GENEL - 18 Şubat 2021 Perşembe 18:23

Başkan Pekmezci, Pandemi Sonrası Bölgesel Kalkınma Toplantısına katıldı

A
A
A
Başkan Pekmezci, Pandemi Sonrası Bölgesel Kalkınma Toplantısına katıldı

Bayburt Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci, Türkiye Belediyeler Birliği tarafından düzenlenen Pandemi Sonrası Bölgesel Kalkınma Toplantısı’na katıldı.

Bayburt Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci, Türkiye Belediyeler Birliği tarafından düzenlenen Pandemi Sonrası Bölgesel Kalkınma Toplantısı’na katıldı.


İki oturum halinde gerçekleşen toplantının Akıllı Şehirler oturumunda bir konuşma yapan Başkan Pekmezci, “Biz Türkiye’nin genç illerinden biriyiz. İlimiz belki akıllı şehircilik konusunda zaman kaybına uğramış. Ama ben ilimizin bir tarih ve kültür şehri olarak bazı bilgilerini aktarmakta fayda görüyorum. Bayburt Kuzey Karadeniz dağlarının eteklerinde denizden 1600 metre yükseklikte kurulmuş bir yayla kentidir. Bayburt bulunduğu konum itibariyle doğudan batıya batıdan doğuya birçok akının yapıldığı bir torak parçasıdır. Fatih Sultan Mehmet’in Trabzon’u fethi ve Otlukbeli seferi, Yavuz Sultan Selim’in Çaldıran seferi, 4. Murat’ın Revan seferi hep bu topraklar üzerinde cereyan etmiş. Bayburt 1838-29 Osmanlı- Rus Savaşları’nı, 1916-18 Rus işgali ve Ermeni mezalimini yaşayan bir şehir. Osmanlı İmparatorluğu’nun doğudaki en büyük üslerinden Erzurum’un düşmesiyle birlikte Rusların yıllar boyunca en büyük ideali olan sıcak denizlere açılma arzusu bir kez daha ortaya çıkmış Erzurum’dan sonra özellikle Trabzon ve Karadeniz sahillerinden haziran başlarında İstanbul önlerinde olma hayalleri ile beraber harekete geçtiler. Erzurum- Bayburt arasında 2600- 3000 metre yükseklikte Kop dağlarımız var. Burada askerimiz ve Bayburt halkının 5,5 ay gibi bir mücadelesi var. Kan ve can verdiği bir mücadele var. Ve bu topraklarda Mareşal Fevzi Çakmak’ın ifadesiyle ikinci bir Plevne Destanı yazılmış bu topraklarda. Bugün Kop dağlarından geçerken Kop dağlarının zirvesinde bir anıt, anıtın üstünde bir bayrak dalgalanır. Torunlarının dedelerine minnet duygularını ifade edercesine orada dalgalanır durur. “ ifadelerini kullandı.


Bayburt’un geleceğe umutla bakan bir şehir olduğunu belirten Belediye Başkanı Pekmezci, “Bayburt doğal güzellikleri, tarihi ve kültürel eserleri ile Kop Dağı Kayak ve Kış Sporları Merkezi ile geleceğe umutla bakan bir şehir. Türk Dünyası’nın ortak atası Dede Korkut’un mezarı Bayburt’un Masat Köyü’nde hikâyelerinde geçen Bamsı Beyrek’in kabri ise yine Bayburt’un Erenli Köyü’ndedir. Bayburt Belediyesi olarak 2019 yılında Dede Korkut Uluslararası Kültür ve Sanat Şölenleri’nin 25. Sini düzenledik. 2018 yılında Azerbaycan, Kazakistan ve Türkiye tarafından UNESCO’ya yapılan Dede Korkut’un somut olmayan dünya kültür mirasına kabul edilmesi başvurusu kabul edilmiş ve Türkiye adına verilen orijinal belge UNESCO Türkiye Temsilciliği tarafından Bayburt Belediyesi’ne takdim edilmiştir. Artık biz bundan sonra yıllardan beri yaptığımız Dede Korkut Şölenleri’ni başka bir şevkle, heyecanla yapmaya devam edeceğiz.” dedi.


