SPOR - 08 Aralık 2018 Cumartesi 17:06

Osmanlıspor - AFJET Afyonspor maçının ardından

A
A
A
Osmanlıspor - AFJET Afyonspor maçının ardından

Spor Toto 1.

Spor Toto 1. Lig’in 15. haftasında AFJET Afyonspor’u 3-2 mağlup etti. Maç sonunda iki takımın teknik direktörleri açıklamalarda bulundu.


Karşılaşma sonrası düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Osmanlıspor Teknik Direktörü Osman Özköylü, çok önemli bir galibiyet aldıklarını belirterek, maçın hakemi Atilla Karaoğlan’ı eleştirdiği açıklamasında, “İyi başladığımız bir maçta attığımız golün moraliyle daha iyi oynamamız gerekirken golden sonraki 20 dakikalık süreç bizim adımıza oyunsal olarak istediğimiz gibi değildi. Zaten o süreçte de rakibe 1-2 tane pozisyon verdik. Arkasından gol yedik. İlk yarının son 15 dakikası ve 2’inci yarının tamamında daha üstün oynayan, topa sahip olan, pas yapan, önde pozisyon üretmeye çalışan, üreten ama bunlarda istediği sonuca ulaşamayan bir Osmanlıspor vardı. Rakibin ikinci yarı tek bir pozisyonu bile yok. Penaltı kazandıkları pozisyon da karambol bir pozisyon. Hakem öyle bir karar verdi. Şu anda yorum yapmak çok doğru değil. Olduğumuz yerden biz ceza sahası dışında gibi gördük. Yan hakem içeriyi gösterdi. Doğru da olabilir, yanlış da olabilir ama maçın geneline baktığımız zaman maçın hakemi tam bir hayal kırıklığı. Bu seviyenin bir hakemi olmadığını çok net bir şekilde gösterdi. Ne biz memnunuz ne Afyonspor memnun. Eğer iki taraf da memnun değilse ortada bir sorun var demektir. Bu kadar kolay fauller, bu kadar basit kartlar, bu seviyelerde biraz daha dirayetli ve güçlü hakemlere ihtiyaç var. Atilla hoca bu maçı izlesin. İyi analiz etsin. Kendini bir etüt etsin çünkü çok şikayet var. Çok şikayetin olduğu yerde de problem olduğu gerçektir. Biz yolumuza kazanarak devam ediyoruz. Bizim adımıza önemli bir galibiyetti. İnşallah önümüzdeki maçlarda da bu süreci devam ettirmek en büyük temennimiz. Oyuncularıma teşekkür ediyorum. Maç içerisindeki bütün olumsuzluklara rağmen dirayeti hiç kaybetmediler. 3 puanı kazandık ve yolumuza devam ediyoruz” dedi.



AFJET Afyonspor cephesi


AFJET Afyonspor Teknik Direktörü Serhat Güller, son 2 deplasman maçında da 90. dakikada gol yediklerini ve bunun üzerinde duracaklarını söyleyerek, “Son iki maçımızda 4 puan çıkaran bir takım olarak bunu devam ettirmek amacıyla geldiğimiz bir deplasman oldu. Maçtan önceki düşüncelerimizde buradan mutlaka puanla dönmekti. Çünkü Osmanlı kadro yapısı olarak, oyuncu kalitesi olarak iyi bir takım. Daha önce ligde oynayan, bu ligde de oynayan oyunculardan kurulu bir takım. Bizse yeni çıkan bir takımız. Oyuncu tecrübemiz diğer rakip kadar değil ama iyi mücadeleyle kalitemizi de ortaya koyarak aradaki farkı kapatabileceğimizi düşünüyorduk. Ama oyunun başında yediğimi bir gol moralimizi bozdu. Oyun konsantrasyonumuzu da etkiledi. Beraberliği yakalayana kadar geçen bölüm içerisinde 2 tane net pozisyonumuz var. 1-1’den sonra da kaçırdığımız net pozisyonumuz var. İkinci yarıda bazı taktiksel değişiklikler yaparak oyuna başladık. Özellikle öndeki hücumda yapmış olduğumuz preste yakaladığımız toplar bizim için önemliydi. Bunları da iyi değerlendirmeye çalıştık ama maalesef istemediğimiz bir şekilde rakibin attığı gol yine bize çarparak giren bir gol. Penaltıdan beraberliği yakaladık. 90’da yediğimiz penaltı golüyle 3-2 oldu. Sonuçta üzüntülüyüz. 90’da yemek istemezdik. 2 deplasman maçımızda da 90’ıncı dakikada gol yedik. bunların üzerinde biraz duracağız” ifadelerini kullandı.


