GENEL - 19 Ocak 2020 Pazar 16:10

Gölyazı’da muhteşem dönüşüm

A
A
A
Gölyazı’da muhteşem dönüşüm

Türkiye’de Uluslararası Sulak Alanların Korunması Sözleşmesi (RAMSAR) kapsamındaki 14 gölden biri olan ve 2001 yılından itibaren Uluslararası Yaşayan Göller Ağı’na dahil olan Uluabat Gölü’nün adeta gerdanlığı olan Gölyazı, bu yaz güçlenen alt yapısı ve yenilenen yüzüyle misafirlerini ağırlayacak.

Türkiye’de Uluslararası Sulak Alanların Korunması Sözleşmesi (RAMSAR) kapsamındaki 14 gölden biri olan ve 2001 yılından itibaren Uluslararası Yaşayan Göller Ağı’na dahil olan Uluabat Gölü’nün adeta gerdanlığı olan Gölyazı, bu yaz güçlenen alt yapısı ve yenilenen yüzüyle misafirlerini ağırlayacak.


Kuş varlığı açısından Avrupa ve Ortadoğu’nun en önemli sulak alanlarından biri olan, Uluslararası Sulak Alanların Korunması Sözleşmesi (RAMSAR) kapsamında bulunan, yaklaşık 2 bin 700 yıl öncesine ait kalıntıların bulunduğu Bursa’nın ve Türkiye’nin en önemli turistik bölgelerinden biri olan Gölyazı, Büyükşehir Belediyesi’nin yatırımlarıyla hak ettiği değere kavuşuyor. Japon Seyahat Acentaları Birliği’nin (JATA) 2017 yılında Avrupa’da görülebilecek 30 bölgeden biri olarak gösterdiği Gölyazı’da adanın tamamında alt yapıdan üst yapıya önemli çalışmalar yapıldı.



Gölyazı’nın çehresi değişti


Çalışmalar kapsamında; 7 bin 43 metrekare tamburlanmış bergama doğal granit ile döşeme kaplaması, 30 bin 698 metrekare, 8 santim yüksekliğinde her renk ve ebatta mikronlu beton parke taşı ile döşeme kaplaması yapıldı. Beton bordür, beton parke döşemeleriyle toplam 47 bin metrekare alan yeniden düzenlendi. Büyükşehir Belediyesi tarafından tüm bu çalışmalar için toplam 5,5 milyon TL harcanırken, yaz aylarına kadar meydan çevrelerine ferforje korkuluk imalatları, yeşil alan düzenlemeleri ve park bahçelere oturma grupları yerleştirilmesi çalışmaları da tamamlanacak.



Alt yapıya 19 milyon TL


Göl içindeki canlı yaşamının korunması amacıyla alt yapı çalışmalarına da büyük önem veren Büyükşehir Belediyesi, gölü evsel ve sanayi atıklarından kurtarabilmek amacıyla da toplamda 19 milyon 275 bin TL’lik alt yapı yatırımı gerçekleştirdi. Çalışmalar kapsamında 8 bin 880 metre içme suyu ve isale hattı, bin tonluk içme suyu deposu, 17 kilometrelik kanalizasyon hattı imalatı ve 4 adet atıksu terfi merkezi ve ekipmanları çalışmaları gerçekleştirildi.



"Algı değil hizmet yapıyoruz"


Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, beraberindeki Bursa Milletvekili Ahmet Kılıç ile birlikte çalışmaların tamamlanma aşamasına geldiği Gölyazı’yı ziyaret etti. Gölyazı girişinde aracından inen ve yürüyerek hem esnafı ziyaret eden hem de gezi için gelen vatandaşlarla sohbet eden Başkan Aktaş, çalışmalar hakkında vatandaşların da görüşlerini dinledi. Hizmetler nedeniyle vatandaşlardan ve bölge esnafından bol bol teşekkür alan Başkan Aktaş, bu yaz Gölyazı’nın çok daha canlı olacağını söyledi. Bursa’nın turizm anlamında en önemli değerlerinden bir tanesinin de Gölyazı olduğunu hatırlatan Başkan Aktaş, "Ocak ayına rağmen burada eşsiz bir ortam var. Bütünüyle sit alanı olan bu bölge tarihi mirasın önemli izlerini bağrında barındırıyor. Biz Büyükşehir Belediyesi olarak önemli işlere imza attık. Birileri gibi algı yapmıyoruz, bizatihi hizmet ediyoruz ve bu hizmetimizin karşılığını sahada görüyoruz. Alt ve üst yapıda şu ana kadar yaklaşık 25 milyon TL’lik yatırım yaptık" dedi.



