SPOR - 12 Aralık 2018 Çarşamba 10:13

Türkiye liglerindeki tek namağlup takım: ’Bayburtspor’

A
A
A
Türkiye liglerindeki tek namağlup takım: ’Bayburtspor’

TFF 3.

TFF 3. Lig 3. Grup’ta mücadele eden Bayburt İl Özel İdare Gençlik ve Spor, 16. hafta sonunda ’Türkiye liglerindeki tek namağlup takım’ unvanını aldı.


Ligde en son Ankara Adliye Spor’u 2-1’lik skorla geçen Bayburt İl Özel İdare Gençlik ve Spor, 16. hafta sonunda elde ettiği 11 galibiyet ve 5 beraberlik ile ligin zirvesinde yer alıyor. 38 puan toplayan Bayburt’un en yakın rakibiyle ise arasında 6 puanlık fark bulunuyor.


Takımın bir aile gibi olduğunu belirten Kulüp Başkanı İsmail Ersoy Özbek, futbolcuların şehirlerini sevdiğini belireterek, "Güzel bir aile ortamı var. Başkanla futbolcular arasında bir duvar kapı yok. hep beraber hareket ediyoruz. Başarının sebebi de bu. Tek isteğimiz biz bir şehir takımı olduk ve bu sene inşallah şampiyon olarak bir üst lige çıkmak istiyoruz" diye konuştu. Özbek ayrıca, takıma büyük destek veren Bayburt Valisi Ali Hamza Pehlivan’a da teşekkür etti.


Takım Kaptanı Ali Kemal Yükseker ise, sezon başında bazı sıkıntılar çektiklerini ancak çok hızlı bir sürede çok iyi bir takım kurulduğunu belirtti. Türkiye’nin tek namağlup takımı olmalarının kendilerini mutlu ettiğini ifade eden Yükseker, “Böyle bir şehre biz bu ayrıcalığı yaşattığımız için çok mutluyuz. Bunun sebebi ise biz olaya haftalık bakıyoruz. Haftalar haftaları kovaladıkça bir istikrar yakaladık ve tabi bu da bizi bir rekorla karşı karşıya getirdi. Mutluyuz bu hafta da son maçımız var Muğla deplasmanına gideceğiz. Oradan da puan ve puanlarla dönmek istiyoruz ve inşallah ligi namağlup olarak tamamlamak istiyoruz” ifadelerini kullandı.


Geçen yıl play-off finali oynadıklarını ancak şampiyonluğa ulaşamadıklarını hatırlatan Ali Kemal Yükseker, “Burası belki Türkiye’nin en küçük şehri ama çok büyük umutları olan insanlar var. Muhteşem bir taraftarımız var. Bizlerde bunun farkındayız. Bizim amacımız tüm ekibimizle birlikte bu küçük şehrin büyük umutlarını gerçekleştirme adına şampiyon olup kupayı buraya getirmek istiyoruz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.