GENEL - 22 Temmuz 2020 Çarşamba 19:14

Bartın Üniversitesi yükselişini sürdürüyor

A
A
A
Bartın Üniversitesi yükselişini sürdürüyor

Bartın Üniversitesi, uluslararası yayın sayısı dikkate alınarak yapılan devlet üniversiteleri sıralamasında 20 basamak daha yükselerek 108 üniversite arasından 24’üncü sıraya yerleşti.

Bartın Üniversitesi, uluslararası yayın sayısı dikkate alınarak yapılan devlet üniversiteleri sıralamasında 20 basamak daha yükselerek 108 üniversite arasından 24’üncü sıraya yerleşti. İhtisaslaşan üniversiteler sıralamasında 3’üncü sırada olan Bartın Üniversitesi, Karadeniz Bölgesi’ndeki üniversiteler arasında ise 2’nci sırada yer alma başarısı gösterdi.


Devlet üniversitelerinin “Web Of Science” aracılığıyla uluslararası saygın indekslerde yapmış oldukları yayınlara ait göstergeler bağımsız bir haber portalında yayımlandı. Yapılan sıralamaya göre 2017 yılında 107 devlet üniversitesi arasında 69’uncu sırada, 2018 yılında 107 devlet üniversitesi arasında 44’üncü sırada yer alan Bartın Üniversitesi, 2019 yılında öğretim üyesi başına düşen yayın sıralamasında 108 üniversite arasından 24’üncü sıraya yerleşti.


Bartın Üniversitesi yayın sayısını 3 yılda 2 kattan fazla arttırdı


Yapılan sıralamaya göre 2017 yılında 125 uluslararası yayını bulunan Bartın Üniversitesi, 2018 yılında bu sayıyı 178’e, 2019 yılında ise 257’ye çıkarmayı başardı. Böylece 3 yılda yayın sayısını 2 kattan fazla arttırmayı başaran akademik insan kaynağı, 2018’den 2019’a kadar olan bir yıllık periyotta ise yayın sayısını yüzde 45 arttırdı.


İhtisaslaşan üniversiteler arasında 3’üncü, bölgesinde 2’nci sırada


“Web Of Science” aracılığıyla uluslararası saygın indekslerde yapılan yayınlara ait göstergelere göre Bartın Üniversitesi, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından ‘Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşma Projesi’ kapsamında ihtisaslaşma alanına alınan 15 yükseköğretim kurumu arasından 3’üncü sırayı aldı.


Karadeniz Bölgesinde yer alan 18 devlet üniversitesi arasında yapılan değerlendirme de ise Bartın Üniversitesi 2’nci sırada yer alma başarısı gösterdi.


“Bartın Üniversitesi sürdürülebilir bir gelişim gösteriyor”


Üniversite olarak kalite çalışmalarını öncelediklerini belirten Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, sürdürülebilir bir gelişim hedefiyle yoğun gayret gösterdiklerini söyledi.


Rektör Uzun, “Yeni YÖK anlayışıyla birlikte üniversitelerde hızlanan kalite yolculuğunda Bartın Üniversitesi olarak 2019-2023 Stratejik Planı’nda belirlenen hedeflere kararlı bir şekilde yürüyoruz. Sürdürülebilir bir gelişim göstererek, bilimsel anlamda da aldığımız başarılarla yetkinliğimizi ortaya koyuyoruz. Nitelikli büyüme hedefiyle her günün bir önceki günden daha iyi olması için tüm personelimiz ve öğrencilerimizle birlikte büyük gayret gösteriyoruz. Uluslararası saygın dergilerde yayınlanan üniversitemiz adresli makale sayısı 2017 yılında 125 iken, sürekli iyileşme yaklaşımıyla bu sayı 2018 yılında 178’e yükselmiştir. Geride bıraktığımız yılda ise bu sayı 257’ye ulaşma başarısı göstermiştir. Ayrıca öğretim elemanlarımız tarafından birçok proje yapılmış, patentler alınmıştır. Kamuoyunun da ilgisini çeken bu çalışmalar hız kesmeden devam etmektedir. Bu düşüncelerle, Bartın Üniversitesi ailesinin tüm bileşenlerini kutluyor, başarılarının devamını diliyorum” dedi.


