ÇEVRE - 07 Temmuz 2021 Çarşamba 20:35

Kültür ve Turizm Bakanı’nın eşi Pervin Ersoy, lavanta bahçesini gezdi

A
A
A
Kültür ve Turizm Bakanı’nın eşi Pervin Ersoy, lavanta bahçesini gezdi

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un eşi Pervin Ersoy ve bazı sanatçılar Burdur Lisinia Doğa Parkı’nı gezdi.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un eşi Pervin Ersoy ve bazı sanatçılar Burdur Lisinia Doğa Parkı’nı gezdi.



‘Her şehri ünlüsüyle geziyoruz’ projesi kapsamında Burdur’a gelen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un eşi Pervin Ersoy ve beraberindeki ünlüler, Burdur Lisinia Doğa Parkı’nı gezdi. Pervin Ersoy, sunucu Seray Sever, oyuncu Özgür Özgülgün, gurme Eray Kılıç ve bazı sosyal medya fenomenleri ilk olarak Burdur Müzesi’ni ziyaret etti. Rotahane ekibi ve Pervin Ersoy’a Burdur Valisi Ali Arslantaş’ın eşi Hatice Arslantaş da eşlik etti. Ardından Ulucami ve Saat Kulesi’ni ziyaret eden heyet daha sonra doğal güzelliği ile fotoğraf çektirmek isteyenlerin uğrak mekanı haline gelen Burdur Lisina Doğa Parkı’na geçti. Burada Lisinia Doğa Parkı’nın kurucusu Öztürk Sarıca’dan bilgi alan Ersoy, lavanta bahçesinde fotoğraf çekerek kayda aldı. Lavanta bahçesini gezen ve böyle bir doğal güzelliğe sahip olan Burdurluların çok şanslı olduğunu dile getiren Ersoy, “Ben daha önce Isparta’ya geldiğimde Burdur’a da gelmiştim. Müzeyi de gezmiştim ama bugün ikinci bir tekrarı oldu. Müze de harikaydı fakat bu doğa harikası lavanta tarlalarını bir türlü ziyaret etme fırsatım olmamıştı. Şimdi geldim o kadar etkilendim ki arkadaşlarımla dostlarımla birlikte geldik. Hepimiz ayrı ayrı yerlere dağıldık çünkü fotoğraf karelerine kimse doyamıyor şuan. Harika bir yerdeyiz. Doğa harikası bir yerdeyiz. Zaten Lisinia Doğa Parkı, çok güzel. Burdur için muhteşem bir yer olduğunu ve turizme katkısı olduğunu düşünüyorum buranın. Biz de elimizden geldiğince burası ile ilgili hem sosyal medyamızda hem de sanatçılarımızın da destekleriyle onların sosyal medyalarında olabildiğince destek vermeye çalışacağız. Özellikle lavanta hasadı mevsiminde insanlar gelip burayı görsünler. Arkamda koca bir göl, lavanta tarlaları, inanılmaz bir manzara. Şahane, çok şanslısınız. Burdur halkı çok şanslı bu konuda” dedi.



“Böyle bir manzara dünyada hiçbir yerde yoktur”


Sosyal medyanın tanıtım konusunda büyük bir öneme sahip olduğuna işaret eden Ersoy, “Bu tarz yerlerin tanıtımını yurtdışına gidenler de bilirler biraz daha farklı konseptleri de uygulamakta fayda var. Çünkü sosyal medya günümüzde çok değerli. Sosyal medya sayesinde de dünyaya açılıyoruz. Bu yüzden görseli çok iyi tutmak lazım. İnsanlar buraya geldiğinde daha güzel fotoğraf çekebilecekleri alanlar oluşturursanız, reklamını çok daha güzel yapabiliriz bu lavanta bahçesinin. Belki Türkiye’de milyonlarca insan gelip de görmedi bile. Daha çok insana tanıtmak için görseli biraz daha süsleyip allayıp, pullamalıyız. Lavanta tarlalarının Burdur için çok önemli bir değer olduğunu düşünüyorum. Böyle bir manzara dünyada hiçbir yerde yoktur. Muhteşem bir manzara. Bizler elimizden geleni yapacağız. Sizler de elinizden geleni yaparsanız el birliğiyle Burdur daha fazla turist alacak. Burası bir cazibe merkezi haline gelmeli” diye ifade etti.



