezun olmasının mutluluğunu yaşayamadığını söyleyen Nurgök, yetkililerden de yardım istedi. Nurgök, lise hayatı boyunca çok çalışarak birinci olmak için çok uğraş verdiğini belirterek, “Okuduğum liseden birincilik unvanıyla ayrıldım ama bu duyguyu yaşayamadım. Mezuniyet gecesi oldu. Sınava girdim ve ardından sonuçların açıklanmasıyla birlikte hüsrana uğradım. O yüzden üzgünüm, hep üzgünüm. 70 kişi arasından okuldan birinci çıktım. 4 sene boyunca uğraştım, amacıma ulaştım ama sonuç ortada. İskenderun’a gittikten sonra avukatımla birlikte mahkemeye başvuracağım ve dava açacağız. Buraya süreci hızlandırmaları için geldim. Ama hala bekliyorum. Yetkililere sesleniyorum; acilen mağduriyetimin giderilmesini talep ediyorum. Hakkım olan yerde, olmam gereken yerde değilim” şeklinde konuştu.



“Çok sayıda başvuru var”


KDK Uzmanı Safiye Açıkgöz, Özlem’in yaşadığı problemin ilk olmadığını vurgulayarak, “Okul birincisi olarak okullarından mezun olmuş öğrencilerin bize bu konu hakkında çok sayıda başvurusu var. Teknik bazı aksaklıklar nedeniyle E-Okul sistemine bu öğrencilerin birincilikleri işlenmemiş veya süreç doğru işletilmediği için öğrencilerin okul birinciliği olduğuna dair bilgiler ÖSYM’ye gitmemiş. Bu durumda yerleştirilme işlemlerinde adaylardan tercih alındıktan sonra bu çeşit sıkıntılar yaşandı ve çok sayıda şikayet oldu. Aslına bakarsanız yerleştirilme işleminden önce de bize bu takım sıkıntılara dair haberler, şikayetler geldi. Biz bunları dostane bir şekilde hiçbir mağduriyet yaşanmadan sorunun üstesinden gelmiştik ve bu öğrencilerimiz okul birincilikleri kontenjanlarından yerleştirildiler. Ama artık yerleştirilme işlemleri yapıldı ve bazı öğrenciler gördüler ki E-Okul sisteminde birinciliklerinin olmaması nedeniyle hak ettikleri kontenjanlara yerleştirilemediler” dedi.



“MEB ve ÖSYM’nin içinde bulunduğu bir anlaşmayla problemi çözeceğiz”


Açıkgöz, Özlem Nurgök ve bu tür sıkıntıları yaşayanlar için ellerinden geleni yapacaklarını söyleyerek Baş Kamu Denetçisi Şeref Malkoç’un talimatıyla konu üzerinde titizlikle çalışıldığını ifade etti. Açıkgöz, “Özlem İskenderun’dan buraya kadar çıkmış gelmiş. Okulunun birincisi, çok da başarılı bir öğrenci. Şu an halihazırda bir üniversiteye yerleştirilmiş. Ancak hakkı olan okul birinciliği kontenjanından yerleştirileceği bir okul varken daha geride kalan tercihlerinden birine yerleştirilmiş. Bize geldi ve ‘Hakkım alanı almak istiyorum’ dedi. Biz de dostane girişimlerde bulunarak bu durumun üstesinden gelmeye çalışıyoruz. Neticede, devlet tüm kurumlarıyla bir bütün. Baş denetçimizin talimatıyla konunun takibini sürdürüyoruz. Umuyorum ki; Milli Eğitim Bakanlığı ve ÖSYM’nin de içinde bulunduğu bir anlaşmayla bu problemi çözeceğiz. Aynı durumda çok fazla okul birincisi durumu var. Bu öğrenciler ya istemedikleri bölümlere, okullara yerleştirilmiş ya da hiç yerleştirilmemiş. Sosyal medya üzerinden de çok fazla şikayet alıyoruz. Elimizden gelen tüm gayreti gösteriyoruz” şeklinde konuştu.