“Bartın Üniversitesi öğretim üyeleri Türkiye’de ilk 5’te yer aldı”


Rektör Uzun, Bartın Üniversitesi Fen Fakültesi’nden 3 öğretim üyesinin Web Of Science aracılığıyla yayınlanan, SSCI indeksli yayınlarda ilk 5’te yer aldığını da hatırlatarak, “Geride bıraktığımız yılda, Web of Science ‘Education, Educational Research’ kategorisindeki uluslararası saygın dergilerde yayınlanan Türkiye adresli SSCI indeksli yayınlarda en etkili 100 araştırmacının adları yayınlanmıştı. Son dört yıllık performans verileri dikkate alınarak yapılan sıralamada Üniversitemiz Fen Fakültesi Bilgisayar Teknolojisi ve Bilişim Sistemleri Bölümü Öğretim Üyeleri Doç. Dr. Ramazan Yılmaz ikinci, Doç. Dr. Fatma Gizem Karaoğlan Yılmaz üçüncü ve Doç. Dr. Hatice Yıldız Durak ise dördüncü sırada yer almayı başarmıştı. Nitelikli akademik kadromuzla bilimsel gelişimimize katkı sunuyor, geleceğe sağlam adımlarla yürümeye devam ediyoruz” diye konuştu.


“Bölgemizin gelişimine değer katıyoruz”