“Ceviz ezmesinin tanıtımı ile alakalı girişimlerde bulunacağım”


Gastronomi yazarı ve gurme Eray Kılıç ise ceviz ezmesini çok beğendiğini belirterek Burdur’un meşhur ceviz ezmesinin tanıtımı için girişimlerde bulunacağını belirtti. Kılıç “Şimdi lavantalı dondurma yedim. Haşhaşlı dondurma yedim. Lavanta muazzam bir lezzet haline getirmiş. Burada da büyülendim. Göl manzaralı lavanta tarlaları dünyada tek. İnşallah güzel bir şekilde tanıtıp Burdur’a daha fazla turist çekeriz. Ceviz ezmesi harikaydı. Bununla ilgili çok güzel videolar çektik. Bütün ekip de bayıldı ceviz ezmesine. Ceviz ezmesinin tanıtımı ile alakalı da çok güzel girişimlerde bulunacağım. İnşallah tüm Türkiye Burdur’un ceviz ezmesini haşhaşlı ve kenevirli çeşitleri ile birlikte tanır tadar ve yer” dedi.



“Burdur açık hava müzesi gibi”


Burdur’un her tarafından doğal güzellikler fışkırdığını ifade eden oyuncu Özgür Özgülgün ise, “Bugün sabah başladık gezimize. Önce Burdur Müzesi’ni gördük. Sonra Doğa ve Tarih Müzesi’ni gördük. Sonra da lavanta bahçelerine geldik. Burdur özellikle turistik açıdan ülkemizin en güzel illerinden biri. Özellikle mevsim itibariyle de inanılmaz güzel ve keyifli. Açık hava müzesi gibi yani her tarafından doğal güzellikler fışkırıyor” diye konuştu.



