GENEL - 11 Eylül 2019 Çarşamba 13:47

Kayyum döneminde işe alınan 7 kişi HDP’li belediye tarafından işten çıkarıldı

A
A
A
Kayyum döneminde işe alınan 7 kişi HDP’li belediye tarafından işten çıkarıldı

Batman’da kayyum döneminde işe alınan 7 kişinin HDP’li belediye tarafından hiçbir gerekçe gösterilmeden işten çıkarıldığı iddia edildi.

Batman’da kayyum döneminde işe alınan 7 kişinin HDP’li belediye tarafından hiçbir gerekçe gösterilmeden işten çıkarıldığı iddia edildi.


Batman’da kayyum döneminde işe alınan 7 kişi, belediyenin HDP’ye geçmesi sonrası işten çıkarıldı. Hiçbir gerekçe gösterilmeden haksız yere işlerine son verildiğini iddia eden işçiler, hukuki yollardan haklarını arayacaklarını söylediler. İşten çıkarılan işçilerden Ferit Tuncer, kendisinden dalgıç ekibinin kurulması istendikten sonran ekipten atıldığını söyledi. Tuncer, "Batman Belediyesinde iki buçuk yıldır çalışmaktaydım. Cankurtaran olarak çalışıyorum, 4 Eylül 2019 tarihinde işten çıkartıldım. Hiçbir gerekçe gösterilmeden işten çıkartıldık. Bazı basın açıklamaları yapılmış belediye tarafından, niteliksiz olduğum söylenmiş. Ben de buna ithafen geçtiğimiz aylarda boğulma vakalarının fazla olduğu dönemde yaşanan boğulmalardan sonra beni çağırdılar ve rica ettiler, ‘Profesyonel olarak Ferit tek dalgıç sensin, bir ekip kurar mısın?’ dediler, ben de olur dedim. Bir ekip istendi benden, ben de belediyeden genç ve dinamik bir ekip oluşmasını istedim. Bana ‘Hayır, bizim istediğimiz personelleri seçeceksin’ dediler, ben de onların istediği personelleri aldım. Antalya’da eğitime götürdük. Benimle birlikte eğitim aldılar. Kendileri de 3 yıldızlı sertifika aldıktan sonra Batman’a geri dönüş yaptık ve geri dönüş yaptıktan sonra bana söylenen şey, ‘Ferit seninle işimiz bitmiştir. Zaten ekibimiz var, seni sosyal medya paylaşımlarından dolayı ekipten çıkardık.’ Bunu sözlü olarak bana bildirdiler. Hiçbir gerekçe göstermeden beni çıkartıp, bir de basına niteliksiz diye bildirmeleri hoşuma gitmedi ve buradan da kendilerine bildiriyorum lütfen bir açıklama yapılsın, niteliksiz diye bir açıklama olamaz. İnşallah adalet yerini bulacak ve mahkemeye de, gerekli mercilere de başvurularımı yaptım” dedi.



Babalık iznindeyken işten çıkarıldı


Babalık iznindeyken işten çıkarıldığını belirten İnan Zengin ise, "Batman Belediyesinde telsiz teknisyeniyim. Kayyum döneminde işe girdiğim için baskı altına alındım. İstifa etmem istendi birkaç defa, istifa etmediğim için hem görevlerim elimden alındı bir teknisyen olarak hem de kötü birimlere sürüldüm. Şöyle acı bir durum var, eşim doğum yaptı, babalık iznindeyken ertesi gün bir SMS ile işten çıkarıldığımı duydum. Bu açıkçası beni çok üzdü. Bir belediye başkanının bizi karşısına alıp durumu izah etmesini beklerdik. Şundan dolayı sizi işten çıkardık diye ama tamamen uydurma gerekçelerle çıkarıldığımı öğrendim. Baskı altına alınan sadece ben değildim, birçok arkadaşım baskı altında, istifa edilmesi halen isteniyor. Mesela güvenlikçi arkadaşlarım var, kendileri belediyede güvenlik görevlisi olarak çalışıyorlar. Yalnız onlar da çöp kamyonlarının arkasında ve park sulamaya verilmişler. Kendileri de üzülerek istemeye istemeye bu işleri yapıyorlar. Sonuçta bir okul okumuşlar ve belli bir meslekleri var. Hiçbirimiz mesleğimizi yapamadık ve bizi zorla işten çıkmamız için tehdit ettiler. Açıkçası biz hakkımızı mahkeme nezdinde arayacağız ve mahkemede işe iade kararı alınacağını biliyoruz. Ama belediye başkanı bizi almamak için elinden geleni yapacaktır" diye konuştu.



