KÜLTÜR SANAT - 16 Eylül 2020 Çarşamba 10:42

Bursa havlusu ve pideli köftesi coğrafi işaretini alıyor

A
A
A
Bursa havlusu ve pideli köftesi coğrafi işaretini alıyor

Bursa’nın marka değerlerine sahip çıkan Bursa Ticaret Borsası, ’Bursa havlusu’ ve ’Bursa pideli köftesi’ için Türk Patent ve Marka Kurumu’na coğrafi işaret tescili için başvuruda bulundu.

Bursa’nın marka değerlerine sahip çıkan Bursa Ticaret Borsası, ’Bursa havlusu’ ve ’Bursa pideli köftesi’ için Türk Patent ve Marka Kurumu’na coğrafi işaret tescili için başvuruda bulundu.


Bursa Ticaret Borsası (Bursa TB) kentin markalarına değer katacak çalışmalarını ara vermeden sürdürüyor. Bu kapsamda Bursa Ticaret Borsası, Türk Patent ve Marka Kurumu’na (TÜRKPATENT), ünü ülke sınırlarını aşan ’Bursa havlusu’ ve ’Bursa pideli köftesi’ için coğrafi işaret tescili almak amacıyla başvuruda bulundu. Bursa TB Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Üyesi Özer Matlı, Bursa’ya özgü ürünlerin hem ekonomik hem de marka değerlerinin daha da artması için coğrafi işaret tescili alınmasına büyük önem verdiklerini söyledi. Bu doğrultuda ’Bursa havlusu’ ve ’Bursa pideli köftesi’ için TÜRKPATENT’e coğrafi işaret tescili için başvuruda bulunduklarını kaydeden Başkan Özer Matlı, “Bursa Ticaret Borsası olarak, bir yandan geleceğimizi inşa edecek çalışmalar yürütürken, diğer yandan da mevcut değerlerimize sahip çıkıyoruz. Bugüne kadar Bursa’da çeşitli kurum ve kuruluşlarımızca coğrafi işaret başvurusu yapılan 24 üründen 11’i coğrafi işaret tescili alırken, halihazırda 13 ürünümüz için de başvuru süreci devam etmektedir. Dünya üzerinde coğrafi işaretli yaklaşık 10 bin ürün ve 200 milyar dolarlık pazar büyüklüğü bulunuyor. Diğer ürünlere kıyasla katma değeri çok yüksek olan coğrafi işaretli ürünler, ihracat payının yüksekliği dolayısıyla da ülke ekonomileri için büyük önem taşıyor” dedi.


"Coğrafi işaretler yerel ekonomiyi ayakta tutuyor"


Coğrafi işaretlerin, ürünlerin özgünlüğünü tescillenerek, yerel ürünlere ayırt edici nitelikler kazandırdığını vurgulayan Başkan Özer Matlı, “Coğrafi işaretlerimiz, kırsal kalkınma ve yerinde istihdam sağlayan geleneksel üretim biçimleriyle yerel ekonomiyi ayakta tutarken, üreticilerimize de rekabet üstünlüğü sağlıyor. Coğrafi işaret tescilli ürünler, aynı özellikteki benzerlerine kıyasla yaklaşık 2 kat daha yüksek fiyatla pazarda alıcı bulabiliyor. İnşallah, ’Bursa havlusu’ ve ’Bursa pideli köftesi’ için alacağımız coğrafi işaret tesciliyle, bu ürünlerimizin hem kent ekonomisine daha fazla katkıda bulunmasını hem de Bursa’ya özgü değerlerin koruma altına alınmasını sağlamış olacağız” diye konuştu.


"Hedefimiz ürünlerimizi Avrupa Birliği’nde de tescil ettirmek"