"Yaptık, gururluyuz"


Ufak tefek eksikleri de yerinde görüp, gerekli notları aldıklarını dile getiren Başkan Aktaş, "Gölyazı, bu yazdan itibaren müthiş hareketlenecek. Esnaf arkadaşlarımız şimdiden hazırlıklı olsun. Allah’a hamdolsun yaptık, gururluyuz. Gölyazı’daki hem esnaf arkadaşlarımızdan hem de Gölyazı sakinlerinden bu çalışmalara sahip çıkmasını özellikle istirham ediyorum. Turizmle alakalı derdimiz, heyecanımız var. Gölyazı da önemli nirengi noktalarından biri. Siz güzel bir şey yaparsanız, bunun görülmesi kaçınılmaz bir gerçek. Girişten itibaren balıkçı haline kadar vatandaşlarla sohbet ettik. Kesinlikle ciddi bir memnuniyet var. Ciddi para harcayarak, bir şeyler yapmış olmanın ve ortaya eser çıkarmanın gururunu yaşıyoruz. Üzerine basarak söylüyorum. Biz birileri gibi, başkalarının yaptığı çalışmaların üzerine tabela takarak algı yönetmeye çalışmıyoruz. Gerçekten şehrimizi seviyoruz ve hizmet ediyoruz. Onun karşılığını da bu milletimiz bize 31 Mart’ta verdi, inanıyorum ki bundan sonra da verecektir. Gölyazı’yı bu yaz çok hareketli günler bekliyor. Çünkü bundan sonra tanıtımına ağırlık vereceğiz. Bu güzelliklerden başta Gölyazılılar olmak üzere hepimiz istifade edeceğiz" diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara UNESCO’da "30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü" etkinliği yapıldı Fransa’nın başkenti Paris’teki Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) binasında "30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü" etkinliği düzenlendi. Etkinliğe Türkiye’nin UNESCO Daimi Temsilcisi Büyükelçi Gülnur Aybet, UNESCO’nun 42. Genel Konferansı Başkanı Simona-Mirela Miculescu, UNESCO Yönetim Kurulu Başkanı Vera El Khoury Lacoeuilhe ile UNESCO’nun Ekolojik ve Yer Bilimleri Bölümü Direktörü ve İnsan ve Biyosfer Sekreteri Antonio de Sousa Abreu’nün yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan da etkinliğe video mesaj gönderdi. Türkiye’de farklı belediyelerin sıfır atık girişimi kapsamında yaptığı projeleri anlatan videonun gösteriminin yapıldığı etkinlikte, katılımcılar, Emine Erdoğan’ın önderlik ettiği Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanını imzaladı. Büyükelçi Aybet burada yaptığı konuşmada, 30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü’nü kutlamak için bir araya geldiklerini ve bunu ikinci kez UNESCO merkezinde kutladıklarını ifade etti. Uluslararası Sıfır Atık Günü’nün atık üretim konusunda farkındalık oluşturmayı ve atıkların çevre üzerindeki etkisini en aza indirmeyi amaçladığını kaydeden Aybet, bu önemli günün, sürdürülebilir tüketim ve üretimin tanıtımı için iyi bir fırsat olduğunu vurguladı. Aybet, "Her yıl dünya çapında topraklarımızı, suyumuzu ve havamızı kirleten milyarlarca ton atık üretiliyor" diyerek, sıfır atık konusunda insanların dünya kaynaklarıyla olan bağlarını da tekrar gözden geçirmesi gerektiğine işaret etti. Sıfır atık konusundaki girişimlerin benimsenerek doğal kaynakların muhafaza ve iklim değişikliğiyle mücadele edildiğini belirten Aybet, bunu benimsemenin ayrıca ekonomik bir fırsat olduğunu aktardı. Aybet, Sıfır Atık Projesinin Emine Erdoğan himayesinde 2017’de başlatıldığına dikkati çekti. Sıfır Atık Projesi’nin ana hedefinin, atıkların geri kazanım oranını 2035’e kadar yüzde 60’a taşınması olduğunun söyleyen Aybet, bu projenin, başlangıcından bu yana Türkiye ekonomisine 185 milyar Türk Lirası kazandırdığını ifade etti. Aybet, ayrıca proje sayesinde 490 milyon ağacın kesilmekten kurtarıldığını ve 5,9 milyon ton sera gazı emisyonunun önlendiğini aktardı. "Sıfır Atık Projesi artık küresel bir