Üniversite bünyesinde yapılan tüm çalışmalarda bölgeden başlayarak, ülke gelişimine katkı sunulmasının hedeflendiğini de vurgulayan Rektör Uzun, “Yeni YÖK felsefesiyle birlikte ortaya konulan vizyonla kalite arayışımızı daha da hızlandırdık. 2 yıldan uzun süren çalışmalarımız Yükseköğretim Kurulu tarafından Üniversitemizin ‘Akıllı Lojistik ve Bütünleşik Bölge Uygulamaları’ alanında ihtisaslaşmasıyla taçlanmış oldu. ‘Filyos Limanı Projesi’ne odaklanarak bölgemizin ekonomik aktörleri arasındaki hareketliliği destekleyecek çalışmalar yapmaya devam ediyoruz. Aynı zamanda bölgesel ihtiyaçlar karşılayan eğitim programlarını geliştirerek, bulunduğu bölgeyi daha iyi bilen öğrenciler ve mezunların istihdamıyla bölge temelli öğrenme süreçlerini hayata geçirdik ve bu yönde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu noktada Yeni YÖK vizyonuyla tüm yükseköğretim kurumlarımızda olduğu gibi bizleri de kalite eksenli yolculuğumuzda daima destekleyen YÖK Başkanımız Sayın M. A. Yekta Saraç’a ve YÖK üyelerimize şükranlarımı sunuyorum” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Akaryakıt sızıntısını ekiplere haber vermişti: “Bu yapılan uygulama yeterli değil, diğer kurumların da müdahale etmesi gerekiyor” Kocaeli’de yapılan yol çalışması neticesinde delinen Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nün (NATO) petrol boru hattından Sapanca Gölü’ne sızan akaryakıtın temizleme işlemleri devam ederken bölge sakini Hüseyin Mercan, “Bu yapılan uygulama yeterli değil. Gereği kadar önlem alınmıyor, diğer kurumların da müdahale etmesi gerekiyor ve bu işin ciddiyetinin farkında değiller“ dedi. Kocaeli’nin Kartepe ilçesinde iki gün önce meydana gelen olayda, yol çalışması yapıldığı esnada NATO akaryakıt boru hattının bir kolu delindi. Boru hattından meydana gelen akaryakıt sızıntısının fark edilmesi üzerine durum yetkililere bildirildi. Bölgeye sevk edilen ekipler, iş makinesiyle boru hattının belli bir kısmını açarak hasar tespit çalışması gerçekleştirdi. Kuyuya dolan ve boruda kalan akaryakıt tankere tahliye edildi. NATO hattında basıncın artması Sapanca Gölü’nü mazota bürüdü Ekipler boru hattı tamirinde çalışmalarını sürdürürken, gece yarısında NATO hattında basıncın artması neticesinde sızıntı büyüyerek, dere yatağı aracılığıyla milyonların su içtiği Sapanca Gölü’ne sızdı. Gölün yüzeyini bürüyen mazotu gören vatandaşlar, durumu Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) ekiplerine bildirdi. Bölgeye sevk edilen ekipler, yaptıkları çalışma neticesinde su yüzeyine barikat kurarak sızıntının büyümesine engel olmaya çalıştı. Gölün Kocaeli kesiminden başlayan sızıntı için ekipler çalışma alanlarını Sapanca ilçesinin Kurtköy Mahallesine kadar genişletti. Su yüzeyindeki barikatları çoğaltan ekipler, en kısa sürede göle sızan akaryakıtı temizlemeye çalışıyor. Akaryakıtın ise Kocaeli’ndeki petrol rafineri firmasından Eskişehir’de bulunan hava üssündeki uçaklara aktarıldığı öğrenildi. Göldeki akaryakıtın büyük çoğunluğu temizlendi Ekiplerin aralıksız çalıştığı gölden akaryakıtın büyük çoğunluğu temizlendi. Göldeki alanı genişleten ekipler yayılımı önlemek için seferber oldu. Kocaeli Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSU) ekipleri ile Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) ekipleri ortak bir şekilde çalışarak Kocaeli kesiminde yer alan Maşukiye Deresi’ne vidanjörler ve yakıt emici pedlerle müdahalelerini sürdürüyor. Akaryakıtın gölden tamamen alınıp bertaraf edilmesi için çalışmalarının sürdüren SASKİ ekipleri göldeki emici ped ve bariyerlerin sayısını arttırdı. Büyük çoğunluğu akaryakıttan arındırılan gölden ekipler sürekli numune alarak suyun PH, iletkenlik ve oksijen değerlerini ölçüyor. Gölden alınan numunelerin ise İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi’ne sevk edildiği öğrenildi. “Gereği kadar önlem alınmıyor” Mazot kokusunu hissettiğinde ekiplere haber verdiğini belirten