POLİTİKA - 25 Mart 2019 Pazartesi 13:01

Çavuşoğlu’ndan Rusya ile ilgili vize açıklaması

A
A
A
Çavuşoğlu’ndan Rusya ile ilgili vize açıklaması

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Rus vatandaşlarının pasaportsuz şekilde ülkemize gelmesinin önünü açmak için toplantılarına başladık.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Rus vatandaşlarının pasaportsuz şekilde ülkemize gelmesinin önünü açmak için toplantılarına başladık. 28 Mart’ta Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Antalya’ya geliyor ve bunları detaylı bir şekilde görüşeceğiz" dedi.


Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Attalos Heykeli önünde düzenlenen kahvaltılı programda Kalekapı esnafı ve vatandaşlarla bir araya geldi.


Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 17 yıldır bu bölgede toplantılar yaptıklarını hatırlatarak, esnafların sorunlarını birlikte çözdüklerini ve iyi bir dayanışmalarının olduğunu söyledi.


Türk turizmi için birlikte çalıştıklarını dile getiren Çavuşoğlu, "Tanıtım çalışmalarında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın oluşturduğu strateji çerçevesinde yurt dışında müşavirliklerimiz ve büyükelçiliklerimiz birlikte yoğun çalışıyorlar. Ayrı ayrı ofisler faaliyet gösterme yerine, bizim büyükelçilik içinde birlikte çalışmayı sağlamaya çalışıyoruz. Turizmin çeşitlendirilmesi için de çalışıyoruz. Turizm müşavirliğimiz her yerde yok, sayısını bakanımız artırıyor. Şu anda dünyada 242 temsilciliğimiz var ve beşinci sıradayız. Arkadaşlarıma bir ay önce bir talimat gönderdim. Sağlık, spor ve alternatif turizm için o ülkelerden kimleri getirebiliriz, sayıyı nasıl artırabiliriz. 70 milyon turist, 70 milyar gelir hayal değil. Sadece sağlık turizminden 2023’e kadar 50 milyar gelir elde edebiliriz. Tüm misyonlarımızdan rapor geldi. Seçimlerden sonra bunu Kültür ve Turizm Bakanlığına sunacağız” diye konuştu.



"Hindistan ve Çin’e kolaylık"


Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy ile vize konusunda da çalışmalar yaptıklarının altını çizen Çavuşoğlu, “Vizeleri kaldırmak için çaba sarf ediyoruz. Irak, Libya gibi bazı ülkelere güvenlik gerekçesiyle vize uyguluyoruz. Ama o ülkelere özellikle şirketler gönderdik ki bazı büyük TÜRSAB dahil kuruluşlara C1 denilen turist vizesi verme yetkisi verdik. Vize uygulamasından dolayı Antalya ve Türkiye’ye gelen turist sayısı azalmasın. Elektronik vize uygulamasını başlattık. Bazı ülkeler için ön koşulları kaldırmaya başladık, mesela Çin. Hindistan’a yönelik özel çalışmamız var. Hindistan’da 14 bölgede vize ofisleri açtık, Türkiye’ye gelmek isteyenlere kolayca vize verelim. Çinliler ve Hintliler çok para harcıyorlar” ifadelerine yer verdi.



"Rusların Türkiye’ye pasaportsuz gelmesi"


Çavuşoğlu, Gürcistan, Ukrayna ve Moldova gibi ülkelere pasaportsuz seyahati başlattıklarını anımsatarak, “2 sene içinde pasaportsuz seyahate geçtiğimiz Ukrayna’dan ülkemize gelen turist sayısı 700 binden 1 milyon 400 bine çıktı. Uçak düşme hadisesinden önce Rusya ile pasaportsuz sadece kimlikle seyahat etme görüşmelerine başlamıştık. Ama şimdi maalesef bir vize uygulaması oldu. Yavaş yavaş vizeleri kaldırıyoruz. Tır şoförlerine, iş adamlarına ve resmi pasaport sahiplerine vizeyi kaldırdılar. Amacımız vizelerin tamamının kalkmasıdır. Rus vatandaşların pasaportsuz şekilde ülkemize gelmesinin önünü açmak için toplantılarına başladık. 28 Mart’ta Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Antalya’ya geliyor ve Antalya’da bunları detaylı bir şekilde görüşeceğiz. 8 Nisan’da da hep birlikte Moskova’ya gideceğiz” dedi.



"Sağlık turizminde kalma süresinin uzatılması"


Türkiye’ye kış aylarında sağlık ve diğer amaçla gelen turistlerin daha uzun kalması yönünde isteklerinin olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, “Bunun süresini uzatmamız lazım. Yerinde bir istek ve talep. Kış aylarında soğuk ülkelerden gelen turistler 90 gün daha uzun kalmak istiyor. Bazı ülkelerde 30 gündü hemen onu 90 güne çıkardık. Seçimden sonra milletvekillerimize rica edeceğiz, yasayla beraber 90 günlük kalma süresini uzatacağız, esnek yapacağız. İki bakanlık bunu ülkeye göre belirler o zaman o işte turist başına elde edilen geliri de artırırız” ifadelerine yer verdi.


