EKONOMİ - 23 Ocak 2019 Çarşamba 14:26

Burdur Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Recep Kalkan:

A
A
A
Burdur Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Recep Kalkan:

BURDUR (İHA) – Yıllık yüzde 5 faizle 200 bin liraya kadar esnaf ve sanatkarlara kefalet desteği sağlandığını belirten Burdur Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Recep Kalkan, “Kefil, kefalet, ipotek gibi şartlar var.

BURDUR (İHA) – Yıllık yüzde 5 faizle 200 bin liraya kadar esnaf ve sanatkarlara kefalet desteği sağlandığını belirten Burdur Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Recep Kalkan, “Kefil, kefalet, ipotek gibi şartlar var. Bunları yerine getiren, kredi sicili düzgün olan bütün esnaflarımız bu desteklerden istifade edebilir.” dedi.


Burdur Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Recep Kalkan, esnaf için bu yıl devlet bütçesinden ayrılan paranın iyi bir destek olduğunu söyledi. Yıllık yüzde 5 faizle, 200 bin liraya kadar esnaf ve sanatkarlara kefalet ettikleri aktaran Kalkan, alınan kredilere bir veya 3 aylık dönemlerde ödeme planları yapıldığını, hükümetin 2019’da esnaf ve sanatkarlara büyük bir destek verdiğine dikkat çekti.



“Esnaflarımız bu desteklerden istifade edebilir”


Esnafa güzel bir destek sağlandığını ifade eden Kalkan şöyle konuştu: “Kefil, kefalet, ipotek gibi şartlar var. Bunları yerine getiren, kredi sicili düzgün olan bütün esnaflarımız bu desteklerden istifade edebilir. Kooperatiflerin kredi sınırları ilçe sınırları demektir. Buna uymayanlar olabiliyor ve değişik ilçelerden gelip burada kredi kullanmak isteyenler de çıkıyor böyle şeylerle de karşılaşabiliyoruz. Ancak biz sadece merkez ilçe sınırları içindeki esnaflarımıza kefalet ediyoruz. Her kooperatif kendi ilçe sınırlarından sorumlu. Bu paralar devletin parası tüyü bitmemiş yetimin hakkı var. Dolayısıyla alınan bu kredilerin zamanında ödenmesi ve ödenen paraların tekrar diğer esnaflara verilmesi için iyi bir sistem. Bu sistem dünyanın hiç bir yerinde yok, böyle bir sistemi zora sokmak esnaf olarak bizim elimizi ayağımızı bağlar. Bu uygulamayı iyi kullanmamız gerekiyor."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.