Hüseyin Mercan, “Bu yapılan uygulama yeterli değil. Gereği kadar önlem alınmıyor, diğer kurumların da müdahale etmesi gerekiyor ve bu işin ciddiyetinin farkında değiller. Sapanca Gölü’nün 3’te 1’ini akaryakıt kaplamış durumda. Bununla ilgili diğer kurumların da aktif hale gelmesi lazım ve biran önce bunun çözülmesi gerekiyor” dedi. “Kokunun gölden geldiğini hissettim” Olayın başlangıcını anlatan Mercan, “Gece yarısı personellerim çok ağır bir koku olduğunu söylediler ve kendim de geldiğimde kokunun gölden geldiğini hissettim. Daha sonrasında Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi’ne (SASKİ) durumu bildirdim. Ekipler geldi ama o sırada göle yayılmıştı akaryakıt. Ekipler çalışmalarını sürdürüyor fakat yeterli değil, bu sıkıntıya bir çözüm olmaz, daha uzman ve profesyonel ekiplerin gelip buraya müdahale etmesi gerekiyor. Biran önce çözülmesi gerekiyor yoksa bunun tahribatı daha büyük olur göl için. Yetkililerin bu duruma daha fazla duyarlı olması gerekiyor” diye konuştu.
İzmir Başkan Sengel’den Selçuk Belevi’de miting: "Az konuştuk, çok çalıştık" Yeni dönemde tekrar aday gösterilen CHP’li Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, Belevi’de miting yaptı. Sengel, "5 yıl boyunca elimizden geldiğince çaba sarf ettik. Az konuştuk, çok çalıştık. Biz yine az konuşmaya, çok çalışmaya devam edeceğiz. Pazar günü hepinize emanetiz" dedi. Yerel seçimlerde partisi tarafından yeniden aday gösterilen CHP’li Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, seçim çalışmalarını sürdürüyor. Bu kapsamda, “Aydınlık bir gelecek için Belevi’de buluşuyoruz” isimli bir miting düzenlenirken, seçim ofisinde bir araya gelen partililer, kalabalık bir araç konvoyuyla Belevi’ye gitti. "Belediyeyi ayağa kaldırdık" Miting alanına davul-zurna eşliğinde kalabalıkla yürüyen Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel, daha sonrada vatandaşlara seslendi. Sengel, "İnsanlarla uğraşmadığımı, laf yetiştirmeye çalışmadığımı, hizmet üretmeye çalıştığımı, o kadar zorluğa rağmen direndiğimi, hiç ağlamadığımı beni biraz tanıyanlar anlamıştır. Belediye borç batağındaydı. Daha fazla büyümek ve kasada para bulundurabilmek için nasıl mücadele ettiğimi bilirsiniz. Böyle belediyeye herkes talip olur. Kasada para var, biliyorlar ya ondan talip oldular. Zor olanı biz yaptık. 2019’da geçmişin tüm arızalarını temizlerken, çalışana maaş bile ödenmiyorken, tekrar Başkan Sengel, şöyle devam etti: "Belediyeler, güçleri doğrultusunda belli bir şey yapabilirler, mücadele ederler, çaba sarf edeler. 2019 yılında Belevi’de bir eve gittim. Bol çocuklu bir ev ve tarım işçisi olan anneler var. Ekonomiye dahil olmak istiyorlar; ama ne yazık ki kreş yoktu. Çocuk önemliydi. Annenin ekonomiye katkı sağlaması da önemliydi. İşte o yüzden Belevi’de kreşimizi açtık. Şunu söylemeye çalışıyorum sizlere; birileri birileriyle uğraşsın, biz hizmet aşkıyla çalışıyoruz. Ne kindarlık biliyoruz, ne intikam biliyoruz, ne de emeklilik zamanımızı değerlendirmek için bu işleri yapıyoruz" diye konuştu. "Pazar günü hepinize emanetiz" Siyaseti halka hizmet aracı olarak gördüklerini belirten Sengel, şöyle devam etti: "Biz, açılmış yaralara merhem olmaya çalışıyoruz. Tek başına hiçsindir, yanında partin varsa, örgütün varsa kendini güvende hissedersin. İşte o güvenle beraber üretmeye devam ederiz. O güvenle beraber ürettiğimiz hizmetlerin içerisinde hep halk vardır. İşte o ikisi için biz Belevi’deki projelerimizi tek tek belirledik. Bunlardan ilki çok önemli ve kıymetli olan, herkesin uzun zamandan beri istediği fırını hayata geçireceğiz. Köy meydanında var olan; ama bu süreç içerisinde tekrardan düzenlemek istediğimiz Belevi’nin çok istediği köy meydanındaki havuzumuzu en kısa sürede en güzel şekilde gerçekleştireceğiz. En son yeni kooperatif evlerinin, oradaki istinat duvarı gibi yolların hepsi, hemen bu yaz sökülmeye başlayacak. İhale hazırlıkları tamamlandı. Seçim geçer geçmez başlayacak. Kadınlarla ilgili, çocuklarla ilgili, emeklilerle ilgili Belevi Meydanı’nın düzenlenmesi ile ilgili çalışmalarımızı yaparken bir şey unutmayacağız; kötü cümle yok, birleriyle uğraşmak yok, intikam yok, kin yok; sevgi var, Belevi’nin insanına saygı var. 5 yıl boyunca elimizden geldiğince çaba sarf ettik. Az konuştuk, çok çalıştık. Biz yine az konuşmaya, çok çalışmaya devam edeceğiz. Pazar günü hepinize emanetiz. Pazar gününden sonra sizler yine bize emanetsiniz."
