EKONOMİ - 17 Ocak 2019 Perşembe 15:09

Bakan Albayrak’tan marketlere uyarı

A
A
A
Bakan Albayrak’tan marketlere uyarı

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, "Bakıyoruz pazarda farklı fiyatlar, marketlerde farklı fiyatlar.

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, "Bakıyoruz pazarda farklı fiyatlar, marketlerde farklı fiyatlar. Marketlerde istediğimiz rakamlar yok. Marketlerle konuşacağız. Pazar ve market arasında bu ciddi fark varsa marketler beklediğimiz katkıyı yapmıyor. Diğer alanlarda çok daha net iyileşme görmeyi bekleyeceğiz" dedi.


Antalya’da temaslarını sürdüren Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası’nda (ATSO) düzenlenen ‘Adım Adım Ekonomi’ toplantısına katıldı. Programın açılış konuşmasını yapan ATSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Mustafa Atılgan, Türkiye ekonomisinin çeşitli sorunlarla karşı karşıya kaldığını belirtti. Antalya ekonomisinin lokomotif sektörünün turizm olduğunu ifade eden Atılgan, "2016 yılı bizler zor bir yıl oldu. 2017 ise yavaşta olsa toparlanma yılı oldu. 13 milyon turistle tarihinin en yüksek rakamına ulaştık. KDV tahsilatı yüzde 80 oranında arttı. Antalya ekonomisi 2018’de çok iyi bir performans sergiledi" dedi.


AK Parti iktidarının iş başına geldiği günden bu yana kadar temel amaçlarının hiçbir zaman değişmediğine dikkat çeken Bakan Albayrak, ülkeyi büyük ve güçlü Türkiye hedefine çıkarmak için çalışmalar yaptıklarını aktardı.


Kapsayıcı politikalar izlediklerine değinen Bakan Albayrak şu ifadeleri kullandı:


"Bunun neticesinde Türkiye ekonomisini 16 yılda yaklaşık 4 katı büyüttük. Ulaştırma, enerji, sağlık, sanayi alt yapımız neredeyse tamamen yenilendi. Tüm bu alanlarda dünyaya örnek olacak birçok proje ortaya koyarak önemli bir noktaya geldik. Büyük alt yapı dönüşüm sonrası ekonomide de büyük bir değişimin tarihi bir dönüşümün başlangıcını henüz yeniden başlattık. Tarihe dönüp baktığımızda 2013 yılı Mayıs ayında ekonomide tüm göstergelerde Cumhuriyet tarihin en iyisindeyken, devreye sokulan planlarla bu süreç ertelenmiş ve birçok dış operasyonla engellenmeye çalışıldı. Toplumsal, siyasi ya da güvenlik temelli olsun yapılan her saldırı aslında Türkiye’yi ekonomik açıdan istediği yere çıkarmaya hizmet etti. 2013’den beri verdiğimiz mücadeleye baktığımızda ekonomik olarak hangi ülke bu saldırıların altından kalkabilirdi? İnanın hiçbir ülke kalkamadı. İşte bu sebeple her girişimde milletin sinesine çarpanlar öfkeyle karşımıza çıktı."



"Dimdik ayakta tuttuk"


Türkiye’nin 5 senede yaşadığı kötü olaylara değinen Albayrak, "Ama 5 sene yaşadıklarımızı şahit olduklarımızı bir biz biliriz, bir de vatandaşımız bilir. 5 yılda yaşanan tüm bu olanlara rağmen demokrasimizi ve istikrarımızı, güvenliğimizi de ekonomimizi de dimdik ayakta tuttuk. Şimdi bir kez daha yeni bir ekonomik sıçrama için çok yoğun bir süreci başlatıyoruz. Ele ele, omuz omuza her anlamda devleti ve kamu kurumları inşallah yapacağız, üreteceğiz ve ortaya koyacağız. Elimizde iki hassas, kırılgan top olduğunu bilerek ve bunları kırmadan ikisinde düşürmeden çok hassas bir şekilde yöneteceğiz. Sıkı bir şekilde uygulayacağımız mali ve para politikalarında dikkatli ve hassas bir yöntem. Diğer elimizde ise sanayici, esnaf ve iş dünyasının hassasiyetlerin göz ardı etmeden bu dengeyi yöneteceğiz. Türkiye yolu, yükü ağır bir süreçten geçti. Ama hiçbir noktada ülkemizin gerçekleri insanımızı potansiyelimizi atmamız gereken adımları çok net biliyoruz. Bu politikalar yavaş yavaş meyvesini vermeye başladı" dedi.