"Gazi çocuğu olduğum için işten attılar"


Kayyum zamanında işe alındığını ve gazi çocuğu olduğu için iş yapmadığı bahane edilerek haksız yere işten çıkarıldığını söyleyen Ahmet Barış Akçal da, "Ben Batman Belediyesi Spor İşleri Müdürlüğüne bağlı birimde elektrik teknisyeniyim ama teknik birim sorumluluğunu üstlenmiştim. Gazi çocuğuyum. Belediyede dönen bir takım olaylar yüzünden işlerini yapmıyorlar diye söylemişler. Her platformda dile getiriyorum birisi bizim işimizi yapmadığımızı dile getiriyorsa buyursun, benim gönlüm o konudan yana rahattır. Bunu ben bir rant olarak görüyorum. Sonuç itibarıyla biz devletimizin yanında olduğumuzdan dolayı işten atıldığımızı, böyle bir gerekçe olmasa, işimizi yapmasak belediye birimlerince zaten ihtarname çekilerek işimizi yapmıyor olduğumuzu beyan edebilirlerdi. Fakat beyan etmedikleri halde direkt bizden habersiz 04 koduyla iş çıkışlarımız verildi. 4 kodunu da belirteyim. Belirsiz bir iş yeri süreliğinde işverenin kendi inisiyatifiyle, kendi keyfiyle işten çıkarma modudur bu. Biz yasal ve hukuksal olarak bütün haklarımızı arayacağız. Ben sonuna kadar da söylüyorum. Eğer ki iş yapmadığımızı, çalışmadığımızı iddia eden varsa buyursun gelsin biz zaten buradayız. Hiçbir şekilde de geri tepmeyeceğiz, hakkımızı da sonuna kadar arayacağız. Ben ve 5 kişi işten çıkartıldı, diğer birimden de 1 arkadaşımız 29. maddeden çıkartılmış, onun da hukuksuzca çıkartıldığını düşünüyorum. Çünkü mobbing uygulama sistemine gidildi ve insanlar kendi meslek branşları haricinde farklı mesleklere yöneltilmeye çalışılıyor ve bu şekilde insanları bu işleri yapmadılar diye de iş çıkışlarını veriyorlar" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Hayvancılara Çoban Haritası desteği Antalya Büyükşehir Belediyesi, yayla ve kırsal hayvancılığı sürdürmek, geliştirmek ve desteklemek amacıyla Korkuteli’nin Yazır ve İmecik Mahallelerinde çoban haritası dağıttı. Antalya Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, ‘Çoban Haritası Pojesi’ kapsamında Korkuteli’nde hayvancılığın yoğun olarak yapıldığı bölgelerde çobanların atalarından öğrenerek bugünlere kadar taşıdığı binlerce yıllık sürü ve mera rotalarının adım adım haritasını çıkardı. Gelecek nesiller adına önemli bir veri mirası olarak kalacak çoban haritaları Korkuteli’de çobanlara dağıtıldı. Çoban haritaları ile kırsal hayvancılığın asırlık rotaları koruma altına alınmış olurken, Antalya’nın küçükbaş hayvancılığı ile ilgili verilerin titizlikle kaydedilmesiyle hayvancılığın gelişimine de destek sunacak. Talepler karşılanıyor Hayvanların ve çobanların daha korunaklı ve iyi şartlarda barınmasını sağlamayı hedefleyen proje ile çobanların yaylalardan inmeye ihtiyaç duymaması hedefleniyor. Bu kapsamda sürdürülen çalışmalarda özellikle iklim değişikliği ve yağış oranlarına bağlı yaşanabilecek kuraklık gibi olumsuzluklardan etkilenilmemesi için hayvanların toplandığı alanlara yeni içme suyu hatları ve konforu arttıracak çalışmalar yapılacak. Çobanların talepleri doğrultusunda konteyner barınak için de çalışmalar başladı. Tuzlu mineralli taş dağıtılıyor Yem ve veterinerlik desteklerini de vermeye devam eden Büyükşehir Belediyesi son olarak küçükbaş hayvanlarının ihtiyaç duyduğu yalama taşı olarak bilinen tuzlu mineral taşlarını çobanlara dağıttı. Hayvanların gelişimi ve sağlığı için son derece önemli olan bu taşlar hayvancılıkta verimliliği de arttırıyor. Korkuteli Yazır ve İmecik mahallelerinde otuz muhtara toplam 250 kg yalama taşı teslim edildi. Dağıtımlar diğer ilçe ve mahallelerde devam edecek. Yazır muhtarı Kocaoğlu’dan teşekkür Yazır Mahalle Muhtarı Mehmet Kocaoğlu, Büyükşehir Belediyesi’nin hayvancılıkla ilgili desteklerinden son derece memnun olduklarını belirterek, “Düğün salonumuz tamamlanmak üzere, yeni içme suyumuz gelecek, yollarımızın bakımları yapılıyor bunun yanında hamur yoğurma makinası, hayvan yemi, veteriner desteği ve son