ÇEVRE - 03 Mart 2021 Çarşamba 11:39

Antalya’da hazine ve sarı alan arazilerindeki ağaç katliamına tepki

A
A
A
Antalya’da hazine ve sarı alan arazilerindeki ağaç katliamına tepki

Antalya’nın Konyaaltı ilçesi Yarbaşçandır Mahallesi’nde hazine ve sarı alan olarak belirlenen makilik ve ormanlık alanda kepçelerle yapılan tahribat yöre halkının tepkisine neden oldu.

Antalya’nın Konyaaltı ilçesi Yarbaşçandır Mahallesi’nde hazine ve sarı alan olarak belirlenen makilik ve ormanlık alanda kepçelerle yapılan tahribat yöre halkının tepkisine neden oldu.


Kent merkezine uzaklığı 45 kilometre olan, son dönemde müstakil ve yayla evi yapmak isteyenlerin cazibe merkezi konumundaki 1350 rakımlı Yarbaş Çandır Mahallesi’nde bilinçsiz şekilde yapıldığı iddia edilen makilik ve ormanlık alandaki tahribat bölgede yaşayanların tepkisine neden oldu. Mahallenin Kökez, Franca ve Pınarbaşı bölgelerindeki makilik alanlar kepçelerle tahrip edilip arazi haline getirildi. Hazine ve sarı alan olarak değerlendirildiği iddia edilen alanlarda, Orman Bölge Müdürlüğünce dikilen çam fidanlarının da yerlerinden söküldüğü öne sürüldü. Yol kenarında olan alanın ön tarafındaki ağaçların kamuflaj için kesilmediği, arka bölümde görünmeyen bölgede ise kepçelerle çalışma yapıldığı görüldü. Makilerin kesilip yol kenarlarına biriktirildiği gözlemlendi. Bazı alanlarda ise kesilen makilerin olduğu gibi kaldığı dikkat çekti.


Mahalle sakinlerinin en büyük tepkisi ise sedir ağaçları ile çevrili alanda iş makineleri ile arazi açma çalışması oldu. İş makinesinin bu alanda ardıç ağaçlarını yıktığı ve onlarca sedir ağacı fidanını tahrip ettiği görüldü. Köylüler yapılan tahribatı da cep telefonu kamerası ile görüntüledi.



"Çam fidanları talan edildi"


Mahalle sakini ve aynı zamanda muhtar azası olan Kadir Çakmak, Esirik Gediği denilen alandaki çam fidanlarının yıllar önce Orman Bölge Müdürlüğünce dikildiğini söyledi. Sarı alan çalışması yapılan alanda bazı kişilerin ağaç katliamı yaptığını dile getiren Çakmak, “Yetkilileri getirdiğimizde 230 tahmini fidan ama bana göre 500’ün üzerinde. Elinde bir tek belge olmayan şahıs, devletin tek tek diktiği çam ağaçlarını yoldan görünmeyecek şekilde ormanı talan ettiler. Vicdanı acıyanlar gelsin görsünler. Çevreciyiz diyenler nerede. Doğayı sevenler nerede. Karşıda Hisarçandır’da da aynısı yapıldı. Beni en çok üzen tek tek dikilen ağacı kesen şahıslara söyleyecek bir şey bulamıyorum. Çam ağaçları toprağın altında, kazılırsa hepsi ortaya çıkacaktır. Bu araziyi talan edenlerin cezalandırılmasını istiyorum" dedi.


Doğanın katledildiğini ileri süren Çakmak, “Ağacın yaşına göre bedelini ödesinler. Yüksek meblağ olsun ki kimse ağaç kesemesin” diye konuştu.


Mahalle sakinlerinden Osman Söyek, “Tarla açma bahanesiyle ormanlarımız yok ediliyor. Bu bir sedir fidanı, zor yetişir. Ama maalesef talan ediliyor. Ardıç ağaçları da kepçelerle yıkılmış. Herkesi doğaya sahip çıkmaya davet ediyoruz” dedi.



"Tarımsal üretim için kullanma şartı"


AK Parti Konyaaltı İlçe Başkanı Tayfun Bayar, söz konusu alanların tarımsal üretim için açılabileceğini belirtti. Bölge halkının tapulu arazilerinin yakınındaki alanları uygun ve doğru bir şekilde paylaşmasının önemli olduğunun altını çizen Bayar, “Parti olarak her zaman yeşilin korunmasından yanayız. Ağaçların kesilmesine karşıyız. Bir ağacın bile kesilmesini istemeyiz. Devletimiz bu alanları vatandaşımıza tarımsal üretim için açıyor. Buralar devlet eliyle ecrimisillerini yatıran hak sahiplerine, zamanında burada tarım yapmış eski sahiplerine buraları devletimiz bir bedel karşısında satışa çıkaracaktır. Bu alanlar tarımsal üretim için kullanılacaktır” ifadelerini kullandı.


İlçenin Hisarçandır Mahallesi’nde de 2 hafta önce kim oldukları bilinmeyen bazı kişilerin hazine arazisinde yüzlerce yıllık çam ağaçlarını kesip, iş makineleriyle yol çalışması yapmaları tepkilere neden olmuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.