GENEL - 01 Mayıs 2021 Cumartesi 11:04

Türk Eğitim-Sen’den 2023’e Doğru Türkiye’de Öğretmen Yetiştirme” Çalıştayı

A
A
A
Türk Eğitim-Sen’den 2023’e Doğru Türkiye’de Öğretmen Yetiştirme” Çalıştayı

Türk Eğitim-Sen Genel Merkezi 2.

Türk Eğitim-Sen Genel Merkezi 2. Maarif Kogresi kapsamında “2023’e Doğru Türkiye’de Öğretmen Yetiştirme” Çalıştayı düzenledi.


Türk Eğitim-Sen Genel Merkezi 2. Maarif Kogresi kapsamında “2023’e Doğru Türkiye’de Öğretmen Yetiştirme” Çalıştayı düzenledi.30.04.2021-02.05.2021 tarihleri arasında çevrimiçi olarak devam edecek Çalıştay’da; "Öğretmenlerin Sayısal ve İstihdam Sorunları", "Öğretmen Yetiştirme Boyutuyla Eğitim Fakültelerinin Nicelik ve Nitelik Açısından Analiz Edilmesi ve Sorun Çözme Odaklı Değerlendirilmesi", "Öğretmenlerin Yetiştirme Sorunları", "Geçmişten Günümüze Öğretmen Olma Süreçleri", "Cumhuriyet Dönemi Öğretmen Yetiştiren Kurumlar", "Köy Muallim Mektepleri-Eğitmen Kursları", "Köy Enstitülerinde Öğretmen Eğitimi", "Yüksek Öğretmen Okulu", "Eğitim Fakülteleri Programları ve Müfredatları", "Eğitim Fakültesi Lisans Programlarına Genel Bakış", "Eğitim Şuralarında Öğretmen Sorunları", "Öğretmenlerin Mesleki Gelişimine Yönelik Modelleri: Uygulamalar ve Analizler", "Öğretmenlerin Hukukî Sorunları", "Öğretmenlik Meslek Kanunu", "Öğretmen Lisans Tamamlama", "Öğretmenlerin Hizmetiçi Eğitimleri", "Türkiye’de Öğretmenlik Meslek Etiği", "Öğretmenlerin Mesleki Eğitimi", "Öğretmenlerin Örgütlenme Sorunları", "Eğitim Sendikaları ve Öğretmen Yetiştirme Programları", "Cumhuriyet Dönemi Öğretmenlerin Mesleki Örgütlenmeleri", "Meslek Dışı Sorunlar", "Öğretmenlerin Kişilik Özellikleri", "Öğretmenlerin Mesleki Gelişimi ve Saygınlığı", "Kadın Öğretmen Sorunları", "Farklı Ülkelerin Öğretmen Yetiştirme Programları", "Eğitimin Yeni Paydaşı Teknoloji ve Öğretmen", "Öğretmenlerin Teknoloji Kullanma Yeterlilikleri", "21. Yüzyıl Öğretmeni Olmak", "Öğretmenlerin ve Müfettişlerin Gözünde Öğretmen Sorunları", "Rehberlik ve Teftişin Öğretmen Üzerindeki Önemi" konuları masaya yatırılacak.


Çalıştayın açılışına, Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, MEB Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürü Prof. Dr. Adnan Boyacı, MEB Talim ve Terbiye Kurulu Eski Başkanı Prof. Dr. İrfan Erdoğan, Genel Başkan Yardımcısı Cengiz Kocakaplan ve çalıştay komisyonlarında görevli olan alanında uzman akademisyenler katıldı. Çalıştay, Türk Eğitim-Sen’in youtube kanalı ve facebook sayfasından canlı olarak yayınlandı.


Çalıştayda bir konuşma yapan Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, bir ülkenin eğitim sisteminin ana omurgasını oluşturan unsurun öğretmen olduğunu söyledi. Bina, sistem, donanım, ders araç gereçleri gibi hususların eğitimde başarının tali unsurları, öğretmenin ise eğitim sisteminin seyrini planlayan ve yürüten lokomotif unsur olduğunu bildiren Geylan, "Bu itibarla eğitimde başarının sağlanması, öğretmen yetiştirme sürecinin yeterliliği ve niteliği ile doğrudan ilişkilidir" diye konuştu.