İstanbul Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin’in ifadesi ortaya çıktı CHP İstanbul İl Başkanlığı’nda çekildiği öne sürülen ’para sayma’ görüntülerine ilişkin soruşturma çerçevesinde Savcılığa ifade veren Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin’in ifadesi ortaya çıktı. Keskin’in ifadesinde, "Toplamda 9 kişiden 400 bin lira civarında bağış topladık. Bağış kampanyası ve paranın harcanması noktasında bütün sorumluluk CHP İstanbul İl Başkanlığına aittir. Arkadaşlarımdan aldığım ve il binasının satın alınması için topladığım paralara karşılık makbuz vermeyi düşünemedim. Ben kendi yapmış olduğum bağış karşılığında da herhangi bir belge veya makbuz almadım. Bu makbuzların CHP İstanbul İl Teşkilatı tarafından bana gönderileceği söylendi" dediği öğrenildi. Sosyal medyada Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul İl Başkanlığı’nda çekildiği öne sürülen ‘para sayma’ görüntülerine ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca maddi gerçeğin ortaya çıkarılması, suç ve suç unsuru bulunup bulunmadığının tespiti için re’sen soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma çerçevesinde, CHP eski İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İBB Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş, söz konusu binayı sattığı öne sürülen Ali Rıza Braka, İmamoğlu İnşaat Genel Müdürü Tuncay Yılmaz, Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç ve CHP Meslis Üyesi Turgay Özcan’ın da arasında bulunduğu 12 kişi ‘şüpheli’ sıfatıyla Savcılığa ifade vermişti "Bağış kampanyası ve paranın harcanması noktasında bütün sorumluluk CHP İstanbul İl Başkanlığına aittir" 12 şüphelinin ifade verdiği soruşturma çerçevesinde, Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin de 13. şüpheli olarak Savcılığa ifade verdi. Keskin ifadesinde, "2019 yılında CHP İstanbul İl Başkanlığı tarafından ’Bir Tuğla da Sen Koy’ bağış kampanyası başlatıldı. Kampanya kapsamında toplanacak paralarla CHP İstanbul İl Başkanlığı Binası alınması planlanıyordu. Bu husus CHP parti meclisinde ve belediye başkanlarının kendi aralarında yapmış oldukları toplantılarda sürekli olarak konuşulan bir konuydu. Ben de CHP Parti mensubu ve aynı zamanda Belediye Başkanı olmam nedeniyle bu kampanyaya destek vermeyi uygun gördüm. Bu kapsamda kendim 50 bin lira bağış yaptım. Yine samimi olduğum arkadaşlarım destek olmak istediklerini ve bağış paralarını benim aracılığımla göndermek istediklerini söylediler. Toplamda 9 kişiden 400 bin lira civarında bağış topladık. Özel kalemim Onur Öksel’i telefonla arayarak avukat Ergün Özer’in Harbiye’de bulunan ofisine çağırdım. Ben de o sırada ofisten çıkıyordum. Girişinde karşılaştık. Burada bir el çantası içerisinde bağış paralarını Onur’a teslim ettim ve kendisine götüreceği adresi bir kağıda yazarak verdim. Paranın nereye götürüleceğini CHP İstanbul İl Başkanlığından şu anda ismini hatırlayamadığım bir kişi telefonla beni arayarak söyledi. Zaten bağış kampanyası ve paranın harcanması noktasında bütün sorumluluk CHP İstanbul İl Başkanlığına aittir" dedi. "Bu makbuzların CHP İstanbul İl Teşkilatı tarafından bana gönderileceği söylendi" Şüpheli Keskin ifadesinin devamında ise "Onur da kendisine verdiğim talimat doğrultusunda içerisinde bağış paralarının bulunduğu çantayı alarak adrese götürdü. Parayı teslim ettikten sonra beni arayarak parayı sorunsuz şekilde götürdüğünü, parayı belirtilen adresteki kişilere