POLİTİKA - 07 Mart 2019 Perşembe 17:01

AK Parti Genel Başkanvekili Kurtulmuş: "Bu ülkeyi yolda bulmadık. Şuna buna da teslim edecek değiliz”

A
A
A
AK Parti Genel Başkanvekili Kurtulmuş: "Bu ülkeyi yolda bulmadık. Şuna buna da teslim edecek değiliz”

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, “Muhalefet sadece iktidara laf söylemek adına 15 Temmuz hain darbe girişimine örtülü darbe diyorsa burada beka sorunu vardır.

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, “Muhalefet sadece iktidara laf söylemek adına 15 Temmuz hain darbe girişimine örtülü darbe diyorsa burada beka sorunu vardır. Bu ülkeyi yolda bulmadık. Kimseye de teslim edecek değiliz” dedi.


AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, seçim çalışmaları kapsamında Çorum’un İskilip ilçesine geldi. İlk olarak belediyeyi ziyaret eden Kurtulmuş, daha sonra parti teşkilatı tarafından düzenlenen mitingde halka hitap etti. Türkiye’nin son 6 yılda altı büyük olay yaşadığını dile getiren Kurtulmuş, “Bunlardan birisi MİT Başkanımız FETÖ’cü polislerle sorguya çekilerek, o dönem başbakan olan Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan iktidardan düşürülmek istendi. 2013 yılında Gezi Parkı olaylarını başlattılar. Amaçları iki tane yeşillik, iki tane ağaç değildi. Amaçları Tayyip Erdoğan’ı düşürmek, Türkiye’de hükümet krizi çıkarmaktı. Onu da atlattık. Arkasından 17/25 Aralık operasyonu geldi. Sözde bir yargı operasyonu, yine FETÖ’cü polisler, FETÖ’cü yargıçlar. Arkasından Kobani olayları. 6-8 Ekim olayları. Bu olaylarda 55 Kürt kardeşimizi terör örgütü militanları şehit etti. O dönemde isyan, başkaldırı çağrıları yapıldı. Arkasından çukurlar kazdılar, içerisine bombalar koydular. Şehirler yaşanmaz hale geldi. Doğu ve Güneydoğu Anadolu’dan 25 şehir ve ilçelerinde çukurlar kazıldı” diye konuştu.


Son olarak 15 Temmuz’da hain bir darbe teşebbüsüne girişildiğini hatırlatan Kurtulmuş, “Amaçları sadece hükümeti düşürmek değil amaçları Türkiye’yi Suriye gibi yapmak, iç savaşa sokmak, paramparça hale getirmekti. Allah’a şükür Cumhurbaşkanımızın kararlığı ve cesareti, milletin arkasında durmasıyla onu da bertaraf ettik. Onu da yok ettik. 6 yılda 6 büyük olay. Neler yaşadık neler. 15 Temmuz gecesi. Çankaya Köşkü’nde sabaha kadar bakanlarımızla çalışmalar yaptık. Gece saat 23.00 ile 01.30 arası darbe gitti gitti geldi. Allah’a şükür halkımız kapılarda bekledi ve darbecileri kovdular. Meydanlara doldular. Beştepe önüne, TBMM önüne, Genelkurmayın önüne. Bu hain kalkışmada dava ve yol arkadaşımız hemşehriniz Erol Olçok kardeşimiz 16 yaşındaki oğlu Abdullah Tayyip ile birlikte İstanbul’da şehit edildi. Amaçları Türkiye’yi paramparça hale getirmekti. Suriye, Irak benzeri haline getirmekti. Allah şehitlerimizden razı olsun. Eğer şehitlerimizin cesareti, gazilerin cesareti, milletin duaları olmasaydı bugün burada olmazdık. Türkiye bambaşka bir ülke olacaktı. Milletin desteğiyle bütün badireleri atlattık” ifadelerini kullandı.


Sandıklarda bir türlü yenemedikleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı Gezi Parkı, 17-25 Aralık, 15 Temmuz’la yenmeye kalktıklarını anlatan Kurtulmuş, “Sert kayaya çarptılar. Sağlam iradeye çarptılar. Milletin göğsünde bütün hesapları darmadağın oldu” şeklinde konuştu.


