GENEL - 16 Nisan 2019 Salı 16:18

Polisten gençlere Hayata renk ver projesi

A
A
A
Polisten gençlere Hayata renk ver projesi

Balıkesir Valisi Ersin Yazıcı, İl Emniyet Müdürlüğü Çocuk ve Gençleri Sosyal Koruma ve Destek Programı (ÇOGEP) kapsamında düzenlenen "Hayata Renk Ver Projesi" tanıtım ve ödül törenine katıldı.

Balıkesir Valisi Ersin Yazıcı, İl Emniyet Müdürlüğü Çocuk ve Gençleri Sosyal Koruma ve Destek Programı (ÇOGEP) kapsamında düzenlenen "Hayata Renk Ver Projesi" tanıtım ve ödül törenine katıldı. Balıkesir İl Emniyet Müdürlüğü Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü 2019 yılı içerisinde Çocuk ve Gençler Koruma ve Destek Programı kapsamında hayata geçirilen "Hayata Renk Ver" projesini düzenledi. Proje kapsamında Balıkesir’deki Yatılı Bölge Ortaokullarında öğrencilerle buluşan Toplum Destekli Polisler, eğitim gören çocukların sosyal ve kültürel gelişimlerine katkıda bulunurken, polislik mesleğini de tanıtma imkanı buldu.


Proje kapsamında bin 100 öğrenciye eğitim verildi


"Hayata Renk Ver" Projesi kapsamında Kepsut, Bigadiç, Sındırgı, Dursunbey, İvrindi ve Balya ilçelerimizde bulunan Yatılı Bölge Ortaokullarında eğitim gören 1100 öğrenciye yönelik çalışmalarda 35 öğrenciye gitar kursu,12 öğrenciye Boccia kursu, 20 öğrenciye masa tenisi kursu, 40 öğrenci için görsel sanatlar kursu açarak ihtiyaçları olan tüm malzemeleri gerek İl Emniyet Müdürlüğü gerekse proje ortakları aracılığıyla hayata geçirildi.


Törende duygularını ifade eden Balıkesir İl Emniyet Müdürü Cengiz Zeybek, yürütülen projenin çalışmalarında polis-halk ilişkilerinin geliştirilmesi ve vatandaşların güvenlik hizmetlerine katılmalarının sağlanmasının hedeflendiğini söyledi.


Vali Yazıcı, "Polisimiz sosyal projelerde de başarılı işler yapıyor"


"Hayata Renk Ver" Projesi kapsamında çocuk ve gençlerimize sosyal, kültürel ve kişisel gelişimlerine fayda sağlayacak etkinlikler düzenlendiğini ifade eden Vali Ersin Yazıcı ise, "Emniyet teşkilatımızın yasal görevlerini büyük bir titizlikle yerine getirmesinin yanı sıra üstlendiği sosyal sorumluluk projeleri sonucu toplumun gönlünde de müstesna bir yere sahip olduğunu görmekteyiz. Türkiye’yi Doyuran İl Balıkesir’imizde de vatandaşımızın birlik ve beraberlik içerisinde, huzur ve güvenliğini sağlamak adına, fedakarca görev yapan polisimiz; her zaman halkla iç içe olmaya özen göstermektedir. Polis teşkilatımız aziz milletimiz için bir iftihar kaynağıdır. Toplumsal huzuru sağlanmış, çağdaş kalkınmasını gerçekleştirmiş, huzurlu ve güvenli bir Balıkesir vazgeçilmez hedefimizdir. Polis teşkilatımızı sadece adli olaylar ve genel olarak sorumlu olduğu konular içerisinde değerlendirmemek gerekir. Bu bağlamda Balıkesir Emniyet Müdürlüğümüz de; önleyici kolluk, toplum destekli polislik ve sosyal projelerde de son derece başarılı çalışmalara imza atmaktadır. Polisimiz toplum destekli çalışmaları ile sadece alanında değil sosyal çalışmalarla vatandaşın yanı sıra birçok kuruma da yardım etmektedir. Bizler biliyoruz ki halkın güven ve desteğini almadan hiç bir kurum ve kuruluşun, başarılı olması mümkün değildir. Ancak birlikte el ele vererek ülkemizde ve Balıkesir’de oluşturduğumuz bu huzur ve güven ortamı bozmak isteyenlere kesinlikle müsaade etmeyeceğiz. Sözlerime son verirken, vatan, millet, bayrak ve görevleri uğruna en kutsal varlıkları olan canlarını feda eden aziz şehitlerimizi bir kez daha rahmetle ve minnetle anıyor gazilerimize şükranlarımı sunuyorum" şeklinde konuştu.


