ASAYİŞ - 04 Ağustos 2022 Perşembe 14:48

Annesinin gözyaşları arasında aradığı Yasemin’den, 28 gün sonra sevindiren haber

A
A
A
Annesinin gözyaşları arasında aradığı Yasemin’den, 28 gün sonra sevindiren haber

Antalya’da ilaç almak için eczaneye gideceğini söyleyen ve 28 gündür haber alınamayan 32 yaşındaki Yasemin Tuna, evinden 50 kilometre uzaklıkta ailesi tarafından bulundu.

Antalya’da ilaç almak için eczaneye gideceğini söyleyen ve 28 gündür haber alınamayan 32 yaşındaki Yasemin Tuna, evinden 50 kilometre uzaklıkta ailesi tarafından bulundu. Kızına kavuşan anne ise, "Bugün rahat bir uyku uyuyacağım. Kaç gündür uyku uyuyamıyordum" diyerek mutluluğunu paylaştı.



Kepez ilçesi Yeşilırmak Caddesi üzerinde ailesi ile birlikte yaşayan 32 yaşındaki Yasemin Tuna, 7 Temmuz günü ilaç almak için eczaneye gideceğini söyleyerek evden ayrıldı. Tuna, annesi ve kardeşiyle yaşadığı evine bir daha dönmedi. Yanına aldığı bir miktar para, altın ve kimliği ile adeta sırra kadem basan Yasemin Tuna’nın annesi Hatice Tuna polis merkezine giderek başvuruda bulundu.



50 kilometre uzaklıkta bulundu


Yasemin’e benzer birisini Manavgat ilçesi Taşağıl Mahallesinde bir ailenin yanında gördüğünü belirten kişi jandarma ekiplerini aradı. İhbarın ardından bölgeye giden jandarma, yaptığı kontrolde ihbarda belirtilen kişinin, Yasemin Tuna olduğunu belirledi. Bunun üzerine aile kızlarını giderek bulunan adresten alarak evine getirdi. Kızına kavuşan anne Hatice Tuna ise büyük mutluluk yaşadı.



"Bugün rahat bir uyku uyuyacağım"


Yaşadıklarını anlatan anne Hatice Tuna, “Çok şükür sayenizde kızıma kavuştum. Allah hepinizden razı olsun. Bugün rahat bir uyku uyuyacağım. Kaç gündür uyku uyuyamıyordum. Çok rahatsız olmuştum. İlaçla ayakta duruyordum, bugün iyiyim. Şükür sağ salim geldi, mutluyuz” dedi.


Yasemin’in eniştesi Mustafa Yılmaz ise, “Haberler çıkınca bizi bir kişi aradı. Yasemin’i görmüş. Biz de emniyete gittik, söyledik. Sizin de yardımlarınız ile kızımızı aldık geldik. Sağlığı sıhhati yerinde” açıklamasına yer verdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.