Şimdi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı yenmek için yeni bir şey denendiğini anlatan Kurtulmuş, “Şimdi başka bir şey denemeye çalışıyorlar. Bu seçimlerde AK Parti karşıtı bir ittifak oluşturmaya gayret ediyorlar. Sandıklarda Cumhurbaşkanımızı başka bir yolla göndermek istiyorlar. Bu millet buna müsaade eder mi? Sandıklarda 31 Mart’a inşallah sahip çıkacaksınız. Türkiye’de her seçimde millet yanımızda durdu. Tayyip Erdoğan’ın yanında oldunuz. Millet cumhurbşakınımızın arkasında durdu. Milli iradeye, geleceğe sahip çıktınız. Laf yapanlarla iş yapanları ayırdınız. Koca koca laf söyleyenleri, dikili ağacı olmayanları hep kenarda bıraktınız. Hizmet edenlerin peşinde koştunuz. Bu millet kendisine hizmet edenleri, gönlüne girenleri asla ve asla unutmaz. Rahmetli Adnan Menderes’i büyüklerinizden duydunuz mu? Adnan Menderes’i bu millet hep hatırladı, yad etti. Turgut Özal’ı aynı şekilde hiç bırakmadı. Onu hayırla andı. Rahmetli Erbakan hocamızı hayırla yad etti. Yad etmeye devam ediyor. Bu millet kendisine hizmet eden Cumhurbaşkanımızı hiçbir zaman bırakmadı, inşallah da bırakmayacaktır” dedi.


Sırça köşklerde siyaset yapmadıklarını açıklayan Kurtulmuş, konuşmasında şunları kaydetti:


“TV’leri izliyorsunuz. Cumhurbaşkanımız her gün iki miting yapıyor. Oradan oraya koşuyor. Doğruları milletle paylaşmaya, ülkenin geleceğini birlikte dizayn etmeye çalışıyor. Derdimiz millete hizmet. Biz siyaseti sırça köşklerde yapan hareket değiliz. Biz siyaseti halkın içinde yapıyor, halkın dertlerini biliyor, halkın sıkıntılarını çözmeye gayret ediyoruz. Milletin kararına saygı duyuyoruz. Milletin kararı ile yolumuzu yürüyoruz. Büyük hizmetler yapıyoruz. 16 yılda Çorum’a 15 milyar lira yatırım yapıldı. Muazzam bir yatırım. Çorum mitinginde açıkladığı sözleri en kısa sürede gerçekleştireceğiz.”


Milletin ayağına çelme takmak isteyen olayların arkasında siyasilerin olduğunu belirten Kurtulmuş, "Bu milletin ayağına çelme takmak için atlattığımız olayların arkasında, badirelerin arkasında siyasiler var. Bakıyorsunuz adam Gezi Parkı olaylarında Taksim Meydanı’na yazmış ’zulüm 1453 yılında başlamış.’ Sultan Fatih’in Konstantinapolisi İstanbul yapmasından rahatsız oldular. İstanbul’un bir Müslüman kenti olmasından neden rahatsız oluyorsunuz. CHP milletvekilleri ve genel başkanı Gezi Parkı’nda ülkenin geleceği için mücadele eden gençleri gözlerinden öperim diyor. Türkiye’de 6-8 olayları öncesi insanları sokağa çıkmaya davet ediyor. Bakıyorsunuz orada da siyasetçiler var. Gelelim 15 Temmuz’a. CHP Genel Başkanı 15 Temmuz’u örtülü darbe diye tanımlamadı mı. Neresi örtülü darbe. Erol Olçok ve 250 şehidimiz, binlerce gazimiz var. Darbenin arkasına daha fazla güç koysalardı bugün demokrasi olmazdı. Muhalefet sadece iktidara laf söylemek için örtülü darbe diyorsa burada beka sorunu vardır. Bu ülkeyi yolda bulmadık. Şuna buna da teslim edecek değiliz. Bu ülkeyi Suriye haline getirmek isteyenlere, parça parça etmek isteyenlere fırsat vermeyeceğiz. Bayrağımızın hep gölgesinde rahatladığımız, soluk aldığımız bir sığınma merkezi olacak. Bayrağımız, istikbalimizin işareti olacak. AK Parti büyük bir parti, büyük tecrübesi var, deneyimleri var. Dünya çapında bir lideri var. Bunların hepsi başarılı olmak için yeter mi. Yetmez. Gayret edeceğiz. Bugünden sonra 24 gün kalıyor. Herkese gerçekleri anlatacağız. Kimseyi unutmayacağız” diye konuştu.


AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, mitingin ardından seçim koordinasyon merkezinin açılışını yaptı. Kurtulmuş, daha sonra İskilipli Atıf Hoca’nın mezarını ziyaret ederek dua etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Son siparişini jandarmaya teslim etti, 20 yıl sonra yakalandı Aydın’ın Koçarlı ilçesinde 20 sene önce işlediği cinayet sonrası firar ederek izini kaybettiren ve yemek siparişi yapan bir işletmede kurye olarak çalıştığı öğrenilen firari zanlı, iki aylık çalışmanın ardından jandarmanın verdiği yemek siparişi sonrası yakalanarak cezaevine gönderildi. Edinilen bilgiye göre, Koçarlı ilçesinde 23 Haziran 2004 tarihinde A.B. isimli şahıs, aralarında husumet bulunduğu iddia edilen baba ve iki oğlunun ateşli silahla saldırısında öldü. Olaydan sonra şahıslardan biri yakalanırken, baba ve diğer oğlu K.Ü. kayıplara karışarak izini kaybettirdi. Jandarma özel ekip kurdu A.B.’nin öldürülmesi olayı ile ilgili olarak dosya yeniden ele alınarak İstihbarat Şube Müdürlüğü ve Aydın İl jandarma Komutanlığı Suç Araştırma Timi (JASAT) ekiplerinden oluşan özel ekip kuruldu. Ekipler dava dosyası üzerinde 06 Şubat 2024 tarihinden itibaren çalışmaya başladı. Ekipler davanın zaman aşım süresinin dolmasına az bir süre kala çalışmalarını yoğunlaştırdı. “Son siparişi jandarmaya teslim edince yakalandı” Aydın jandarmasının özel ekibinin titizlikle çalışmasının ardından A.B. isimli şahsın öldürülmesi olayının firari şüphelisi K.Ü.’nün İzmir’in Bornova ilçesinde yemek siparişi verilen bir firmada kurye olarak çalıştığı, olayın diğer failleri olan babası A.Ü.’nün 2018 yılında vefat ettiği, kardeşi A.Ü.’nün ise olayın ardından yakalanarak tutuklandığı belirlendi. Jandarmanın planı başarıya ulaştı Aydın’dan İzmir’e giden özel ekip olayın firarisi K.Ü.’yü yakalamak için hazırladığı planı devreye koydu. Jandarma müşteri olarak şahsın çalıştığı yemek işletmesinden sipariş verdi. Olaydan habersiz K.Ü. hazırlanan siparişi getirerek, jandarma ekiplerine teslim edince 20 yıl sonra yakalandı. 20 yıl sonra tutuklandı İzmir’de özel ekip tarafından yakalanan şahıs, Aydın’a getirildi. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen K.Ü. mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine teslim edildi.
Ankara Deprem uzmanından uyarı: “Tokat’ın üzerinde bulunduğu fay hattında beklenen büyük şiddetli deprem hala olmadı” Gazi Üniversitesi DEMAR (Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi) Müdürü Prof. Dr. Abdussamet Arslan, Tokat’ın da üzerinde bulunduğu Kuzey Anadolu Fay Hattı’nda beklenen büyük şiddetli depremin hala olmadığını kaydetti. Prof. Dr. Abdussamet Arslan, Tokat’ta meydana gelen ve Samsun, Yozgat, Çankırı ve Çorum gibi çevre illerde de hissedilen 5.6 büyüklüğündeki depreme ilişkin açıklamalarda bulundu. Arslan, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, Bingöl çevresinde birleşen Doğu Anadolu Fay Hattı ve Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın birbirleri üzerinde sürekli hareket halinde olduğunu kaydederek, “Son 1 ayda özellikle Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın her iki ucunda hareketlenmeler mevcut. 