EĞİTİM - 16 Mayıs 2019 Perşembe 10:32

Ara tatil uygulamasına Eğitim Bir Sen’den uyarı

A
A
A
Ara tatil uygulamasına Eğitim Bir Sen’den uyarı

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un eğitim öğretimde ara tatil uygulamasına ilişkin açıklamasının ardından Eğitim Bir Sen Bursa 1 No’lu Şube Başkanı Ramazan Acar ince ayrıntılara dikkat çekti.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un eğitim öğretimde ara tatil uygulamasına ilişkin açıklamasının ardından Eğitim Bir Sen Bursa 1 No’lu Şube Başkanı Ramazan Acar ince ayrıntılara dikkat çekti. 13 haftalık yaz tatilinin 2 haftasının kasım ve nisan aylarında birer haftalık ara tatil olarak planlanmasının bazı sorunlara yol açabileceğine dikkat çeken Acar, OECD ülkelerini örnek gösterdi.


Eğitim Bir Sen Bursa 1 No’lu Şube Başkanı Ramazan Acar, ara tatil uygulamasını değerlendirdi. Türkiye’de temel eğitim ve ortaöğretim kademelerinde, öğretim yılının 180 iş günü ve 36 haftadan oluştuğunun altını çizen Acar, "Toplamda 2 hafta olan ocak ayının son haftası ile şubat ayının ilk haftası yarıyıl dönem tatili, haziran ayının ikinci haftasından eylül ayının ikinci haftasına kadar olan 13 hafta yaz tatili yapılmaktadır. Kademelere göre OECD ülkelerinde yıllık ortalama ilkokulda 185, ortaokulda 183 ve ortaöğretimde 180 öğretim gün sayısı olup Türkiye’de bu kademelerde öğretime ayrılan yıllık ortalama gün sayısı birçok ülke ile hemen hemen aynıdır. OECD ülkelerinde yaz tatili sürelerine bakıldığında, ortalama sürenin 11-13 hafta olduğu görülmektedir. Bu süre, Avrupa’nın kuzey ülkelerinde 10 haftaya kadar düşmektedir. Ülkelerin eğitim-öğretim planlamasındaki tatil süreleri, ülkenin bulunduğu kıta ve coğrafi şartlara göre değişiklik göstermekte; dini, milli, tarihi ve kültürel günler bu tatil sürelerinin artmasında ya da azalmasında önemli rol oynamaktadır" dedi.



"Bazı etkenler dikkate alınmalıdır"


“Yeni eğitim-öğretim yılı çalışma takviminde ara ve yaz tatili uygulamalarında değişiklik, iklim şartları ve uzun yaz tatillerinin öğrenci başarısı üzerinde olumsuz etkileri de dikkate alınarak yapılmalıdır” diyen Acar, “Öğrenmenin sürekliliğindeki verimlilik ile tatil sürelerinin dinlenmeye sağladığı katkı göz önünde bulundurularak eğitim-öğretimin ritmini bozmayacak şekilde gerçekleştirilmelidir. Öğrencilerin coğrafi şartlara göre mevsimsel olarak dezavantajlı konuma düşmemesi ve bu süreçten olumsuz etkilenmemesi büyük önem arz etmektedir” diye konuştu.