Lavantanın merkezine düştüğünü belirten sunucu Seray Sever de her türlü lavanta ürünü satın aldığını ifade ederek, bodrumda yaşadığı zamanlarda lavanta ile uyuduğunu dile getirdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Denizli OSB’de ‘Örme teknolojisi ve kumaş hataları’ konusu ele alındı DENİZLİ(İHA) – Denizli Organize Sanayi Bölgesi, Tekstil Mühendisleri Odası Denizli Şubesi ve Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tekstil Mühendisliği işbirliğinde, “Örme Teknolojisi ve Kumaş Hataları” konulu seminer gerçekleştirildi. Denizli Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü (OSB), tekstilin başkenti Denizli’de sektör paydaşları, sanayiciler ve personellerine yönelik önemli bir seminere ev sahipliği yaptı. Tekstil Mühendisleri Odası Denizli Şubesi ve Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tekstil Mühendisliği işbirliğinde, Denizli OSB Konferans Salonu’nda “Örme Teknolojisi ve Kumaş Hataları” konulu seminer gerçekleştirildi. Seminerde Yuvarlak Örgü Satış Müdürü Mehmet Erdem Aktenk, Teknik Müdürü Atılım Kasapçopur ve Çorap- Triko ve Raşel Örgü Teknik Müdürü Muhittin Kaya konuşmacı olarak yer alırken, seminerin moderatörlüğünü PAÜ Mühendislik Fakültesi Tekstil Mühendisliği Öğretim Üyesi Dr. Ali Serkan Soydan gerçekleştirdi. Yoğun katılımın olduğu seminerde katılımcılara bilgi ve deneyimlerini aktaran konuşmacılar merak edilen soruları da yanıtladı. Ev sahipliği için Denizli OSB yönetimine teşekkür Denizli’nin tekstil alanında önemli bir şehir olduğunu vurgulayan Yuvarlak Örgü Satış Müdürü Mehmet Erdem Aktenk, “Denizli’de tekstil sektöründeki paydaşlarımızla birlikte olabilmek, onlara firmamızın son teknolojilerini sunabilmek ve ortak mesleki bir dil oluşturabilmek adına çok güzel bir fırsat oldu. Bizleri burada ağırlayanlara, ev sahipliği için Denizli OSB Yönetimine çok teşekkür ederiz.” diye konuştu. Etkinliğin moderatörlüğünü yapan PAÜ Mühendislik Fakültesi Tekstil Mühendisliği Öğretim Üyesi Dr. Ali Serkan Soydan, “Etkinliğimizi Tekstil Mühendisleri Odası Denizli Şubesi ile ortaklaşa düzenledik. Ev sahipliğimizi yapan Denizli OSB Yönetim Kurulumuza çok teşekkür ederiz.” dedi. “Düzenlediğimiz etkinliklere hız kesmeden devam edeceğiz” Denizli OSB Yönetim Kurulu Başkanı M. Abdülkadir Uslu ise bölge müdürlüğü olarak ev sahipliği yaptıkları etkinliklere katılım sağlayan herkese teşekkür ederek, “Denizli’deki sivil toplum kuruluşlarımız ve Pamukkale Üniversitesi ile işbirliğinde pek çok etkinliğe imza atıyoruz. Sanayicilerimize yarar sağlayacak, kentimizin gelişiminde taş üstüne bir taş daha koyacak her türlü eğitim, seminer, panel vb. etkinliklerde yer almak ve ev sahipliği yapmak bizim için bir mutluluktur. Düzenlediğimiz etkinliklere hız kesmeden devam edeceğiz.” diye konuştu.
Erzurum Moleküler Biyoloji ve Genetik öğrenci kongresinin ilki ETÜ’de gerçekleştirildi Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) ev sahipliğinde I. Ulusal Moleküler Biyoloji ve Genetik Öğrenci Kongresi düzenlendi. Moleküler Biyoloji ve Genetik alanındaki güncel gelişmeleri konuşmak ve Türkiye’nin her bölgesinden akademisyenler ile öğrencileri bir araya getirmek amacıyla birincisi düzenlenen Ulusal Moleküler Biyoloji ve Genetik Öğrenci Kongresi’nin açılışına ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ali Fatih Yetim, Prof. Dr. Ceren Sultan Elmalı, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı. Programın açılışında konuşan ETÜ Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Bölüm Başkanı Prof. Dr. Adem Kara, moleküler biyoloji ve genetiğin modern bilimde önemli bir role sahip olduğunu ifade ederek, kongrenin öğrencilerin kariyer gelişimine önemli katkılar sunacağını dile getirdi. Prof. Dr. Kara’nın ardından konuşan Fen Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ümit İncekara, ETÜ Fen Fakültesinde eğitim kalitesinin ortalamanın oldukça üzerinde olduğuna dikkat çekerek, kısa zamanda önemli bir mesafe kaydettiklerini ve birçok yenilikçi uygulamayı hayata geçirdiklerini belirtti. Konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıkan Rektör Çakmak ise öğrenci kongrelerini çok önemsediklerini söyleyerek: “Değerli arkadaşlar bu ve benzeri organizasyonlara katılımınız sizlere ilerleyen süreçlerde çok