Türk eğitim sisteminin köklü bir öğretmen yetiştirme tecrübesi bulunduğuna dikkat çeken Geylan, 1921 yılında toplanan 1. Maarif Kongresi’nin en önemli gündemlerinden birisinin öğretmen ve okul mevcudunun tespit edilerek, ihtiyaçları karşılayacak şekilde gerekli hazırlıkların planlanması yani öğretmen yetiştirme olduğunu bildirdi.


Öğretmen eğitiminin yeni Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin önünde önemli bir sorun olarak bulunmasının temel nedeninin geçmişte bu konuda gerekli birikimin yok denecek kadar az olması olduğunu kaydeden Geylan, "Örneğin; 1923’te 10.102 ilkokul öğretmeni bulunuyordu. Bunların 1.081’i kadın, 9.021’i erkekti. Bunlar arasında mesleki öğrenim görmüş olanların sayısı ise 378’i kadın, 2.356’sı erkek olmak üzere toplam 2.734 idi. Bunların önemli bir kısmı da medreselerin alt sınıflarından ayrılmış ve tamamlanmamış bir öğrenimle 1-2 senelik Darülmuallimin’lerden mezun olmuş kişilerden oluşmaktaydı. Geri kalan 7.368 öğretmenden 1.357’si ancak ilköğrenim görmüş, 711’i doğrudan medreseden ayrılmış, 152’si düzenli bir öğrenim görmemiş, 2.107’si ise hiçbir öğretmenlik ehliyeti taşımayan kişilerden oluşmaktaydı. Daha geriye giderek öğretmen yetiştirme sistemimizin tarihçesi incelendiğinde göze çarpan ilk gelişme rüştiyelere öğretmen yetiştirmek üzere 1848 yılında Darülmuallimin adıyla ilk öğretmen okulunun açılmasıdır. Bu tarih esas alındığında öğretmen yetiştirme sistemimiz, örgün ve programlı şekilde 150 yıllık bir geçmişe sahiptir. Darülmuallimin’ler, 1924 yılında Muallim Mektebi, 1935’te de, Öğretmen Okulu adlarını alarak Türk Eğitim Sistemi’ne insan kaynağı yetiştirmeye devam etmiştir" diye konuştu.


Geylan diğer taleplerini şu şekilde sıraladı:


"Öğretmenlik Branşlarına Kaynaklık Edecek Fakülteler ile Eğitim Fakültelerinin Kontenjanları YÖK ve MEB’in Eşgüdümünde belirlenmelidir.


Bu yapıldığında halen muhatap kaldığımız gibi yüz binlerce eğitim fakültesi mezunu işsiz ordusuyla karşı karşıya kalınması önlenmiş olacaktır. Ülkemizde belirli alanlarda öğretmen enflasyonunun önlenmesi, ihtiyacın çok üstünde öğretmen kontenjanının bulunması, öğretmen olarak mezun olmuş öğretmen adaylarının kendi meslekleri dışında farklı alanlara iş aramaya yönlendirilmesi, mesleği dışında işler yapması gibi istenmeyen sonuçların nedeni, gerçekçi bir planlamayla öğretmen yetiştirme sürecinin yürütülmemiş olmasıdır.


Öğretmenlik Branşlarına Kaynaklık Edecek Fakülteler ile Eğitim Fakültelerinin öğretim elemanı eksiklikleri giderilmelidir.


Yükseköğretim programlarında yetersiz öğretim elemanı bulunan programların eksikliklerini tamamlayabilmeleri için öğretim elemanı alımlarında YÖK tarafından destek olunmalıdır.


Eğitim Fakültelerinin Öğretim Programları Ülke ve Dünya Gerçeklerine Göre Belirlenmelidir.


YÖK tarafından MEB’in ilgili alanlarda atanması planlanan öğretmenlerde hangi donanımları talep edeceği, bu kriterlerin belirlenmesinde bütün paydaşların görüşlerinin alınacağı bir çalışma yapılmalıdır. Böylece ülke genelinde ihtiyaçlara uygun öğretmen adaylarının yetiştirilmesi sağlanmış olacaktır.