Dengeleme süreci hakkında açıklamalarda bulunan Bakan Albayrak, 2018 yılının en başında konulan hedefi ele aldı. 2018’de yaşanan tüm süreçlere rağmen hedefin durduğuna dikkat çeken Albayrak, "Bölgemizde artan istikrarsızlığa rağmen, Ağustos ayında ekonomimizin ticaretimizi devreye alan yaptırımlarla ve müdahalelerle rağmen bütün bu noktada devreye sokulan ataklara rağmen tutturduk. Önümüzdeki dönemde mali disiplini karalılıkla uygulamaya devam edeceğiz. Ayakları yere sağlam basan adımlar atmaya devam edeceğiz. Değişim süreci yeni başladı. Bugünden dünden, Yarın günden daha iyi olacak bu inançla yapmamız gereken çok şey var" diye konuştu.


Enflasyonla mücadeleye değinen Albayrak şu ifadeleri kaydetti:


"Birileri hepinizin malumu. Ekim ayının rakamları açıklanınca ‘tutmaz, etmez, enflasyon gidiyordu’ diyordu. 25’in altına inmez denilirken Enflasyonla Topyekun Mücadele programı başta olmak üzere, üreticimiz olmak üzere ciddi bir refleks göstererek, kararlı adımlar atarak 20.8’in altında çok daha iyi bir performansla YEP’te ön gördüğümüz noktalarda tamamladı. Bu yıl çok daha güçlü bir refleksle 2019’u çok ama çok güçlü adımlar atarak daha iyi noktada tamamlayacağız. Kamu olarak bizler üstümüze düşen adımları hiç çekinmeden atmaya devam edeceğiz. Sıkı para duruşu politikamızı korumaya devam edeceğiz. Mali alanda enflasyonla mücadele için gerekli adımları atmaya devam edeceğiz. Gerek istihdama katkı sağlamak, gerek piyasayı canlandırma için başlattığımız ÖTV ve KDV indirimleri devam ettiriyoruz. Piyasayı takip ederek gerekli adımları atmaya devam edeceğiz."


Gıda komitesi toplantısını gerçekleştirdiklerinin altını çizen Albayrak, "Antalya’daki halcilik noktasında hal yasasıyla ortaya koyulan kaygıları not ettik ve bu kaygıları dikkate alarak nasıl iyi bir düzenleme yapılabilir Ankara’da takip edeceğiz. Bunun yanında özellikle küçükbaş hayvancılığın yaygınlaştırılması kapsamında çok önemli bir çalışma başlattık. Bu yıl bunun güçlü ve somut adımlarını göreceğiz. KOBİ’lerimizin ve esnafımız için gerek yapılandırmalar, gerek destek paketleriyle alakalı maliyetleri çok ciddi şekilde aşağıya çekmeye başladık. için adımlar attık" diye konuştu.


Pozitif gelişmelerin, fiyatlarda hala maliyet noktasında gidecek ciddi alanların mevcut olduğunu gösterdiğini bildiren Albayrak, Enflasyonla Topyekun Mücadele programının 3 ay daha devam edeceğini söyledi. Hal yasasını devam ettirme konusunda çağrı ve anonsu yaptıklarını kaydeden Albayrak sözlerine şöyle devam etti:


"Yeni dönemde yeniden başvuruları alarak, özellikle rakamları alarak, enflasyonla topyekun mücadele programına destek veren paydaşın yanında, desteği az olanları da buna göre değerlendiriyoruz. Bakıyoruz pazarda farklı fiyatlar, marketlerde farklı fiyatlar. Marketlerde istediğimiz rakamlar yok. Marketlerle konuşacağız. Pazar ve market arasında bu ciddi fark varsa marketler beklediğimiz katkıyı yapmıyor. Diğer alanlarda çok daha net iyileşme görmeyi bekleyeceğiz. İnşallah bu süreçte daha güçlü performansı tüm paydaşlardan, firmalardan bekleyeceğiz. Tüm firmalarımız ülkemiz için büyük sorun olan işte bu enflasyonla mücadele noktasında büyük sorumluluk almaya davet ediyoruz. Biz, somut rakamsal sonuçlarla performansımızı ortaya koyacağız. Uluslararası göstergelerle performansımızı analiz edeceğiz. Son dönemde enflasyonla mücadele, bütçe disiplini alanlarında ortaya koyduğumuz performans bize yatırımcı güveni olarak uluslararası. İşte bunun en önemli sonucu olarak yakın zamanda bir tarafta oldukça başarılı hazine ihaleleri gerçekleştirme sürecini yaşadık. Diğer tarafta faizlerde önemli bir düşüş trendini sağladık. Sadece bu hafta yaptığımız ihaleler bunun en net göstergesi. Hem 1 yıl vadeli tahlilde hem de bu söylediğim ikinci piyasa işlem tahlilinde çok ciddi bir faiz düşüşü yaşadık."