“Tüm devlet kurumları olarak elimizden geleni yapacağız”


Açıkgöz, Türkiye’de son yıllarda insanların hak arama yol ve yöntemlerini bildikleri için mutlu olduğunu ifade ederek, tüm devlet kurumlarının Özlem için ellerinden geleni yapacağının da sözünü verdi. Açıkgöz, “Bizim kurumumuzun özelliği bu tür şikayetlerin çok kısa zamanda nihayetine kavuşması. Yargıya gitmesi durumda hem yargı yükü artmış olacak hem de yargısal süreçleri beklemiş olacak. Mevzuata göre hakkı olan şeyleri daha uzun vadede alacak. Biz bu durumu daha hızlı bir şekilde çözebileceğimizi düşünüyoruz. Yetkililerle bir araya gelip bu durumu çözeceğiz. Bu çeşit sıkıntılar yaşandığı için hepimiz üzülüyoruz ama artık insanımız hak arama yol ve yöntemlerini biliyor. İskenderun’dan çıkıp gelen bir öğrenci var biz de bir anlamda onun ailesiyiz ve tüm devlet kurumları olarak elimizden geleni yapacağız” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Kuyruğun sebebini duyan şaştı kaldı Düzce(İHA) – Düzce’de çiftçilere tavuk dağıtımı yapıldı. Yumurta tavuğu almak isteyenler uzun kuyruklar oluşturdu. Düzce Ziraat Odası tarafından çiftçilere destek olmak amacıyla yapılan çalışmada 5 bin adet Ataks cinsi yumurta tavuğu dağıtıldı. Sabah saatlerinde başlayan tavuk dağıtımında tavuklarını almak isteyen Düzceli çiftçiler Ziraat odası önünde uzun kuyruklar oluşturdu. Vatandaşlar, 170 TL’ye tavuk almak için bekledi. 3 yıl yumurta veriyor Türkiye’de üretimi yapılan yerli Ataks tavuğu Tavukçuluk Araştırma Enstitüsü tarafından yetiştirilirken 3 yıl kadar yumurta veriyor. Hastalıklara karşı dirençli, iklim şartlarını karşı dayanıklı olduğu bilinen Atkas tavuklarının yumurta rengi ise beyaz-kremsi renk şeklinde görülüyor. Yıllık yumurta verme ortalaması ise 240 ile 270 civarında oluyor. Çiftçimizin ihtiyacını karşılıyoruz Tavuk dağıtımı ile ilgili konuşan Düzce Ziraat Odası Başkanı Ramazan Öztürk, alışkanlık haline gelen civciv dağıtımını bu yıl tavuğa çevirdiklerini belirterek şunları söyledi; “Çiftçilerimize her yıl civciv dağıtıyorduk, bu yıl 3 aylık olarak 5 bin civarı tavuk dağıtımı yapacağız. Buda Düzce’ye 5 bin tavuğun girmesi demektir. Bu bir projedir. Çiftçilerimize katkımız olsun diye böyle bir çalışma yaptık. Talep olduğu sürece de dağıtıma devam edeceğiz. Bizim tahminlerimizde de fazla talep oldu. Bu talep çiftçilerimizin ihtiyacı olduğunu gösterdi. İhtiyaçları karşılamaya çalışıyoruz. Bu tavuklar yumurta tavuğudur. Düzce’mize her gün 5 bin yumurta girişi bu tavuklarla mümkün olacak. Karadeniz bölgesinde uygun olan Ataks cinsi tavuklar 170 TL’den çiftçimize veriyoruz." Tavuk almak için bekleyen Sinan Korkmaz ise; “Yeğenim ile birlikte tavuk alamaya geldik. Yumurtası ile doğal beslenmek için. Market yumurtası yerine kendi ürünlerimizi yetiştirmeyi tercih ediyoruz. 10-12 Tavuk almayı düşünüyorum”dedi.
