POLİTİKA - 24 Mart 2019 Pazar 19:57

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu Akseki’de vatandaşlara seslendi

A
A
A
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu Akseki’de vatandaşlara seslendi

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Antalya’nın Akseki ilçesinde vatandaşlarla bir araya geldi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Antalya’nın Akseki ilçesinde vatandaşlarla bir araya geldi.


Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Antalya’nın Akseki ilçesinde Akseki Belediye Kültür Salonunda vatandaşlara hitap etti. Cumhur İttifakı’nı sadece seçimleri kazanmak için kurmadıklarını belirten Çavuşoğlu, "Amacımız sadece seçimi kazanmak değil. Beka sorunu var. Onların gözünde beka tehdidi yok. Çünkü PKK ile kol kola girdi. Benim milletim ve ben görüyorum bunları. FETÖ, PKK, PYD, YPG, var da var. Beka derken bundan bahsediyoruz. Türkiye büyüdükçe tehdidin boyutu ve engellemek isteyenlerin sayısı da artacak" diye konuştu.


"Biz, Recep Tayyip Erdoğan’ın yanında siyaset yapıyoruz. Şimdi de Cumhur İttifakı gereği Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli’nin yanında siyaset yapıyoruz" diyen Çavuşoğlu, gittikleri her yerde Türk milletinin, mazlumların ve ümmetin sesi olduklarını unutmadıklarını kaydetti. Arkalarında 82 milyon Türk milletinin olduğunu bildiklerini ifade eden Çavuşoğlu, "Yanımızda tüm mazlumların ve ümmetin duasını da hissediyoruz. O yüzden her yerde diklenmeden dik duruşumuzu göstereceğiz. İnşallah bu seçimde de halkımız bizi daha çok güçlendirecek ve daha güçlü bir şekilde yolumuza devam edeceğiz" dedi.


Çavuşoğlu, Cumhur İttifakı adaylarının halkın karşısına "Şunları yaptık, şunları da yapacağız" diye çıktığını, rakiplerin ise iftira attığını ve bol keseden vaatlerde bulunduğunu söyledi. "Zillet ittifakı" diye nitelediği Millet İttifakı’nın içerisinde HDP kontenjanından Antalya, Ankara, İzmir, Aydın, Muğla, İstanbul, Bursa’dan belediye meclis üyesi adayları ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayının bulunduğunu söyleyen Çavuşoğlu, “Geçtiğimiz seçimde milliyetçi geçinen o partide bugün o ittifakın içinde. İki oy uğruna yıllardır savunduğunuz değerleri ayaklar altına nasıl alıyorsunuz. Öyle bir ders vereceğiz ki bunlardan dışarıdaki güçlerde nasibini alacak. Bu seçim çok kritik bir seçim olacak” dedi.



“Neyin ne olduğunu görmemiz açısından ibretlik bir seçimdir"


“Biz cumhurla halkla, milletle ittifak kurduk. Vatanını seven iki parti milletimizle ittifak kurdu” diyen Çavuşoğlu, şunları kaydetti:


“Millet ittifakı ise kimlerle ittifak kurdu siz söyleyin. FETÖ ile ittifakı kurdu bunlar. PKK ile ittifak kurmak zorunda kaldınız. AK Parti ve MHP düşmanlığı, millet düşmanlığı, PKK Türkiye’de herkesin düşmanı, terör örgütü. Neden PKK terör örgütü ile ittifak kuruyorsunuz. Bunları açıklayamıyorsunuz. PKK’dan mı korkuyorsunuz? Sizi kim bunlarla araya getirdi, hangi güç sizi terör örgütü ile aynı odaya koydu, aynı yatağa soktu? Hangi güç söyleyin. Ya bunlar kafayı yedi. Yani düşünün hiç mi akıllı yok bu partilerde. Bizim partiye ve partililere bir lafımız yok bizim. Biz Cumhuriyet Halk Partililere bir söz söyledik mi hemen çarpıtıyorlar. Dışişleri Bakanı, İçişleri Bakanı, Devlet Bahçeli, Recep Tayyip Erdoğan bize terörist dedi. Biz Cumhuriyet Halk Partililere terörist dedik mi? Akseki’deki Cumhuriyet Halk Partili kardeşlerimizin vatan sevgisinden şüphemiz var mı? Yok. Onlarda vatanını seviyor. Ama onların oy verdiği partiye söylüyoruz. Siz PKK ile niye ittifak kuruyorsunuz. Sizin içinizde DHKP-C’liler vardı. DHKP-C’liler ile PKK’lıların arasında bir farkta yok. Onlar çünkü bir oldular, Türkiye’ye karşı terör eylemlerini başlattılar. Şanlıurfa’da 2 polisimizi, 2 yiğidimizi şehit ettiler o günden itibaren birlikte hareket ediyorlar. CHP’nin içinde bazı milletvekilleri var. Bunlar PKK’lıların cenazelerine de gidiyordu. Ona da hayır diyemiyorlar. Yani giderek marjinalleşen bir parti var ama, yine de biz bu partiye terör partisi diyemiyoruz. Ama onlarda neden PKK ile kucak kucağa olduklarını izah etmek zorundalardır. Kim onları mecbur bırakıyor? Biz beka derken onlar beka problemi yok diyorlar. Neden? Terör örgütü ile el ele olanların beka derdi olabiliri mi? Bunlar artık el ele kucak kucağa olduğu PKK’ya terör örgütü diyemiyorlar. Öyle görmüyorlar. O yüzden onlar için PKK bir tehdit olmayabilir. Ama Aksekililer biliyor ki, PKK bir terör örgütüdür. Türkiye’ye yönelik tehdittir. Bu bir beka meselesidir. İşte bu seçim nelere kadir. Neyin ne olduğunu görmemiz açısından ibretlik bir seçimdir."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.
Samsun Polis, dolandırıcılara karşı vatandaşları uyardı Samsun Vezirköprü’de polis ekipleri hırsızlık, dolandırıcılık konularında vatandaşları bilgilendirerek uyarıcı broşürler dağıttı. Vezirköprü İlçe Emniyet Müdürü Ahmet Çelik’in de katıldığı çalışmada birim amirleri ile polisler vatandaşları dolandırıcılık olaylarına karşı yüz yüze bilgilendirdi. Emniyet Müdürü Çelik, "Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin” dedi. İlçe merkezinde gerçekleştirilen çalışmalarda broşür dağıtılarak çok sayıda vatandaşa siber güvenlik, KADES, hırsızlık ve dolandırıcılık konuları hakkında yüz yüze bilgi verildi. Gerçekleştirilen çalışmalar çerçevesinde, özellikle dolandırıcılık konularıyla ilgili; pazar yerlerinde, taksi durakları ile kuaförlerde, kahvehaneler ile kafeler de, iş yerleri ve parklarda vatandaşlarla görüşüldü. Yapılan bilgilendirmede, “Kendisini polis, asker, savcı ya da kamu görevlisi olarak tanıtarak para ve altın isteyen kişilere itibar etmeyin. Bu kişiler çünkü dolandırıcıdır. Bu kişiler sizleri inandırmak için kimlik ve adres bilgilerinizi hatta kimlik numaranızı dahi söyleyebilir. Bunlara itibar etmeyin. Bankadan aradığını söyleyerek ’kredi kartı aidatınızı ve dosya masraflarınızı iade ediyoruz’ diyerek kart ve şifre bilgilerini isteyen kişilere inanmayın. İnternet sitelerinden alışveriş yaparken dikkatli olun, güvenilir siteleri tercih edin" ifadelerine yer verildi.
Bolu Bolu’da 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi 7’nci Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi, Bolu’da düzenlendi. Yoğun katılımın olduğu kongrede Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.