teslim ettiğini ve oradan ayrıldığını söyledi. Ben de teşekkür ettim ve konu kapandı. Onur Öksel’in kamera kayıtlarına yansıyan görüntülerde elinde bulunan çanta benim tarafımdan kendisine verilen ve içerisinde 400 bin lira bağış paralarının bulunduğu çantadır. Arkadaşlarımdan aldığım ve il binasının satın alınması için topladığım paralara karşılık makbuz vermeyi düşünemedim. Ben kendi yapmış olduğum bağış karşılığında da herhangi bir belge veya makbuz almadım. Bu makbuzların CHP İstanbul İl Teşkilatı tarafından bana gönderileceği söylendi. Pandemi sürecinin araya girmesiyle bu konu bir daha gündeme gelmedi. Paraların görüntülerin çekildiği ofiste kime teslim edildiği konusunda bir bilgim yoktur. Toplantılarda sürekli olarak herkesin imkanları ölçüsünde bu kampanyaya gönüllü olması isteniliyordu. Ben de gönüllü olarak kampanyaya destekte bulundum" ifadelerini kullandı.
Zonguldak Bakan Özhaseki, “Şimdi başka belediyecilik başladı, algı belediyeciliği. Adam tatilde, iş başındaymış gibi gösteriyorlar” Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, AK Parti’nin gerçek ve hizmet belediyeciliği yaptığını söyledi. Muhalefeti eleştiren Bakan Özhaseki, "Şimdi başka belediyecilik başladı, algı belediyeciliği. Adam tatilde, iş başındaymış gibi gösteriyorlar" dedi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Zonguldak’ın Devrek ilçesinde Öğretmenevi’nde STK, Sektör temsilcileri buluşması programına katıldı. Burada kalabalığa hitap eden Bakan Özhaseki, yerel seçimlerin önemine dikkat çekerek, “Bütün seçimler Türkiye’de önemlidir. Ama yerel seçimlerin şöyle bir önemi de vardır. Siz orada kendi geleceğinizi inşa edecek insanı seçersiniz. Yani çocuklarımızı büyüteceğimiz, yaşayacağımız ortamı bize hazırlayacak olan insanı seçersiniz. Şehirlerin geleceği o şehirdeki yerel yöneticilerin ufukları ile doğru orantılıdır. Oradaki yerel yönetici başta belediye başkanını kast ediyoruz. Dürüst birisi ise çalışkan, gayretli birisi ise gerçekten Allah rızası için bunu yapıyor, gece gündüz demeden toplum için bunu yapıyorsa Cenabı Allah onun gören gözü oluyor. Ayağı oluyor, yardım ediyor. Değilse, niyet bozuksa her işi eline yüzüne bulaştırıyor. O zaman da bunun eziyetini bizler çekiyoruz. Biz geleceğimizi oyluyoruz. O yüzden bildiğimiz doğruları söylemekte gayret ediyoruz” ifadelerine yer verdi. 1994 yılı öncesinde ideolojik, takıntılı, kafasındaki sapkın hedeflerine ulaşmak için belediyecilik yapan insanlar olduğunu söyleyen Bakan Özhaseki, “İstanbul’da bir semtte kahveler dolu. Fabrikadan mal çekiyorum özel sektördeyim. Kahvehanelerin neden dolu olduğunu sordum. Bana cevap olarak İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin elemanları olduğu, akşama kadar oyun oynadığını söylediler. Çalışmaz, eylem olacağı zaman otobüsler yanaşır, gösteri alanına giderler. Bunlar çalışmak için değil ki. Öğrenciliğim İstanbul’da geçti. Cami yanında tavana kadar çöp deryası olduğunu bilirim. Sular akmaz. Gece saatlerine suyu kurarız, kap kacağı biriktirip elimizi yüzümüzü yıkayacağız. O dönemler öyleydi. Ama biz çıktık dedik ki hizmet edeceğiz. Gece gündüz çalışacağız. Kimseyi ayırmayacağız. Mazeret de üretmeyeceğiz. Bu sözümüzde durduk. Yıllardır çok şükür birçok belediyede bunları da yaptık başardık” şeklinde konuştu. "Biz sözümüzde, ahdimizde dururuz, çalışırız" Kayseri Belediye Başkanlığı dönemlerini hatırlatan Bakan Özhaseki, “Biz sözümüzde ahdimizde dururuz, çalışırız. Haliyle Türkiye’nin birçok zorluğu var. Bulunduğumuz coğrafya böyle bir coğrafya en büyük zorluklardan birisi de depremsellik. Hepimiz bilelim ki şu anda bile yer altında kırılmamış, hangi şiddette kırılacağını bilmediğimiz 500’e yakın fay hattı var. Türkiye bir deprem ülkesi. Çok 100 yılda 6 üzerinde yıkıcı deprem sayısı 231. Ölen insan sayımız 130 bin. Öyle olunca bizim şehirlerimizi muntazam yapmamız lazım. Depreme dirençli yapmamız lazım. Evlerimiz rastgele yapmamız lazım. 