Ankara Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: “Türkiye ekonomisi küresel ve bölgesel zorluklara rağmen olumsuzlukların üstesinden gelmiş ve gelmeye devam etmektedir” Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Türkiye ekonomisi küresel ve bölgesel zorluklara rağmen olumsuzlukların üstesinden gelmiş ve gelmeye devam etmektedir” dedi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) binasında Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, Kazakistan Başbakanı Olzhas Bektenov, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Nail Olpak ve iş adamlarının katılımıyla Türkiye-Kazakistan İş Forumu düzenlendi. Forumda Türkiye ve Kazakistan arasında geçmişte yapılan ve gelecekte yapılması planlanan iş birlikleri ve ortaklık anlaşmaları ele alındı. Forumda konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, “Türkiye ekonomisi küresel ve bölgesel zorluklara rağmen olumsuzlukların üstesinden gelmiş ve gelmeye devam etmektedir. Geçtiğimiz yıl Türkiye ekonomisinde ilk defa 1 trilyon dolar eşiği aşıldı ve Gayrisafi Yurt İçi Hasıla tarihte ilk kez 1,1 trilyon dolar seviyesine ulaştı. Kişi başına düşen gelirimiz ise 13 bin dolar seviyesini geçti. Kazakistan’ın milli geliri ile bizim milli gelirimizi topladığımızda 1,4 trilyon dolarlık bir büyüklükten bahsediyoruz. Bu da hepimizi gururlandırıyor” diye konuştu. “Türkiye ve Kazakistan’ın gösterdiği büyüme performansı takdire şayan” Yılmaz, “Önümüzdeki dönem bir taraftan iki kardeş ülke olarak büyümeye devam edeceğiz. Diğer taraftan da aramızdaki ekonomik ilişkileri büyüteceğiz. 2023 yılında Orta Vadeli Programımız çerçevesinde az da olsa hedefimizin üstünde büyüdük. 4,5 oranında bir büyüme kaydettik. Kazakistan’da geçen yıl yanlış hatırlamıyorsam yüzde 5 oranında bir büyüme kaydetti. Dünyanın bu zor şartlarına rağmen Türkiye ve Kazakistan’ın gösterdiği büyüme performansı takdire şayan. Böylece 14 çeyrektir aralıksız büyümeyi sürdürüyoruz. Büyüme performansı açısından ülkemiz 2023 yılında Avrupa Birliği ülkeleri ve OECD ülkeleri arasında ikinci sırada yer almaktadır. Dış ticaretimiz de yukarı yönlü ivmesini sürdürmektedir. Geçen yıl ihracatımız 256 miyar dolarla rekor bir seviyeye ulaştı. Bu yılki hedefimiz 267 milyar dolara ulaşmak. 2026 hedefimiz ise 300 milyar doları aşan bir ihracat performansı sergilemek” şeklinde konuştu. “Türk ve Kazak iş dünyasını tebrik ediyorum” Ticaret ve ekonomide yakaladıkları pozitif atmosferin dost ve kardeş ülke Kazakistan ile ikili ticaretlerine de olumlu yansıdığını gördüklerini belirten Yılmaz, “Sayın cumhurbaşkanlarımız geçmişte 10 milyar dolar ticaret hedefi koymuşlardı. 2023 yılında bu hedefi aşmış durumdayız. Artık yeni hedefler belirleme zamanı. Bir önceki yıla kıyasla yüzde 20 civarında bir atış oldu ticaretimizde. Bu konu da iş dünyamızın, ihracatçılarımızın, yatırımcılarımızın büyük bir katkısı var. Ben sizlerin huzurunda Türk ve Kazak iş dünyasını tebrik ediyorum” ifadelerini kullandı. TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu ise yaptığı konuşmada, “Biz Kazakistan ile ilişkilerimize tek millet iki devlet olarak bakıyoruz. Kazakistan’ın güçlü oluşu, zenginliği ve uluslararası arenadaki saygınlığı bize hep gurur vermiştir” değerlendirmesini yaptı. “Türkiye ile Kazakistan ikili ve