"Samuray Bono görüşmelere başladık"


Bakan Albayrak, "Hem borçlanmada enstrüman çeşitliğini sağlayarak, hem de borçlanma maliyetlerini aşağıya çekeceğiz. Bu iyileşmeleri iş dünyamıza, esnafımıza, sanayicimize kadar herkes hissetmeye başladı. Bunun yanında enstrüman çeşitliliğini arttırmak, küresel çeşitliliği arttırmak noktasında çok yakında Japonya yen’i cinsinden Samuray Bono ihracı için görüşmelere başladık. İnşallah bunu da hayata geçireceğiz" dedi.



"Ortaya çalışmalar koyduk"


Sağlıklı, sürdürebilir, dengeli büyüme için büyüme beklentisi ortaya koyduklarını ifade eden Bakan Albayrak, "Bölgesel, küresel ne olursa olsun öyle bir bilançoya, ekonomiye sahip olmamız lazım ki, Türkiye’nin bu süreçlerden minimum noktasında etkilenmesi lazım. Gelir dağılımının daha da iyi olması için ortaya çalışmalar koyduk. YEP’in temel ilkelerden bir tanesi; değişim. Yapılandırma süreci başlatıldı. Bugün sanayicimizin, esnafımızın finansal yapılarının daha da güçlü kılmak önemli adımlardan birisi. Antalya bu saydığımız özelliklerle dinamo şehirlerden birisi. Tarım ve hizmetler sektörleriyle Türkiye’nin önemli şehirlerden birisi. Antalya’mız şüphesiz dünyanın turizm noktalarından birisi" ifadelerini kullandı.


Akdeniz’in gelişmiş seracılık imkanlarıyla birlikte, hem ülkenin hem de dış ülkenin tarımsal ihtiyacını karşılamada rol oynadığını kaydeden Albayrak, "Başta Antalya olmak üzere seracılıkla ilgili kapasite ve altyapıda iyileşmeyi gelişme ve dönüşümü sağlayacak çok önemli bir çalışmayla bu hafta gıda komitesi toplantımızda başlattığımızı buradan ifade etmek isterim. Çok yakın bir dönemde, çok yakın bir süre içerisinde seracılıkta dönüşüm projesi finansal, alt yapıda açıklayacağız. Bu noktada Antalya başta olmak üzere, Ege, Akdeniz Bölgesi seracılıkta çok daha büyük bir sıçramaya sebebiyet verecek bu süreci başlayacağız. Ekoturizm, sağlık ve spor turizmiyle kongre toplantı alanlarında Antalya’nın çok daha büyük alanları olduğunu hepimiz biliyoruz" şeklinde konuştu.



"Türkiye’nin aleyhine bu böyle gitmez"


2019’un, ihracat hedeflerine ulaşmak, pazar çeşitliğini yükseltmek için sanayi ve ticaret iş birliklerini güçlendireceği bir yıl olacağını kaydeden Albayrak şöyle konuştu:


"İkili ilişki kazan-kazana olması lazım. Ama bir bakıyorsunuz Güney Kore ve Türkiye’nin ticaretine. Çin’in ticaret hacmi Türkiye’nin aleyhine bu böyle gitmez. Güney Kore gitmemeli. Türkiye’nin üretim, istihdam potansiyeli dünyayla rekabet etmek için taşıyacağız. Avrupa, Türkiye için birinci öncelik olmaya devam edecek. Çok daha rasyonel, kararlı ve güçlü adımları atacağız. Daha da atmayı arzuluyoruz. Karşılıklı kazan-kazana ilişkisini bu noktada daha ileriyle taşıyacağız. Ekonomi diplomasisiyle destekleyeceğimiz bu yıl inşallah Türkiye’miz, piyasalarımız vatandaşlarımızın çok daha refahını üst düzeye taşındığı bir yıl olacak."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Serdar Topraktepe’nin ilk derbi heyecanı Portekizli teknik direktör Fernando Santos ile yollar ayrıldıktan sonra takımın başına geçen Yardımcı Antrenör Serdar Topraktepe, Fenerbahçe maçıyla A takımla ilk derbi heyecanını yaşayacak. Trendyol Süper Lig’in 34. haftasında Beşiktaş, 27 Nisan Cumartesi günü saat 19.00’da Ülker Stadyumu’nda Fenerbahçe ile karşılaşacak. Geride kalan haftalarda 15 galibiyet, 6 beraberlik, 12 yenilgi sonucu topladığı 51 puanla dördüncü basamaktan yer alan siyah-beyazlılar, şampiyonluğu bu sezon için rafa kaldırdı. Avrupa’da mücadele edebilmek için Türkiye Kupası’nı müzesine getirmeyi hedef belirleyen Kartal, aksi bir duruma karşı da ligi ilk 4’te bitirmek istiyor. Bu bağlamda gerek puan sıralamasındaki yerini sağlamlaştırmak gerekse de taraftarına derbi galibiyeti elde etmek için Beşiktaş’ta tek hedef galibiyet. Serdar Topraktepe’nin derbi heyecanı Teknik Direktör Fernando Santos’la geçtiğimiz haftalarda yollarını ayıran siyah-beyazlılarda takımın başına Yardımcı Antrenör Serdar Topraktepe geçti. Ligde iç sahada MKE Ankaragücü’nü 2-0 mağlup eden Topraktepe idaresindeki Kara Kartal, rakibiyle Türkiye Kupası yarı final ilk maçında deplasmanda ise golsüz berabere kaldı. Bu sezon Rıza Çalımbay’ın ayrılığının ardından da Santos dönemi başlayana kadar 3 maçta bu görevi üstlenen Serdar Topraktepe, 2 galibiyet, 1 mağlubiyet almış ve 7 golle de 2.3 gol ortalaması yakalayarak, bu sezonki teknik direktörler arasında en yüksek gol ortalamasına sahip isim olmuştu. Cumartesi günü Fenerbahçe müsabakasıyla futbol A takımıyla ilk derbi heyecanını yaşayacak olan 47 yaşındaki antrenör, Kadıköy’de alacağı 3 puanla kariyeri için de önemli bir adım atmanın peşinde.
Malatya MTÜ’de beyaz önlük töreni Malatya Turgut Özal Üniversitesi’nde mesleğe ilk adımlarını atan hekim adayı öğrencilerin Beyaz Önlük Giyme törenleri gerçekleştirildi. Malatya Turgut Özal Üniversitesi’nde mesleğe ilk adımlarını atan hekim adayı öğrencilerin Beyaz Önlük Giyme törenleri gerçekleştirildi. Törene Malatya Turgut Özal Üniversitesi rektörü Prof. Dr. Recep Bentli, rektör yardımcıları Prof. Dr. İlhan Erdem, Prof. Dr. Orhan Gündüz, dekan yardımcıları, akademik ve idari personel ile öğrencilerin katılımı ile gerçekleştirildi. Törende konuşan Prof. Dr. Recep Bentli, Malatya Turgut Özal Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin henüz 4 yaşında olduğunu belirterek, “18. yüzyıla kadar hekimlerin kıyafetlerinin siyah renkte olduğu rivayet edilmektedir. Modern tıbbın henüz gelişmediği dönemde doktora ya da hekime gitmek son çare olarak görülürmüş. 19. yüzyıldan sonra modern tıbbın gelişmesiyle ve özellikle 20. yüzyılla beraber antibiyotik ve insülin gibi ilaçların keşfedilmesiyle birlikte modern tıp ve hekimlik insanlık tarihinde çok önemli kritik adımlar atmış ve ortalama insan ömrü de o keşiflerden sonra yükselmeye başlamış. 