ASAYİŞ - 12 Haziran 2019 Çarşamba 15:18

Kreşte 2 yaşındaki çocuğa darp iddiası

A
A
A
Kreşte 2 yaşındaki çocuğa darp iddiası

Antalya’da yaşayan aşçı Hanife Yılmaz, özel bir kreşe bıraktığı 2 yaşındaki erkek çocuğunun şiddet gördüğünü ileri sürerek savcılığa suç duyurusunda bulundu.

Antalya’da yaşayan aşçı Hanife Yılmaz, özel bir kreşe bıraktığı 2 yaşındaki erkek çocuğunun şiddet gördüğünü ileri sürerek savcılığa suç duyurusunda bulundu. Bebeğin şiddet gördüğü iddia edilen anlar güvenlik kamerasına yansıdı.


Kundu bölgesinde bir otelde aşçı olarak çalışan 32 yaşındaki Hanife Yılmaz, ailesini geçindirmek için çalışmak zorunda kaldı. Yılmaz, 2 yaşındaki erkek çocuğunu Muratpaşa ilçesindeki özel bir kreşe verdi. 2.5 aydır bu kreşte kalan bebeğinin bir süre sonra, bacağı, sırtı, kolu, gözünde morluklar gören anne Hanife Yılmaz şüphelenmeye başladı. Kreşe morlukların sebebini soran anne Yılmaz’a yetkililer, “Cihan çok yaramaz bir bebek, kendini yerlere atıyor” cevabını aldı. Aldığı cevaplardan memnun olmayan Yılmaz, çocuğunun kreşte şiddete maruz kaldığına inanmaya başladı. 11 gün önce bebeğini kreşe almaya giden Hanife Yılmaz, çocuğuna bir öğretmenin bağırdığını gördü. Tepki veremeyen Yılmaz, bebeğini alıp eve gitti ve çocuğunun kıyafetlerini çıkarınca kolunda iki diş izi gördü. Hemen kreşe giden anne Yılmaz, çocuğunun vücudundaki izlerin normal olmadığını bu nedenle güvenlik kamera görüntülerini izledi. Görüntülerinde iddiaya göre farklı öğretmenin çocuğuna şiddet uyguladığını gören Hanife Yılmaz, hastaneden darp raporu alıp, polis merkezi ve savcılığa başvurdu. Görüntülerde ise oyun oynayan çocuğun elindeki objeyi alıp çocuğun ağzına vurur gibi yapma anı güvenlik kameralarına yansıdı.



"Çalışmak zorundayım"


Anne Hanife Yılmaz ise yaşananları şöyle anlattı:


“Çalışmak zorunda olduğum için çocuğumu kreşe bırakmak zorunda kaldım. 2.5 aydır oğlum kreşe gidiyor. Ama kısa sürede çok kötü şeyler yaşadık. Çocuğum psikolojik durumu bozuldu. Çocuğumun kötü şeyler yaşadığını bilmiyorum. Oğlumun üzerindeki morlukların biri geçmeden diğeri başlıyordu. Belki kazayla olabilir ama yine de dikkat edilmesi gerekir. Sorduğum zaman ise çocuğumun çok yaramaz olduğu söyleniyor.”



"Isırık izi vardı"


Ramazan Bayramı’ndan sonra kreşe gittiğinde çocuğuna bir öğretmenin bağırdığını gördüğünü iddia eden Yılmaz,“ Oğlum ardından ağlıyordu. Açıklama yapmadılar. Orada her şey oturmaya başladı. Benim olduğum yerde bağırılıyorsa, olmadığım yerde morlukların masum olmadığını düşünmeye başladım. Eve gelip de ısırıkları görünce şaşırdım. Çünkü oğlumun kolunda bir küçük çocuk birde yetişkin izi vardı. Bunu adli tıp raporları ile de belgeledim. Kreş yetkililerine resimleri gönderdim, çocuğumun teni beyaz gibi bir cevap aldım. Çocuğum ısırılmış. Araştıracaklarını söylerdiler. Bana dönüş yapılmadı. Bende çıkıp kreşe gittim, bayramdan önceki cumartesi gününün görüntülerini izledim. Bir görevlinin çocuğumun suratına elindeki objeyi suratına vuruyor. Diğer görüntüleri de izlediğim de bir görevlinin çocuğumu attığını gördüm. Yaşananların hepsi yanlış olamaz. Çocuğumun şiddet gördüğünü tespit ettim” ifadelerini kullandı.



"Şikayetçi oldu"