transit taşımacılık geçiş belgesi sayısı ihtiyaca cevap verecek düzeye mutlaka çıkarılmalıdır” Hisarcıklıoğlu, “Biz TOBB ve Türk iş dünyası olarak ata yurdumuz Kazakistan’a daha fazla yatırım yapmaları için desteğimizi sürdüreceğiz. Rusya-Ukrayna savaşından sonra aslında Kazakistan enerji kaynaklarının daha iyi değerlendirilmesi için ciddi fırsatlar da ortaya çıkmıştır. Türkiye ile Kazakistan ikili ve transit taşımacılık geçiş belgesi sayısı ihtiyaca cevap verecek düzeye mutlaka çıkarılmalıdır” ifadelerini kullandı. Yatırım çekme konusunda Kazak yetkililerin çok iyi çalıştığını belirten Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti: “Enerji dışı yatırımlarda Türkiye, Kazakistan’da 5 milyar doları bulan doğrudan yatırım sağladı şu ana kadar. Neredeyse her hafta bir firmamızdan Kazakistan’da yatırım haberleri alıyoruz. Ayrıca kurulan şirketler sıralamasında Kazakistan’da iki numaraya yükseldik. Kazakistan’da 5 bine yakın kurulu şirketimiz var. Kazak firmalarını da ülkemize sanayii üretimi dahil büyük ölçeklerde yatırım yapmaya davet ediyoruz.”
Denizli Hal esnafından Başkan Çavuşoğlu’na karpuz sürprizi Gençlik ve öğrencilik yıllarında karpuzculuk yaparak geçimini sağlayan Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nu, Türkiye Halciler Federasyonu yönetim kurulu üyeleri ellerinde karpuzlarla ziyaret etti. Sürpriz yapan hal esnafına da teşekkür eden Başkan Çavuşoğlu’na “En büyük teşekkür, Karpuz kamyonu kasasından Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığına giden yolculuğun bir tek mimarı var. Bu ülkenin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür” dedi. Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, Türkiye Halciler Federasyonu yönetim kurulu üyesi Halil Öztürk ve hal esnafını makamında ağırladı. Ziyarette yaşanan güzel sürpriz ise hoş tebessümlere neden oldu. Başkan Çavuşoğlu, gençlik ve öğrencilik yıllarında karpuzculuk yaparak geçimini sağladığını kamuoyu ile paylaşmış, Tüm Türkiye’de "Karpuzcu Başkan" adıyla gündeme gelmişti. Türkiye Halciler Federasyonu yönetim kurulu üyesi Halil Öztürk Başkan Çavuşoğlu’nu kutlayarak yeni görevlerinin hayırlı ve uğurlu olmasını diledi. Öztürk ayrıca, "Serinhisarlı hemşehrim Bülent Nuri Çavuşoğlu ile gençliğimizde aynı zamanlarda pazarlarda çok karpuz sattık. Herkes hayırlı olsun ziyaretlerinde çiçek çikolata götürür, biz de karpuz götürdük. Allah sizlere güzel hizmet etmeyi nasip etsin. Sizlere teşekkür ediyoruz. Karpuzcudan belediye başkanı da olabiliyor, bunu gösterdiniz. Sizi kutluyorum ve başarılar diliyorum" şeklinde konuştu. Karpuz kasasından Büyükşehir Belediye Başkanlığına Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu da ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, karpuzlarla ziyaretin hoş bir sürpriz olduğunu belirterek, Öztürk ve beraberindekilere teşekkürlerini iletti. Başkan Çavuşoğlu, “ Karpuz satmak keyifli bir işti. Karpuz satarak bir yerelere gelinebiliyormuş, halkımız bunu da gördü. Karpuz kamyonu kasasından Denizli Büyükşehir Belediye Başkanlığına giden yolculuğun bir tek mimarı var. Bu ülkenin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür, bize bu şansı, özgürlüğü veren cumhuriyettir, demokrasidir. Başka bir rejim altında yaşıyor olsaydık emin olun karpuzcudan hiçbir şey olmazdı” dedi.