GENEL - 24 Ekim 2020 Cumartesi 11:24

638 yıllık tarihi caminin deprem sigortası dönen denge sütunlar

A
A
A
638 yıllık tarihi caminin deprem sigortası dönen denge sütunlar

Bolu’da 638 yıl önce yapılan ve 2 yangın, 3 büyük deprem yaşayan Yıldırım Bayezit Camii’nin deprem sigortası özelliği taşıyan dönen denge sütunları, ilk günkü ihtişamıyla görenleri hayrete düşürüyor.

Bolu’da 638 yıl önce yapılan ve 2 yangın, 3 büyük deprem yaşayan Yıldırım Bayezit Camii’nin deprem sigortası özelliği taşıyan dönen denge sütunları, ilk günkü ihtişamıyla görenleri hayrete düşürüyor. Caminin dengesi ve temelinde yaşanabilecek kaymalar sütunlar sayesinde kontrol ediliyor.


Bolu’da, Büyük Cami Mahallesi’nde bulunan ve 1382 yılında Osmanlı Padişahı Yıldırım Bayezit tarafından yaptırılan 638 yıllık tarihi Yıldırım Bayezit Camii, mihrabının her iki yanında bulunan denge sütunlarıyla görenleri hayrete düşürüyor. Yapıldığı günden bu yana 2 yangın ve 3 büyük deprem geçiren tarihi cami, geçirdiği onarımlarda orjinalliği bozulmadan ibadete devam ediyor. 638 yıldır ayakta kalan Yıldırım Bayezit caminin en büyük özelliği mihrabın her iki tarafında dönen denge sütunları. Sütunlar caminin statik dengesini ve geçirdiği depremlerde herhangi bir hasar alıp almadığını gösteriyor. Yaşanan bir afet sonrasında eğer sütunlar dönmezse, caminin temelinde veya dengesinde bir bozukluk olduğu anlaşılıyor.