önemli kazanımlar sağlayacaktır. Kongre, sempozyum ve çalıştay gibi programlara katılımınız sizlerin aynı zamanda ortak çalışma kültürünü çok önemsediğiniz anlamına da geliyor. Nitekim iş hayatına adım atarken derslerde elde ettiğiniz başarıların yanı sıra bu ve benzeri programlara katılımınız size referans olacak. Eğitim öğretim hayatınız boyunca kendinizi geliştirmek için neler yaptığınız sorusu her zaman karşınıza çıkacak. ETÜ olarak Ulusal Moleküler Biyoloji ve Genetik Öğrenci Kongresi’nin birincisini yaparak bir geleneği başlattık. İnanıyorum ki önümüzdeki yıllarda bu kongrenin devamı da gelecek. Bu vesileyle kongremizin düzenlenmesinde emeği geçen öğrencilerimize ve hocalarımıza teşekkür ediyor ve başarılar diliyorum” diye konuştu Türkiye genelinden 13 üniversiteden 400’e yakın öğrencinin katıldığı kongrede çok sayıda poster ve sözlü sunumun yapılırken Bitki ve İnsan Çalışmalarında Bor, Nörodejeneratif Hastalıklar, Protein Mühendisliği ve Kanser Çalışmalarında hedef moleküllerin Tespiti ve Aday İnhibitörlerin Sentezi konuları ele alındı.
Ankara Bakan Uraloğlu: “Turistik Diyarbakır Ekspresi, kültürel değerler ile doğa harikası manzaralarıyla kültürel iletişimi de güçlendirecek" Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, seferlerine yeni başlayan Turistik Diyarbakır Ekspresi’ne ilişkin, “Güzergah boyunca buralardaki tarihi ve kültürel değerler ile doğa harikası manzaraları görme imkanı sunarak kültürel iletişimi de güçlendirecek” dedi. Bin 51 kilometre hat uzunluğunda Ankara-Diyarbakır güzergahında işletilecek olan 180 kişi kapasiteli Ankara-Diyarbakır-Ankara Turistik Treni, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun da katıldığı trenle seferine başladı. Ankara Tren Garı’nda gerçekleştirilen uğurlama töreninde konuşan Uraloğlu, trenin Ankara-Diyarbakır seferinde Malatya’da 3 saat, Diyarbakır-Ankara seferinde ise Elazığ’da 4 saat, Kayseri’de ise 3 saat turizm amaçlı duracağını belirterek, “Hiç şüphesiz Turistik Diyarbakır Ekspresi, uzun süre durarak gezme imkanı sağlayacağı Malatya ve Yolçatı destinasyonları başta olmak üzere bölge ekonomisine de katkıda bulunacak. Güzergah boyunca buralardaki tarihi ve kültürel değerler ile doğa harikası manzaraları görme imkanı sunarak kültürel iletişimi de güçlendirecek. Hayırlı olsun” ifadelerini kullandı. “Yurt içinde yeni rotalarda işletilebilecek turizm amaçlı trenlerin sefere konulması ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor” Seyahat severler için sadece yurt içinde değil, yurt dışında da tren rotaları olduğunu kaydeden Uraloğlu, “İstanbul-Sofya Treniyle Avrupa’ya ulaşmak da hem ekonomik hem de çok konforlu. Aslında turistik trenler hem vatandaşlarımıza hem de yurt dışından ülkemize gelen konuklarımıza, demiryollarımızın yeni yüzü ve vizyonuyla, dahası Türkiye’nin yeni yüzü ve vizyonuyla örtüşen bir etkinlik sunmaktadır. Ayrıca yurt içinde yeni rotalarda işletilebilecek turizm amaçlı trenlerin sefere konulması ile ilgili başta Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği, sivil toplum kuruluşları ve ilgili kurumlarla çalışmalarımız da devam ediyor” diye konuştu. “22 yıl içinde demiryollarına 57 milyar dolar yatırım gerçekleştirdik” Uraloğlu, 22 yıl içinde demiryollarına 57 milyar dolar yatırım gerçekleştirdiklerine dikkati çekerek, sözlerine şöyle devam etti: “Tarihi İpek Yolunun canlandırılmasını amaçlayan ‘Tek Yol Tek Kuşak’ girişiminin en önemli halkasını oluşturan Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı’nı inşa ettik. Bu projeyle birlikte Asya ile Avrupa kıtaları arasında kesintisiz demiryolu ulaşımı mümkün hale getiren Marmaray ile Londra’dan Pekin’e kadar en güvenli, kısa ve ekonomik uluslararası demiryolu koridorunu oluşturduk. 2002’de devraldığımız 10 bin 948 kilometre olan demiryolu uzunluğumuza; 2023 yılı itibarıyla, 2 bin 251 kilometresi YHT ve Hızlı tren hattı olmak üzere yaklaşık 3 bin kilometre demiryolu ekledik. Demiryolu ağımızı 13 bin 919 kilometreye yükselttik. Ülkemizi, Yüksek Hızlı Tren işletmeciliği ile tanıştırdık ve Avrupa’da 6. dünyada 8. hızlı tren işletmecisi yaptık.” Yüksek Hızlı trenler ile bugüne kadar 85 milyon yolcu taşıdıklarını dile getiren Uraloğlu, bu yükselen trendi daha da yukarıya taşıyacaklarını sözlerine ekledi.