Konuşmasında şehirlerin sürekli bir gelişim, değişim hareket halinde olduğunu söyleyen Pekmezci şöyle devam etti: “Şehirleri özellikle cazibeli kılan o şehirdeki iyi yaşam standartları, sağlık, eğitim, ulaşım hele hele istihdam en önemli konuların başında geliyor. Türkiye’de özellikle 1980’lerden sonra köylerden şehirlere büyük bir göç olayının yaşandığını biliyoruz. Yıllar boyunca devam eden bu göç bizim ilimizde dahil olmak üzere yüreğimizde derin izler bırakıyor. Bu göç olgusu son zamanlarda özellikle büyük kentlerdeki bir doygunluğun sonucu olarak eğitimde, ulaşımda, erişimde, sağlık konusunda hele istihdamda bazı problemlerin çıkmasıyla birlikte, pademi dönemini de dahil edince geriye göçü tetiklediğini görüyoruz. Bu olgu aslında değerlendirilecek bir konu yani Türkiye’de insanlarımız geriye, baba ocaklarına yeniden dönmek zorunda çünkü daha rahat hareket edebilecekleri bir ortamı buldukları için göç etmek arzusundalar. Bu dönemde de büyük kentlerde sıkıntı yaşadıkları için geri dönmekte büyük bir gayretleri var. İşte şehirlerde yaşanan bu değişimlerin çözümü adına bir takım teknolojik gelişmeler ile beraber çalışmalar yürütülüyor. 1999’da belediye başkanlığı yaptığımız dönemde küçük bir örnek olarak şunu söylemek istiyorum. O günkü tarihlerde şehrimizde Telekom ve Tedaş’ın kablolarını yeraltına aldığımız zaman büyük mutluluk duyuyorduk. Ama aradan yıllar geçti Türkiye’de çok şeyler değişti. Belediyelerimiz, şehirlerimiz çok büyük bir değişim içerisinde bunu görmenin derin mutluluğunu taşıyoruz. Belediyeler mevcut ekonomik şartlarını en iyi şekilde kullanarak şehrin sakinlerine en ucuz ve en uygun şekilde onların huzuru ve refahı için bir çalışma gayreti içindeler. Biz Türkiye’deki küçük şehirlerden biriyiz. Ama şunu ifade etmek istiyorum: akıllı şehirler konusunda şehrimizde yapılan bazı çalışmaları ana başlılar halinde sunmak istiyorum. Akıllı Şebeke Su Dağıtım Sistemi SCADA (Supervisory Control and Data Acquisition) , Ulaşımda araç takip sistemi, Atık Su Arıtma Sistemi, Katı- Atık Bio Enerji Sistemi, Güneş Enerjisi Santrali, Engelli aracı şarj ünitesi, Akıllı duraklar, İmar ve Şehircilik hizmetleri, Park ve bahçelerde otomatik sulama sistemleri, Sayaç okuma sistemi ve akıllı sayaçlar, Bayburt Belediyesi Mobil Uygulaması, Bölgemizde ilk defa uygulanan sensörlü kar ve buz eritme sistemlerini kullanıyoruz. Bu kar ve buz eritme sistemi bu kış çok faydalı oldu. İlerleyen günlerde bu uygulamayı biraz daha geniş bir alana yayacağız. Bizler göç veren illerin belediye başkanları olarak her zaman yörelerimizde istihdama yönelik olarak insanımızı orada tutmanın gayreti içerisindeyiz. Belediyelerin bir takım imkânları yeterli olmayabilir. Ama devletimizin temel prensibi ve ana konusu o insanları orada tutacak, istihdam oluşturacak zeminleri de planlaması lazım. Bizler belediyeler olarak belki dünyadaki teknik ve teknolojik gelişmeleri tam manasıyla takip edemeyebiliriz ama başta yerel yönetimler ve yerel yönetimlerden sorumlu Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız olmak üzere diğer sorumlu bakanlıklarımız ve belediyeler birliğinin dünyada bu teknik ve teknolojik gelişmeleri bize ulaştıracak bir takım yöntemleri uygulamasını arzu ediyoruz. Bizler Anadolu’da elimizden geldiği kadar şartları en iyi şekilde kullanmaya çalışıyoruz. Ama bu konular bizi biraz daha aşan konular. Teknik ve teknolojiyi uygulayacak olan yetişmiş eleman da önemli. Mesela proje üretiminde gerekli projelerin oluşumunda tam manasıyla arzu ettiğimiz hedeflere ulaşmada belki yeterli değiliz. Bu konuda yerel yönetimlerden sorumlu olarak, bizim temsilcilerimiz olarak başta belediyeler birliğinin bizlere destek vermelerini arzu ediyoruz. Burada bizim ilçe ve belde belediye başkanı arkadaşlarımız var. Her biri elinden geldiği kadar yöresine ait çalışmaları yapmanın gayreti içinde. Teknik ve teknolojiyi belediyelerimizde en iyi şekilde uygulamak durumundayız. Çağı yakalamak istiyoruz. Yani çağın gerektirdiği bilgi ve teknolojileri ilimizde görmek istiyoruz. Akıllı büyüme, inovasyon konusunda bir takım desteklerin bize ulaşması lazım. Şunu ifade etmek istiyorum. Biz yarınlardan ümitliyiz. Türkiye gerçekten çağ atlayan ve gelişen bir ülke onun belediye başkanları olmanın gururu içerisindeyiz.”