638 yıllık tarihi caminin deprem sigortası dönen denge sütunlar


Yaklaşık 10 yıldır tarihi Yıldırım Bayezit Camii’nde İmam Hatip olarak görev yapan Metin Yerlikaya, sütunların özellikle şehir dışından gelenlerin ilgisini çektiğini belirterek, “Bu denge sütunları, diğer bir adıyla biz deprem sigortası diyoruz. Camimizde herhangi bir kayma halinde veya deprem halinde denge sütunları dönmüyorsa temelinde yada kıblesinde bir sıkıntı var demektir. Camimizin bu özelliği ziyaretçiler tarafından büyük rağbet görmekte. Misafir olarak camimize ibadet için gelenler bu denge sütunları hakkında mutlaka bizden bilgi isterler. 3 deprem geçirmesine rağmen hiçbir şekilde tahribata uğramamış sütunlarımız. Deprem sigortası dediğimiz sütunları çevirdiğimiz zaman en ufak bir ses, en ufak bir takılma bize yaşatmadığı zaman depremde temelle ilgili hiçbir sıkıntı olmadığını anlıyoruz. Hakikaten farklı bir özellik” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin 9. "İyilik Gemisi" Gazze’ye uğurlandı Yaklaşık 3 bin 774 tonluk insani yardım malzemesi taşıyan "İyilik Gemisi", Mersin Limanı’ndan Gazze’ye uğurlandı. Türkiye, İsrail saldırılarının hedefi olan Gazze’deki sivillere insani yardım ulaştırmaya devam ediyor. Bu kapsamda Türk Kızılay tarafından hazırlanan glütensiz gıda da dahil olmak üzere gıda, bebek malzemeleri, uyku tulumu ve un gibi 3 bin 774 tonluk yardım malzemelerini Gazze’ye ulaştıracak 9’uncu "İyilik Gemisi" Mersin Limanı’ndan uğurlandı. Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) koordinasyonunda gerçekleştirilen yardımların 2 günlük yolculuğun ardından önce Mısır’ın El-Ariş Limanı’na, ardından da tırlarla Refah Sınır Kapısı’ndan barınma, gıda, yakıt ve tıbbi malzemeler başta olmak üzere pek çok insani yardım malzemesine ihtiyaç duyan Gazzelilere ulaştırılacağı bildirildi. "Bu gemilere biz ’İyilik Gemisi’ diyoruz" Mersin Limanı’ndaki uğurlama törenine katılan Türk Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, 7 Ekim’den bu yana bir insani dram yaşandığını belirterek, "Hayatlarımız normal akmıyor. Yüreğimizin bir tarafı Gazze’de çocuklarla, kadınlarla, orada hayatını kaybeden, canını cananını yitiren insanlarla atıyor. Deprem yaşamış bir ülke olarak, bu acının ne olduğunu en iyi bilen ülkelerden, insanlardan oluşan bir ülkeyiz. İnsanlarımız bu anlamda çok duyarlı. Yokluğun, zorluğun, bir şeylere ulaşamamanın ne demek olduğunu, belki şu anda en iyi bilen ülkelerden biri. Bu maksatla da aslında bu olayın başından bu yana ne yapabilirsek yapalım duygusuyla kenetlenmiş durumdayız" dedi. Yapılması gereken en önemli şeyin kalıcı ateşkes çağrısını her gün daha yüksek sesle yinelemek olduğunu vurgulayan Yılmaz, bu işin çözümünün ancak kalıcı ateşkesle sağlanacağını dile getirdi. Gazze’deki insanların gün geçtikçe ve zaman uzadıkça daha farklı zorluklarla yüz yüze geldiklerine işaret eden Yılmaz, şöyle devam etti: "Bugün 1,9 milyon insan yerinden edilmiş durumda. Bazıları çadırda kalıyorlar, bazıları akrabalarının yanına sığınmış durumdalar. Bazen bir evde 70 kişi, bazen bir çadırda onlarca kişi yaşam mücadelesi veriyorlar. Ve bugün Birleşmiş Milletler 1,9 milyon insanın giderek açlık sınırına sürüklendiğini ve en temel ihtiyaçlara bile ulaşamaz hale geldiğini günbegün hem takip ediyor, hem açıklıyor. Biz Türk insanları olarak hep beraber deprem zamanında nasıl el ele verdiysek bugün de el ele verdik. Burada bir taraftan çok kıymetli kurumsal bağışçılarımız var. Bir taraftan ’telefonla ben de bir katkı yapabilir miyim’ diye SMS atarak katkı sağlayan vatandaşlarımız var. Bir yanda çok kıymetli STK’larımız var. Onların emanetleri var. Biz bunların hepsini bir araya getiriyoruz. Bazen bir AFAD gemisi, bazen bir Kızılay gemisi organize ediyoruz. Ama bu gemilere, ne AFAD gemisi, ne Kızılay gemisi diyoruz. Bu gemilere biz ’İyilik Gemisi’ diyoruz. Bu iyilik gemilerinin yükü iyilik, rotası Gazze ve insanlık." "Tek seferde en fazla yardım miktarını içeren gemi" Gazze’deki mağdur olan, temel ihtiyaç maddelerine erişiminde güçlük sağlayan insanlara el uzatmaya çalıştıklarını belirten Yılmaz, "Bugün yola çıkan 9’uncu gemiyle Gazze’ye en fazla yardım ulaştıran birinci ülke olarak Türkiye’nin tescillendiğini bir kere daha görüyoruz. Bu anlamda en başta bağışçılarımıza teşekkür etmek istiyorum. Ve bu organizasyonda bizlerle beraber çalışan, gece gündüz demeden bunun çabasını veren çalışma arkadaşlarıma da teşekkür etmek istiyorum" diye konuştu. Uğurlanan 9’uncu gemide 3 bin 774 yardım malzemesi bulunduğunu ifade eden Yılmaz, bu miktarın bugüne kadar gönderilen iyilik gemileri içinde tek seferde en fazla yardım miktarını içeren gemiyi oluşturduğunu aktardı. Yardımların içinde 227 bin gıda kolisi bulunduğunu ifade eden Yılmaz, şunları kaydetti: "Bu gıda kolilerinin bazılarında pirinç gibi, mercimek gibi, kuru gıda gibi pişirmeye uygun ürünler. Bazılarında ise direkt açıldığı zaman tüketilmeye hazır gıdalar var. Yine 826 ton un var. Un çok önemli orada. Glütensiz gıdalar var bu sefer. Gazze’den aldığımız geri bildirimde glüten hassasiyeti olan kişilerin ciddi sıkıntılar yaşadığını öğrendik ve bir yardım çağrısına çıktığımız zaman hemen sağ olsun bağışçılarımız bizim çağrımızı yine her zaman olduğu gibi çok hızlı bir şekilde yanıt verdiler. Burada 5 bin 600 paket yaklaşık 700 kilo glütensiz malzeme içeren koliler var, bebek mamaları var. Her zamanki gibi su var, hijyen malzemeleri var. Dolayısıyla bu gemide yine her zamanki gibi iyilik var. Bu gemide yine her zamanki gibi merhamet, şefkat, iyi niyet ve dua var. Ümit ediyorum oradaki çatışma bir an önce son bulsun. Gazze tekrar normal günlerine dönsün. Yine ümit ediyorum oradaki anneler, çocuklar daha fazla ölmesinler, daha fazla acı çekmesinler." Yardımların tek seferlik ya da kısa süreli yardımlar olmadığını vurgulayan Yılmaz, "Bizim yardımlarımız, Gazze’deki bütün ihtiyaçlar bitene kadar devam edecek sürekli yardımlar" ifadelerini kullandı. İsrail saldırılarının hedefinde olan Gazze Şeridi’ndeki siviller için hazırlanan 13 bin 774 tonluk insani yardım malzemesi yüklü "Marin" adlı gemi yola çıktı.