hareket haline geldi” Sıfır Atık konusunda 21 milyon kişiye eğitim verildiğini dile getiren Aybet, "Türkiye’nin başarılı Sıfır Atık Projesi artık küresel bir hareket haline geldi" dedi. UNESCO’nun 42. Genel Konferansı Başkanı Miculescu da Birleşmiş Milletler (BM) rakamlarına göre, dünyada her yıl 2,24 milyar ton kentsel katı atık, 37 milyon plastik atık üretildiğini, ve 931 milyon ton gıdanın atığa dönüştüğünü belirtti. Miculescu, "Bu plastik atıkların her yıl parçalanarak okyanuslara karışması bekleniyor" diyerek, söz konusu atıkların ekosistemlere zarar verdiğinin altını çizdi. Söz konusu atıkların ekosistemlere zarar verdiğini ifade eden Miculescu, Emine Erdoğan’a, ülkesinin atık ve çevre sorunlarıyla ilgili paradigma değişimine sağladığı katkıdan ötürü hayranlığını dile getirdi. UNESCO Yönetim Kurulu Başkanı Lacoeuilhe de herkesin satın aldığı ürünlerin nereden geldiğine ve etkilerine dikkat etmesi gerektiğini vurguladı. Lacoeuilhe, mümkün oldukça ürünleri yeniden kullanmak ve geri dönüştürmek gerektiğini belirterek, bu bilincin çocuklara da kazandırılmasının önemine dikkati çekti. Kadınların sürdürülebilir tüketim konusunda önemli bir rolü olduğuna işaret eden Lacoeuilhe, kadınların çevreyi muhafaza etmek konusunda öncü rol oynadığının altını çizdi. Antonio de Sousa Abreu de dünyada her yıl milyarlarca ton atık üretildiğini vurgulayarak, "Bu nedenle UNESCO, sıfır atığa doğru ilerlemenin hayati önemini vurgulayan bu girişimi üstlenen Türkiye delegasyonuna çok minnettar" ifadesini kullandı. Sıfır Atık Projesi Emine Erdoğan’ın himayelerinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca 2017’de başlatılan Sıfır Atık Projesi, sürdürülebilir kalkınma ilkeleri çerçevesinde atıkları kontrol altına alma, gelecek nesillere temiz ve gelişmiş bir Türkiye ile yaşanabilir dünya bırakma amacı taşıyor. Sıfır Atık Projesi kapsamında sıfır atık yönetim sisteminin kurulmasına ilişkin genel ilkelerin ve uygulama esaslarının belirlenmesini sağlayarak sıfır atık yaklaşımının ülke genelinde benimsenmesi, uygulanması ve yaygınlaştırılması amacıyla hazırlanan Sıfır Atık Yönetmeliği 12 Temmuz 2019 tarihli ve 30829 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Türkiye 2018’den bu yana çevre ve sürdürülebilirlik alanlarında ulusal ve uluslararası uzman isimlerin, kurum ile kuruluşların, sivil toplum kuruluşlarının, özel sektör temsilcileri ile bireylerin aynı platformda buluştuğu Sıfır Atık Zirveleri gerçekleştirildi. BM Genel Kurulunda kabul edilen "sıfır atık" kararı Eylül 2022’de BM 77. Genel Kurulu görüşmeleri sırasında New York’ta BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile bir araya gelen Emine Erdoğan, ikili iklim kriziyle mücadele kapsamında "Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanı"nı imzaladı. BM Genel Kurulu, 14 Aralık 2022’de Türkiye’nin ana sunucusu, 105 ülkenin ise ortak sunucu olduğu "sıfır atık" kararını fikir birliği ile kabul etti. Genel Kurulun bu kararla 30 Mart’ı Uluslararası Sıfır Atık Günü ilan etmesinin yanı sıra BM Genel Sekreteri Guterres’ten, yerel ve ulusal sıfır atık girişimlerini teşvik etmek için bilgi, deneyim ve uzmanlığa dayalı, cinsiyet dengesi ve adil coğrafi temsil dikkate alınarak gönüllü ve seçkin kişilerden oluşan 3 yıl görev yapacak bir danışma kurulu kurması istendi. Sıfır atık girişimleri, çevreye duyarlı atık yönetimi, sürdürülebilir tüketim ve üretim konularının BM bünyesinde ele alınmasına devam edilmesi gerektiği vurgulanan kararla, üye devletler, BM ile diğer uluslararası ve bölgesel örgütler, sıfır atık girişimlerini uygulamaya teşvik edildi.