Güller hakemin maçı yönetme şeklini de eleştirerek, “Üzerinde durmam gereken noktalardan birisi de hakemlerimiz. Her iki takım adına da iyi maç yönettiğini söyleyemem. Çünkü maçın oynanması adına çok fazla oyuncularımıza yardımda bulunmuyorlar. Her pozisyonda faul, her ah diyene faul. Bugün hakem maalesef topun oyunda kalma sürelerini çok fazla kısalttı. İki takım adına da oyun temposunu çok fazla bozdu. Ve ortaya güzel futbol çıkmasını engelleyen önemli aktörlerden bir tanesi oldu. Verdiği kararların doğruluğunu yanlışlığını tartışmıyorum. Sadece yönetim şekliyle ilgili bunu söylemek istiyorum.


Bizim tecrübemiz belli. Oyuncu kadromuz belli. Bu kadroyla da elimizden gelenin en iyisini yapıp en azından aşağılardan bir an önce kurtulmayı hedefliyoruz. Bugün için bunu başaramadık. Ama önümüzdeki maçlarda kalan 2 maçımızı en iyi şekilde oynayıp en azından önümüze daha rahat bakma şansını yakalamak istiyoruz” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bilecik Kadınların çamurdan temizlediği yeşil soğan sofraları süslüyor Türkiye’de yeşil soğanın en çok üretildiği illerin başında gelen Bilecik’te son hasadına başlanan ürün, Türkiye’nin birçok iline gönderiliyor. Marmara Bölgesi’nin sebze üretim merkezlerinden Bilecik’in Söğüt ve İnhisar ilçesine bağlı köylerdeki seralarda yeşil soğanın son hasadı yapılırken temizlenip satış noktalarına gönderiliyor. İklim dolayısıyla mikro klima özelliği taşıyan bölgede ’Marmara’nın Küçük Antalya’sı diye de adlandırılırken, örtü altı tarımın yapıldığı köylerde Aralık ayı gibi başlayan yeşil soğan hasadının sonuna gelindi. Yeşil soğanın hasadında ve temizliğinde çalışanların çoğunluğunu oluşturan kadınlar, sabah ev işlerini tamamladıktan sonra tarlada toplanan ürünleri çamurundan temizleyerek deste haline getiriyor. Hasatta işin yükünü, zahmetini çeken kadınlar, taze soğanın dikim, söküm, toplama, temizleme, yıkama ve paketleme gibi aşamalarının her bölümünde çalışıyor. Temizlenen yeşil soğanlar Marmara Bölgesi olmak üzere Türkiye’nin birçok iline gönderiliyor. "İstanbul, Ankara, Bursa bu şekilde büyükşehirlere göndeririz" Bu yıl hasadı tamamlanan taze soğan hakkında bilgi veren Yakacık Köyü Muhtarı Hüseyin Yıldırım, "Marmara’nın küçük Antalya’sı olarak adlandırılan ovadayız. Marulla beraber taze soğan hasadımız da başladı. Belirli miktarda taze soğan yapıyoruz büyük şehirlere gönderiyoruz. Taze soğan bizim köyde 50 dönüm, 60 dönüm vardır. Biz bunun kurusunu alırız dikeriz onu taze yaparız. 50 dönüm aşağı yukarı 500 ton 600 ton kuru soğan alır ekeriz biz kendi köyümüz olarak. Tabi dışarılarda var daha fazla da üretim oluyor. Biz taze soğanı işleriz, işçiliğini yaparız İstanbul, Ankara, Bursa bu şekilde büyükşehirlere göndeririz" dedi. "Söküyoruz, ondan sonra içeride temizlik yapıyoruz, temizliyoruz güzelce paketleyip gönderiyoruz" Yıldırım açıklamanın devamında, "Söküyoruz, ondan sonra içeride temizlik yapıyoruz, temizliyoruz güzelce paketleyip gönderiyoruz. Geçen sene bu kadar değildi bu sene rekolte fazla. Mesela geçen seneden en az 100-150 ton fazla ekim var. Fiyat şu anda tam şey değil bizim burada 30-40 lira arası yeşili. Tabi halde değişiyor" diye konuştu. "Taze soğan işçiliği zor biraz" Taze soğan üreticisi Kamile Aktaş ise "Burada 8 dönüm oluyor. Taze soğanı yapıyoruz, dikiyoruz bu zamanda işte. Bu ayın sonunda da yapıyoruz yani. Soğan bittikten sonra domatese başlıyoruz, dikiyoruz. Şimdi fiyatlar düşük. Bir iniyor, bir çıkıyor. Yani soğan işçilik olunca biraz zor" dedi. Öte yandan İl genelinde bin 877 dekar alanda yılda 7 bin 600 tonu aşkın yeşil soğan üretiliyor.
