GENEL - 14 Temmuz 2020 Salı 12:41

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Geylan’dan 15 Temmuz açıklaması

A
A
A
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Geylan’dan 15 Temmuz açıklaması

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, 15 Temmuz hain darbe girişimi yaşananları hatırlatarak, “Kahraman TSK içindeki milli unsurlar, Türk milletine hizmet etmeyi şeref sayan polis teşkilatımız ve demokrasiye inanan ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin haysiyetine sahip çıkan feraset sahibi Türk milletinin direnciyle vatan hainleri bertaraf edilmiştir” dedi.

Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, 15 Temmuz hain darbe girişimi yaşananları hatırlatarak, “Kahraman TSK içindeki milli unsurlar, Türk milletine hizmet etmeyi şeref sayan polis teşkilatımız ve demokrasiye inanan ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin haysiyetine sahip çıkan feraset sahibi Türk milletinin direnciyle vatan hainleri bertaraf edilmiştir” dedi.


Türk Eğitim - Sen Genel Başkanı Talip Geylan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla yazılı bir açıklama yayımladı. Açıklamasında, üzerinden on yıllar geçse de 15 Temmuz 2016 tarihinin unutulmayacak önemli bir eşik olduğunu belirten Geylan, emperyalizmin Truva atı olan Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz kalkışmasının, sadece yönetimin ele geçirilmek istendiği bir darbe girişiminden ibaret olmadığını, bunun ötesinde Türkiye’de bir iç kargaşa, hatta iç savaş çıkarılması ve akabinde çok uluslu gücün müdahalesini meşru kılacak bir karmaşa ortamının hedeflendiğini kaydetti.


FETÖ ihaneti ve iş birlikçilerinin, milletin göz bebeği olan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) içine yerleştirdiği devşirme militanları ile yapmaya çalıştığı darbe girişiminin, devletin içerisindeki milli refleks unsurlarının direnci ve milletin devlet etrafında saf tutmasıyla püskürtüldüğünü vurgulayan Geylan, “Hamdolsun ki, kahraman TSK içindeki milli unsurlar, Türk milletine hizmet etmeyi şeref sayan polis teşkilatımız ve demokrasiye inanan ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin haysiyetine sahip çıkan feraset sahibi Türk milletinin direnciyle vatan hainleri bertaraf edilmiştir” ifadelerini kullandı.


Türkiye’yi 15 Temmuz felaketine sürükleyen nedenlerin başında; kamusal alanın mensubiyetler üzerinden tanzim edilmiş olması olduğunu hatırlatan Geylan, şunları aktardı:


“Kamu yönetimini ve kamusal alanı belli bir gruba mensubiyet üzerinden tanzim eden FETÖ yapılanması, bir süre sonra devletimizin en mahrem kurumlarına ve pozisyonlarına sirayet etmiş, adeta Türk devletinin reflekslerini kontrol eder hale gelmiştir. Bu da göstermiştir ki, kamu yönetiminde esas alınması gereken sadece liyakat ve ehliyettir. Aksi durumda herhangi bir yapılanmayı Truva atı olarak kullanan illegal oluşumlar, milletimizin hayatını tehdit edecek cürete ulaşmaktadır. Yaşadığımız ve bedeli ağır olan sürecin herkese gösterdiği en büyük gerçek; artık bu ülkede kaynağı ne olursa olsun kamusal alanda liyakatin dışında hiçbir ölçüte bakılmamasıdır. Şunu rahatlıkla iddia edebiliriz ki; 15 Temmuz ihanetini yaşamış bu ülkede kim hala kamusal alanı mensubiyetler üzerinden okuyor ve hala toplumu ayrıştırıcı ve kutuplaştırıcı tutum ve tasarruflara tenezzül ediyorsa, kripto FETÖ yapılanmasının hizmetkarıdır. İhanet kalkışması bir kez daha göstermiştir ki, Türk milleti olarak bu topraklarda şerefimizle varlığımızı sürdürmemizin tek yolu, milli birlik ve beraberliğimizi muhafaza etmektir. Nitekim hain saldırının bertaraf edilmesinden sonra İstanbul Yenikapı’da toplanan milyonlar bu iradeyi açık şekilde Dünya’ya ilan etmiştir. Milletimiz her türlü siyasi, ideolojik, sosyal ve itikadi farklılığını bir yana bırakarak yekvücut halde Yenikapı’dan cihana bir kez daha haykırmıştır. Biz büyük Türk Milletiyiz!