Bayburt, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize, Artvin ve Gümüşhane illerinin yer aldığı toplantıya Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Hasan Suver, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, Trabzon Valisi İsmail Ustaoğlu, Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Hilmi Güler, Bayburt Belediye Başkanı Hükmü Pekmezci, Giresun Belediye Başkanı Aytekin Şenlikoğlu, Rize Belediye Başkanı Rahmi Metin, Gümüşhane Belediye Başkanı Ercan Çimen, Aydıntepe Belediye Başkanı Haşim Şentürk, Arpalı Belediye Başkanı Abdurrahman Polattimur Gökçedere Belediye Başkanı Yavuz Bakır ile 7 ilin ilçe ve belde başkanları katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Kütahya’da "Oyunuzu hizmet ve eser siyasetinden yana kullanın" çağrısı AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu ve AK Parti Kütahya İl Genel Meclisi Adayı Muhterem Kılıç, 31 Mart’ta halka "Oyunuzu hizmet ve eser siyasetinden yana kullanın" çağrısında bulundular. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, seçim sürecinde Kütahya merkezde 58 bin haneye ziyaret gerçekleştirdiklerini ifade etti. Önsay, "Artık pazar günü sandığa gidiyoruz. Bir seçim kampanyası sürecinin daha sonuna geldik. Bu süreçte Kütahyalı hemşehrilerimize bizlere kapılarını açtığı için teşekkür ediyoruz. Hakikaten güzel bir kampanya süreci geçirdik. Tabii AK Parti seçimden seçime kampanya yapan bir parti değil, biz 28 Mayıs günü akşam Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatıyla 31 Mart seçimleri için hazırlık yapmaya başladık. Bu süreçte, öncesinde henüz adayımız belli değilken ‘Mahallede gezek var’ programı ile 41 mahallemizde vatandaşlarımızla bir araya geldik. Dertlerini dinledik, taleplerini aldık. Sonraki süreçte 18 Ocak’ta Sayın Kamil Saraçoğlu adayımızın Cumhurbaşkanımız tarafından Kütahya AK Parti belediye başkan adayı gösterilmesinden sonra da yine sahada olmaya gayret ettik. Bu süreçte pek çok faaliyet yürüttük. ‘Mahalle Bizim Kütahya Bizim’ programımızı gerçekleştirdik. Yine 41 mahallemizde, mahallelerimizin sorunlarına hakim olduğumuzu, önceki ziyaretlerimizde o mahalleye dair beklentileri Başkanımız vatandaşlarımıza izah etti, projelerini anlattı. Bütün bu sürecin devamında yine son 10-15 günden beri Ramazan akşamlarını bir fırsat olarak görerek kapıları çalmaya devam ettik. Bütün bu süreçte toplam 58 bin hane ziyareti gerçekleştirdik. Bu tabi Kütahya için önemli bir sayı. 100 bin civarında seçmene ulaşabildiğimiz anlamına geliyor. 100 bin insana ulaşmak 58 bin kapıyı çalmak çok kolay bir süreç değil. Bu süreçte vekalet gösteren kadın kollarımıza, gençlik kollarımıza Merkez ilçedeki arkadaşlarımıza, ana kademedeki yönetim kurulu arkadaşlarıma, herkese teşekkür ediyorum. Tabi sadece 150 kişilik teşkilatımız değil, bunun dışında gönüllü olarak yine bu faaliyetlerde bize destek olan tüm gönüldaşlarımıza çok teşekkür ediyoruz. İnşallah hayırlısıyla pazar günü hep beraber sandıklara gidelim, reyimizi ortaya koyalım. Kütahya’mızın bundan sonraki 5 yılda ne olacağına hep birlikte karar verelim. AK Parti belediyecilik anlamında önemli bir marka. Sayın Cumhurbaşkanımızın bütün bu hareketi 1994’ten itibaren belediyecilikle başlamış bir hareket ve hakikaten önemli başarılara imza atıldı. Biz son 5 yıldan beri AK Parti olmayan bir belediye ile yaşadık. Bunun neler getirdiğini hep beraber gördük. İnşallah 31 mart günü ben inanıyorum ki Kütahyalılar Sayın Cumhurbaşkanımıza bir vefa göstereceklerdir ve yine Ak Parti’ye Sayın Cumhurbaşkanımıza, Kamil Saraçoğlu Başkanımıza destek vereceklerdir ve inşallah hep beraber bundan sonraki 2028 seçimlerine kadar Kütahya’da 3 vekilimizle, teşkilatımızla ve Belediye Başkanımız Kamil Saraçoğlu ile beraber şehrimizi büyütmeye ve geliştirmeye yönelik çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu. "Kütahyalılar demokrasinin unsurlarını yerine getiren bir yapıya sahip" AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu, 31 Mart’ta Kütahya’nın tekrar AK Belediyecilikle tanışacağını dile getirdi. Saraçoğlu, "Süreç Cumhurbaşkanımızın AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı olarak 18 Ocak’ta bizi ilan etmesiyle başladı. O günden bugüne yaklaşık 70 günlük bir süreyi geride bıraktık. 