GENEL - 16 Ekim 2019 Çarşamba 14:32

Bartın’da STK’lardan ‘Barış Pınarı’ harekatına destek

A
A
A
Bartın’da STK’lardan ‘Barış Pınarı’ harekatına destek

Bartın’da Ticaret ve Sanayi Odası ile Bartın Baro Başkanlığının aralarında bulunduğu sendika ve meslek odaları Suriye’nin Kuzeyinde gerçekleştirilen “Barış Pınarı” harekatına destek verdi.

Bartın’da Ticaret ve Sanayi Odası ile Bartın Baro Başkanlığının aralarında bulunduğu sendika ve meslek odaları Suriye’nin Kuzeyinde gerçekleştirilen “Barış Pınarı” harekatına destek verdi.


Bartın Ticaret ve Sanayi Odası, Bartın Baro Başkanlığı, Hak-İş İl Temsilciliği, Memur-Sen İl Temsilciliği, Kamu-Sen İl Temsilciliği, Türk-İş İl Temsilciliği, TİSK İl Temsilciliği, Bartın Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanlığı, Bartın Emekliler Derneği ve Bartın Ziraat Odası Başkanlığı düzenlenen ortak basın açıklaması ile Barış Pınarı Harekatına destek verdi.


Sendika ve odalar adına konuşan Bartın Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Halil Balık, “Türkiye, 9 Ekim 2019’da Suriye sınırı üzerinde “Barış Pınarı” adı verilen sınır ötesi harekât başlatmıştır. Amaç, hem ülkemiz sınırlarının güvenliğini sağlamak, hem de ülkemiz ve bölge ülkeleri için tehdit oluşturan terör koridorunu ortadan kaldırmaktır. Bu bölgeyi PKK/PYD/YPG ve DEAŞ gibi terör örgütlerinden temizleyerek, Suriye halkını teröristlerin baskı ve zulmünden kurtarmak, bölgede huzur, güven ve barış ortamını yeniden tesis etmektir. Bizler devletimizin aldığı bu kararın arkasındayız ve destekliyoruz. Zira Türkiye, uluslararası kurallardan doğan hakkını kullanmıştır. Barış Pınarı Harekâtı, evrensel hukuk ve Birleşmiş Milletler Güvelik Konseyi terörle mücadele kararları ile BM Sözleşmesi’nde yer alan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde başlatılmıştır. Suriye’nin toprak bütünlüğüne, egemenliğine ve siyasi birliğine saygı gösterilmektedir. Dolayısıyla bu harekât, meşrudur ve uluslararası hukuka uygundur” dedi.


Ülkeye Suriye sınırından yapılan terör saldırılarına dikkat çeken Balık, “Ülkemiz özellikle Fırat’ın doğusunda sınırın ötesinde konuşlu terör örgütü unsurlarınca, son iki yılda yüzün üzerinde taciz ve hasmane eyleme maruz kalmıştır. Bu terör örgütleri, Suriye içinde ve Suriyelilere yönelik de saldırılar düzenlemektedir. Suriye’deki yerel halkın da terör örgütlerinin giderek artan insan hakkı ihlalleri, göçe zorlanma, taciz ve zulmüne karşı şikâyetleri ve tepkileri sürekli artmaktadır. Herkes artık şunu çok iyi görmelidir ki; masum insanları katleden ve ülkemizin güvenliğine de açık tehdit oluşturan terör gruplarına sessiz kalmamız beklenemez. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtıyla başlayıp devam eden tüm bu operasyonlarıyla Türkiye, terör örgütlerine ve destekçilerine gereken cevabı en güçlü şekilde vermektedir. Aynı zamanda da sivillerin ve masumların korunmasına azami dikkat gösterilmektedir. Zaten bunu hem Fırat Kalkanı hem de Zeytin Dalı harekâtlarında da gösterdik. Önceden terörün hâkim olduğu bölgede hayat normale döndü, barış ve huzur geldi. Yurtlarını terk etmek zorunda kalmış Suriyelilerin geri dönüşüne de zemin hazırlamış olduk” diye konuştu.


