GENEL - 30 Ağustos 2019 Cuma 16:16

Ahlat, 1071 kutlamalarında ana dominant rol oynadı

A
A
A
Ahlat, 1071 kutlamalarında ana dominant rol oynadı

Bitlis’in Ahlat Belediye Başkanı Abdulalim Mümtaz Çoban, 1071 Ahlat-Malazgirt Kutlamalarını değerlendirdi.

Bitlis’in Ahlat Belediye Başkanı Abdulalim Mümtaz Çoban, 1071 Ahlat-Malazgirt Kutlamalarını değerlendirdi. Makamında gazetecilere açıklama yapan Başkan Çoban, 23-26 Ağustos tarihlerinde muhteşem etkinliklerini yaptıklarını söyledi. Çoban; “1071 kutlamaları hem Malazgirt’te hem Ahlat’ta yapıldı. Devletimiz nihayetinde bu mevzuda tüm hassasiyeti ortaya koydu. Devletimizin kuvvet komutanlarından bakanlar kuruluna, bürokratlarına, aynı zamanda Cumhur İttifakı olarak ta tanımlanan Cumhurbaşkanımız ve Devlet Bahçeli’nin birlikte hareket ettiği ittifakın tüm mümessilleri bu alanda muhteşem bir görselle hem ecdadın mirasına sahip çıkmışlar hem de burada ki ve Doğu Anadolu’da ki ahalinin tamamına ümit vermişlerdir. Devlet millet bütünleşmesi ihtişamlı bir şekilde her iki adresimizde de çok iyi netice vermiş, vatandaşlarımız aleniyetle burada devletinin yanında yer alarak sayın Cumhurbaşkanımızın 1071 ruhaniyetli çağrısı milletimizde çok olgun bir şekilde karşılık buldu” dedi.



“Ahlat etkinliklerde ana dominant rolü oynadı”


Ahlat’ın düzenlenen 1071 kutlama etkinliklerinde ana dominant rol oynadığının altını çizen Başkan Çoban, “Ahlat’ta 3 gün süren ve uzun bir geçmişe dayalı olan hazırlığında gereği olarak Etno Sporu, tarihi ve kültürel mirasımızı, el sanatlarımızı ve beraberinde coğrafi zenginliğimizi, ama aynı zamanda Türkiye’nin 80 vilayetinden farklı kuruluşları da davetimize iştirak ederek kattığımız bir şölene dönüşmüştür. Cumhurbaşkanımızın Türkiye’de tüm insanlığı aslında etkileyecek olumlu bir mesajı var. ‘Artık geçmişte ihmal edilen yerleri bugünden sonra ihmal etmeyeceğiz tam tersine ihya edeceğiz’ ifadesidir. Bu Doğu Anadolu’da da tüm insanımıza aslında muhteşem bir çağrı olmuş ve karşılık bulmuştur. Cumhurbaşkanımızın zat-ı devletlerine zaten yeterince bir muhabbet var ama bu çağrılarda sanki milletimizi yeniden ciddi anlamda etrafında toplanmasına vesile edecek çağrılar olmuştur. Ahlat’ta malumunuz aynı zamanda Türkiye’nin en büyük arkeoloji ve sanat tarihi alanları, en büyük kültürel miras alanı, kazı alanı, böyle olunca da Çanakkale’de gösterdiğimiz vefayı orası kurtuluş, kuruluşta da Ahlat 8 bin adet abidesiyle, Cumhurbaşkanımız bakanlar kuruluyla ve kuvvet komutanlarıyla o vefayı göstererek tam Sultan Alparslan varisi vefasını göstererek burada da o ziyarette bulunmuşlar. Halkımız bu ziyaretten dolayı tüm Türk dünyası ve İslam alemi bu hassasiyete hayranlıkla eğilmiş, vatanımızın her karış toprağının emniyet içerisinde olduğunu da ilan etmiş, böyle bir zenginliği de yakalamış oluyoruz” diye konuştu.



“Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Cumhurbaşkanımızın Ahlat’a olan muhabbetinin işaretidir”


Ahlat’ta önemli mücadeleler verdiklerini, hassas bir takım gayretler içerisinde olduklarını ifade eden Ahlat Belediye Başkanı Abdulalim Mümtaz Çoban; “ İnsanımızı bütünleştirecek, kardeşliğimizi, bekamızı devam ettirecek güzel çalışmalar yaptık. Ama bunların hepsinin üstünde 100 yıl sonra bile bundan daha önemli bir projeyi üretme şansımız olmayan bir proje hayata geçiriyoruz. O da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nin bin yıl önceki kentimizde inşasıdır. Bu da bin yıl önce Sultan Alparslan otağını buraya kurmuştu, ikinci bin yılımızda da sayın Cumhurbaşkanımızın aynı otağı buraya kurarak buraya ve buranın insanına göstermiş olduğu muhabbetin işaretidir. Biz bu muhabbete binlerce şükranlarımızı ve teşekkürlerimizi belirtmek isteriz” dedi.