15 Temmuz ihanet saldırısı, milletimizin her bir ferdi ve özellikle devletimizi yönetme sorumluluğunu taşıyanlar için büyük bir tecrübedir.”


Birlikte yaşama ülküsünün, vatan yapılan bu topraklardaki milli varlığın teminatı olduğunu bildiren Geylan, “Milletimizin her bir ferdi milli bekamız gerektirdiğinde tüm farklılıklarını bir yana bırakıp, ‘Bir’ olmayı becerebilmesinin ne derece ehemmiyetli olduğunu görmelidir. Devletimizi yönetme sorumluluğunu taşıyanların da artık kamusal alanda sıfatı, rengi ve aidiyeti ne olursa olsun ‘Dışarıdan yapıların’ kamu yönetimine tasallutuna meydan verecek inisiyatiflere müsamaha göstermemelidir. Kamu yönetimi, adaletli bir yönetim anlayışı dahilinde sadece liyakat ve ehliyet esasına göre tanzim ve tasnif edilmelidir“ aktarımında bulundu.


Türk Eğitim-Sen olarak, milletin selametine ve devletin bekasına kast eden istisnasız tüm terör örgütlerinin karşısında olduklarını belirten Geylan, “Devletimizin, küresel operasyonların bir aracı olan terör örgütlerine yönelik mücadelesini amasız ve koşulsuz sonuna kadar destekliyoruz. Kaynağı ne olursa olsun ülkemize kasteden tüm terör unsurları yok edilmelidir. Birliğimize, huzurumuza, toprak bütünlüğümüze saldıran her yapı, her örgüt layığını bulmalıdır. Bu konudaki en küçük bir zafiyet milli varlığımızın devamını sekteye uğratacaktır” ifadelerini kaydetti.