Türkiye’nin elinden gelen tüm imkânlarını bu bölgeler için seferber ettiğini ve tüm dünya kamuoyunun bunu gördüğünü de vurgulayan Balık şöyle devam etti: “Çünkü biz inanıyoruz ki, gönül dünyasını ve insanları imar edemeyenler, yeryüzünü imar edemezler. Bizler Türkiye olarak yıkmaktan, yakmaktan yana hiç olmadık, olmayacağız. Bizim tarafımız huzurdur, barıştır, kardeşliktir. Türkiye’nin terörle mücadeleye dönük çabaları, etnik ve dini temizlik de dâhil olmak üzere, insanlığa karşı işlenen suç niteliğindeki PKK/PYD/YPG ve DEAŞ eylemleri nedeniyle yerlerinden edilmiş Suriyelilerin geri dönüşlerinin önünü açacak, Suriye’nin toprak bütünlüğü ve birliğinin korunmasına da katkıda bulunacaktır. Bu nedenle Türkiye’nin başlattığı her harekât, Suriyeli göçmenler, mazlum ve mağdur durumdaki yerel halk tarafından desteklenmektedir. Tüm bu gerçekler ışığında, uluslararası camiayı, teröre karşı ortak duruş sergileme ve evrensel insan haklarını bu bölgede hâkim kılma yönünde niyetlerini açık bir şekilde göstererek, ülkemize destek vermeye davet ediyoruz. Son olarak, şunu da herkesin bilmesini istiyoruz. Türkiye ve Türkiye ekonomisine yöneltilen tehditlere Türk milleti, iş dünyası ve sivil toplumu, bir ve beraber olarak en güzel cevabı verecektir. Bu tehditler karşısında bu vatanın her bir ferdi, Türkiye’nin geleceği için daha çok çalışacak, daha çok üretecektir. Üst kuruluşlarımız, yurtdışındaki muadilleri olan kurumlar ve üyesi oldukları uluslararası kuruluşlar nezdinde çalışmaya ve ülkemizin bu haklı duruşunu aktarmaya başladılar. Gün sessiz kalma değil, milli birlik ruhuyla, bir ve beraber olarak ses verme günüdür. Öte yandan bütün vatandaşlarımızı, özellikle sosyal medyadaki bilgi kirliliği ve provokasyonlara karşı dikkatli olmaya çağırıyoruz. Bu bölgede yaşayanlar bizim komşumuzdur, kardeşimizdir. Aynı medeniyetin, aynı kültürün, aynı inancın mensupları olan bizler arasındaki kardeşlik ve komşuluk hukukunu kimse yok edemez. Aramıza kimse fitne ve fesat sokamaz, bizi birbirimize düşman edemez. Türkiye’nin iş dünyası olarak dualarımızla ve bütün gönlümüzle devletimizin ve kahraman askerlerimizin yanındayız. Türk Silahlı Kuvvetlerimizin bölgedeki terör unsurlarını yok edeceğine ve terör örgütlerini hezimete uğratacağına olan inancımız tamdır. Tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz, mekânları cennet olsun. Yaralılarımıza acil şifalar temenni ediyoruz. Cenab-ı Hak Mehmetçiğimizi korusun, Ordumuzu muzaffer kılsın. Allah, yar ve yardımcımız olsun."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Karesi Belediye Başkanı Mesut Akbıyık belediyenin borç bilançosunu açıkladı Balıkesir’de AK Parti’den Cumhuriyet Halk Partisi’ne (CHP) geçen Karesi Belediyesi’nin yeni Belediye Başkanı Mesut Akbıyık, belediyenin devam eden işleri hariç 474 milyon 465 bin 117 lira 43 kuruş borcu olduğunu açıkladı. Karesi Belediye Başkanı Mesut Akbıyık, resmi sosyal medya hesabından belediyenin 1 Nisan tarihinde devraldığı borç miktarını açıkladı. Başkan Akbıyık yaptığı açıklamada, “Karesi Belediyesi’nin devraldığımız tarih itibarıyla devam eden işler hariç 474 milyon 465 bin 117 lira 43 kuruş borcu bulunmaktadır. Bu borç tablosuna belediyeye gelen vatandaşlarımız bu