Osmanlı başkenti Bursa’nın sahip olduğu kendine has lezzetleri, tarihi ve kültürel çeşitliliğiyle, Türkiye’nin en zengin şehirlerinden biri olduğunun altını çizen Başkan Matlı, “Coğrafi işaretli ürünlerimiz, kültürel zenginliğimizi yaşatıp gelecek kuşaklara aktaran en büyük mirasımızdır. Bu mirası koruyup sahip çıkmak da hepimizin görevidir. Bundan sonraki hedefimiz, Bursa`nın coğrafi işaretli ürün sayısını artırarak ürünlerimizi Avrupa Birliği’nde de tescil ettirmektir” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Naci Görür: "Çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız" Hatay’ın İskenderun ilçesinde söyleşiye katılan jeolog ve deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, depreme dirençli yerleşim alanların oluşturulması gerektiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Naci Görür, depremin vurduğu Hatay’ın İskenderun ilçesinde vatandaşlarla bir araya geldi. Görür, İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen ‘İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ söyleyişine katıldı. Türkiye’de 13,6 milyon önce deprem mekanizmaların oluştuğunu ifade eden Prof. Dr. Görür, depremleri durdurmanın mümkün olmadığını, toplum olarak depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorunda olduğunu söyledi. “Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı dün olduğu gibi toprağa veremeyiz" Deprem mekanizmasının Türkiye’de 13,6 milyon önce oluştuğunu söyleyen Prof. Dr. Görür, “Bizim ülkemizde bu faylar 13,6 milyon seneden beri deprem oluşturmaya devam ediyor. Biz depremleri durduramayız, bu mümkün değil çünkü bu mümkün değil. Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı, dün olduğu gibi toprağa veremeyiz. O halde yapılacak bir şey bilgi, aydın ve çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız. Bunları yaparsak deprem sorununu büyük ölçüde hallederiz” dedi. “İskenderun tarafına gelen kıta biraz büküldüğü ve eğildiğinde o bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor” Deprem sonrası İskenderun sahilindeki çökme konusuna değinen Prof. Dr. Görür, “İskenderun’da bazı yerler çökmüş ve batıyor. Neden batıyor konusu fayla ilgili bir durumdur. Bin yıl önce Bingöl ilinin Karlıova’dan gelen doğu fayı, yanal hareket ederken İskenderun’daki fay biraz eğiliyor. İskenderun tarafına gelen kıta biraz bükülüyor ve eğiliyor. O kısımda bir duvar ve diklik oluşturuyor. Burada düşey atılım meydana geliyor ve fay niteliği doğuruyor ve batıyor. Bu nedenle de bir bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor. Deniz seviyesinin göreceli olarak işlenmesi anlamına gelir” ifadelerini kullandı. İskenderun ilçesinde düzenlenen ’İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ temalı konferansa yer bilimci Naci Görür’ün yanı sıra; İskenderun İlçe Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, Belen İlçe Belediye Başkanı İbrahim Gül ve İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Levent Hakkı Yılmaz katıldı.
İstanbul Sadettin Saran: "Göreve gelirsek Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" Fenerbahçe Başkan Adayı Sadettin Saran, 48 saat içinde 500 imza toplayabildiklerini belirterek, "Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" dedi. Fenerbahçe Başkanlığına adaylığını açıklayan İş İnsanı Sadettin Saran, Faruk Ilgaz Tesisleri’nde düzenlediği lansmansa kongre üyeleriyle bir araya geldi. Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu eski Başkanı Vefa Küçük de toplantı da yer alarak Saran’a destek verdi. Fenerbahçe’yi şampiyon yapmak için çalışacaklarını aktaran Saran, adaylık süreci ile ilgili bilgiler vererek, "Kasım ayında Ali Koç ile buluştum. Maddi manevi çok büyük emek verdiniz, bu işi öğrendin, devam edeceksen biz arkandayız ancak devam etmeyecekseniz biz bu işi çok iyi yaparız ve göreve talibiz dedim. O da, ’Çok iyi yapacağına ben de inanıyorum’ dedi. Kulüp bilançolarına, defterlere bakmamız için resmi olarak aday olmamız gerekiyordu. Takım şampiyonluğa gidiyor, kongre sürecine de sokmak istemiyoruz ama madem öyle dedik 48 saatte büyük teveccühle 500 imzayı topladık. Bunun için de çok teşekkür ediyoruz. Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız. Hem saha içinde hem saha dışında mücadele ediyoruz. Oyuncularımıza uzanan elleri kırmasını biliriz" ifadelerini kullandı. "Fenerbahçe hepimizindir" Fenerbahçe için birlik beraberlik mesajı beren 59 yaşındaki iş insanı, "Fenerbahçe hiçbir şahsa ait değildir. Fenerbahçe sizindir Fenerbahçe bizimdir. Fenerbahçe hepimizindir" diyerek sözlerini noktaladı. Saran’ın konuşmasının ardından Kongre Üyeleri yoğun alkışlarla destek verdi.