“Bölge yeniden ihya ediliyor”


Bakanların ve bürokrasinin ilçeye güzel ve hassas yaklaşımlarının olduğunu belirten Çoban; “Bu bölge yeniden ihya ediliyor. Bu önemli bir karar ve ivmedir. Aslında biraz da vatandaşımızın o gizli mutluluğunu sesli ifade ediyoruz. Artık buraları rahatsız edecek tüm unsurların yerine rahatlatacak, huzura kavuşturacak devletimizin burada varlığı söz konusu olmuş. Bu nişane bu işaret fişeği Ankara’da, İzmir’de, İstanbul’da oturan bölge insanını da çok mutlu etmiş. Sadece burada oturanları değil onları da çok mutlu etmiştir. Aslında Doğu Anadolu bir huzursuzluk adresi olmaktan ziyade tüm güzelliklerin sergilendiği, Ahlat’ta ki bu festival tüm Türkiye’nin ve Türk Dünyasının festivali oldu. Böyle muhteşem ve ihtişamlı bir festival oldu. 400 bin metrekare alan günde takriben 15 bin insanın ziyaret ettiği, eğlendiği, neşelendiği, hatta belki bir takım dramları izleyerek hüzünlendiği ama tek millet olduğu alana dönüştü. Bunları görünce burada ki emeğin çok büyük olduğunu görüyoruz. Okçular Vakfımız burada gerçekten muhteşem bir görev üstlendi. Belediyemizle birlikte hareket ettiler. Biz ev sahipliği yapmada kusur etmedik. Onlarda bu kültüre sahip çıkmada hiç bir şeyi esirgemediler. Birlikte çalışınca muazzam işler yapmakta mümkün. Tabi Ahlat’ın festivalin içerisinde ki öğelerle birlikte farklı bir yeri de vardı. Tarihçileri, arkeologları, edebiyatçıları, aynı zamanda bilim adamlarını ve sanatkarlarını birebir ilgilendiren bir alandı. Yeryüzünde başka hiçbir devlette 210 bin metrekarelik alanda 8 bin 200 adet taş kitabe bulunmuyor. Bunlardan biri sadece Avrupa ülkelerinin birini elinde olsa bunu dünyaya pazarlarlar. Bizde ecdadımız çok önemli tapu senetlerimiz dediğimiz, devletimizin ve milletimizin Anadolu’nun tapu senetleri dediğimiz ’Anadolu’nun Kapısı Türkiye’nin Tapusu’ anlamında ki senetler. Bunlar okunduğunda öyle zannediyorum ki Türkiye çok daha ihtişamlı bir tarihi başlangıcının olduğunu öz güven içerisinde yetişecek nesillerinin olduğunu hep beraber görecek. Bu festival 80 milyonun ümidi olan bir festival. Bu vesileyle 1071 kutlamalarında gerek Malazgirt’te gerekse Ahlat’ta tüm ihtişamıyla gerçekleştiren başta himayelerinde olduğu için Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, MHP lideri Dr. Devlet Bahçeli’ye, Okçular Vakfı’na, tüm bakanlarımıza, kuvvet komutanlarımıza, bürokratlarımıza teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.
Bayburt Bayburt’ta 4 kişinin yaralandığı trafik kazası güvenlik kamerasına yansıdı Bayburt’ta iki otomobilin çarpıştığı ve 4 kişinin yaralandığı trafik kazası, güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza, Bayburt merkez Tuzcuzade Mahallesi, Sıla Kent Konutları önünde meydana geldi. Kazada ikisi sürücü olmak üzere toplam 4 kişi yaralandı. Camları, aynaları paramparça olan, kaput kısmı tamamen hurdaya dönen iki aracın karıştığı kaza ise etrafta bulunan iş yeri güvenlik kameralarına yansıdı. Bayburt merkez Köprülü Kavşak yönüne seyir halinde bulunan 69 AG 003 plakalı otomobil, şehir merkezi istikametine gelen 69 AS 030 plakalı otomobile dönüş yaptığı esnada çarptı. Çarpmanın etkisiyle yoldan çıkan otomobil etrafta marketin, evlerin bulunduğu yola devrildi. 69 AS 030 plakalı otomobil içerisinde bulunan 1’i sürücü 3 kişi, 69 AG 003 plakalı otomobildeki sürücü yaralandı. Market çalışanlarının ve etraftan geçen vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Devrilen otomobilde sıkışan bir kişi ve diğer 2 yaralı araçtan çıkarıldı, sağlık ekiplerince yaralılara ilk müdahaleleri olay yerinde yapıldı. Yaralılar ambulanslarla Bayburt Devlet Hastanesine tedavileri yapılmak üzere götürüldü. Hurdaya dönen otomobil, olay yerine çağrılan çekici yardımıyla yoldan kaldırıldı. İş yeri güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedilen görüntülerde, anayoldan gelen 69 AG 003 plakalı kırmızı aracın, hatalı dönüş yapan 69 AS 030 plakalı araca sert bir şekilde çarptığı görüldü.
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.