Öğretmen adayları, bütün eğitim süreçlerinin takibi ile belirlenmelidir.


Öğretmenlik mesleğinin kendine has misyonu ve geleceğin mimarlarının emanet edileceği ilkesi ile öğretmen adaylarının bütün eğitim öğretim süreçlerinin takip edildiği bir yönlendirme ile seçilmesi ve yetiştirilmesi sağlanmalıdır. Okul öncesinden başlayarak ahlak ve karakter özellikleri, akademik başarıları ile birlikte takip edilerek en nitelikli ve bu göreve uygun bireylerin öğretmen olması sağlanmalıdır.


Öğretmenlik Meslek Kanunu Çıkarılmalıdır. 23 Ekim 2018 tarihinde kamuoyuna çıkarılacağı duyurulan Öğretmenlik Meslek Kanunu hakkında henüz somut bir adım atılmış değildir. Eğitimde gerekli iyileştirmenin yapılması, öncelikle öğretmen yetiştirme sistemini ve onun çalışma şartlarının düzenlemeyi zorunlu kılmaktadır. Öğretmenliğin kendine has mesleki yeterliliğe sahip olduğu ilkesinden taviz vermeden bütün paydaşların katılımı ile öğretmenlik meslek kanunu çıkarılmalı bu kanun ve ilkeler dahilinde öğretmen yetiştirme süreçleri de planlanmalıdır.


Öğretmenlerin Hizmet İçi Eğitimleri İhmal Edilmemelidir. Öğretmenlik mesleği, bireyin kendisini sürekli geliştirmesi ve yenilemesini gerektirmektedir. Bu gerekliliğe uygun olarak, öğretmenlerin görevleri ve branşları için ihtiyaç duyacakları eğitimleri almaları noktasında hassasiyet gösterilmeli, imkanlar sunulmalıdır.


