GENEL - 13 Temmuz 2020 Pazartesi 10:26

15 Temmuz Zaferi Bursa Dijital Gösterim Merkezi’nde yaşatılacak

A
A
A
15 Temmuz Zaferi Bursa Dijital Gösterim Merkezi’nde yaşatılacak

Bursa’da; Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından 15 Temmuz Zaferi’nin anlatıldığı Dijital Gösterim Merkezi açılıyor.

Bursa’da; Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından 15 Temmuz Zaferi’nin anlatıldığı Dijital Gösterim Merkezi açılıyor. Atatürk Stadyumu Millet Bahçesi’nde 15 Temmuz’da hizmet vermeye başlayacak Dijital Gösterim Merkezi 5 bölümden oluşuyor.


İletişim Başkanlığı tarafından Bursa, Çanakkale, Samsun, Konya, Kayseri, Antalya ve Diyarbakır’da açılan Dijital Gösterim Merkezleri, 15 Temmuz darbe girişimine karşı verilen mücadeleyi ve kazanılan


zaferi dijital ortamda sergileyecek.Milli, tarihi, kültürel ve bilimsel zenginliklerimizi yeni iletişim ve gösterim tekniklerini kullanarak vatandaşların erişimine sunan İletişim Başkanlığı, “15 Temmuz Milletin Zaferi” temalı yeni Dijital Gösterim Merkezlerini Bursa, Çanakkale, Samsun, Konya, Kayseri, Antalya ve Diyarbakır’da açtı.


15 Temmuz zaferini unutturmamak adına hazırlanan Dijital Gösterim Merkezlerinde, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz hain darbe girişimi karşısında milletin verdiği mücadele ve kazanılan zafere ilişkin önemli anlar Temmuz ayı boyunca dijital ortamda sergilenecek. Dijital Gösterim Merkezlerinde ziyaretçiler Kovid-19 salgınına karşı gereken tedbirler alınarak ağırlanacak.


5 bölümden oluşan merkezlerin ilk bölümünü fuaye alanı oluşturuyor. Ziyaretçiler, fuaye alanında gösterim merkezi hakkında bilgi alırken, aynı zamanda üç boyutlu hologram gösterimini izleyebilecek.


Görme engelli vatandaşlar için “görme engelli yolu” bulunan Gösterim Merkezlerinde, aynı zamanda işitme engelli vatandaşlarımız için de işaret lisanıyla anlatım imkanı da bulunuyor.


360 derece görsel tecrübeyle 15 Temmuz Destanı Dijital Gösterim Merkezlerinin, 360 derece görsel deneyim alanına, dijital gösterim yapılan bir tünelden geçilerek giriliyor. Bu alanda, 15 Temmuz gecesi neler yaşandığını ve hain darbe girişimine karşı milli iradenin nasıl bir direniş gösterdiğini anlatan üç boyutlu bir gösterim sergileniyor. Dijital gösterimde aynı zamanda sinematik ses sistemi bulunuyor. 360 derece görsel deneyim alanından sonra dijital haritalama (mapping) gösterimi ziyaretçileri bekliyor. Bu bölümdeki gösterimde, 15 Temmuz hain darbe girişiminin dönüm noktaları üç boyutlu ve sinematik ses sistemi ile ziyaretçilere eşsiz bir gösterim fırsatı sunuyor.


Ardından gelen hologram gösterim alanında “wireframe” teknolojisi ile yapılan hologram gösterisi izlenebiliyor. Hologram gösterisi izlenirken, hemen yanında bulunan projeksiyon ekranında 15 Temmuz hain darbe girişimine teşebbüs eden FETÖ’nün geçmişi ve bugünü hakkında bilgi veren bir video film çalışması takip edilebiliyor. Dijital Gösterim Merkezlerinin son gösterim alanı olan bilgi ekranında ise 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı göğsünü siper ederek milli iradenin üzerinde hiçbir irade tanımayan milletin 251 şehidinin yer aldığı gösterim ziyaretçileri bekliyor.