Öğretmenlerin dönem içerisinde dinlenme fırsatı elde edecek olmasının önemli olmakla birlikte, eğitim çalışanlarının da herhangi bir özlük hakkı kaybına uğramamasının da elzem olduğunun altını çizen Acar, “Önümüzdeki eğitim-öğretim döneminde yürürlüğe girmesi düşünülen bu uygulama konusunda, eğitim çalışanlarının ve ilgili paydaşların görüşleri alınmalıdır. Bununla birlikte, özellikle çalışan anne ve babaların bu düzenlemeden olumsuz etkilenmemeleri için tedbir alınmalıdır” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bayrampaşa’da facianın eşiğinden dönülen anlar kamerada: Kimyasal madde yüklü kamyonet yokuş aşağı gelip elektrik direğine çarptı Bayrampaşa’da kimyasal madde yüklü kamyonet, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yokuş aşağı geri geri giderek elektrik direğine çarptı. Elektrik direği park halindeki bir aracın üzerine devrilirken, facianın eşiğinden dönülen kaza anı güvenlik kamerasına yansıdı. Kaza saat 12.40’ta Bayrampaşa Yıldırım Mahallesi Hür Sokakta meydana geldi. Edinilen bilgiye, Erhan Yılmaz idaresindeki 34 D 0228 kimyasal madde yüklü kamyonet, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu aşağı doğru geri geri gelmeye başladı. Kamyonet, büfenin önünde bulunan elektrik direğine çarptı. Kamyonet elektrik direğine çarptı, direk park halindeki aracın üzerine devrildi Elektrik direği çarpmanın etkisiyle park halindeki bir başka aracın üzerine devrildi. Kazanın olduğunu gören vatandaşlar durumu polis ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri sokağı trafiğe kapattı. Kazada ölen ya da yaralananın olmadığı öğrenildi. Kaza anı güvenlik kamerasında Bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıyan görüntüde kamyonetin trafik ışıklarına doğru çıktığı bir süre sonra da aşağı doğru gelerek direğe çarptığı görülüyor. Kazayı gören vatandaşların telaş anları da güvenlik kamerasına yansıyor. “Kıl payı bizim dükkana girecekti” Büfe çalışanı Ahmet Çepni, “Kamyon ışıklardaydı, ışıklar yandı. Rampayı çıkınca orada durdu. Bir baktık kamyon aşağı doğru gelmeye başladı. Neredeyse dükkana girecekti, dükkanı geçip elektrik direğine vurdu. Elektrik direği de devrildi bir başka arabaya vurdu. Herkes buraya toplanmaya başladı. Kıl payı kaldı bizim dükkana girecekti. Aracın içinde şoförden başka kimse yoktu. O esnada dışarıda kimse yoktu” dedi.
Malatya TÜİK’in çocuk portalı Malatya’da öğrencilerine tanıtıldı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından çocuklarda veri okuryazarlığını artırmak amacıyla hayata geçirilen ‘TÜİK Çocuk’ portalı projesi Malatya’da ilkokul öğrencilerine tanıtıldı. Türkiye İstatistik Kurumu’nun 98’ncı kuruluş yıldönümü dolayısıyla TÜİK Malatya Bölge Müdürlüğü tarafından Fırat Ortaokulunda öğrencilere eğitim verildi. Eğitimde Malatya’nın nüfusu, ilçelerinin sayısı ve Türkiye’nin kaç ili olduğu gibi bazı bilgileri içeren bir mini yarışma yapılırken soruları doğru yanıtlayan öğrencilere ise hediye takdim edildi. TÜİK Malatya Bölge Müdürlüğü İstatistik Grup Müdürü Ramazan Oruç, gazetecilere yaptığı açıklamada Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Türkiye Ofisi ile birlikte yürütülen çalışma doğrultusunda çocukların gelişimine katkıda bulunduklarını söyledi. Platformda çocukların anlayabileceği sadelikte ve düzeyde istatistikler oluşturulduğunu kaydeden Oruç, “Çocuklarımızın kendilerinin girip oyun oynayabileceği, vakit geçirebileceği, belirli istatistiklere ulaşabileceği bir platform oluşturduk. Burada tüm çocuklarımızı bu platforma girip ziyaret etmeye davet ediyoruz. Bu platformu tüm çocuklarımıza bu yıl 23 Nisan hediyesi olarak takdim ettik" dedi. Etkinliğe katılan öğrenciler ise platformun çok eğlenceli olduğunu ve burada istatistiki çalışmaları öğrendiklerini söylediler.