70 günlük süre boyunca biz hem hemşehrilerimizle bir araya geldik, esnaflarımızla bir araya geldik. Onları tek tek ziyaret ettik. Mahallelerimizde toplantılar gerçekleştirdik ve bu süre zarfında da biz geçmiş dönemde yaptığımız tüm projeleri halkımızla paylaştık ve yeni dönemde de hangi projeleri hayata geçireceğiz, hangi çalışmaları Kütahya’da yapacağız anlattık. Kütahya’yı daha iyi yerlere götürmenin gayreti içerisinde olacağımızın sözlerini verdik. Tabii ki geçmişte yaptığımız projelerimizi gelecekte yapacağımızın teminatı olarak gösterdik. Bu süreçte tüm hemşehrilerimize çok teşekkür ediyoruz. Artık seçim çalışmalarımızı noktalıyoruz. Bundan sonra 31 Mart’ta İnşallah tüm Kütahyalı seçmenlerimiz sandığa gidecek, biz susacağız onlar konuşacaklar ve tercihlerini gerçekleştirecekler. Tabi Kütahya halkı demokrasiye bağlı ve demokrasinin unsurlarını yerine getiren bir yapıya sahip. Geçmiş dönemde de belki Türkiye genelinde en yüksek seçime katılım oranları Kütahya’dadır. Bu dönemde de ben tüm seçmenlerimi özellikle AK Parti seçmenlerini sandığa davet ediyorum. Onlar da vatandaşlık görevlerini yapacak İnşallah 31 Mart’ta da biz tekrar AK Parti belediyeciliğini Kütahya Belediyesi’nde başlatmaya hemşehrilerimizle beraber hazır olduğumuzu dile getirmek istiyorum. Bir fetret dönemi yaşandı. Artık onun sonu geldi. İnşallah 31 Mart’ta sandıklar açılacak ve herkes bu çıkan sonuca razı olacak. Biz de hemşehrilerimizin kullanmış olduğu oyların başımızın üstünde yeri olduğunu beyan etmek istiyorum. İnşallah bu seçimi aldığımız andan itibaren de kollarımızı sıvayarak Kütahya halkına hizmetkar olmaya devam edeceğiz. Seçimlerin hem Kütahya’mıza, hem ülkemize hem de İslam coğrafyasına hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bu süre zarfı boyunca, tüm teşkilatımızla beraber il teşkilatımız, Merkez ilçe teşkilatımız, Kadın Kolları, Gençlik Kollarıyla, Belediye Meclis üyelerimizle beraber, çalmadık kapı, sıkmadık el bırakmadık ve bu nokta itibarıyla da tüm hemşehrilerimizle kucaklaşma imkanı bulduk. İnşallah seçimler hayırlı uğurlu olsun diyorum" ifadelerini kullandı. "31 Mart pazar günü, sadece bu yerel seçim olarak görülmemeli" AK Parti Kütahya İl Genel Meclisi Adayı Muhterem Kılıç, AK Parti’nin 22 yılda yaptıklarının bundan sonra da yapacaklarının teminatı olduğunu belirtti. Kılıç, "Adaylık süreci 2 aya yakın bir süre önce belli oldu. Biz bu adaylık sürecinden beri merkez köylerimizin hemen hemen tamamını gezdik, vatandaşlarımızla hasbihal ettik, taleplerini aldık, beraber istişareler yaptık. Köylerimize yol, su, altyapı hizmetleri konusunda neler yapılabilir, yerinde gördük, gezdik, notlarımızı aldık. Tabi, malum iki gün kaldı seçimlere. 31 Mart pazar günü, sadece bu yerel seçim olarak görülmemeli, bu seçimde belediye başkanı, belediye meclisi, il genel meclisi, muhtar ve ihtiyar heyetini seçeceğiz ama sadece bu şekilde bir seçim olarak görülmemeli. Bu yaşadığımız bölgenin ve Türkiye’mizin önümüzdeki 5 yılını kapsayacak bir geleceğimizin oylamasıdır. Geçen yıl da milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimlerimizi yaptık. Bu seçim daha da önem arz ediyor çünkü 5 yıl bir seçimsizlik süreci olacak ve AK Parti’mizin 22 yılda yaptığı hizmetlerin artık doruk noktasında yapılabilecek olan hizmetleri yapmamız için vatandaşımızın oylarını daha dikkatli kullanmalarını ve küçük bazı olumsuzluklara bakarak kanmamalarını dolayısıyla AK Parti’yi oylarıyla ve dualarıyla desteklemelerini talep ediyoruz. İnşallah önümüzdeki süreçte yapılması gereken, eksik kalan hizmetleri son derece gayretli bir şekilde yapacağız çünkü AK Parti’nin 22 yılda yaptıkları, yapacaklarının teminatıdır ve bu şekilde bir çalışma gerçekleştireceğiz" şeklinde konuştu.