Hafta içi ve hafta sonu 12:00-20:00 saatleri arasında ziyaret edilebilen Dijital Gösterim Merkezi, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nde tüm gün ziyarete açık olacak. Ziyaretçilere VR gözlük ve Türk Bayrağı hediye edilecek


15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü anma programları kapsamında, Dijital Gösterim Merkezlerinde ziyaretçilere VR gözlük ve Türk Bayrağı hediye edilecek. VR gözlüklerde Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından artırılmış gerçeklik konseptiyle hazırlanan 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü videosu izlenebilecek.


Yeni Dijital Gösterim Merkezleri


Her ay içeriklerini farklı bir tema ve konsept üzerine geliştirecek olan Dijital Gösterim Merkezlerinde, gelecek aylarda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülük ettiği SİHA, Anadolu Uçak Gemisi, Hürkuş gibi Türkiye’nin yerli ve milli imkanlarla geliştirdiği üstün teknolojiye sahip savunma sanayii üretimlerinin dijital haritalama (mapping) gösterimi yapılacak. 360 derece görsel deneyim alanında ise 30 Ağustos Zafer Bayramı, Selçuklu Mimarisi, Göbeklitepe, Anadolu’nun Yüzleri gibi tarihi ve kültürel temaların da dijital gösterimleri gerçekleşecek. Ara Güler, Necip Fazıl Kısakürek, Mevlana Celaleddin-i Rumi gibi tarihi şahsiyetlerin dijital hologram gösterimlerinin de yapılacağı merkezlerde aynı zamanda Türkiye’nin 2023 hedefleri ve mega projeler gibi atılımlar da ziyaretçilere sunulacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bitlis Ahlat’ta Filistin için yürüyüş düzenlendi Bitlis’in Ahlat ilçesinde sivil toplum kuruluşları öncülüğünde Gazze’deki saldırı ve ablukanın sonlanması, Filistin’in özgürlüğü için yürüyüş ve basın açıklaması düzenlendi. Bitlis Filistin Dayanışma Platformu öncülüğünde düzenlenen yürüyüşe yüzlerce kişi Filistin bayrakları ve çeşitli dövizlerle katıldı. İlçenin Akkoyunlu Camii önünde başlayan yürüyüşte sloganlar atılarak 15 Temmuz Çeşmesine geçildi. Burada ortak basın açıklamasını okuyan Bitlis Filistin Dayanışma Platformu Sözcüsü Emrullah Erkan, Gazze’yi unutmadıklarını ve hiçbir zaman unutmayacaklarını söyledi. Siyonist İsrail’in yaptığı soykırımı lanetlemek, Filistinlilerin yanlarında olduklarını göstermek için alanlarda olduklarını söyleyen Erkan, “Kendi yolunda cihat edenlere izzet, yolundan yüz çevirenlere zillet elbisesi giydiren Allah’a hamdolsun. Tarih boyunca haddini aşmış nice tağutları helak eden, yeryüzünün mustazaflarına özgürlük ve salih kullarına yeryüzünün verasetini vaat eden Eabbimize hamdolsun. Gazze’deki soykırım ve bütün yoksunluklara rağmen şanlı direniş 6. ayını da geride bıraktı. Altı Gün Savaşlarında bölgenin en güçlü ülkelerini dize getiren İsrail, neredeyse yirmi yıldır abluka altında tuttuğu Gazze direnişine karşı hiçbir askeri başarı elde edemedi. İnsanlık, tarih boyunca gördüğü en büyük zulümlerden birine şahitlik ediyor. Apartheid rejimi işgalci İsrail; kadın, çocuk, yaşlı ve sivil ayırt etmeksizin Gazze’de soykırım suçu işliyor. Yaşanan bu işgal ve soykırım, vicdan sahibi yürekleri kanatıyor, başta bölgemiz ve Ortadoğu olmak üzere tüm dünyanın huzuruna kast ediyor. Gazze’de şu anda on binlerce insan, yeterli gıdaya ve suya ulaşamıyor. Evet, ne yazık ki on