Şanlı 15 Temmuz direnişinin sahibi ve mimarının büyük Türk milleti olduğunu hatırlatan Geylan, bu tarihi süreçten sosyal ve siyasal rant devşirme peşindeki sahte kahramanlara da tepki göstererek, “Gerçek kahramanlar, Devletin ve milletin ihtiyacı olduğunda çıkarlar ihlas, cesaret ve fedakarlıkla vazifelerini ifa ederler; sonra sessiz sedasız köşelerine çekilirler. İster siyasi parti lideri olsun, ister asker ya da polis olsun, isterse sivil vatandaş olsun; siz hiç 15 Temmuz gecesi memleketin kaderini değiştiren gerçek kahramanları daha sonra ortalıkta şamata yaparken gördünüz mü? ya da kasım kasım kasılarak 15 Temmuz direnişinin etinden sütünden faydalanmaya çalıştıklarına şahit oldunuz mu? Emin olun bu sahte kahramanların sesi, 15 Temmuz gecesi canlarını memleket için feda etme cesaretini ortaya koyan yiğitlerden çok ama çok daha fazla çıkmakta. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nde; 15 Temmuz gecesi mübarek canlarını devletimizin bekası ve milletimizin selameti için vatana adayan, 251 kahramanı ve cesaret timsali 2 bin 190 gazimizi minnetle anıyor, hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum. Rabbim cümlesinden razı olsun” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Bölgenin ilk kapalı yöntemle tüp açma operasyonu Tatvan’da gerçekleştirildi Bitlis’in Tatvan ilçesinde Kadın Doğum Uzmanı Op. Dr. Mediha Kübra Ceylan tarafından bölgede ilk olan kapalı yöntemle tüp açma operasyonu gerçekleştirildi. Tatvan Devlet Hastanesinde kadın doğum uzmanı olarak görev yapan Op. Dr. Mediha Kübra Ceylan, hastane ve bölgede ilk olan bir operasyonu gerçekleştirdi. Özel hastanelerde yüksek maliyetlerle yapılan kapalı yöntemle tüp açma operasyonunu Tatvan Devlet Hastanesinde gerçekleştiren Op. Dr. Ceylan, büyük bir başarıya imza attı. Yaklaşık bir yıldır takipli hastası olan 34 yaşındaki 3 çocuk annesi H.E.’nin doğal yollarla yeniden gebe kalması için hastayla birlikte operasyon kararı alan Op. Dr. Mediha Kübra Ceylan, devlet hastanelerinde nadir gerçekleştirilebilen bir yöntemle önemli bir operasyon gerçekleştirdi. Daha öncesinde tüpleri bağlanan hastasına kapalı yöntemle tüp açma operasyonu gerçekleştiren Ceylan, hastasının yeniden doğal yollarla gebe kalmasına imkan sağlamış oldu. Gerçekleştirilen operasyon sonrası hastasını serviste ziyaret eden Op. Dr. Mediha Kübra Ceylan, yapılan operasyon ve süreçle ilgili hastasını bilgilendirdi. Yapılan operasyon ve operasyonun önemiyle ilgili bilgi veren Op. Dr. Mediha Kübra Ceylan, bölgenin kapalı yöntemle yapılan ilk tüp açma operasyonunu başarılı şekilde gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadığını ifade etti. Yapılan başarılı operasyon sayesinde son doğurduğu bebeğini kaybeden annenin yeniden doğal yollarla gebe kalabileceğini anlatan Ceylan, “Hastamız bize daha önce geçirmiş olduğu sezaryen sırasında tüplerinin bağlanması sonucu doğal yollarla çocuğu olmayacağı için başvurdu. Son doğurduğu bebeği maalesef hayatını kaybetmişti. Bebeğini kaybetmesi üzerine tekrar çocuk istemiyle bize başvurdu. Önceki sezaryenının üzerinden iki yıl geçmesi gerektiğini daha öncesinde iletmiştik. Bu hastamız benim bir yıldır kontrollerine gelen takipli hastamdı. Ardından da son sezaryenının üzerinden iki yıllık süre geçince birlikte tüpleri açma operasyonu yapmaya karar verdik. Hastamızın tüp bebek seçeneği yok muydu? Elbette vardı. Tüp bebekle de gebe kalabilirdi. Biliyorsunuz ki yardımcı üreme teknikleriyle gebe kalmak, gebeliğe bağlı bütün hastalık risklerini arttırmaktadır. Bizim yapmış olduğumuz ameliyatta da elbette riskler vardı. Çok şükür sorunsuz ve başarılı şekilde yaptık. Biz hastamıza kapalı yöntem ile tüp açma operasyonu gerçekleştirdik. Operasyon sonrası 48 saatlik sürecin ardından hastamızı taburcu edeceğiz. Altı hafta sonra belli kontrollerini yapacağız. Hastamızı bu bir yıllık süreçte de takibe devam edeceğiz. Yine iletişim halinde olacağız kendisiyle. Yapmış olduğumuz operasyon ile hastamızın fizyolojik olarak gebe kalması için tüplerini açtık. Yani tüp