Darp raporu alıp polis merkezine şikayetçi olduğunu dile getiren Hanife Yılmaz, “Antalya Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne gittim, savcılığa suç duyurusunda bulundum. Benim çocuğuma şiddet uygulayanların ceza almasını istiyorum” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Vali Ünlü’den Başkan Zeyrek’e ‘Hayırlı olsun’ ziyareti Manisa Valisi Enver Ünlü, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Mimar Ferdi Zeyrek’e “hayırlı olsun” ziyaretinde bulundu. Manisa Valisi Enver Ünlü, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Mimar Ferdi Zeyrek’i ziyaret etti. Vali Ünlü’yü, Büyükşehir Belediyesi hizmet binasıı önünde karşılayan Başkan Zeyrek’e, Manisa Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanları Atilla Efendioğlu ve Hale Mersinli Kuzucu eşlik etti. Başkan Zeyrek’e, çiçek takdim ederek Büyükşehir Belediye Başkanlığının hayırlı olmasını temenni eden Vali Ünlü, “Büyükşehir Belediye Başkanlığınız ilimiz için hayırlı olsun. Bir buçuk milyon nüfusun yaşadığı Ege Bölgesi’nin en önemli 2’nci iliyiz. Tarımıyla, sanayisiyle, trafiğiyle bunların beraberinde getirdiği bir takım sorunlarla beraber. Bu tür hareketli illerde beraberinde bir takım sorunlar da yaşanıyor. Nüfus yoğunluğu, nüfus hareketliliği, komşu illerin sizinle ilişkileri, bunları da yönetmeniz gerekiyor. Bu bir bayrak yarışı. Şehrimize, bölgemize, ülkemize uyumlu bir şekilde hizmet etmeye devam edeceğiz. Tekrar başarılar diliyorum, tebrik ediyorum” ifadelerinde bulundu. “El ele verip hizmet edeceğiz” Vali Ünlü’ye ziyareti nedeniyle teşekkür eden Başkan Zeyrek de, “Sizin de önderliğinizde, bütün gücümüzle el ele verip şehrimize hizmet edeceğiz. 31 Mart Mahalli İdareler Seçimlerinde halkımızın takdiriyle bu göreve biz seçildik. 5 yıl boyunca Allah’ın izniyle çok güzel hizmetlerimiz olacak” dedi.
İstanbul D vitamini eksikliği olanlarda bunama riski yüzde 19-25 artıyor İngiltere’de yapılan uzun vadeli bir araştırmaya göre D vitamini eksikliği olanlarda bunama riskinde yüzde 19-25 oranında artış gözlendi. Düzenli olarak D vitamini takviyesi alanlarda ise Alzheimer riskinde yüzde 17 azalma görülürken damar hastalığına bağlı bunama riskinde yüzde 14 azalma gözlendi. The American Journal of Clinical Nutrion’da yayınlanan araştırmada; 14 yıl boyunca takip edilen kişilerde, D vitamini eksikliğinden kaynaklı demans riskinin yükselerek yüzde 19-25’lere çıktığı tespit edildi. Araştırma hem Alzheimer hem de damarların tıkanmasına bağlı oluşan demans için geçerli olurken uzun süre D vitamini eksikliğinin de bunlara sebep olabileceğini gösteriyor. Kişilerin demansa karşı korunması için erken yaştan itibaren önlem almaları gerektiğini belirten Çakmak Erdem Hastanesi’nde Nöroloji Uzmanı Dr. Nazan Eryiğit, gençlere ve yetişkinlere çeşitli önerilerde bulundu. “Yorgunluk, sürekli uyuma isteği, uyumaya rağmen vücutta ağrılar D vitamin eksikliğinden olabilir” Demans riskinin yaşla giderek arttığına değinen Uzm. Dr. Nazan Eryiğit, “D vitaminini hep kalsiyum ve kemik gibi bilsek de özellikle gençlerin unutkanlığının en önemli sebeplerinden biridir. Bu yüzden D vitamini destekli gitmeliyiz. Nörolojiyi en çok ilgilendiren konulardan biri unutkanlıktır. Yorgunluk, sürekli uyuma isteği, uyumaya rağmen vücutta ağrılar ve dinlenememe, dinlenmeden kalkma gibi durumlar D vitamin eksikliği belirtisidir. Türkiye, D vitamini açısından çok iyi bir ülke. Sürekli güneşimiz var fakat güneşlenmiyoruz. Güneşlenirken güneş kremi sürüyoruz. D vitamininin en önemli kaynağı direkt olarak güneşe temas etmektir. Koruyucusuz ve direk ten teması olmalı” açıklaması yaptı. Uzm. Dr. Nazan Eryiğit, “Ayrıca özellikle yağlı balıkları yemeliyiz. Belki de omega 3 takviyesi almalıyız ki onlarda D vitamini yoğun miktarda var. Düzenli beslenme de önemlidir. Akdeniz diyeti yapın, yeşillikleri kullanın. Çünkü demans sadece D vitamini eksikliğinden kaynaklanmaz. B12, folik asit yani üçünün birlikte alınmış olması lazım” dedi. “Bilinçsiz kullanılan D vitamini tehlikelidir” “D vitamininde yağda eriyen bir vitamin, zehirlenmesi var” diyen Uzm. Dr. Eryiğit, “O yüzden bilinçsiz şekilde kullanılması çok tehlikelidir. Doktoruna ölçüm yaptırmadan kesinlikle D vitamin takviyesine başlamasınlar. ‘Yeterli yere geldi’ demeden de vitamin takviyesi kesilmemelidir. Tedaviye ise kanda serum düzeyine bakarak karar veriyoruz” uyarısında bulundu. “Arada cam olmasın, direk maruziyet istiyoruz” Demanstan korunmak için kişilere tavsiyelerde bulunan Uzm. Dr. Eryiğit şunları söyledi: “Hem zihinsel hem de bedensel egzersiz çok önemlidir. Özellikle multivitaminlerin içerisinde yer alan D vitamini son derece düşük doz ve asla yeterli olmuyor. Hasta, ‘nasıl olsa ben bir kompleks vitamin alıyorum’ deyip doktora gitmiyor. ‘Ben zaten içiyorum’ deyip ölçtürmüyor. Hâlbuki aldığı şey günlük tüketime bile yetmiyor. Unutkanlık çok önemli bir şikâyettir. Genç yaş ya da yaşlı, hiç fark etmez varsa unutkanlığınız mutlaka nöroloji uzmanına başvurun. Lütfen güneşe biraz maruz kalın. Sadece elinizden yüzünüzden değil, kollarınızdan, bacaklarınızdan da D vitamini alın. Her gün en az 45 güneşte kalın. Ama arada cam olmasın, direk maruziyet istiyoruz.”