binlerce insan 2024 yılında dünyanın gözleri önünde açlık ve susuzluk sebebiyle ölüm tehlikesiyle karşı karşıya kalmış durumda. Gazze; direnişiyle, şehadetleriyle ders vermeye, uyandırmaya, diriltmeye devam ediyor. İslam dünyası ise anlamıyor. Nitekim, Filistinli imam Mahmut Hasanat, hutbeye çıkarak; ’30 bin şehidin, 70 bin yaralının, 100 bin sakatın, 2 milyon evsiz ve aç susuzun uyandırmadığı, bir şey anlatmadığı bir ümmete ben buradan konuşsam ne olur konuşmasam ne olur, kamet getirin de namazımızı kılalım’ dedi ve hutbeden indi. İnsanlık için feveran, ümmet için sitem olan bu haykırışı çok iyi anlıyoruz” dedi.
Gümüşhane Gümüşhane’de son 10 günde kene vakalarında artış yaşanıyor Gümüşhane’de ilkbaharın gelmesiyle birlikte Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Hastalığı vakalarında artış başladı. Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Furkan Kurt, Gümüşhane’nin de içinde bulunduğu Kelkit Vadisinin en riskli bölge olduğunu belirterek son 10 günde vaka artışları yaşandığını söyledi. Türkiye’de ilkbahar mevsiminin etkisini göstermesiyle birlikte Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) Hastalığı vakaları görülmeye başladı. Yılın ilk vakasının görüldüğü Gümüşhane’de ise vakalar artmaya devam ediyor. Son olarak kentte A.S. ve H.S. isimli karı koca da KKKA hastalığı teşhisiyle tedavi altına alındı. Son günlerdeki vaka artışları ile ilgili açıklamalarda bulunan Gümüşhane Devlet Hastanesi Başhekim Yardımcısı Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet Furkan Kurt, Gümüşhane’nin de içinde yer aldığı Kelkit Vadisinin en riskli bölge olduğunu belirterek bu bölgede yaşayan insanların daha dikkatli olmaları gerektiği uyarısında bulundu. “Şu anda 3 hastaya kesin tanı koyduk” İlkbaharın gelmesiyle birlikte son 10 günde vakalarda büyük artış olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Kurt, “Hastanemize çok fazla kene sonrası başvuru olmakta ama şu ana kadar tanısını koyduğumuz 3 tane vakamız oldu. 1 tane hastamız tedavisini olup taburcu edildi, 1 hastamız hala yatıyor, 1 hastamızı da Trabzon’a sevk ettik ve durumunun iyi olduğunu öğrendik. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi hastalığı keneler yoluyla bulaşmakta ve bu keneler daha çok Kelkit vadisi yani Kelkit Çayı’nın aktığı 256 kilometrelik bir hat üzerinde yoğun. Bu hat üzerinde Tokat, Sivas, Erzincan, Giresun ve Gümüşhane bulunuyor. Kenelerin aktifleştiği dönemler ilkbahar ve yaz ayları olduğu için son 10 gündür vakalarda resmen patlama var. Çok fazla başvuru oluyor hastanemize ama şu an 3 tane hastaya kesin tanı koyduk. Hastalar genellikle ateş, baş, kas ve eklem ağrısı şikâyetleri yani sanki bir üst solunum yolu enfeksiyonu gibi bulantı, kusma ve ishal şikâyetleriyle başvuruyorlar. Hastalar daha geç başvurursa bu şikâyetler kanamalarla seyredip, hastalar kaybedilebiliyor” dedi. “Gümüşhane en riskli noktalardan birisi, vatandaşlar daha çok dikkat etmeli” KKKA hastalığının kanıtlanmış bir tedavisi olmadığının altını çizen Dr. Kurt, “Bu hastalığın kanıtlanmış bir tedavisi yok. Biz destek tedavileri yapıyoruz. En önemli yol ise korunma yöntemleri. Bölgemiz de bu noktada yoğun olduğu için vatandaşların bilinçli olması gerekiyor. Riskli bölgelerde vatandaşlarımızın