Değişken ve geçiş sürecinin yaşandığı bir dünyada yaşadıkların dile getiren Çavuşoğlu, sınamaların üstesinden gelebilmek için Türkiye’nin daha güçlü olması gerektiğini belirtti.



"Antalya siyasetinde parti ayrımı yapmadık"


İttifakların demokrasinin gereği olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, "Yeni sistemle beraber yüzde 10 seçim barajı diye bir dert kalmadı. Yerel seçimlerde de ittifak var. Bizim ittifakımız Cumhur İttifakı, vatanını, milletini seven insanlar olarak ülkemizin önündeki tüm tehdit ve engelleri kaldırarak hedeflerine ulaşması için bu ittifakı kurduk. Karşı tarafta bir ittifak var. O siyasi partilere oy vermiş vatandaşlarımıza saygımız var. 17 yıldır Antalya’da siyasetinde parti ayrımı yapmadık. CHP Eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal’a da saygı ve hürmeti samimi şekilde kendisine gösterdik” dedi.



"İzah edin"


Bugün HDP’nin PKK’nın talimatı ve izni olmadan bir adım dahi atamadığını dile getiren Çavuşoğlu, “Antalya’da Doğu ve Güneydoğu’dan gelip yaşayan Kürt kökenli kardeşlerimiz var. Onlarla sorunumuz olmadığı gibi Antalya ekonomisine yaptıkları katkının farkındayız. Biz onları PKK’dan ayırt ediyoruz. Kürt kökenli kardeşlerimize sözümüz olmadığı gibi, onlar da bizim kardeşimiz, Antalya’nın bir parçalarıdır. Ama bugün Antalya’da CHP listelerine HDP’nin kontenjanından girenlerin hepsini istisnasız PKK belirlemişti. Listelere giren kişilerin ’Öcalan’a özgürlük’ demesi tesadüf değildir. Bizim itirazımız buna. Neden bu terör örgütüyle ve uzantısıyla ittifak kurma zorunda kaldınız, bunu izah edin” diye konuştu.



"70 milyon turist zor değil"


Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ise Türkiye’ye giriş yapan her üç turistten birinin Antalya’dan giriş yaptığını kaydetti.


Antalya’nın kendisinden beklentilerinin çok yüksek olduğunu ifade eden Ersoy, “Türkiye’de turizmin hak ettiği yerlerin üstüne çıkması için gerekli adımları atılmasını sağlamak hedefim. 70 milyon turist, 70 milyar dolar hedefimizde Antalya’nın rolü çok büyük. 70 milyon turist çok zor bir rakam değil. Zor olan 70 milyar dolar gelir hedefi. Şehir olarak el ele vermemiz lazım. Konaklama dışı gezen turist hedefliyoruz. Nisan ayında en çok ihtiyacınız olan Türk Hava Yolları’nın, business klaslı, tarifeli seferleri Antalya’ya çok yolcu veren ülkelerden seferler başlıyor. İlk etapta 50 seferden başlıyor. 2023’e kadar haftalık 5 sefer hedefimiz var. Bu seferler kışın da devam edecek” dedi.



"Şehirde cazibe noktaları artırılmalı"


Turizmin 12 aya yayılması gerektiğinin altını bir kez daha çizen Bakan Ersoy, “Şehir merkezine konsantreyiz. Şehri kültür ve sanat başkenti yapabilirsek turistler sadece deniz kum ve güneş için gelmeyecektir. Şehrin cazibe noktalarını artırmamız lazım. Bakanlık olarak önümüzden aydan itibaren gastronomi belgelerini yeniden vermeye başlayacağız. Belediyeler ile bakanlık arasında koordineli çalışmalar olmalıdır. Türel’in raylı sistemin otel bölgelerine yaklaştırılması projesi dikkati çekti. Hanutçuluk ile gelmeyen kendi isteyerek gelen turisti göreceksiniz. Tarihi ve kültürel yerlerin tanıtımı çok önemli. Turizm geliştirme fonunu haziran ayına yasallaştırarak hayata sokacağız. Sektörden toplanan bir gelirle, sektörle ilgili tanıtımı bu fon sağlayacak. Eskiden bakan bürokrat değişince strateji değişiyordu. Şimdi biz devlet olarak çekiliyoruz. Kalıcı sürdürülebilir politikalarla turizm yapmaya başlayacağız. Bakanın değişmesi bir şey ifade etmeyecek” dedi.