Öğretmenlerin Lisans Tamamlama Talepleri İvedilikle Giderilmelidir. Milli Eğitim Bakanlığı, halen bakanlık kadrosunda görev yapan öğretmenler ve öğretmenler dışındaki personeller için lisans tamamlama eğitimi vermelidir. Milli Eğitim Bakanlığı yaklaşık 20 yıl önce öğretmenler için 2+2 veya 3+1 lisans tamamlama eğitimi programları açarak öğretmenlere 4 yıllık yükseköğretim mezunu olma hakkını vermiştir. Ancak, aradan geçen 20 yıllık süreçte herhangi bir eğitim yapılmamıştır. Bu konuda görevde bulunan ve sayıları 20 binin üzerinde olan eğitimcilerin talepleri için ivedilikle çalışma yapılmalıdır."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Başkan Erol: "Kestel kirliliğin pençesinden kurtulacak" Hava, su ve toprak kirliliğinin en yoğun yaşandığı ilçelerden Kestel’de yerel seçimlerin ardından seferberlik başlattığını açıklayan Kestel Belediye Başkanı Ferhat Erol, “Boyahanelerden başlayarak, tüm kirletici sanayinin çevre dostu haline gelmesini sağlayacağız” dedi. Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı ve BGC Yönetim Kurulu üyelerinin ziyaretinde Kestel’de önümüzdeki 5 yıllık süreçte yapılması planlanan çalışmalara ilişkin bilgi veren Kestel Belediye Başkanı Ferhat Erol, öncelikli gündemlerinin çevre kirliliğini önlemek olduğunu söyledi. Kestel’de doğduğunu ve doğduğu günden bu yana Kestel’de yaşadığını ifade eden Kestel Belediye Başkanı Ferhat Erol, çevre kirliliğini önleme çalışmalarına seçimin hemen ardından başladıklarını ve kirletici sanayi kuruluşlarında tespit çalışmalarına hız verdiklerini anlattı. Çevre kirliliğini önlemek hedefiyle Kestel Belediye Meclisi’nde komisyon kurulacağını ve komisyonun aktif görev yapacağını açıklayan Başkan Erol, yapılması gereken çalışmaları şöyle özetledi; “Seçim öncesinde olduğu gibi seçimden sonra da sürekli sahada, vatandaşımızla birlikteyiz. İlk aşamada çalışma stratejimizi belirliyoruz ve meclis üyesi, bürokrat arkadaşlarımızla yerinde incelemelerde bulunuyoruz. Halkla iç içe sorunları belirliyor, çözümler üretiyoruz. Hepimizin bildiği gibi öncelikle çözmemiz gereken sorunumuz hava, su ve toprak kirliği. Bu konuda Yıldırım Belediye Meclisinde komisyon kuracağız. Ardından konu ile ilgili sivil toplum kuruluşlarını da çalışmamıza dahil edeceğiz. Yaptığımız tespitlere göre sanayici arkadaşlarımızla bir araya gelerek ‘çevre dostu sürdürülebilir üretime’ geçilmesinin yollarını arayacağız.” Çevre kirliliği ile mücadelede başarı sağlanabilmesi için çalışmaları bir adım öteye taşıyarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile iletişime geçildiğini de söyleyen Kestel Belediye Başkanı Ferhat Erol, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan denetim yetkisi alarak, etkin bir şekilde kirlilikle mücadele etmeyi ana hedef olarak belirledik. Seçim öncesi verdiğimiz sözlerin hepsini bir bir tutacağız. Bu konuda yol haritası hazır. Belediye bütçesini eksi bakiye ile aldık. Belediye borçlarının sürdürülebilir. Yaklaşık 6 aylık ‘kemer sıkma’ politikası ile bütçe imkanlarını yatırım yapılabilir" dedi. Çevre kirliliğini önleme konusunda yapılacak çalışmalara destek olmaya hazır olduklarını ifade eden Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı da, Bursa yararına yapılacak her çalışmada seve seve yer alacaklarını söyledi. Ziyarette Bursa Gazeteciler Cemiyeti’ne ve Bursa basınına ilişkin bilgi veren BGC Başkanı Nuri Kolaylı, köklü bir geçmişe sahip olan Bursa basının, özellikle yerel sorunları gündeme taşıdığını ifade etti. Ziyarete Bursa Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nuri Kolaylı’nın yanı sıra, Başkan Vekili Fuat Kars, Başkan yardımcıları İhsan Altıkardeş, Hakan Işıkkent ve Ahmet Akhan, Genel Sayman Tevfik Fikret Sönmez, Yönetim Kurulu Üyeleri Huriye Gül Kolaylı, Ersin Yıldıran, Mehmet Ali Ekmekçi ve Enhar Güneş ile BGC Genel Sekreteri Sinan Tunç katıldı.
Adana Başkan Kadir Aydar’dan Ceyhanlı emeklilere 5 bin lira ikramiye müjdesi Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar, seçimden önce söz verdiği ’İhtiyaç sahibi emeklilere 5 bin lira ikramiye’ sözünü tutuyor. Başkan Aydar, "Bu yıl Kurban Bayramı ikramiyesi belediyemiz tarafından dağıtılacak. İhtiyaç sahibi emeklilerimiz 5 bin liralık bayram ikramiyesi için belediyemize başvurabilirler" dedi. Ceyhan Belediye Başkanı Kadir Aydar, seçim döneminde verdiği vaadleri hızlı bir şekilde yerine getirmeye devam ediyor. Ceyhan’ın kaybolan yıllarını telafi etmek için 7 gün 24 esasına dayalı çalışan başkan Aydar, seçimden önce verdiği vaadler arasındaki ’İhtiyaç sahibi emeklilere 5 bin lira bayram ikramiyesi’ vaadini