Programda son olarak, Balıkesir İl Emniyet Müdürlüğüne bağlı Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü tarafından yürütülmekte olan "Hayata Renk Ver" projesi kapsamında şiir yarışmasında dereceye giren öğrencilere Vali Ersin Yazıcı tarafından ödülleri verildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Öğretim Üyesi Dr. Furkan Polat: "İsrail’in ABD’siz İran’a savaş açması mümkün değil" İran ve İsrail krizinin daha da tırmanarak bir savaş çıkmasının kısa vadede mümkün olmadığını belirten Bursa Teknik Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Furkan Polat, "İsrail’in ABD’siz İran’a savaş açması mümkün değil. İsrail, Amerika’nın bölgeye dahil olarak İran’a yönelik bir operasyon yapılma taraftarı. İran tarafından yapılan açıklamalara bakıldığında ise net bir biçimde İsrail’e doğrudan savaşmak gibi bir niyeti yok. Bu aşamada her iki devletin de karşılık geri adım atarak krizi sonlandırmasını bekliyoruz" dedi. Orta Doğu’da yaşananları değerlendiren Bursa Teknik Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Furkan Polat, "Orta Doğu son dönemlerde yine ciddi krizlerle karşı karşıya gelmiş durumda. Özellikle İran ile İsrail arasındaki kriz, kronikleşmiş bir hal almaya başladı. Bu tür rekabetlerde aktörlerin karşısına üç farklı seçenek çıkar. Birincisi aktörlerden biri karşı tarafa blöf yapar, karşı taraf ise geri adım atarak bir saygınlık veya stratejik kayıp yaşamakla birlikte krizin son bulmasına imkan tanır. İkinci seçenekte ise, aktörler karşılıklı olarak bir geri adım atma durumu tercih ederler, bu durumda da kriz kendiliğinden son bulur. Son olarak üçüncüsünde ise, aktörler mevcut pozisyonlarından taviz vermezler. Daha sert adımlar atmaya başlarlar. Bu da kaçınılmaz olarak aktörler arasında bir savaşa yola açarlar" dedi. "İran ve İsrail krizi, daha da tırmanarak bir savaşa yol açması kısa vadede mümkün değil" Bu 3 senaryo üzerinden İran-İsrail ilişkisini değerlendiren Öğretim Üyesi Dr. Furkan Polat, "İran ve İsrail arasındaki ilişkilerde ilk senaryonun gerçekleşmeyeceğini çok net bir şekilde söyleyebiliriz. Her iki tarafta geri adım atma niyetinde değil. Bunu hem İsrail’in Şam’daki büyükelçilik saldırısında gördük. Hem de İran’ın İsrail’e misilleme olarak insansız hava araçları ve balistik füzelerini kullanarak yaptığı saldırıda net bir biçimde gördük. Dolayısıyla iki tarafta geri adım atma niyetinde değil. İkinci seçeneği bir tarafa bırakacak olursak, üçüncü seçenekteki gibi tarafların krizi daha da tırmandırarak bir savaşa yol açması ise kısa vadede mümkün olmayacak gibi görünüyor" ifadelerine yer verdi. "İsrail’in ABD’siz İran’a savaş açması mümkün değil" İran tarafından yapılan açıklamalara bakıldığında İran’ın net bir biçimde İsrail’e doğrudan savaşmak gibi bir niyetinin olmadığını belirten Polat, "Diğer taraftan İsrail ise İran ile savaşma konusunda o kadar isteksiz değil. Ancak bunun da bazı şartları var. İsrail, Amerika’nın bölgeye dahil olarak İran’a yönelik bir operasyon yapılma taraftarıdır. Ancak ABD cephesine bakıldığında ise hem bu yıl içerisinde yapılması planlanan seçimlerin başkan üzerindeki baskısı, hem de Amerika’nın uzun yıllardır