SAĞLIK - 22 Eylül 2021 Çarşamba 14:55

Burdur’da ’Okulumu seviyorum, aşımı oluyorum’ kampanyası

A
A
A
Burdur’da ’Okulumu seviyorum, aşımı oluyorum’ kampanyası

Burdur 15 Temmuz Şehitler Anadolu Lisesinde ’Okulumu seviyorum aşımı oluyorum’ kampanyası kapsamında aşılama çalışması başlatıldı.

Burdur 15 Temmuz Şehitler Anadolu Lisesinde ’Okulumu seviyorum aşımı oluyorum’ kampanyası kapsamında aşılama çalışması başlatıldı.


Burdur İl Sağlık Müdürü Sırrı Şenbayram, 15 Temmuz Şehitler Anadolu Lisesinde konu ile ilgili yaptığı açıklamada, ’Okulumu seviyorum aşımı oluyorum’ sloganıyla okullarda aşılama çalışması yürüttüklerini söyleyerek "Bugün öğrencilerden ve velilerinden bizi mutlu eden yoğun bir ilgi var. İlimizde aşılama çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam ediyor. 12-19 yaş grubundakilerine toplamda 11 bin doz aşı yaptık. Aşılamayı artırmaya yönelik gayretimiz devam ediyor. İnşallah önümüzdeki günlerde bu sayıyı daha da artırıp okullardaki eğitimin sürekliliğine önemli katkı sağlayacağız" dedi.



"Burdur ikinci doz aşıda 9. sırada"


Burdur’un aşılamada iki dozu tamamlanan iller arasında 9. sırada olduğunu açıklayan il Sağlık Müdürü Dr. Sırrı Şenbayram, "İl genelinde 420 bin doz aşı yapıldı. iki doz aşısını tamamlayanlar nüfusun yüzde 75’ine tekabül ediyor. Yüzde 90’a yakın da tek doz aşı yaptıranlar var. Biz randevusuz olarak da toplum sağlığı, hastanelerimizde ve aile sağlığı merkezlerimizde aşıları yapmaktayız. Bunun yanında köylerimizde, mahallelerimizde, pazar yerlerinde mobil aşılama çalışmalarımız da devam ediyor" diye konuştu.


İl Milli Eğitim Müdürü Erdem Kaya da velilerin gösterdikleri ilgiden memnun olduklarını belirterek, "Aşıyı ne kadar yaygınlaştırabilirsek salgından o kadar hızlı kurtulacağız. Tüm vatandaşlarımızı aşıya davet ediyoruz. Bu çalışmayla öğrencilerin ülkede en yüksek oranda aşılanmış olmasını hedefliyoruz. Çocuklarımızın ve toplumun sağlığını koruma yönünde emek verme gayretindeyiz. Yüz yüze eğitimin devamı için bu çalışmalar gerekli" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.