GENEL - 03 Ocak 2019 Perşembe 09:40

Biga’da TANAP destekli projeler tanıtıldı

A
A
A
Biga’da TANAP destekli projeler tanıtıldı

Çanakkale’nin Biga ilçesinde, Trans-Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi(TANAP) sosyal ve çevresel yatırım programları kapsamında desteklenen 10 projenin tanıtım töreni Biga Ticaret ve Sanayi Odası toplantı salonunda yapıldı.

Çanakkale’nin Biga ilçesinde, Trans-Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi(TANAP) sosyal ve çevresel yatırım programları kapsamında desteklenen 10 projenin tanıtım töreni Biga Ticaret ve Sanayi Odası toplantı salonunda yapıldı.


Törene AK Parti Grup Başkan Vekili Bülent Turan, AK Parti Çanakkale Milletvekili Jülide İskenderoğlu, Biga Kaymakamı Mustafa Can, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi(ÇOMÜ) Rektörü Prof. Dr. Yücel Acer, İl Milli Eğitim Müdürü Ferhat Yılmaz, İlçe Milli Eğitim Müdürü Erkan Bilen, AK Parti İlçe Başkanı Ahmet Şahin, Sivil Toplum Kuruluşu temsilcileri ve partililer katıldı.


Törende konuşan Kaymakam Mustafa Can, " Biga ilçesi sınırlarından 19 köy 620 parsel olmak üzere toplamda 44 buçuk kilometrelik bir hat izlemektedir. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüze bağlı okullarımız tarafından hazırlanan ve Trans-Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi(TANAP) sosyal ve çevresel yatırım programları kapsamında 51 proje desteklenmeye uygun görülmüştür. Eğitimden tarım ve hayvancılığa çevre projelerinden alt yapı çalışmalarının da yer aldığı projelerin toplam destek tutarı 9 milyon 734 bin 780 liradır. En fazla destek alan yerlerin başında ilçemiz gelmektedir. Bugün ise 1 milyon 196 bin 850 lira olan 10 proje ile okullarımızın kütüphane, spor alanları, eğitim ve spor ile ilgili ekipman ihtiyaçları karşılanacaktır" diye konuştu.


AK Parti Grup Başkan Vekili Bülent Turan ise, " Enerjimizin ipek yolu anlamına gelen çok kıymetli bir iş. Azerbaycan’ın doğalgazı hiç bir ara vermeden oradan çıkıyor. Türkiye’de değerlendirilip Avrupa’ya ihraç ediliyor. Bu sadece bir boru değil. Bunun bir ekonomik boyutu var. Siyasi tarafı var. Kültürel dostluk tarafı da var. Azerbaycan ile çok iyiyiz ama son zamanlarda çok daha yakın olmamızın bir sebebi de bu tarz yatırımların ortak olması ile ilgili. Artık Türkiye ile Azerbaycan’ın bir anlamda kaderinin ortak olduğunun ekstra belgeleyen bir konudur TANAP” dedi.


