ASAYİŞ - 11 Ocak 2025 Cumartesi 21:38

Bursa’da tekel bayi soyguncuları yakalandı

A
A
A
Bursa’da tekel bayi soyguncuları yakalandı

Bursa’da silahla tekel bayiye giren 2 şüpheli içki, karton sigara ve kasada bulunan bir miktar parayı alarak kayıplara karıştı. Şüpheliler polis ekiplerinin çalışmasıyla kıskıvrak yakalandı.


Olay, saat 00.30 sıralarında merkez Nilüfer ilçesi Görükle Mahallesi Koza Caddesi üzerinde bulunan bir tekel bayide meydana geldi. İddiaya göre, tekel bayiye giren 2 şüpheli kasada bulunan çalışan Ali Hakan H.’yi tehdit ederek kasada bulunan 15 bin lira parayı, raflarda bulunan içki ve karton sigaraları çalarak kayıplara karıştı. Çalışanın ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Ekipler, çevrede bulunan çok sayıda güvenlik kamerasını mercek altına aldı.



Yakalandılar


Bursa Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’ne bağlı ekipler, olayın ardından başlattıkları çalışmalarda, 50 güvenlik kamerası incelendi. Yapılan inceleme ve güvenlik kameraları sonucu şüphelilerin E.C.A. ve M.F. olduğu tespit edildi. Elde edilen bilgiler doğrultusunda, şüpheliler 24 saat içinde yakalandı. Gözaltına alınan şüphelilerin emniyetteki işlemleri sürüyor.