pantolon paçalarını çoraplarının içine koymalılar, açık renkli giyişiler giymeleri gerekiyor keneyi fark edebilmek için. Bu riskli yerlerden ayrılma durumunda hem kendilerini hem de çocuklarını kene var mı diye kontrol etmeleri gerekiyor. Kene ile karşılaşma durumunda ise eğer sağlık kuruluşuna başvurma zaman alacaksa bunun çıkarılması lazım. Çıplak elle dokunmamak kaydıyla, bir bez, bir eldiven, naylon bir poşetle kenenin vücuda tutunduğu en yakın yerden tutulup çıkarılması lazım. Kene çıkarıldıktan sonra da 10 gün boyunca hastalık belirtilerini takip ederek bunun gerçekleşmesi durumunda en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerekiyor. Kenenin üzerinde sigara söndürmek, kolonya dökmek, deterjan dökmek, yakmak kenenin kusup taşıdığı mikrobu daha fazla boşaltmasını sağlayacağından yapılmaması gereken şeyler. Keneyi hafife almadan tedbirli olmamız gerekiyor. Gümüşhane bu hastalık için en riskli bölgelerden birisi olduğu için burada yaşayan vatandaşların ilkbahar ve yaz mevsimlerinde çok dikkatli olması gerekiyor” diye konuştu.
Niğde ’Yılın Doktoru’ Mustafa Doğan Niğde’de Başhekim Oldu Niğde Ömer Halisdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Dr. Öğretim Üyesi Yakup Çetinkaya’nın görevden ayrılması ile başhekimlik görevine Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Doğan getirildi. Niğde’de ’yılın hekimi’ olarak seçilen Dr. Mustafa Doğan, 11 ili etkileyen Kahramanmaraş merkezli depremler sonrasında Osmaniye merkez, Kırıkhan, İskenderun ve Hatay merkezde fedakârca yürüttüğü çalışmalardan dolayı yılın doktoru seçilmişti. Doğan, yine deprem döneminde Hatay Adli Tıp Grup Başkanlığı ve önceki dönemde 5 yıl süre ile Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde başhekim yardımcılığı görevlerini üstlenmişti. 3 yıldır Niğde Ömer Halisdemir Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimliği görevini yapan Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Yakup Çetinkaya veda açıklaması yayınladı. Kardiyoloji Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Yakup Çetinkaya yaptığı veda açıklamasında, "Yer ve görev fark etmeksizin, devletime ve milletime hizmetin en iyisini sunmak için aralıksız çalışmaya devam edeceğim" dedi. Çetinkaya; "Yaklaşık 3 yıldır büyük bir onur ve gurur ile sürdürmüş olduğum Niğde Eğitim ve Araştırma Hastanesi başhekimlik görevimden görev süremin bitmesi nedeniyle ayrılmış bulunmaktayım. Bu süreçte herkes için en iyi hizmeti sunmak ve Niğde’mize on yıllarca hizmet edecek olan yeni hastanemizin inşasına katkı sunmak için tüm gücümüz ile çalıştık. Sağlık Bakanlığımız, birlikte çalışmaktan büyük onur ve gurur duyduğum Valilerimiz Cahit Çelik ve Mustafa Koç, milletvekillerimize, Belediye Başkanımız Emrah Özdemir, İl Sağlık Müdürümüz Dr. Koray Okur, mesai gözetmeksizin çalışan tüm hastane personelimize, başhekim yardımcılarıma, başarılı çalışma ekibime ve tüm Niğde halkına teşekkür eder, saygılarımı sunarım. Bana hep destek olan büyüklerime, dostlarıma ve birlikte çalıştığım tüm mesai arkadaşlarıma teşekkür ederim. Yer ve görev fark etmeksizin, Devletime ve milletime hizmetin en iyisini sunmak için azim, heyecan ve gayretle aralıksız çalışmaya devam edeceğim. Dualarınızı beklerim" ifadelerini kullandı.