6 Şubat’ta meydana gelen hadisede 680 bin evimiz yıkıldı, 170 bin de işyeri. Dile kolay, 850 bin. Burada tam 18 ilimiz etkilendi. 14 milyon insan da zarar gördü. Asrın felaketi olarak deniliyor ama bin yıllık Anadolu medeniyetimizde başımıza gelen en büyük felaket buydu. Bundan daha büyük felaket de Moğol istilası dahil karşılaşmadık. Zararımız 100 milyar doların üzerinde. Ama çok şükür bunu Cumhurbaşkanımızın liderliğinde bizler de yol arkadaşları olarak hep beraber adeta asrın dayanışmasına döndürdük. Gece gündüz çalışıyoruz. Arı gibi çalışıyoruz. Şu anda 300 binden fazla ev yapılıyor. Köy evlerini artık çelik karkastan yapılıyor. Şehirlerin merkezlerini, altyapılarını yapıyoruz. 76 bin evi geçen haftalarda vatandaşlarımıza teslim ettik” diye belirtti. 6 Şubat depreminden sonra asrın dayanışması sergilendiğinde bölgeye gelen yabancı misyon şeflerinin “Bu depremin 4’te 1’i bizde olsaydı vallahi biz bunun altından kalkamazdık” dediklerini hatırlatan Bakan Özhaseki, “Birkaç gün önce gazetelerde gördüm. Amerika’da bir kasırga olmuştu. Devlet üç senede hala oraya gitmemiş, vatandaş isyan ediyor, protestolarda bulunuyordu. Çok şükür bizde ilk günden itibaren oradaydık. 810 AK Partili belediye var. Bütün başkanlarımızı oraya gönderdik. Çalışıyoruz. İnşallah oradaki kardeşlerimizin bütün haklarını vereceğiz” "Hadi gelin bin şantiyeyi gezdireceğim diyorum, gelen giden yok" Özhaseki, “Bir ay kadar önceydi. Ana muhalefetin genel başkanı çıkmış, ‘hükumetin deprem karnesini açıklıyorum, sıfır, sıfır.’ Ne diyor dedim ya? Gösteri yapar gibi adamcağız bağırıyor elinde kağıtla. Bir başka genel başkan çıkıyor diyor ki 76 bin evi ‘Herhalde AKP’lilere verdiler’ diyor. Allah sizi ıslah etsin. Ne olursunuz şu kirli dilinizi çekin. Öteki de çıkmış, ‘Özhaseki’ye bak, utanmadan mis gibi evler yaptık’ diyor. Ne diyeceğim, mis gibi evler yapıyoruz. Aslanlar gibi evler yapıyoruz. Ne dememi beklersiniz. Oradaki çalışma bile zoruna gidiyor. Hükumetin başarısı bile zoruna gidiyor. Deprem olduğunda bir genel başkan yardımcısı diyor ki ‘Hükumet depremin altında kalır, merak etmeyin’ diyor. Ya ne biçim adamsınız? Enkazın altında insanlar var, kurtarmaya çalışıyoruz. Daha birinci gün. Hala siyaset derdindeler. Ne olur şu kirli dilinizi bir çekin ya. Hadi gelin bin şantiyeyi gezdireceğim diyorum gelen giden yok” diyerek muhalefeti eleştirdi. “Hem iktidarda hem yerel siyasette çalışacağız” 22 yılda AK Parti’nin iktidarda olduğunu, geçmiş iktidarlardan kat kat fazlasını yaptıklarını söyleyen Bakan Özhaseki, “Biz çalışacağız. Hem iktidarda hem yerel siyasette çalışacağız. Günü birlik biraz vakit geçirirler geçer giderler. Ama önemli olan bıraktığınız eserler. Hamdolsun 22 yılda iktidardayız. Türkiye’yi büyüttük. Altyapısını yaptık. Hiç kötü sözümüz olmaz geçmiş iktidarların üzerine kat kat fazlasını yaptık. Eğer biz bu beldeyi seviyorsak burada güzel işler olsun istiyorsak, elimizde güçlü bir AK Parti iktidarı varken Özcan Beye de sonuna kadar destek olacağız” dedi. “Hiç çalışma yok, çalışıyormuş gibi gözüküyor” 20 yıl belediye başkanlığı yaptığını söyleyen Bakan Özhaseki, “Her seçimlerde çıkardım. Yaptıklarımı anlatırdım. Önümüzdeki dönemde şunları yapacağım derdim. Vatandaşlar oy verirse gider yapardık. Şimdi başka belediyecilik başladı. Algı belediyeciliği. Yapmıyor, yapıyormuş gibi gözüküyor. Hiç çalışma yok, çalışıyormuş gibi gözüküyor. Adam tatilde, iş başındaymış gibi gösteriyorlar. Geçen seneki İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin kentsel dönüşüme ayrılan taraf 485 milyon, algı operasyonları için ayrılan ara 900 milyon lira civarı. Allah sizi ıslah etsin ne diyeyim. Sosyal medya ordusuyla, trollerle, yan yatıyor alkışlıyorlar, gülüyor, alkışlıyorlar. Sövün buraya diyorlar hücum, 50 bin kişi birden sövüyorlar. Ama gerçek belediyecilik ayrı bir şey. Gerçek belediyeciliğin temelinde hizmet var. Biz de hizmet yapıyoruz” şeklinde konuştu.