İlçe Milli Eğitim Müdürü Erkan Bilen’de slayt eşliğinde ‘genç yeteneklerin spora kazandırılması, yaşayan kütüphane yaşatan çocuk, sağlıklı çocuklar mutlu yarınlar, mekatronik ve stem uygulama sınıfı, montessori materyal geliştirme, stem uygulama sınıfı, sınıflarımız yenileniyor, okul bahçesi dinlenme alanı, değişim başlıyor ve benim vazgeçilmez arkadaşım oyuncaklarım’ projelerini tanıttı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Giresun Ziraat Mühendisi Haldun Gedikali: Fındıkta büyük tehdit oluşturan kahverengi kokarca zararlısına karşı Ziraat Mühendisi Haldun Gedikali, kimyasal mücadele uyarısında bulundu. Yeni fındık sezonu öncesi Doğu Karadeniz Bölgesi’nin en önemli sorunu haline gelen kahverengi kokarca ile mücadele hakkında bilgi veren Ziraat Mühendisi Haldun Gedikali, “Doğu Karadeniz’de sık görülen ve fındığa zirai don, fırtına gibi doğal olayların yanı sıra en çok zarar veren bir etkende kahverengi kokarca oldu. Çin menşeili olan bu zararlılar önce Uzakdoğu’dan Avrupa’ya ve Gürcistan’a geldi. Son 15 yıldır da ülkemizde görülmeye başladı. Bu zararlılar, aslında halk arasında kahverengi kokarca olarak değil de yeşil kokarca olarak bilinmektedir. Yeşil kokarcadan farkı ise daha hızlı adaptasyon sürecini tamamlaması ve üreme kabiliyetinin yüksek olmasıdır. Son yıllarda ülkemizde özellikle fındık bahçelerine çok fazla zarar verdikleri görülmektedir. Kışın evlere ve fındık bahçesi içindeki depo, hayvan barınakları gibi yerlerde çok fazla üreyerek, yazın ise fındık bahçelerine geçerek zarar vermektedir. Bu zararlılar fındığın içine girerek, çürütmekte ve fındığı yok etmektedir ve hatta fındık bahçelerine müdahale edilemezse bahçeyi tamamen yok etmektedir” dedi. "Bahçeleri sürekli gezmeliyiz" Kahverengi kokarca ile nasıl mücadele edileceği konusunda da bilgi veren Gedikali, “Bahçelerimizi sürekli gezerek ve dalları sert bir şekilde silkeleyerek, düşen zararlıları orada bertaraf etme yöntemine gitmeliyiz. Kahverengi kokarca ile ilgi çeşitli devlet kuruluşlarında da önlemler alınmaktadır. Bunlardan en önemlisi kahverengi mücadelenin avcı böceği olan ‘Kafkas Arısı’ doğaya salındı. Bizim kişisel olarak yapmamız gereken en önemli müdahale şekli ise bahçelerimizin sürekli kontrol edilmesi ve kimyasal mücadele olacaktır” diye konuştu.
Erzincan Elektrik direğinin tepesindeki yuva, leylek ailesine 21 yıldır ev sahipliği yapıyor Baharın müjdecisi kabul edilen leylekler, yuvalarına dönüşleriyle köy ahalisini yeniden sevindirdi. Erzincan’ın Mertekli köyünde 21 yıldır aynı elektrik direğinin üzerine yuva yapan leylek ailesinden anne leylek kuluçkaya yattı. Erzincan’ın Mertekli köyü sakinleri, 21 yıldır aynı elektrik direğine yuva yapıp kuluçkaya yatan leyleklerin gönüllü koruyuculuğunu yapıyor. Gelişleriyle baharı müjdeleyen, gidişleriyle kışın habercisi olan ve atasözlerine, deyimlere dahi konu olan leylekler, şubat ayından itibaren Avrupa’dan yola çıkıp Anadolu topraklarına varıyor. Sürüler halinde göçen leylekler, kendileri için belirledikleri uygun noktalarda, ilkbahar ve yaz aylarında konaklayarak yavruluyor. Mertekli köyünde 21 yıldır aynı yere yuva yapan leylekler, bu yıl da yine eski muhtar Mehmet Fırat’ın evinin önündeki elektrik direğine yuva kurdu. Baharın müjdecisi kabul edilen leylekler, yuvalarına dönüşleriyle köy ahalisini yeniden sevindirdi. Mahallelinin gözü gibi baktığı yuvalarında sırayla kuluçkaya yatan leylekler, zaman zaman Karasu Nehri’nde besin bulmak için kanat çırpıyor. Köy sakinlerinden Songül Aydın, “Yıllardır bu leylekler köyümüzde yaşıyorlar. Kışın gidip baharda geri geliyorlar. Vefalı leyleklerimiz. Bizde onları seviyoruz” dedi. Köylülerden Hüseyin Fırat da eskiden bölgede çok sayıda leyleğin bulunduğunu belirterek, sayılarının azaldığını söyledi. Leylekler köylerine gelmediğinde üzüldüklerini dile getiren Fırat, "Bir yıl maalesef leyleğimizin 4 yavrusu elektrik direğine takılarak ölmüştü ve çok üzülmüştük. Biz onları gerçekten çok seviyoruz. Maalesef leyleklerimizden sadece 1-2 tane kaldı. Bizler elimizden geldiği kadarıyla onlara sahip çıkmaya çalışıyoruz. Ben her sabah kalktığımda onları izliyorum. Leyleklerin yavrularına ve eşlerine karşı olan saygısı ve sadakati çok yüksek. Onlara sahip çıkmaya çalışıyoruz" diye konuştu.