4’ün üzerinde çok fazla sayıda deprem oldu. Hem Doğu bölgesinde özellikle Adıyaman’ın biraz daha ilerisinde depremler oldu hem de hattın batı ucunda yani Yunanistan’da 4’ün üzerinde depremler oldu. Dolayısıyla bu fay hattının üzerinde bir hareketlenmenin olduğu çok net bir şekilde ortaya çıkıyor” ifadelerini kullandı. Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası Doğu Anadolu Fay Hattı’nın, Kuzey Anadolu Fay Hattı’na doğru 9 metre kaydığını kaydeden Arslan, yukarıya doğru meydana gelen hareket sonucu Kuzey Anadolu Fay Hattı’nda kırılmalar meydana geldiğini ve Tokat’ın da bu hat üzerinde olduğunu kaydetti. Arslan, iki hattın birleştiği noktalarda bulunan Bingöl, Erzincan, Bitlis ve Muş çevresinde stres birikimi yaşandığını kaydetti. Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde ortaya çıkan jeolojik verilere değinen Arslan, 10 yıl içerisinde bu hat üzerinde 7.0 ila 7.5 büyüklüğünde bir deprem olma ihtimalinin yüzde 90 olduğuna dikkati çekti. "Deprem olan bir bölgede bir kırılmanın tekrar yaşanma ihtimalinin neredeyse sıfır" Deprem olan bir bölgede bir kırılmanın tekrar yaşanma ihtimalinin neredeyse sıfır olduğunu belirten Arslan, sözlerine şöyle devam etti: “Ne zamana kadar? Periyodu doluncaya kadar. Kahramanmaraş depreminin periyodu 450 ila 500 yıl civarındadır. Dolayısıyla da Pazarcık bölgesinde fayın tekrar kırılması için 450 yıla daha ihtiyacımız var ancak buradaki kırık meydana geldiğinde hem Elazığ ve Bingöl’e doğru olan bir bölgede hem de Hatay’ın daha güneyinde olan bölgelerde gerilme birikmesi meydana geldi. 9 metreye ileriye doğru giden hareket, Malatya civarında durdu. Sonra bu hareket bir türlü devam edecek, kırılmayı tamamlayacak.” “Önümüzdeki 10 yılda Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde 7.0 ila 7.5 civarında deprem beklemek yanlış olmaz” Bingöl civarında büyük şiddetli depremin hala olmadığını ifade eden Arslan, “İki fay hattının buluştuğu kavşak nokta olan Bingöl’de henüz beklediğimiz deprem olmadı. Bu depremi de hakikaten bekliyoruz. Kuzey Anadolu Fay Hattı boyunca 7.0 ila 7.5 büyüklüğündeki depremi beklememek çok hata değil ama zamanlamasını söyleyebilmek çok zor. Önümüzdeki 10 yıl içerisinde kesinlikle 7.0 ila 7.5 civarında deprem beklemek yanlış olmaz” değerlendirmesinde bulundu.
Ankara Atılım Üniversitesi sağlık turizmi alanında sertifikalı program başlattı Ticaret Bakanlığı ile protokol imzalayan Atılım Üniversitesi, sağlık turizminde faaliyet gösterecek olan ve sektöre yeni gireceklere yönelik sertifikalı bir program başlattı. Atılım Üniversitesi tarafından sağlık turizmi alanında sertifikalı program Ticaret Bakanlığı ile iş birliği çerçevesinde başlatıldı. Atılım Üniversitesi İşletme Fakültesi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Dilaver Tengilimoğlu, Sağlık turizmi hakkında İhlas Haber Ajansı’na (İHA) özel açıklamalarda bulundu. Tengilimoğlu, sağlık turizminin son yıllarda büyüyen alanlardan biri olduğunu belirterek, "Sağlık turizmin de birkaç alt boyut var. Medikal turizm, termal turizm, yaşlı ve engelli turizmi gibi turizm türleri var. Diğer turizm türünde yüzde 4’lerde 5’lerde büyüme varsa sağlık turizminde daha büyük bir büyüme var. Bunda ülkelerin insanların bulundukları ülkelerdeki sağlık, tedavi, rehabilitasyon ve koruyucu sağlık hizmetleri gibi sağlığın iyileştirmesi ile ilgili hizmetlerle ilgili bulundukları