Kütahya Bakan Özhaseki: "Deprem bölgesinde evleri teslim ediyoruz" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kütahya’da AK Parti önceki dönem ve mevcut yönetim kurulu üyeleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay ve AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu’nun ardından kürsüye gelen Bakan Özhakesi, deprem bölgesinde halen 300 binden fazla konut inşaatının devam ettiğini ifade etti. Özhaseki, "Son 6 Şubat’ta bile tam 18 ilimiz etkilendi. 14 milyon insan zarar gördü. 680 bin konutumuz yıkıldı. 170 bin kadar da iş yerimiz yerle bir oldu. 850 bin bağımsız birim. Dile kolay. Zarar 104 milyar dolar olarak ifade ediliyor. Manevi zarar, onu ölçecek bir alet daha çıkmadı. Evleri teslim ediyoruz, hangi eve gitsek oturup çay içtiğimizde, o geceye geliyor konu. Evin sahibi biraz sonra olayları anlatmaya başlıyor hem o ağlıyor hem de biz ağlamaya başlıyoruz. Şu anda 300 binden fazla inşaatımız devam ediyor. Köylerde çelik karkastan evler yapıyoruz. Aslında yıkılan evler belki taştandı, basit evlerdi, aralarında harç bile yoktu bazılarının. Olsun Cumhurbaşkanımızın talimatı, ‘Madem o evler yıkıldı, hepsini en iyisiyle yapacağız’ dedi. Ve şimdi çelik karkastan evler yapıyoruz. Şehirlerin merkezlerini yapıyoruz bir taraftan. Bir taraftan altyapılarıyla ilgili büyük bir bütçe temin ettik. Altyapılarına başladık, gece-gündüz çalışıyoruz. 76 bin evimizi teslim ettik. Her ay bundan sonra da 10-15 bin evi vermeye devam edeceğiz" dedi. "Şimdi bütün bilim adamları diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere" Bakan Özhaseki, konuşmasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu eleştirdi. Özhaseki, "Son dönemde hiç anlayamadığımız başka bir şey çıktı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı başını çekiyor. Sonra onun kuyrukları Anadolu’da devam ediyorlar. Algı belediyeciliği diyorlar. Ne oluyor algı belediyeciliği olunca? Yapmadığını yapmış gibi sunma. Olmadığı halde olmuş gibi. Beyefendi tatilde çalışıyormuş gibi yan gelip yatıyor veya İngiliz büyükelçisiyle bir yerde, restoranda yemek yiyor ama iş başındaymış gibi gösteriyor. Ne kadar ayıp bir şey ya. Bunu da belediye bütçesinden yapıyorlar. Şimdi bütün bilim adamlar diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere. Evet hepimiz takip ediyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin geçen seneki ayırmış olduğu pay, 485 milyon lira. Ama algı operasyonları için beyefendiyi övmek için, beyefendi Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı veya da cumhurbaşkanı yapabilmek için tuttukları trol ordusuna verdikleri, ayırdıkları para 900 milyon lira. Bu para cebinizden çıkıyorsa bir şey demem, hoş karşılamam, bir şey demem. Eğer belediye bütçesiyse benim bir kuruşluk da hakkım varsa, haram olsun arkadaşlar. Doğru değil arkadaşlar. Bu dönemde böyle bir belediyecilik gördük. Hükümetin yaptığının üstüne yatmak, onun yaptıklarını kendi yapmış gibi anlatmak. Ya ayıptır günahtır" diye konuştu.
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.