Siirt Siirt battaniyesi Avrupa’ya açılıyor Tiftik üretilen ve geçmişi eski dönemlere dayanan Siirt battaniyesi, usta eller tarafından dokunarak yurt dışına ihraç ediliyor. Gelişen teknolojiye rağmen orijinalliği bozulmadan ustaların eliyle dokunan tiftik battaniyesi Avrupa ülkelerinden rağbet görüyor. Yaklaşık 45 yıldır battaniye dokumacılığı yapan 54 yaşındaki Faraç İtil, çeşitli fuarlara katılarak kurduğu tezgahta dokumacılık yaparak mesleğini tanıtmaya çalışıyor ve el emeği göz nuru dokuma ürünlerini beğeniye sunuyor. Fuarlara katılarak Siirt battaniyesini tanıtan ve yoğun ilgi gördüğünü belirten battaniye ustası İtil, "45 yıldır Siirt battaniyesi dokumacılığı yapıyorum. Siirt battaniyesi çok özellikli bir battaniyedir. Keçi yününden yapılıyor. Özelliği ise romatizma, eklem ağrılarına iyi gelen ve sıcak tutmasıyla da ünlü bir battaniyedir. El dokuması olması hasebiyle çok rağbet görüyor. Yani bu kışın bayağı satış yaptık. Şimdi de İspanya ve İtalya’ya da ihracat ediyoruz. Yaklaşık 7-8 yıldır fuarlara katılıyoruz. Fuarlarda da tanıtıyoruz ve bayağı ilgi görüyor. Siirt battaniyesi gittiğimiz illerde çok beğeniliyor. Şimdi de İspanya’ya, İtalya’ya da gönderiyoruz. Şu aralar hem yastık olarak hem kırlent olarak da dokuyup gönderiyoruz. Yaz ayında ise Allah’ın izniyle kilime döneceğiz. Yazında kilim isteniyor bizden. Kilim olarak da bayağı sipariş verilmiş şu an İtalya’ndan da İspanya’dan siparişlerimiz var’’ dedi.
Hatay Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, İskenderun’da sahaya indi Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ekipleri, Hatay’ın İskenderun ilçesinde sahaya inerek çalışmalara başlamıştı. Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de İskenderun’a ge gelerek İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez’e destek mesajı verdi. Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, İskenderun ziyaretleri çerçevesinde belediye başkanı Mehmet Dönmez’i makamında ziyaret etti. Şahin, Dönmez’e hayırlı olsun dileklerinde bulunarak görevinde başarılar diledi. Şahin, Başkan Dönmez’le birlikte İskenderun’da incelemelerde bulundu. Depremin yaralarının sarıldığı bölgeye destek amaçlı Gaziantep Büyükşehir Belediye ekipleri de geçtiğimiz günlerde İskenderun’da çalışmalara başlamıştı. “Eğer alt yapıya müdahale etmeseydik lağım ve pis koku nedeni ile salgın hastalıklar görülebilirdi” İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez kentte yaşanan kanalizasyon sorunlarının çözülmesi için Gaziantep, GASKİ’nin öncülüğünde Konya ve Kayseri Büyükşehir belediye ekiplerinin desteğiyle çalışma yürütüldüğünü söyledi. Başkan Dönmez, "Ekiplerin fedakarca çalışmaları sayesinde İskenderun alt yapısının kısa sürede belirli noktalarda rahatlama kaydedildi. Çalışmalar sonucunda ortaya konacak tespitle alt yapıda hangi bölgelerde yatırım gerekeceği veya gerekmeyeceği belli olacak. Geçmiş dönem Hatay Büyükşehir ekiplerinin kanalizasyon sisteminde periyodik bakım yapmadıkları üç büyükşehir uzmanlarınca tespit edildi. Fotoğraf ve videolarla kayıt altına alındı. Eğer alt yapıya müdahale etmeseydik lağım ve pis koku nedeni ile salgın hastalıklar görülebilirdi “ dedi. “Başkan Dönmez’in İskenderun için yeni bir başlangıç yeni bir umut olduğunu gösteriyor” Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, GASKİ ekiplerinin 10 günlük süreçte ortaya güzel çalışmalar çıkardıklarını belirterek “Komşumuz İskenderun ve Başkan Mehmet Dönmez’in yanındayız ve yanında olmaya devam edeceğiz. Komşuluk kültürümüz ve inancımız bunu gerektiriyor. Ekiplerimizi gönderdik ve on günde güzel ilerleme oldu bu çalışmalar çok önemli ve bize şunu gösterdi. Doğru başkan belediye başkanımızın ne kadar doğru olduğunu bize gösteriyor ve doğru ekip ve birlikten kuvvet doğar anlayışının İskenderun için yeni bir başlangıç yeni bir umut olduğunu gösteriyor. Biz ekip olarak başkanımızın yanındayız yakınındayız. Bizden ne talep ediyor ise Gaziantep büyükşehrinin tüm imkan ve fırsatları yanındadır. Yeni dönem hayırlı olsun” ifadelerini kullandı.