Bursa’da tekel bayi soyguncuları yakalandı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa BTÜ Danışma Kurulu ortak akıl ile toplandı Bursa Teknik Üniversitesi Danışma Kurulu Toplantısı, Bursa Valisi Erol Ayyıldız başkanlığında gerçekleştirildi. Toplantıda, BTÜ’nün eğitim modeli, akademik projeleri, hedefleri, kamu ve sektör paydaşları ile yürütülen çalışmaları değerlendirildi. Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) şehir ve sektörle gerçekleştirdiği çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. Daha önce Arama Konferansı ve Sektör Sorun Çözüm Pazarı düzenlenmesi, Teknik Üniversiteler Birliği’nin kurulması gibi adımların ilk defa atılmasını sağlayan BTÜ; bu kez, kamu, sektör ve STK paydaşlarının katıldığı “Danışma Kurulu Toplantısı” düzenledi. Mimar Sinan Yerleşkesi Turkuaz Salon’da düzenlenen toplantıda; BTÜ’nün eğitim modeli, akademik projeleri, hedefleri, kamu ve sektör paydaşları ile yürütülen çalışmaları değerlendirildi. Toplantı, Bursa Valisi Erol Ayyıldız’ın konuşması ile başladı. Vali Erol Ayyıldız, üniversitelerin kente değer katması gerektiğini belirterek, “Şehrin üniversiteye, üniversitenin ise şehre katkı sağlaması şart. Buradaki hadise, şehrin tüm imkân ve kabiliyetlerini üniversiteye sunmak, üniversitenin de bu imkânları değerleriyle halka sunmasıdır. Yani organize sanayi imar, hava ve su kirliliği gibi şehri ilgilendiren konuları çalışmanın ana gövdesi üniversitelerdir” dedi. “Üniversiteden gelecek her projeye açığız” Bursa Teknik Üniversitesi ve diğer üniversitelerden şehrin öncelikleri doğrultusunda projeler beklediklerini vurgulayan Vali Ayyıldız, “Bizim sorumluluğumuz ise bu projeleri, mümkün olduğunca gerçekleştirmek, elimizde ne kadar imkân varsa üniversitemize açmak. Bizler üniversitelerimizin hizmetkârıyız ve şehre, ülkeye katkı sağlayacak tüm projelere açığız. Bu kapsamda danışma kurulu toplantısının da büyük faydalar getireceğini düşünüyorum” diye konuştu. Rektör Çağlar: "Şehir ve toplum için üretiyoruz" BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, üniversite olarak paydaşlarla beraber üretmeye özen gösterdiklerini belirterek, Danışma Kurulu’nda da bunu uyguladıklarını belirtti. BTÜ’nün şehirle ve toplumla bütünleşme hedefi ile çalıştığını belirten Rektör Çağlar, BTÜ akademisyenlerinin şehir ve toplum konusunda öncü rol üstlenecek pek çok projesinin olduğunu söyledi. İlçe belediyeleriyle gerçekleştirilen AB Proje Fikri Geliştirme Çalıştayları’nın bunun bir örneği olduğunu ifade eden Rektör Çağlar, şehir ve toplum için üretmeye devam edeceklerini aktardı. Sanayiyi güçlendiren sanayiden güç alan üniversite “Sanayiyi güçlendiren sanayiden güç alan üniversite” hedefiyle, çalışmalarına hız kesmeden devam ettiğini belirten Rektör Naci Çağlar, “Üniversite olarak sanayinin sorunlarına kayıtsız kalmıyoruz. Bunun için de sektörlere özel Sorun Çözüm Pazarı düzenliyoruz. Otomotiv ve tekstil sektörü ile başlattığımız bu program, gıda, denizcilik, orman ve plastik sektörleri ile devam edecek. Bu sektörlerimizle de masada buluşarak, sorunlarının çözümcüsü olmak için çalışacağız. BTSO’nun tüm konseylerinde bulunan akademisyenlerimiz de sektörün içerisinde yer alarak sorunları birebir gözlemlerken, yeni projelerin hazırlanmasında önemli rol üstleniyor. Yine BTSO’nun tüm konsey ve komiteleri ile düzenli olarak bir araya gelerek bağımızı güçlü tutuyor, onların bizlerden istek ve beklentilerine kulak veriyoruz. Daha pek çok çalışmamız ile sanayi ile hep birlikte olmaya özen gösteriyoruz” dedi. BTÜ’nün başarıları ve hedefleri BTÜ’nün ulusal ve uluslararası başarıları hakkında da bilgi veren Rektör Prof. Dr. Naci Çağlar, üniversitede uygulanan Esnek Eğitim Modeli’nden ve bunun faydalarından bahsetti. “Yaşayan Kampüs” hedefiyle çalışmaların sürdüğünü de anlatan Rektör Çağlar, öğrencilerin nitelikli vakit geçirmesini sağlayacak alanlar oluşturmaya özen gösterdiklerini söyledi. Yakın zamanda açılan BTÜ Kafe’nin yanında, spor komplekslerinin ve nitelikli bir konferans salonunun oluşturulacağını belirten Rektör Çağlar, öğrenci yurt inşaatlarının ise eylül ayında biteceğini ifade etti. Bursateknopark’ın kapasitesini artırmaya yönelik çalışmaların sürdüğünün bilgisini de veren Rektör Çağlar, 25 olan firma sayısının 175’e çıkarmayı hedeflediklerini aktardı. Rektör Çağlar, BTÜ’nün Balkanlar’da fakülte açma hedefinden de bahsetti. Toplantıya katılanlara teşekkür eden Rektör Çağlar, ortak akıl ile bu hedeflerin büyüyerek uygulamaya döküleceğini vurguladı. BTSO Başkanı Burkay: Sektörün akademisyenlere ihtiyacı var Danışma Kurulu’nu paydaşlarla beraber icra etmesinden dolayı Rektör Çağlar’a teşekkür eden BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, “Üniversiteleri, bulundukları şehrin ve coğrafyanın akademik aklı olarak görüyorum. Bu şehir, bu coğrafya, üniversitemizin kapasitesi kadar gelişir. Medeniyetler boyunca akademik aklı yanına almış toplumlar süper güç olarak tabir edilmiş. Sürdürülebilir başarı, ekonomik aklın akademiyle bütünleşmesiyle beraber gelir. Bu doğrultuda tüm konseylerimizde BTÜ’lü akademisyenlerimiz görev yapıyor. Çünkü sektörün böyle akademisyenlere ihtiyacı var” dedi. “Akademik birikim şehrin gelişimi için ilham kaynağı” Yıldırım Kaymakamı Metin Esen, BTÜ ile birlikte toplumsal konular başta olmak üzere birçok çalışmaya imza attıklarını söyledi. Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, BTÜ’nün Yıldırım’ın en önemli değerlerinden bir tanesi olduğunun altını çizerek, üniversitenin akademik birikiminden çokça faydalandıklarını ifade etti. Bursa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Yıldız da BTÜ’nün akademik birikiminin şehri geliştirmek adına ilham kaynağı olduğunu, projelere desteğe hazır olduklarını belirtti. BTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Barış Tamer Tonguç ise üniversitenin öğrencilerin kariyerine yönelik ve toplumsal konularda yaptığı çalışmalar hakkında bilgilendirmede bulundu. BTÜ’nün hedeflerine değerlendirme ve öneri Konuşmaların ardından toplantıya katılım sağlayan paydaşlar; BTÜ’nün; esnek eğitim modeli uygulayan üniversite, sanayiyi güçlendiren, sanayiden güç alan üniversite, şehirle ve toplumla bütünleşen üniversite, yaşayan kampüs sahibi üniversite, balkanlarda fakülte açan üniversite hedefleri doğrultusunda değerlendirme ve önerilerini sundu. Bursa Valisi Erol Ayyıldız başkanlığındaki BTÜ Danışma Kurulu Toplantısına; BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, Yıldırım Kaymakamı Metin Esen, Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, Bursa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Yıldız, sanayi kuruluşlarının ve STK’ların temsilcileri ile çok sayıda paydaş katıldı.
Bolu Otel yangınına ilişkin 7 kişi daha tutuklandı Kartalkaya’daki Grand Kartal Otel’de 78 kişinin hayatını kaybetmesine ilişkin işletme sahibi Halit Ergül ile şirket genel müdürü dün tutuklanmıştı. Bugün de 7 kişi daha tutuklanırken, 1 kişi ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Grand Kartal Otel’de 78 kişinin hayatını kaybettiği, 51 kişinin yaralandığı yangına ilişkin yeni gelişme yaşandı. Gözaltına alınan 14 kişiden işletme sahibi Halit Ergül ile şirket genel müdürü Emir Aras, dün tutuklanmıştı. Gözaltına alınan 14 isimler şöyleydi: İşletme sahibi Halit Ergül, şirket genel müdürü Emir Aras, otel müdürü Zeki Yılmaz, iş sağlığı güvenliği uzmanı Ece Kayacan, otelin aşçısı Faysal Yaver, mutfak çalışanları Yusuf Karahanlı, Fidan Kurç, Mehmet Gündüz, otelin elektrikçisi Hüseyin Özer, Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun, itfaiye çalışanı İrfan Acar, otelin mimarı Ali Bilir, işletme müdürü Kadir Özdemir. 7 kişi tutuklandı Savcılıktaki sorguları sonrasında 8 kişi nöbetçi hakimliğe sevk edildi. İfadeleri sonrasında otel müdürü Zeki Yılmaz, otelin muhasebe müdürü Kadir Özdemir, aşçı Faysal Yaver, elektrikçi Hüseyin Özer ve mutfak çalışanları Mehmet Gündüz, Fidan Kurç ve Yusuf Karahanlı bugün tutuklandı. İş sağlığı güvenliği uzmanı Ece Kayacan ise ifadesinin ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Jandarmadaki gözaltıları devam eden 4 şüphelinin ise bugün adliyeye sevk edilmeleri bekleniyor.
Erzincan Hacamatta yanlış uygulama ömür boyu geçmeyen ağrılar oluşturuyor Mezoterapi, ozon ve halk arasında hacamat olarak bilinen kupa tedavisine ilgi arttı, uzmanlar yanlış uygulamalara karşı uyardı. "Kendisini ’uzman’ diye tanıtan kişiler hastalara büyük zarar vermekte” diyen uzmanlar, kişiye yanlış tedavi uygulamasının ömür boyu geçmeyen ağrılara sebep olduğunu aktardı. Donanımsız yerlerde eğitimsiz kişiler tarafından yapılan işlemler sonucunda hastaların birçok olumsuzlukla karşı karşıya kaldıklarını belirten uzmanlar, “Televizyonlarda, gazetelerde, medyada tedavi verdiğini, hatta kendi ürettiği ürünler olduğunu tanıtan pek çok kişi olduğunu görüyoruz. Özellikle Covid sonrası kan sulandırıcı ilaçlar çok sık kullanılmakta ve zararsız diye tavsiye edilen zerdeçal gibi kan sulandırıcılarla etkileşimi var. Verilen ilaçların dozunun istenilen düzeyde olmamasını sağlıyor ya dozunun daha fazla arttırılması ya da azaltılması gerekiyor. Bunun bilincinde olmadan bunları reçeteleyen ve kendisini uzman diye tanıtan kişiler tabii ki hastalara büyük zarar vermekte. Halk arasında bilindiği adıyla hacamat aslında akupunktur noktaları üzerine yapılıyor ve bu oldukça uzun bir eğitim gerektiriyor. Yaş kupa uygulaması sırasında bisturi ya da bazı kesici, delici aletlerle cilt üzerinde birtakım çizikler ya da delikler açılıyor. Eğer bu kesik ve deliklerin derinliği fazla olursa ciltte yara dokusu oluşuyor. Bu yara dokusu da ömür boyu o hastada belki de bu bölgede geçmeyen ağrılara sebep oluyor. Sürekli gidip bir hacamat yaptırma isteği oluyor ama bu ilk uygulamada yapılan yanlışlıktan doğuyor” ifadelerine yer verdiler.