GENEL - 04 Mart 2021 Perşembe 13:50

Antalya’nın fethinin 814. kutlama etkinlikleri

A
A
A
Antalya’nın fethinin 814. kutlama etkinlikleri

Antalya’nın Fethinin 814.

Antalya’nın Fethinin 814. Yılı çeşitli etkinliklerle kutlanmaya devam ediyor. Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Rektörü Prof. Dr. Ekrem Kalan, fetih kutlama etkinlikleri kapsamında çevrimiçi konferansta, Antalya’nın 814. Yıldönümü ve Alanya’nın 800. Fetih Yılını tebrik ederek, güzel etkinliklerle bu iki güzide şehirlerin fetih yıldönümlerini kutlanacağını belirtip, gelecek nesillere bu geleneği ve kültürü en iyi şekilde aktaracaklarını kaydetti.


Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Rektörü Prof. Dr. Ekrem Kalan, Antalya’nın fethinin 814. kutlama etkinlikleri kapsamında, “Antalya’nın Fethi ve Selçuklu Hakimiyetinde Antalya” konulu çevrimiçi konferansta konuşmacı olarak yer aldı. Çevrimiçi konferansa Alanya İlçe Milli Eğitim Müdürü Yusuf Yılmaz, Antalya İl Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı resmi ve özel okul öğretmenleri, veliler ve öğrenciler katıldı. Konuşmasına katılımcıları selamlayarak başlayan Rektör Kalan, Antalya’nın birçok dönemde çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yaptığına vurgu yaparak; “Antalya’nın fethinin 814. Yılını hep birlikte idrak ediyoruz. Antalya ilki 1207, 1216 ve beylikler dönemini dahil edersek 1373 yılında olmak üzere Türkler tarafından üç defa fethedilmiştir. Antalya’nın tarihine baktığımızda çok eski bir yerleşim yeri olduğunu biliyoruz. Milattan Önce 7–8 bin yıllarına kadar dayanan Antalya tarihi ile bugün 10 bin yıllık bir yerleşimin merkezi olduğunu biliyoruz. Antalya üç önemli medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bunlar Psidya, Pamfilya ve Likya’dır. Akabinde bugün Antalya olarak bildiğimiz Attaleia şehrinin kuruluşu Pergamon Kralı II. Philadelphos’a kadar uzanmaktadır. Attaleia daha sonra Roma İmparatorluğu hakimiyetine girmiştir. Çeşitli hakimiyetler altına girmesinin ardından kuşatmaların başarısız olmasının sebebi, kuşatmaların sadece karadan yapılması ve denizden gelen yardımların önünün kesilememesidir.” şeklinde konuştu.


Rektör Kalan konuşmasında, I. Gıyaseddin Keyhüsrev’in şehri kuşattığını, ikmal yollarını kapattığını bunun üzerine şehir halkının bu baskıya dayanamadığını ve Sultan Keyhüsrev’in Kale’ye davet edildiğini ifade ederek; “Sultan Keyhüsrev aşama aşama bütün Antalya Kalesini ele geçirerek 5 Mart 1207 tarihinde Antalya’yı fethetmiştir. Fetih sonrası Sultan, şehir içinde imar faaliyeti gerçekleştirmiş ve Selçuklu hakimiyeti güçlenmiştir. Sultan Keyhüsrev’in ölümünden sonra oğulları İzzeddin Keykavus ve Alaaddin Keykubad arasında bir taht kavgası başlamıştır. Bu taht kavgası şehrin Selçuklu hakimiyetinden çıkmasına sebep olmuş, daha sonrasında Keykavus 22 Ocak 1216 tarihinde tekrar fethetmiştir. Keykavus’un 45 parça kitabeden oluşan Antalya Fetihnamesi, özellikle Hristiyan halkının yaşadığı taraftaki surlara, şehrin giriş yollarına koymuş ve hakimlerin kim olduğu hatırlatılmıştır. Özellikle şehrin elden çıkış ve fethedilmesi ayrıntılı şekilde anlatılmıştır. Gerek içerik gerekse şekil bakımından eşi ve benzeri olmayan fetihname örneklerini görmekteyiz.” dedi.