19. yüzyıldan itibaren hekimler, sağlıkçılar beyaz kıyafetler, beyaz önlükler giymeye başlamışlar” ifadelerine yer verdi. Beyaz rengin saygınlığı, güveni, cesareti, fiziki ve vicdani temizliği temsil ettiğinden dolayı sağlıkçıların da bu rengi giydiğini belirten rektör Prof. Dr. Recep Bentli, “Biz toplum olarak biliyoruz ki, hekimlik çok kutsal bir meslek. Geçtiğimiz yıllarda çok büyük bir pandemi atlattık. Pandemi ile beraber tekrardan hekimliğin çok önemli bir meslek olduğunu hep beraber görmüş olduk. Pandemi sırasında ben de Malatya’da İl Sağlık Müdürü olarak çalışıyordum. Gerçekten hekimlerimiz o kadar özverili çalıştılar ki dünyaya örnek oldular. O süreçte N95 maske ile dışarı çıkmayan insanlar varken hekimlerimiz hasta başında sadece cerrahi maske ile pozitif hastaların yanında işlem yapıyorlardı. Sadece entübasyon yaparken N95 takarak çok güzel bir şekilde hem Malatya’da hem ülkemizde bu süreci yönettiler” dedi. İtalya ya da Fransa gibi ülkelerde huzurevlerinde hastaların veya yaşlıların yer bulamadıklarından dolayı toplu ölümlerinin gerçekleştiğini ancak bizim ülkemizde böyle bir manzaranın yaşanmadığının altını çizen Rektör Recep Bentli, pandeminin ilk günlerinde Malatya Huzurevi’nde birkaç pozitif vakanın ortaya çıkması ile birlikte tüm huzurevi sakinlerini hastaneye yatırarak takip ettiklerini ve bu sayede huzurevi sakinlerinde herhangi bir vefatın yaşanmadığını dile getirdi. Rektör Recep Bentli, hekimlerin ve diğer sağlık personellerinin özverili ve gayretli bir şekilde çalışmaları ile birlikte pandemi ve deprem gibi doğal afetlerde ortaya çıkması muhtemel kayıpların önüne geçildiğini belirtti. Depremden birkaç saat sonra hastaneye giderek kontroller gerçekleştirdiğini ifade eden rektör Recep Bentli, o ortamda bulunan herkesin depremzede olmasına rağmen tüm hekimlerin acilde yoğun bir şekilde çalıştığının altını çizdi. Bentli, “Belki de kendi yakınları yaralanan ya da vefat edenler olmasına ve Elazığ’dan ya da başka şehirlerden gelen hekimler gelene kadar tüm hekimlerimiz ve sağlık personelimiz yoğun bir şekilde hasta tedavilerine başlamışlardı” diye konuştu.
Van Van YYÜ’de gala konseri büyük beğeni aldı Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Akademik Orkestrası, gerçekleştirdiği gala konseri ile büyük beğeni aldı. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı, Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Öğretmenliği Ana Bilim Dalı öğretim üyeleri, lisans, lisansüstü öğrencileri, Van Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarı ile Milli Eğitim Bakanlığına bağlı çeşitli kurumlarda görev yapan müzik öğretmenleri ve Hakkari Üniversitesi öğretim üyelerinden oluşan Van YYÜ Akademik Orkestrası tarafından gala konseri düzenlendi. Cengiz Andiç Kültür Merkezinde gerçekleşen konsere Van YYÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Şevli ve eşi Duygu Şevli, İl Emniyet Müdürü Murat Mutlu, Van Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Nayif Süer, Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Dr. Hüseyin Yükrük, Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Serap Yükrük, akademik ve idari personel ile birçok öğrenci yer aldı. Konserde, çoksesli Türk müziği ve klasik batı müziğinin seçkin eserlerinden oluşan 9 sanat eseri icra edildi. Konser sonrasında Şef Fatih Marufoğlu’na çiçek takdiminde bulunan Van YYÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Şevli, Van YYÜ Akademik Orkestrası’nın 2023 yılının ekim ayından itibaren çalışmalara başladığını ifade etti. Van YYÜ Akademik Orkestrası’nın şehrin ve bulunduğu bölgenin sanatsal-kültürel yaşamında önemli bir yer edineceğini belirten Şevli, “Bugün Van Yüzüncü Yıl Üniversitemizin tarihindeki dönüm noktalarından biri. Çünkü üniversitemiz bugünkü konserle birlikte bilimsel çalışmalar, araştırmalar ve elde edilen başarılarının yanı sıra sanatsal yetkinliğini ortaya koymuş bulunmaktadır. Elbette sanatçı ortaya koyduğu sanatın seyirciler veya izleyiciler tarafından beğenildiğini görmek, hissetmek ister. Bilim insanları olarak bizler