Ankara Bakan Kacır: "Türkiye uzay teknolojilerinde ilerleme kaydetmeye kararlıdır" Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Bilim ve teknolojiye olan güçlü tutkumuz ve genç ve dinamik iş gücümüzle Türkiye, uzay teknolojilerinde önemli ilerlemeler kaydetmeye kararlıdır" dedi. Türkiye Uzay Ajansının (TUA) ev sahipliğinde düzenlenen "Space Technology Conference (STC) 2024 Orta Avrasya Uzay Teknolojileri Konferansı" Ankara’da bir otelde başladı. Bakan Kacır, konferansın açılışına gönderdiği video mesajda, etkinlik kapsamında uzay sektörünün büyüyüp geliştiği bir dönemde dünyanın dört bir yanındaki uzay topluluklarını bir araya getirmenin önemine işaret etti. Kacır, uzayın daha erişilebilir hale geldikçe ve uzay yarışına yeni katılımcılar dahil oldukça küresel uzay sektörünün hızlı bir ilerleme kaydettiğini, bu büyümenin evreni kavrayış açısından önemli bir gelişmeye yol açtığını anlattı. "Önümüzdeki 12 yıl boyunca küresel ekonominin iki katı büyüyeceği öngörülüyor" Bakan Kacır, uzay sektörünün artık her yerde insanların günlük yaşamlarını etkilediğini ve küresel ekonominin tüm sektörlerinde değer oluşturma kapasitesine sahip olduğunu belirterek, "Uzay ekonomisinin 2035’e kadar 1,8 trilyon dolar büyüklüğünde bir pazara ulaşması ve önümüzdeki 12 yıl boyunca küresel ekonominin iki katı büyüyeceği öngörülüyor. Türkiye, son 22 yılda geliştirdiği sağlam altyapı sayesinde uzayın sunduğu sınırsız fırsatlardan yararlanmaya fazlasıyla hazır. Uzaya dair yeteneklerimiz artık kendi uydularımızı geliştirmemize, test etmemize ve üretmemize olanak sağlıyor" diye konuştu. "Uzaydaki varlığımızı insanlık yararına kullanacağız" Bilsat, Rasat, Göktürk ve İmece uydularıyla görüntüleme uydularının üretiminde önemli kabiliyetler kazandıklarının altını çizerek, yakında ilk milli haberleşme uydusu Türksat 6A’yı fırlatarak bu alanda yetkin 11 ülkeden biri olacaklarını belirten Kacır, şunları kaydetti: "Uzaydaki varlığımızı sürdürmeyi ve onu barış içinde tüm insanlığın yararına kullanmayı hedefliyoruz. Kaynaklarımızı, yeteneklerimizi, insan sermayemizi ve altyapımızı istikrarlı bir şekilde geliştiriyoruz. Türkiye Milli Uzay Programı, keşif ve inovasyonun sınırlarını zorlama kararlılığımızı örnekleyen 10 yıllık cesur girişimleri, stratejileri ve hedefleri özetleyen vizyoner bir yol haritası belirliyor. Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde Milli Uzay Programımızın kilometre taşlarından biri de insanlı ilk uzay bilim misyonumuz oldu. Küresel uzay yarışında önemli bir oyuncu olarak ortaya çıktığımızı ve keşif, yenilik ve ilerlemeye olan sarsılmaz bağlılığımızı göstererek, bu tarihi görevi başarıyla tamamladık." "Yerli ve milli hibrit roketle Ay’a ulaşacağız" Kacır, Türk Astronot ve Bilim Misyonu’nun uzayda yeni yetenekler arayışlarında büyük önem taşıdığını belirterek, şöyle devam etti: "Uluslararası Uzay İstasyonu’nda daha fazla bilimsel araştırma yapılması, uzay teknolojilerinde AR-GE ve üretim kapasitelerinin güçlendirilmesi için programlar başlatacağız. Yeni nesil uydu geliştirmede küresel bir oyuncu olmayı, bölgesel konumlandırma ve zamanlama sistemimizi geliştirmeyi ve uzay limanı kurarak uzaya erişimi güvence altına almayı hedefliyoruz. Yerli ve milli özgün hibrit roketle Ay’a ulaşacağız." "Uzay teknolojisinde ilerleme kaydetmeye kararlıyız" Kacır, her yaştan ve kesimden binlerce kişinin katılımıyla düzenlenen Gökyüzü Gözlem Şenlikleri’nin de uzay ile toplumu buluşturduğunu vurgulayarak, "Uzay bilimi ve teknolojisinde insan kaynağımızı güçlendirmeye yönelik adımlar atmaya devam edeceğiz. Bilim ve teknolojiye olan güçlü tutkumuz ve genç ve dinamik iş gücümüzle Türkiye, uzay teknolojilerinde önemli ilerlemeler kaydetmeye kararlıdır" dedi.