bilgilere kolaylıkla ulaşıp erişebileceklerdir. Şu hususu da belirtmek istiyorum; seçime 10 gün kala yapılan üç ihale var ve bu üç ihalenin toplam bedeli 117 milyon 408 bin TL. Bunu hemşehrilerimin takdirine bırakıyorum. Son olarak şunu belirtmek istiyorum; ihalesi devam eden işlerle alakalı da 99 milyon 798 bin 866 lira 77 kuruşluk bir rakam karşımıza çıkıyor. Yani toplam olarak kısa vadede ödememiz gereken para Karesili hemşehrilerime üzülerek söylemek istiyorum ama 574 milyon 263 bin 984 lira 20 kuruş. Bu çok ciddi bir rakam. Bunu sizlerle paylaşmak, bunu sizlerin takdirine bırakmak istedim. Yarın iki önemli husus hakkında da sizi bilgilendireceğim. Karesi Belediyesi’nden basına ödenen aylık tutarları sizinle paylaşacağım. Türkiye’de 926 belediye içerisinde bu hususun birinci olduğuna eminim. Bir diğer konu da şudur; makam araçlarında yaptığımız eksiltmelerden size bahsedeceğim” ifadelerine yer verdi.
Edirne Doktoru darp etmişti: Mahkeme yurtdışına çıkışını yasakladı Edirne’de daha önce darp ettiği doktora yönelik sosyal medya hesabı üzerinden tehdit paylaşımları gerekçesiyle ikinci kez tutuklanan şüpheli, çıkarıldığı hakimlikçe yurt dışına çıkış yasağı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Edirne’de darp ettiği doktoru sosyal medya hesabı üzerinden tehdit ettiği gerekçesiyle tutuklanan Volkan Kuşçu isimli sanığın yargılanmasına başlandı. Edirne Adliyesi 5. Asliye Caza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, asistan doktor B.B.Ö’nün annesi ve tutuklu sanık Volkan Kuşçu katıldı. Sanık savunmasında, annesini kaybetmenin verdiği bir anlık öfkeyle doktoru darp ettiğini ve yaşanan olaydan pişmanlık duyduğunu ifade etti. Tahliyesinin ardından sosyal medya hesabında bir filmden kesit paylaştığını ifade eden sanık, paylaşımıyla kimseyi tehdit etmediğini iddia etti. Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Yoğun Bakım Servisi’nde kanser tedavisi gören ve hastalığına yenik düşen Nazife Kuşçu, çoklu organ yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetmişti. Annesinin ölüm haberini veren asistan doktor B.B.Ö., hastanın oğlu Volkan Kuşçu tarafından darp edilmişti. Asistan doktor B.B.Ö.’nün "Beyaz kod" bildiriminin ardından zanlı polis ekipleri tarafından gözaltına alınmıştı. Yapılan ölçümde 1.30 promil alkollü olduğu belirlenen Kuşçu’ya ev hapsi cezası verilmiş, yapılan itiraz üzerine daha sonra tutuklanmıştı. İlk duruşmada tahliye edilen Volkan Kuşçu’nun daha sonra darp ettiği doktora yönelik sosyal medya üzerinden ’Ne olursa olsun, cezaevine giren insan bir süre sonra katile dönüşür’ repliğinin geçtiği bir dizi sahnesini anlatan tehdit paylaşımları yaptığı gerekçesiyle dava açılmış ve tekrar tutuklanmıştı. Sanık hakkında darp davasının yanı sıra tehditle ilgili açılan ikinci davanın ilk duruşması Edirne 5’inci Asliye Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya doktor B.B.Ö. katılmazken avukatları ile B.B.Ö’nün annesi, yakınları avukatlar ve çok sayıda meslektaşı ile sanık Volkan Kuşçu katıldı. Sanık, çıkarıldığı hakimlikçe yurt dışına çıkış yasağı ve haftada 1 gün imza verme zorunluluğu ile adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verilerek, duruşma ileri bir tarihine ertelendi.