bir makale yazdığımızda çalışmalarımız atıf aldığında büyük mutluluk duyarız. Bu, çalışmalarımıza başkaları tarafından değer gösterilmiş olmasının göstergesidir. Sizlerin de beğeni ile konseri izlemesi, ilgi göstermesi hem sanatçılarımızı hem de bizleri çok memnun etmektedir” dedi. Üniversitenin Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümünden Müzik Eğitimi Ana Bilim Dalı ve Resim-İş Eğitimi Ana Bilim Dalı lisans programlarının Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (EPDAD) tarafından 2+3 yıllığına akredite edildiğini ifade eden Rektör Şevli, her başarının disiplinli ve sürekli bir ekip çalışması ile elde edildiğini vurguladı. Konserin bu aşamaya gelinceye kadar birçok kez prova edildiğine ve hem sahne önü hem de sahne arkasındaki ekibin büyük fedakarlıklarla çalıştığına şahitlik ettiğini belirten Rektör Şevli, emeği geçen herkese teşekkür etti.
Gaziantep Diyetisyen kadrosu genişletiliyor SANKO Üniversitesi Hastanesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nde de uzman kadrosunu genişletiyor. Uzm. Diyetisyen Tuğba Demirkıran ve Diyetisyen Meltem Demirci, SANKO Üniversitesi Hastanesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nde danışanlarını kabul etmeye başladı. Uzm. Diyetisyen Tuğba Demirkıran 1999 yılında Gaziantep’te doğdu. İlk ve ortaokul eğitiminin ardından 2017 yılında Yasemin Erman Balsu Anadolu Lisesi’nden mezun oldu. 2017 yılında SANKO Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nde lisans eğitimine başlayan Uzm. Diyetisyen Demirkıran, çeşitli polikliniklerde stajyer diyetisyen görev alarak 2021 yılında bölüm birincisi olarak mezun oldu. Aynı yıl özel bir üniversitede yüksek lisans eğitimine başlayan Uzm. Diyetisyen Demirkıran, “Obezite” konusunda tez hazırladı. 2023 yılında yüksek takdir derecesiyle mezun olarak ‘Uzman Diyetisyen’ unvanını aldı. Eğitim hayatı boyunca birçok konferans, seminer, sempozyum ve kursa katılan Uzm. Diyetisyen Demirkıran 2024 yılı Nisan ayı itibariyle SANKO Üniversitesi Hastanesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nde danışanlarını kabul etmeye başladı. Diyetisyen Meltem Demirci 1998 yılında Gaziantep’te doğdu. 2016 yılında Vedat Topçuoğlu Anadolu Lisesi’nden, 2020 yılında SANKO Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nden mezun oldu. 2018 yılında özel bir sağlıklı yaşam merkezinde staj yapmaya başlayan Diyetisyen Demirci, 2019 yılında Cengiz Gökçek Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi, Engelsiz Yaşam Merkezi Aktif Yaşam Merkezi, 25 Aralık Devlet Hastanesi ve SANKO Üniversitesi Hastanesi’nde stajyer diyetisyen olarak görev yaptı. Nisan 2021’den bu yana SANKO Üniversitesi Hastanesinde Diyetisyen olarak görev yapan Demirci, Nisan 2024 itibariyle Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nde danışanlarını kabul etmeye başladı. Diyabette Beslenme, Gebelik ve Emziklilik Döneminde Beslenme, Kilo Alma Programları, Besin İntoleranslarında Beslenme, Kalp Damar Hastalıklarında Beslenme, Böbrek Hastalıklarında Beslenme, Nörolojik Hastalıklarda Beslenme, Sindirim Sistemi Hastalıklarında Beslenme, Yeme Bozukluklarında Beslenme, Organ Naklinde Beslenme, Cerrahi Hastalıklarda Beslenme, Enteral-Paranteral Beslenme ve Çocuk Hastalıklarında Beslenme ve Yaşlılık Döneminde Beslenme alanlarında çalışmaları sürmektedir. Türkiye Diyetisyenler Derneği (TDD), Klinik Enteral Paranteral Nütrisyon Derneği (KEPAN), Pediatrik Diyetisyenler Derneği (PEDİDER) üyesidir. Karbonhidrat-Protein-Yağ Sayımı Eğitimi (Tip1-Tip2 DM) Obezite Cerrahisi ve Bariatrik Diyetisyenliği, Yaşlılarda Tıbbi Beslenme Tedavisi Eğitimi, Renal Diyetisyenlik Kurs Programı, ISO 18001 Eğitimi, ISO 14001 Eğitimi, ISO 9001 Eğitimi, Güncel Yaklaşımlarla Klinik Nütrisyon Kursu ve Bilimsel Fitoterapi Eğitimi sertifikaları bulunmaktadır.