SPOR - 20 Ekim 2019 Pazar 19:59

Boluspor - Giresunspor maçının ardından

A
A
A
Boluspor - Giresunspor maçının ardından

TFF 1.

TFF 1. Lig’in 8. haftasında Boluspor, sahasında Giresunspor’u 2-0 mağlup etti. Maçın ardından iki takımın teknik direktörleri açıklamalarda bulundu.


Boluspor’un Giresunspor’u 2-0 yendiği maçın ardından düzenlenen basın toplantısında iki takımın teknik direktörleri konuştu. Boluspor Teknik Direktörü Osman Özöylü, ligin ilk galibiyetini aldıkları için mutlu olduklarını belirterek, “Çok ihtiyacımız olan bir galibiyetti bu. Hem 3 puan anlamında çok önemli hem de takımın kaybolan öz güvenini yerine getirmesi açısından çok önemliydi. Bence 3 puandan daha fazlasını kazandığımızı düşünüyorum. Ama hala süperiz, mükemmeliz diyemem. Eksiklerimiz mutlaka var. Yeni bir takımız. Yeni bir oyun anlayışımız var. Yeni bir antrenman sisteminin içine girdi oyuncular. Yavaş yavaş buna adapte oluyorlar. Bu süreçte bazı zorluklar, sıkıntılar olacaktır ama her geçen gün üzerine koyarak giden, daha çok istediğimiz oyunu oynamaya çalışan, mücadele gücü artan, sahada mücadeleye girmeye başlayan, temaslı oyunu oynamaya başlayan bir Boluspor takımı olmaya başladı. Bugün iyi bir oyun vardı. Biraz gergindik, özellikle ilk yarı. Bu da çok normal çünkü haftalardır gelen kötü sonuçların getirdiği travma, psikolojik baskı, acaba kazanamazsak gibi gerginlikler maalesef futbolcuların gerçek kalitesini, gerçek oyununu oynamasına engel oldu. İkinci yarı konuştuk, anlattık. Daha sakin ve rahat olmalarını istedik. Topun bizde kalmasının çok önemli olduğunu anlattık. Güvenli pas yapmamız gerektiğini söyledik. Gelen ilk gol bizi rahatlattı. Rakibi de daha fazla strese soktu. İkinci golden sonra üçüncü, dördüncü golü de atabilirdik. Gol de yiyebilirdik. Rakibin 2 tane ciddi atağı var. Buralarda bazen fiziksel yetersizliğin sonuçları ortaya çıkıyor. Hamle hatalarımız ortaya çıkıyor. Ayağımızdaki topu rakibe vermenin dezavantajları çıkıyor. Her şeye rağmen bütün eksiğiyle, güzelliğiyle önemli olan 3 puandı. Futbolcu kardeşlerimi yürekten mücadeleleri için kutluyorum. İnşallah rabbim devamını nasip etsin” dedi.



Giresunspor cephesi


Giresunspor Teknik Direktörü Hakan Kutlu ise, “Golü yedikten sonra Boluspor istediklerini bizden daha çok yapan takım oldu. Biz oyundan düştük. Aslında skor ne olursa olsun, oyuncuların oyundan kopmayıp, ilk yarıdaki oyun disiplininde devam etseler belki buradan istediğimiz sonuçla dönebilirdik. Oyunu iki bölüme ayırmak gerekir. İlk yarı girdiğimiz gol pozisyonlarını değerlendiremeyince Boluspor’un da ikinci yarı belki ilk pozisyonunda golü bulması moralimizi ve motivasyonumuzu bozdu. Ondan sonra istediklerini sahaya yansıtamayan bir Giresunspor vardı. Devam edeceğiz, yapacak bir şey yok. Boluspor’u da tebrik ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mardin Teknoloji çağında gün geçtikçe okuma oranı düşüyor Mardin’de öğrenciler, teknoloji çağında okuma oranının düştüğünü dile getirdiler. Mardin’de kütüphanelerde ders çalışan öğrenciler, okuma alışkanlıklarının her geçen gün düştüğünü söyledi. Okuma alışkanlığının ailede başlaması gerektiğine dikkat çeken Okan Hakan, "Kitap okumaya küçük yaşta başlanmalıdır. Ailenin vermesi gereken bir alışkanlık olması gerekiyor. Yaşa göre okunacak kitap değişir. Kitap okuma konuşma, diksiyon için çok yararlıdır. İlk başta aile, daha sonra okulda bununla ilgili bilgi verilmelidir. Teknolojiye göre kitap tercih edilmesi daha faydalı diye düşünüyorum" dedi. Okuma oranlarının düşmesini teknolojinin gelişmesine bağlayan Fahriye Kübra Teken ise, her türlü bilgiye internet yolu ile erişim sağladıklarını söyledi. Teken, "Her türlü bilgiye oradan ulaşmaya sahip olduk. İnsanlar teknolojiyi daha kolay bulduğu için oraya yöneliyor ama bence okumanın tadı daha farklı. Bu alışkanlığı pandemi döneminde edindim. O zamandan beri düzenli okumaya gayret ediyorum. Ayda üç kitap bitirmeye çalışıyorum. Okumadan önce olaylara daha düz bakıyordum. Kitap okuma alışkanlığı edindikten sonra insanlarla empati kurabildiğimi, hayata daha farklı baktığımı, duygusal ve manevi açıdan daha çok geliştiğimi fark ettim. Kitap okumak insanın bakış açısını genişletiyor. Kitap okumaya başlayan bir daha bırakamayacak. Çünkü kendi içinize çekiliyorsunuz ve bir nevi o karakterlerin hayatında yaşıyorsunuz. Sizin tanıdığınız insanlar gibi oluyorlar. Tanıştığınız her insan, giriştiğiniz her işte daha farklı bakmayı öğrendiğiniz için size bu tarz bir katkıda bulunuyor. Aynı zamanda Türkçemi geliştirmeme de katkısı oldu. Kitap okuyacak herkes bu şekilde faydalanabilir" diye konuştu.