ülkelerdeki imkanların kısıtlı olması veya pahalı olması çeşitli nedenlerden dolayı veya gizli tutmak için kendi ülkesinde bilinmesini istemediği için başka ülkelere yönelmekte. Sınır ötesi hasta hareketliliği dediğimiz sağlık turizminde birçok ülke pazardan pay almaya çalışıyor. Pazar payını 3,5 trilyon dolar üzerinde olduğu söyleniyor. Geçmiş yıllarda daha çok gelişmiş ülkeler pay alırken, son yıllarda gelişmekte olan ülkeler, özellikle Türkiye, Hindistan, Malezya, Singapur, diğer Polonya gibi ülkelerinde pazardan almaya çalıştığını görüyoruz" diye konuştu. "Merdiven atlı uygulamaların sıkı denetlenmesi gerekiyor" "Son 15-20 yıl içerisinde gerçekten Türkiye bu alanda büyük bir ivme kazandı, sağlık turizmi alanında büyük bir gelişme katetti" diye konuşan Tengilimoğlu, şunları kaydetti: "Hala da katetmeye devam etmekte. Burada biraz daha planlı programlı ve koordinasyon içerisinde bu sağlık turizmine yönelmemiz gerekiyor. Kontrol dahilinde yönelmemiz gerekiyor. Ülkeye döviz girdisi sağlasın mantığıyla değil de uzun vadeli düşünmek lazım bu alanı. Bu alandaki denetimlerin sıklaştırılması lazım. Merdiven altı uygulamaları özellikle kozmetik cerrahide saç ekimi gibi diğer alanlardaki uygulamaların sıkı denetlenmesi gerekiyor. Her ne kadar Sağlık Bakanlığı sağlık turizm faaliyetinde bulunacak olan kurumlara, kuruluşlara sağlık turizm yetki belgesi verse de bu belgenin de çok kolay verilmemesi gerekiyor. Türkiye’de kozmetik cerrahi son yıllarda çok arttı. Diş yine sağlık turizmiyle ilgili hastaların tercih ettiği alan. Kanser tedavileriyle ilgili, kalp damar hastalıklarıyla ilgili çeşitli branşlarda enfeksiyon hastalıkları hatta obezite, tüp bebek uygulamaları gibi birçok alanda sağlık turizm konusunda Türkiye tercih edilen bir ülke haline geldi." Prof. Dr. Dilaver Tengilimoğlu, Türkiye’nin sağlık turizmi alanında dünyada ilk 10 arasında yer aldığını söyledi. "Eğitimimiz yaklaşık bir buçuk ay sürecek " Geçtiğimiz yıl sağlık turizminde ve yabancı dil eğitiminde sertifikalı bir eğitim programının başlatılması amacıyla Ticaret Bakanlığı ile bir protokol imzaladıklarını ifade eden Tengilimoğlu, şunları söyledi: "Sağlık turizminin gelişmesi konusunda Ticaret Bakanlığının çok büyük destekleri var. Sağlık turizminde faaliyet gösterecek olan, sektöre yeni girecek olanlara yönelik, sektörde halihazırda sağlık turizmi yetki belgesi almış olan kurum ve kuruluşlarda görev olan personelin sertifikalanmasıyla ilgili bir destek bu. Bakanlık sertifika programının yüzde 60’ına destek vermekte, yüzde 40’ına da adaylar veya kurumlar kendi ceplerinden karşılamakta. Bu büyük bir imkân, gerçekten zengin bir program. Bu eğitimlerin ciddi bir şekilde yürütülmesi, bu belge sertifikasyonların sektöre de gerçekten ayırt edicilik bir özelliğinin bulunması bizim için önemli. 24 Nisan’da başlayacak olan eğitimimiz yaklaşık bir buçuk ay sürecek. Online olarak verilecek eğitime Türkiye’nin herhangi bir yerinde kendini bu alanlarda geliştirmek isteyenler katılabilir. Kayıtlar halihazırda devam etmekte. Bu eğitimler Atılım Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi tarafından verilecek. Bu eğitimi başarıyla tamamlayan adaylara sertifikalarını veririz, sektörde de bunun meyvelerini alırız diye ümit ediyorum."