yaklaşık 15 yıldır Orta Doğu’ya doğrudan angaje olmamak gibi bir stratejik yaklaşımı söz konusudur. Bu opsiyonu da kısa vadede pek mümkün kılmıyor. Dolayısıyla önümüzde tek bir seçenek kalıyor. Bu aşamada aktörlerin krizi yavaş yavaş iki tarafın da geri adım atarak sonlandırmasını bekliyoruz. Mevcut durumda bu senaryonun gerçekleşme ihtimalini yüksek görüyorum. Özellikle İran ile İsrail arasındaki kriz kronikleşmeye başladı diyebiliriz" dedi. "Türkiye, Orta Doğu’da mümkün mertebe krizlerin barışçıl bir biçimde çözümlenmesini arzuluyor" Türkiye’nin, 7 Ekim’den beri bölgesel krizlerin artık bir noktada durması gerektiği yönünde bir politika benimsemiş durumda olduğunu ifade eden Polat, "Malum, son 15 yıldır Orta Doğu’da yoğun bir rekabet söz konusu bölgesel aktörler arasında. Buna bir de devlet dışı silahlı aktörler ve başarısız devletler eklenmiş durumdadır. Dolayısıyla Orta Doğu, 2000 yıllarının başından 2010 yıllarına kadar olan kısmen istikrarlı dönemini özlemiş durumdadır. Dolayısıyla Türkiye, ne İran-İsrail arasında, ne de İsrail-Hamas arasında böyle bir çatışmanın devamlılığı yönünde bir politika arzulamıyor. Türkiye, Orta Doğu’da mümkün mertebe krizlerin barışçıl bir biçimde çözümlenmesini arzuluyor. Bu çerçevede de girişimlerini sürdürüyor. Türkiye’nin kendi çıkarları açısından da bu oldukça önemli. Aksi takdirde, çeşitli insani krizler, terör örgütlerinin yeniden palazlanması gibi veya başarısız devletlerin ortaya çıkması gibi Türkiye’nin güvenliğini yanından ilgilendiren başka kriz alanları ortaya çıkıyor. Dolayısıyla Türkiye, bu tür krizlerin daha barışçıl yollarla çözümü için mücadele ediyor" şeklinde konuştu.
Van Van-Bahçesaray kara yolunda çalışmalar devam ediyor Van’da çığ riski nedeniyle 119 gün önce kapalı tutulan Van-Bahçesaray kara yolunun ulaşıma açılması için çalışmalar devam ediyor. Van’da 22 Aralık 2023 tarihinde yağan kar yağışı ile birlikte düşen çığlar sonucu Van-Bahçesaray yolu ulaşıma kapandı. Yapılan çalışmalar sonucu yol 29 Aralık 2023 tarihinde ulaşıma açıldı. Ulaşıma açılan yol araç trafiğine açılmadan önce Van İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan Çığ Tehlikesini Belirleme ve İzleme Komisyonu` üyelerinin bölgede yaptığı inceleme sonucu çığ riski devam ettiği için yol araç trafiğine açılmadı. İlerleyen günlerde etkili olan kar yağışı ve birçok noktaya düşen çığlardan dolayı yol yeniden ulaşıma kapandı. “Van-Bahçesaray yolu 119 gündür kapalı” Yaklaşık 119 gündür çığ tehlikesinde dolayı kapalı tutulan Van-Bahçesaray karayolu, Karayolları 11. Bölge Müdürlüğü Görentaş Şantiye ekipleri, Ramazan bayramı sonra bölgede çalışma başlattı. Kar kalınlığının yer yer 5 metreyi bulduğu bölgede, ekipler çığ riskine karşı büyük titizlikle çalışmalarını yürütülüyor. Çalışmalar 2020 yılında ilki 4 Şubat, ikincisi ise 5 Şubat’ta meydana gelen çığ faciasında 11 jandarma, 9 güvenlik korucusu olmak üzere 42 kişi hayatını kaybettiği bölgede yürütülüyor. Yolun kapalı olmasından dolayı aynı bölgeye yine büyük bir çığ düştü. Yolun kapalı olmasından dolayı olumsuz bir durum yaşanmadı. Ekipler yoğun bir mesai harcayarak yola düşen çığları açarak çalışmalarını sürdürüyor.