gerçekleştiriyor. Kurban Bayramı için dağıtılacak olan 5 bin lira ikramiyenin belediye tarafından karşılanacağını açıklayan başkan Aydar, ihtiyaç sahibi vatandaşların belediyeye gelerek başvuru yapmalarını istedi. Başkan Aydar, yaptığı açıklamada kişisel ve kurumsal olarak herkesin zor zamanlar geçirdiğini belirterek, "Bu zorlukları hep beraber el ele omuz omuza vererek birbirimizi destekleyerek aşacağız. Kurban Bayramı’nda seçim döneminde söz verdiğim gibi ihtiyaç sahibi emeklilerimize herhangi bir mazeret üretmeksizin şartlarımızı zorlayarak 5 bin lira ikramiyeleri dağıtacağız. Müraacatlar geldiğinde kılı kırk yararak ihtiyaç sahibi emeklilerimizi belirleyeceğiz. Bu tespitlerde tek kriter ’ihtiyaç sahibi’ olmalarıdır. Sözüm sözdür. Ne söz verdiysek sağlam ve emin adımlarla hepsini yerine getirmeye devam ediyoruz" diye konuştu.
Aksaray Aksaray’da aranan 9 şüpheli jandarmanın operasyonuyla yakalandı Aksaray’da çeşitli suçlardan aranması ve haklarında kesinleşmiş hapis cezası bulunan 9 şüpheliye yönelik operasyon düzenleyen jandarma ekipleri şüphelileri yakaladı. Edinilen bilgiye göre, aranan şahıslara yönelik bir çalışma yapan İl Jandarma Komutanlığı Asayiş Şubesi ve Jandarma Suç Araştırma Timi (JASAT) ekipleri çeşitli suçlardan aranan 9 şahsın peşine düştü. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde şüphelilerin adres bilgilerine ulaşan jandarma ekipleri operasyon için düğmeye bastı. İkametlere yönelik gerçekleştirilen operasyonlarda “Kasten öldürme” suçundan aranan ve hakkında 7 yıl 9 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan M.O., “Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama” suçundan aranan ve hakkında 5 yıl 6 ay 20 gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan K.S., “Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan aranan ve hakkında 3 yıl 1 ay 15 gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan F.D., “Çocuğun cinsel istismarı” suçundan aranan ve hakkında 5 yıl 6 ay 20 gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan B.Ç., “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini alenen aşağılama” suçundan aranan ve hakkında 1 yıl 8 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan H.Ç., “Uyuşturucu ve uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama” suçundan aranan ve hakkında 10 yıl 9 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan Z.A., “Hırsızlık” suçundan aranan ve hakkında 4 yıl 9 ay 15 gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan Ç.A., “Cebir tehdit veya hileyle kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” suçundan aranan ve hakkında 3 yıl 4 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan T.G. ve “Yağma, ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma, taşıma veya bulundurma, silahla tehdit” suçlarından aranan ve hakkında 6 yıl 1 ay 15 gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan T.A. isimli şahıs olmak üzere toplam 9 aranan şahıs yakalanarak gözaltına alındı. İl Jandarma Komutanlığındaki işlemlerinin ardından adli makamlara sevk edilen şüpheliler tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Sakarya SUBÜ’nün +1 Eğitim Modeli Estonya’da anlatıldı SUBÜ Teknoloji Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zafer Tatlı, Estonya’ya düzenlenen ‘Öğrenim Çıktıları ve Gelecek Beceriler’ temalı akran grubu toplantısında Türkiye’yi temsil etti ve SUBÜ’nün +1 Eğitim Modeli’ni anlattı. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Teknoloji Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zafer Tatlı, Türkiye ve SUBÜ’yü temsilen Estonya’nın başkenti Tallinn’de ‘Öğrenim Çıktıları ve Gelecek Beceriler’ teması etrafında düzenlenen 7’nci Uluslararası Akran Öğrenme Etkinliği ve Tematik Akran Grubu A - Yeterlilik Çerçeveleri Toplantısı’na katıldı. SUBÜ’nün yanı sıra Avrupa ülkelerinden temsilcilerin de katıldığı toplantıda; geleceğin meslekleri ve Türkiye’nin hangi becerileri ön plana çıkardığı, yükseköğretimde hangi beceriler için öğrenme çıktılarında güncellemeler yapılması gerektiği, yükseköğretimin gelecekte toplumun ve iş dünyasının ihtiyaçlarını karşılamak üzere ne gibi değişikliklere ihtiyaç duyduğu gibi konularda katılımcıların görüşleri alındı. Katılımcılar ‘Geleceğin Becerileri’ konusunda; yapay zeka, duygusal zeka, dijitalizasyon, kritik analitik düşünme, demokratik toplum ve eğitimde fırsat eşitliği gibi başlıklarda bilgi alış verişinde bulundu. Ayrıca katılımcılara Prof. Dr. Zafer Tatlı tarafından ‘Geleceğin Becerilerine +1 Uygulamalı Eğitimin Katkıları’ başlıklı bir sunum yapıldı.