olarak çobanlarımıza yalama taşı desteği aldık. Yalama taşları hayvancılarımızın her zaman ihtiyaç duyduğu bir ürün. Talepte bulunan tüm çobanlarımıza belediyemiz ulaştırıyor. ” diye konuştu. Çalışma bizim için çok önemli Belediyenin çoban haritası çalışmasından mutlu olduğunu belirten Çoban Ömer Ağıroğlu da, “Uzun yıllardır kullandığımız meralar ve rotalarımız ile ilgili belediyemiz kapsamlı bir çalışma gerçekleştirdi. Bu rotaların korunması ve hayvancılığa daha uygun bir hale getirilmesi çok önemli. Özellikle hayvanlarımızı topladığımız mera alanlarına yeni su kaynaklarının ulaştırılması ve çoban barınakları ile ilgili çalışmalar yapılacak bu imkanların sağlanması biz çobanlar için son derece önemli. Yalama taşlarımızı da teslim aldık. Bu taşlar hayvanlarımız tükettikçe daha verimli daha lezzetli etleri oluyor” dedi.
Bolu Arapça tabelalar kalktı, İngilizce tabelalar duruyor: “O zaman İngilizce tabelalar da kaldırılsın” Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) yönetimindeki belediyelerin başlatmış olduğu Arapça tabelaların kaldırılmasını Bolulu vatandaşlar destekleyerek, İngilizce tabelaların da kaldırılması gerektiğini savundu. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) yönetimindeki belediyeler Arapça yazılı tabelalara yönelik harekete geçti. Bursa, Kilis, İzmir ve Uşak’taki Arapça tabelalar zabıta ekipleri tarafından kaldırıldı. Sığınmacılara yönelik sert söylemleri ve yaptırımları bulunan Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan da geçtiğimiz aylarda Bolu Afganistan Gençleri Sosyal Kültürel ve Yardımlaşma Derneği binasının önüne giderek çağırdığı zabıta ekiplerine tabelayı söktürmüştü. Bolu genelinde göreve geldiği günden bu yana Arapça tabelaya izin vermeyen Başkan Özcan, kentteki İngilizce tabelalara ise dokunmadı. Küresel markaların tabelaları ve bayraklarının dalgalandığı Bolu’da vatandaşlar CHP’li belediyelerinin kararları hakkında konuştu. Tabelaların kaldırılmasında adaletli olunmadığını ifade eden Mahmut Alan, “Türkiye genelinde, CHP’li belediyelerde görüyoruz bunu daha çok. Esasında bana göre kararlar doğru. Çünkü Türkiye’de yaşıyoruz, Türkçe tabelalar olabilir. Ben bu uygulamayı adaletli bulmuyorum. Türkçe harici tabelalar kaldırılıyorsa o zaman İngilizce tabelalar da kaldırılsın. Madem bir uygulama yapılacak, hepsine uygulanmalı" dedi. Arapça tabelaların yerine küresel markaların tabelalarının sökülmesi gerektiğini ifade eden Yadigar Keleş, “Öncelikle küresel markaların tabelaları indirilsin. Türklerin kanını sömüren markalar var. Onlar kaldırılmalı” diye konuştu. Sadece Türkçe tabelaların kalması gerektiğini savunan Recep Eren, “Arapça bilmiyoruz, tercümanla dolaşmamız lazım. İngilizceden de anlamayız. Türkçe olacak. Özümüz sözümüz Türk” ifadelerini kullandı. CHP’ye tepki gösteren Mustafa Bayındır ise “CHP önce kendini kaldırsın. O 6 ok milletin ciğerine batıyor. Kendine bir şey mi zannediyor? Görelim bakalım PKK ile ortaklık nasıl oluyormuş görelim. Ne tabelası, milletin kimliğini kaldıracaklar. Adana ve Mersin’e kadar bölecekler PKK ile birlikte” şeklinde düşüncelerini ifade etti.
İzmir Yaşar Üniversitesi 23 yaşında Bilim, birlik ve başarı ilkeleriyle yenilikçi ve sürdürülebilir bir üniversite olmak için eğitime katkı koymayı sürdüren Yaşar Üniversitesinin 23. yılı törenle kutlandı. Yaşar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Yiğitbaşı, “Kuruluşumuzdan bu zamana kadar pek çok alanda başarılara imza attık ve binlerce öğrenci mezun ettik” dedi. Yaşar Üniversitesinin 23’üncü kuruluş yıl dönümü Selçuk Yaşar Kampüsünde düzenlenen törenle kutlandı. Törene; KKTC Baş Konsolosu Ayşen Volkan İnanıroğlu, Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki, Gaziemir Belediye Başkanı Ünal Işık, Yaşar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Yiğitbaşı, Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Levent Kandiller, Yaşar Holding İcra