"Birilerinin iki dudağına bağımlı olmayacak"


Bu fondan en çok Antalya’nın yararlanacağını vurgulayan Çavuşoğlu da, “Dünyanın en büyük festivallerini bu fonla yapabileceğiz. Şehir merkezinde büyük organizasyonlar yapabileceğiz. Şehirde her zaman bir aktivite olacak. Turizmi birilerinin iki dudağına bağımlı olmaktan çıkaracağız. Ağırlıklı bireysel turistin geldiği, bu iş bittiği zaman 30-40 ülkeden turist gelecek. Bir ülke ile tartışma çıktı, bir ülkenin ekonomisi bozuldu, bunlar Türkiye’ye yansımayacak” değerlendirmesini yaptı.



"Antalya’nın kazanması için mücadele ediyoruz"


Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel ise doğduğundan beri arastada olduğunu hatırlatarak, Antalya’nın güzelliklerine güzellik katmanın görevleri olduğunu kaydetti.


Hizmet etmenin zor olduğunu ve çok çalışılması gerektiğinin altını çizen Türel, "Bu dönemde 359 projeden bahsediyoruz. 70 bin kişiye yeni iş sahası açılacak. Antalya’nın kazanması için mücadele ediyoruz. Ben Antalya ittifakının adayıyım. Bu güzel şehri siyasetin kısır çekişmelerine hiçbir şekilde kurban edemeyiz" diye konuştu.



"Esnaf dostu"


Gökçen Özdoğan Enç de son 5 gün kaldığını, Muratpaşa için çok şey söylediklerini belirterek, esnaf dostu belediye başkanı olmak istediklerini söyledi.


Bu noktada destek beklediklerini aktaran Özdoğan, birlikte olmaları halinde çözemeyecekleri sorunun olmadığını kaydetti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Bakan Özhaseki: "Deprem bölgesinde 300 binden fazla konut inşaatı devam ediyor" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kütahya’da AK Parti önceki dönem ve mevcut yönetim kurulu üyeleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay ve AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu’nun ardından kürsüye gelen Bakan Özhakesi, deprem bölgesinde halen 300 binden fazla konut inşaatının devam ettiğini ifade etti. Özhaseki, "Son 6 Şubat’ta bile tam 18 ilimiz etkilendi. 14 milyon insan zarar gördü. 680 bin konutumuz yıkıldı. 170 bin kadar da iş yerimiz yerle bir oldu. 850 bin bağımsız birim. Dile kolay. Zarar 104 milyar dolar olarak ifade ediliyor. Manevi zarar, onu ölçecek bir alet daha çıkmadı. Evleri teslim ediyoruz, hangi eve gitsek oturup çay içtiğimizde, o geceye geliyor konu. Evin sahibi biraz sonra olayları anlatmaya başlıyor hem o ağlıyor hem de biz ağlamaya başlıyoruz. Şu anda 300 binden fazla inşaatımız devam ediyor. Köylerde çelik karkastan evler yapıyoruz. Aslında yıkılan evler belki taştandı, basit evlerdi, aralarında harç bile yoktu bazılarının. Olsun Cumhurbaşkanımızın talimatı, ‘Madem o evler yıkıldı, hepsini en iyisiyle yapacağız’ dedi. Ve şimdi çelik karkastan evler yapıyoruz. Şehirlerin merkezlerini yapıyoruz bir taraftan. Bir taraftan altyapılarıyla ilgili büyük bir bütçe temin ettik. Altyapılarına başladık, gece-gündüz çalışıyoruz. 76 bin evimizi teslim ettik. Her ay bundan sonra da 10-15 bin evi vermeye devam edeceğiz" dedi. "Şimdi bütün bilim adamları diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere" Bakan Özhaseki, konuşmasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu eleştirdi. Özhaseki, "Son dönemde hiç anlayamadığımız başka bir şey çıktı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı başını çekiyor. Sonra onun kuyrukları Anadolu’da devam ediyorlar. Algı belediyeciliği diyorlar. Ne oluyor algı belediyeciliği olunca? Yapmadığını yapmış gibi sunma. Olmadığı halde olmuş gibi. Beyefendi tatilde çalışıyormuş gibi yan gelip yatıyor veya İngiliz büyükelçisiyle bir yerde, restoranda yemek yiyor ama iş başındaymış gibi gösteriyor. Ne kadar ayıp bir şey ya. Bunu da belediye bütçesinden yapıyorlar. Şimdi bütün bilim adamlar diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere. Evet hepimiz takip ediyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin geçen seneki ayırmış olduğu pay, 485 milyon lira. Ama algı operasyonları için beyefendiyi övmek için, beyefendi Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı veya da cumhurbaşkanı yapabilmek için tuttukları trol ordusuna verdikleri, ayırdıkları para 900 milyon lira. Bu para cebinizden çıkıyorsa bir şey demem, hoş karşılamam, bir şey demem. Eğer belediye bütçesiyse benim bir kuruşluk da hakkım varsa, haram olsun arkadaşlar. Doğru değil arkadaşlar. Bu dönemde böyle bir belediyecilik gördük. Hükümetin yaptığının üstüne yatmak, onun yaptıklarını kendi yapmış gibi anlatmak. Ya ayıptır günahtır" diye konuştu.
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.