bebek ihtiyacını ortadan kaldırdık” dedi. “Kapalı yöntemde cerrahi riskler azalıyor, iyileşme süreci hızlanıyor” Kaplı yöntemle yapılan tüp açma operasyonunun açık ameliyatlara nazaran daha üst bir cerrahi beceri ve tecrübe gerektirdiğini kaydeden Ceylan, şöyle konuştu: “Bu ameliyat bölgede açık yöntemle çok sık yapılabilen bir ameliyat. Ancak biz bunu daha üst bir cerrahi beceri gerektiren kapalı yöntem ile gerçekleştirdik. Bu operasyonu yapmak için sadece yeterli imkan olması yetmiyor aynı zamanda cerrahi beceri de gerekiyor. Nerdeyse mikro cerrahi kabul edilebilecek bir ameliyat ve bu ameliyat cerrahi el becerisi ve tecrübe gerektiriyor. Çünkü kapalı olarak yaptığımızda orta çaplı bir damar büyüklüğünde kesilmiş bir organı yerinden tekrar açıp uç uca dikmemiz anlamına geliyor. Kapalı yöntemin önemine gelecek olursak, tabi ki açık cerrahiye göre karnın bütün kaslarını kesmemize gerek kalmıyor. Sadece küçük üç tane delikle bu ameliyatı yapabiliyoruz. Bu yöntemde hastaların operasyon sonrası iyileşme süreci çok daha hızlı oluyor. Çünkü herhangi bir kesik olmuyor, ağrıya neden olabilecek bir durum olmuyor. Bizim hastamız da ameliyattan 6 saat sonra ayağa kalktı ve yürüdü. Günümüzde artık en az kesi ile ameliyatları yapmaya çalışıyoruz. Bu hastamız için de fizyolojik olarak gebe kalması için tüplerini açtık. Yani tüp bebek ihtiyacını ortadan kaldırdık. Ameliyatı kapalı yöntem ile yapıp kesi olayını ortadan kaldırdık, ağrı ve cerrahi risklerini azalttık, cerrahi süresini azalttık. Bu imkanı bize verdiği için hastamıza ve devletimize teşekkür ediyoruz. Ayrıca, bu beceriyi kazanmamda emeği geçen İstanbul’dan Onkolog Alpaslan Kaban Hocam başta olmak üzere tüm hocalarıma teşekkür etmek istiyorum.” “Tüplerin bağlanması yumurtalık kanseri riskini azaltıyor” Tüplerin bağlanmasının yumurtalık kanseri riskini azalttığının kanıtlanmış bir durum olduğuna işaret eden Ceylan, “Normalde tüplerin bağlanmasını, tüplerin bağlanmasıyla korunmayı çok faydalı görüyorum. Sezaryenler sırasında ya da sezaryenlerden sonra ailelerini tamamlamış çiftler tarafımıza başvurarak tüplerini bağlatarak korunmayı talep ediyorlar. Bu en konforlu olanı ve üstelik çok kolay bir ameliyat. Tüpleri bağlamak neden faydalı diye soracak olursak; tüpleri bağlamanın kanıtlanmış bir şekilde yumurtalık kanseri riskini azalttığı bir gerçek var. O yüzden eğer kadınlarımız artık çocuk sahibi olmak istemiyor ve doğal yollarla korunmak zor geliyorsa tüplerini bağlatmayı tavsiye ediyoruz” diye konuştu.
İstanbul Yurtta hava durumu Yurdun kuzey, iç ve batı kesimlerinin parçalı ve çok bulutlu, Batı Akdeniz, İç Anadolu’nun batısı, Edirne, Kırklareli, Çanakkale, Kocaeli, Sakarya, Bursa, Bilecik, Bolu, Düzce, Karabük, Zonguldak ve Bartın çevrelerinin yerel olmak üzere sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerlerin az bulutlu ve açık geçeceği tahmin ediliyor. İç Ege, Batı Akdeniz, İç Anadolu ile Batı Karadeniz’in iç kesimlerinde yer yer toz taşınımı bekleniyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğünden alınan tahminlere göre, hava sıcaklığı mevsim normalleri üzerinde seyretmeye devam edecek. Rüzgar, genellikle güney, güneydoğu kesimlerinde kuzey yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette, İç Ege, Batı Akdeniz’in iç kesimleri, İç Anadolu ile Batı ve Orta Karadeniz’in iç kesimlerinde güney ve güneybatı yönlerden kuvvetli ve yer yer fırtına (40-80 km/saat) şeklinde esecek. Bazı illerde beklenen hava durumuyla günün en yüksek sıcaklıkları ise şöyle: Ankara: Parçalı ve çok bulutlu, sabah saatlerinde ve akşam saatlerinden sonra yerel olmak üzere sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı 27 İstanbul: Parçalı ve çok bulutlu 23 İzmir: Parçalı ve çok bulutlu 26 Adana: Parçalı ve az bulutlu 38 Antalya: Parçalı ve çok bulutlu, öğle saatlerinde yerel olmak üzere sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı 27 Samsun: Parçalı ve az bulutlu 27 Trabzon: Parçalı ve az bulutlu 29 Erzurum: Parçalı ve az bulutlu 25 Diyarbakır: Az bulutlu ve açık 32