Başkanı Dr. Mehmet Aktaş, mütevelli heyeti üyeleri, akademik ve idari çalışanlarla öğrenciler katıldı. Müzik bölümü öğrencilerinin dinletisiyle başlayan törende, akademik ve idari çalışanlara ‘Bilim, Birlik, Başarı’ ödülleri verildi. Ödüller; ’Başarılı İdari Birim’, ’Temsiliyet Başarısı’, ’Eğitimde Başarı’, ’Başarılı Araştırmacı’, ’Akademik Onur’ adı altında takdim edildi. Beşinci, onuncu, on beşinci ve yirminci hizmet yılını dolduran akademik ve idari personele de rozet ve belge verildi. Açılış konuşmasını yapan Yaşar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Yiğitbaşı, “Kuruluşumuzdan bu zamana kadar pek çok alanda bilimsel, kültürel ve spor alanlarında pek çok başarıya imza attık ve binlerce öğrenci mezun ettik. Akademik başarılarımız, akreditasyonlarımız ile ulusal ve uluslararası projelerdeki performansımızla üniversiteler arasında güçlü bir konum elde ettik. Bu vesileyle kurucumuz ve ebedi onursal başkanımız Selçuk Yaşar’ı saygı ve rahmetle anıyorum” dedi. Yiğitbaşı, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yakın bir zamanda Stanford Üniversitesi tarafından hazırlanan ve dünya genelinde üst seviyede başarı elde eden bilim insanlarının bulunduğu Dünyadaki En Etkili Bilim İnsanları listesinde 6 akademisyenimiz yer aldı. Prof. Dr. Arif Hepbaşlı, Prof. Dr. Duygu Türker Özmen, Prof. Dr. Yiğit Kazançoğlu, Prof. Dr. Meltem Gürel, Doç. Dr. Banu Yetkin Ekren ve Doç. Dr. Mir Jafar Sadegh Safari’nin böylesine saygın bir listede yer alması, yapılan çalışmaların ve akademik katkıların değerini bir kez daha göstermiştir. Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Türkan’ın da yer aldığı çalışma Türk Uzay Yolcusu ve Bilim Misyonu kapsamında uzaya gönderilen 13 deneyden biri oldu. Bu bilimsel başarıların üniversitemiz için büyük gurur ve mutluluk kaynağı olduğunu belirtmek isterim. Avrupa Birliği Jean Monnet Mükemmeliyet Merkezimiz tarafından, insan kaynakları müdürlüğümüzün desteği ile yapılan başvuru sonucunda, üniversitemiz Avrupa Komisyonunun Araştırmacılar İçin İnsan Kaynakları Stratejileri Mükemmellik Ödülüne layık görüldü. Araştırma süreçlerimizde uyguladığımız insan kaynakları politikalarımızla uluslararası bir ödüle layık görülmemiz bizler için gurur verici oldu. 2023 yılı Türkiye Üniversite Memnuniyet Araştırması raporunda üniversitemiz yüksek memnuniyet ifade eden A grubunda yer alarak 74 vakıf üniversitesi arasında ilk 10 içinde yer alma başarısını gösterdi." "Hedeflerimize emin adımlarla ilerleyeceğiz" Yaşar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Levent Kandiller ise “23 yıl önce bir hayalle başlayan ve bugün geldiğimiz noktadaki başarılarımızın temelini atan ’Bilim, Birlik, Başarı’ ilkesiyle Türkiye’ye sayısız ilki kazandıran Selçuk Yaşar’dan aldığımız ilhamla, bilimin ışığında çalışmaya ve üretmeye kararlılıkla devam edeceğiz. Geçtiğimiz bir yıl içinde öğrencilerimiz; mimarlık, tasarım, spor, sanat gibi pek çok alanda elde ettikleri başarılarla yüzümüzü güldürdü. Akademisyenlerimiz de elde etikleri başarılarla bizleri gururlandırdı. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, en değerli 23’lerin ışığında, nitelikli eğitim ve araştırmalarımızla başarılarımızı sürdürmeye devam edeceğiz. Geleceğe yön veren yenilikçi bireyler yetiştirerek topluma katkıda bulunma hedeflerimize emin adımlarla ilerleyeceğiz, tıpkı Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Yerinde duran, geriye gidiyor demektir. İleri, daima ileri’ dediği gibi” diye konuştu. Yaşar Üniversitesinde enerji hukuku alanında yüksek lisans yaptığını söyleyen Bornova Belediye Başkanı Ömer Eşki de, “Bornova Belediye Başkanlığı adaylığına gösterilmemde, geçmişimde iki yüksek lisans yapmış olmam etkili oldu. Bu dönem Bornova Belediyesi olarak ülkemizin çok ihtiyacı olan yenilenebilir enerji alanında birçok çalışma yapacağız. Yaşar Üniversitesi ile de birçok projeyi beraber yürütmek istiyoruz” dedi.