Osmaniye Osmaniye’de yer fıstığı tohumları toprakla buluştu Yer fıstığı üretiminde Türkiye’nin önde gelen merkezlerinden Osmaniye’de birincil ekim yer fıstığında ilk tohumlar toprakla buluştu. Bereketli topraklarında üretilen fıstığıyla Türkiye’de nam salan Osmaniye’de çiftçilerin fıstık mesaisi başladı. Merkeze bağlı Kırmacılı köyünde önceden ekilmek üzere ilaçlanan yer fıstığı, çiftçiler tarafından toprakla buluşturuldu. Üretimin ve pazarlamanın büyük bir kısmının Osmaniye’de yapıldığı yer fıstığında yaz döneminde yaşanması muhtemel kuraklık ve satış konusunda endişeli olan çiftçiler, yer fıstığına destek bekliyor. Fıstığın yetiştirilme sürecini anlatan çiftçi Mustafa Gül (52), "Bu topraklarda kendimi bildim bileli çiftçilikle, toprakla uğraşıyorum. Yaklaşık 2001 yılında tekrardan su pompası ile su geldi bu bölgeye, o günden bugüne daha geniş yapmaktayız. Fıstık ekiminde toprağın önce gübrelemesi yapılır, hazırlanır, daha sonra tohumlar kırılır. Tohumların hastalıksız olması lazım, tohumların ilaçlamasını yaparız. Biz yağmurdan önce hazırlığımızı yaptık, toprak kuruyunca ekime başladık. Havalı mibzerle ekim yapılıyor yaklaşık 10 santim, aralıkla ekim yapılır. Tohumun durumuna göre 13, 14, 15 kilo kadar dönüme tohum atılır. Tabii fazla atan da oluyor, tohumun sağlam olması önemli. Birinci ve ikinci ürün olmak üzere 120 dekar ekeceğim. Başladım ekmeye. Tabii hava şartları, iklim şartları bunda etkili. Söküm zamanı, yağış durumları, yağışın olması zarara uğratabiliyor. Yer fıstığının topraktan çıkıp tüccara verip, parasını cebine koyana kadar bir garantisi yok. Yani ekimle başlar sıkıntısı, söküp parasını cebine koyana kadar devam eder. Çereze giden fıstıklarda bir kalite var. Bu bölgenin lezzetini hiçbir yer vermiyor" dedi.
İstanbul İstanbul’da 50 milyon liralık kaçak ve sahte ilaç operasyonu: 16 gözaltı İstanbul’da ilaç kaçakçılarına yönelik düzenlenen operasyonlarda 16 şüpheli yakalandı, piyasa değeri 50 milyon lirayı bulan yüklü miktarda sahte, kaçak ve bozuk ilaç ele geçirildi. Alerji testi, botoks, dolgu malzemesi, kanser ve diyabet hastalıklarında kullanılan ilaçlarının da aralarında bulunduğu tıbbi ürünler emniyette sergilenirken, yakalanan şüphelilerin 9’u tutuklandı.Alınan bilgilere göre, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, ilaç sektöründeki sahtecilik faaliyetlerinin önlenmesi ve şüpheli şahısların yakalanmasına yönelik 15 ve 25 Nisan tarihleri arasında bir dizi çalışma gerçekleştirdi. Teknik ve fiziki takibin devamında belirtilen tarihler arasında yetkisiz alanda depolanmış sahte, kaçak ve yasadışı ilaçların, tıbbi cihaz ve materyallerin bulunduğu tespit edilen 16 ikamet, 20 iş yeri olmak üzere toplam 36 adrese operasyon düzenleyen polis, baskınlarda 16 şüpheliyi gözaltına aldı. Operasyonlarda piyasa değeri yaklaşık 50 milyon lirayı bulan, soğuk zincire tabi olan ve bozulan, alerji testi, botoks ilacı, dolgu malzemesi, kanser, diyabet, enfeksiyon, tansiyon ve cinsel hastalıkların tedavisinde kullanılan medikal malzeme ele geçirildi. Yakalanan şüpheliler İstanbul Mali Suçlarla Mücadele Şubesine götürülerek ifadeleri alındı. Sorgularının ardından mahkemeye çıkarılan ilaç kaçakçısı 16 kişinin 7’si adli makamlarca serbest bırakıldı. Geri kalan 9 şüphelinin ise tutuklanarak cezaevine gönderildiği açıklandı. Diğer yandan yapılan operasyonlarda ele geçirilen sahte, bozuk ve kaçak ilaçlar, Vatan Caddesi’nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde sergilendi.