I.Gıyaseddin Keyhüsrev’in hayatını kaybetmesinin ardından kardeşi Alaaddin Keykubad’ın tahta geçerek Antalya için parlak bir dönemin başladığını sözlerine ekleyen Rektör Kalan; Keykubad’ın birçok mimari faaliyetler gerçekleştirdiğini ve bu eserlerin en önemlilerinden bir tanesinin Yivli Minare olduğunu belirtti. Rektör Kalan, “Kaynaklara göre Sultan Keykubad 17 yıllık iktidarı boyunca her sene kış mevsimini Antalya ve Alaiye’de geçirmiştir. Keykubad’ın ölümünden sonra oğlu II. Gıyaseddin Keyhüsrev tahta geçmiş o da babası gibi önemli eserler şehre kazandırmıştır. Sonrasında Sultan II. İzzeddin Keykavus tahta geçmiş, yine taht kavgası ile birlikte şehri terk etmesi üzerine kardeşi Rükneddin Kılıç Arslan tahta çıkmıştır. Sultan Rükneddin Kılıç Arslan’ın öldürülmesinden sonra oğlu III. Gıyaseddin Keyhüsrev tahta geçmiştir. Bu dönemde Antalya’da darphane kurularak sikke basımı öne çıkmıştır. Bu sikkeler günümüzde müzelerde sergilenmektedir. Antalya bir asır boyunca Türkiye Selçuklu hakimiyetinde kalmış ve birçok Türk-İslam eserine kavuşmuştur. Antalya Selçuklu zamanında bir serhat şehri, yani “El-Medinetu Darü’s-Sugur” ve Saygın Şehir anlamında “Mahruse-i Darü’l-İzz” adlarıyla anılmaktadır.” diye konuştu.


Rektör Kalan konuşmasının sonunda, Antalya’nın 814. ve Alanya’nın 800. Fetih Yıllarını tebrik ederek, güzel etkinliklerle bu iki güzide şehrin fetih yıldönümlerinin kutlanacağını söyledi. Öte yandan Rektör Kalan, gelecek nesillere bu gelenek ve kültürlerin en iyi şekilde aktarılmasına gayret göstereceklerini ifade ederek sözlerini tamamladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzurum Tavlaşoğlu; Pulur Çayı dinlenme alanı olacak 31 Mart tarihinde yapılacak olan yerel seçim çalışmalarını tüm hızıyla devam ettiren Cumhur İttifakı Aziziye Belediye Başkan Adayı Eyüp Tavlaşoğlu, hazırladığı projeleri vatandaşlarla paylaşıyor. A’dan Z’ye hemen herkesin ihtiyaçları gözetilerek hazırlanan projeler arasında bilhassa Ilıca Mahallesi’nde bulunan Pulur Çayı’nın ıslahı da dikkatlerden kaçmıyor. Tavlaşoğlu, göreve geldiklerinde Ilıca’nın tam ortasından geçen Pulur Çayı’nın sel ve taşkın risklerine karşı ıslahının yapılacağını, buranın halkın dinlenme ve mesire alanı olacağını söyledi. Yapılacak çevre düzenlemesi sayesinde vatandaşların buralardan istifadesinin sağlanacağını dile getiren Cumhur İttifakı Belediye Başkan Adayı Eyüp Tavlaşoğlu, “Büyükşehir Belediyesinin de destekleri ile Pulur çayının etrafında halkın oturup dinleneceği kamelyalar ve çocuk oyun alanları kuracağız. Yıllarca Ilıca’da piknik yapmak için mesire alanlarını kullanan vatandaşlarımız, Pulur çayının çevresine yapacağımız çağdaş makyajla, görsel güzelliğe sahip bir alanda dinlenme imkanı bulabilecekler. Emsalleri batı illerinde var olan dere ıslahlarının daha da güzelini Ilıca’ya kazandırmak istiyoruz. Nasip olur 31 Mart tarihinde halkımız bize yetki verirse en kısa sürede bu projeyi hayata geçireceğiz” diye konuştu. “Ilıca yeni çarşı yolu ana artere bağlanacak” Cumhur ittifakı Aziziye Belediye Başkan Adayı Eyüp Tavlaşoğlu, Ilıca gezilerinde sürekli olarak gelen talepler arasında Yeni Çarşı yolunun ana artere bağlanma talepleri geldiğini de hatırlattı. Daha önce Büyükşehir Belediyesi tarafından alt yapısı hazırlanan Yeni Çarşı yolunun seçimlerin ardından ana artere bağlanacağını söyleyen Tavlaşoğlu, “Ilıca Bahçelievlerde kentsel dönüşüm çalışmalarının başlamasıyla birlikte Yeni Çarşıda oluşan yoğunluk yolun ana artere bağlanmasını zaruri hale getirecek. Böylelikle Yeni Çarşı esnafının ticari aksı da istenilen düzeye ulaşmış olacak. Bu yol üzerinden toplu ulaşım araçlarının geçmesi ile de çarşı ekonomik canlılığını kazanmış olacaktır.” dedi.